Prof. Dr. Sinsi
|
Çekim Eki Ve Yapım Eki Arasındaki Farklar
Çekim eki ve yapım eki arasındaki farklar
Çekim ve yapım ekleri arasındaki belirgin farklar, aşağıda sıralanmıştır:
a) Çekim ve türetim arasındaki en önemli ayrım, zorunluluk ilkesiyle ortaya çıkar Bu özellik çekimin bir zorunluluk olarak yapılması, türetimin ise isteğe bağlı olarak yapılmasıdır Zorunluluk ilkesi Türkçede bazı temel durum eklerinde (yalın, belirtme, yönelme, ayrılma) açıkça görülür Ali çiçeklere baktı gibi bir örnekte bak- fiili, kendisine yalın ve yönelme, durumu ekli iki unsur istemektedir
Yine benzer şekilde Çocuk çiçekleri suladı gibi bir ,cümlede sula- fiili, kendisine çocuk gibi yalın durumda bir özne ve belirtme durum ekli bir nesneyi zorunlu olarak istemektedir
b) Cümle bilgisi açısından ilgililik konuyla ilgili ikinci özelliktir Çekim her ne kadar biçim bilgisinin bir parçası olsa da söz dizimi ile yakından ,ilgilidir Kelimelerin belirli şekilleri sentaktik gerekliliğe bağlı olarak cümlede yer almak zorundadır Türkçede öznenin yalın durumda olması ve nesnenin belirtme ekiyle verilmesi vb durumlar bu yüzdendir Çekim birçok durumda sentaktik nedenlerden dolayı oluşur ve söz dizimi için gereklidir Türetimde, kelime kategorisinin değişmesi de söz dizimsel bir olaydır Fakat ikisi arasındaki söz dizimsel ilginin farkı, türetilmiş bir kelimenin seçimi söz dizimsel bir gereklilikten kaynaklanmamaktadır Yine burada durum eklerini ele almak zorundayız Bilindiği gibi durum ekleri zorunlu olsun veya olmasın bir ana unsura bağlanmak durumundadır Bu bağlanış yukarıdaki örneklerde olduğu gibi ,sentaktik bir zorunluluktan kaynaklanabilir veya fiilin anlamını daha da belirginleştirmek amacıyla yapılabilir Yapım ekleri ile türetilmiş bir kelimenin kullanımı ise sentaktik bir zorunluluktan kaynaklanmaz Dergiyi kitaplıkta bulamadı gibi bir cümle sentaktik ilgililik açısından incelenirse dergiyi ve kitaplıkta sözleri cümlenin ana unsuruna bağlanır Fakat -IXk ekiyle türetilmiş olan kitaplık kelimesinin seçimi sentaktik bir gereklilikten değil, konuşanın tercihinden dolayı cümlede yer alır
c) Diğer bir ayrım ise sentaktik kategorinin ve anlamın değişmesidir Yapım ekleri, türetilen yeni kelimelerin türünü değiştirir Fakat çekim ekleri, kategori değiştirmeyen eklerdir Yani, çekimle aynı sözlükbirimin farklı biçimleri ortaya çıkmakta, yapım ekleriyle türetilen kelimenin ise kategorisi belirlenmektedir
Türetim, Türkçe gibi türetim eklerinin çok olduğu dillerde yeni oluşan kelimede tür değişikliği veya aynı türün devamı olan kelimeler meydana getirir
Türkçe -lu ekinin isimlerden, sıfat türetmesi bir kategori değişikliğini (tuz >tuzlu yemek), -IXk ekiyle göz kelimesinden gözlük türetimi ise aynı kategorinin devam ettiğini göstermektedir Diğer taraftan çekim ekleri herhangi bir tür değişikliği meydana getirmezler Çocuklar, çocuğu, çocuğa, çocukta, çocuktan, çocuğun gibi kullanımlarda tür değişikliği görülmez ve söz konusu ekler kelimenin ifade ettiği anlamla da doğrudan ilgili değildir
d) Çekimlilik ve kullanım sıklığı da yapım ve çekim eklerini ayırmada önemli ölçütlerden biridir Çekim ekleri grubundaki ekler, çekimlilik özelliğine sahiptir Bu özellik soyut hücrelerden oluşan bir yapıya benzetilebilir Hücreler sayı, durum, zaman/kip vb çekim kategorisi değerlerine sahiptir Her sözcük hücrenin gerektirdiği çekim özelliği ile donatılır Bu, konudaki diğer önemli bir nokta da bir kelime üzerinde birden fazla çekim kategorisinin toplanmış olabileceğidir Bu ekler farklı çekim kategorisine ait olmalıdır Herhangi bir kelime durum, iyelik, çokluk kategorisi gibi farklı türden çekim ekleri alabilir: çocuk-lar-ım-ı
Çekim türetimden daha işlektir Rastgele sözlükten seçilmiş bir ismin çokluk biçimi kolayca tahmin edilebilir Ama rastgele seçilmiş bir sözcüğün belli bir türetim ekiyle türetime girme ihtimali oldukça zordur Hasta kelimesi hastalar şeklinde kolayca, çekimlenebilirken, -IA ekiyle hastala- şeklinde bir türetim yapılamamaktadır
Türkçede gerek isim çekimi gerekse fiil çekimi oldukça düzenlidir Durum ekleri düzenli bir şekilde bütün isimlere uygulanabilmektedir Türkçenin, tarihi dönemlerine bakıldığında yön gösterme, araç ve eşitlik durum eklerinin çekiminin bugünkü durumdan daha düzenli olduğu söylenebilir Ama bu düzenlilik Eski Türkçede şahıs zamirlerinde bile tam değildir
Fiil çekiminde de benzer bir tablo geçerlidir Fiilimsi ekleri, sözcüğün türünü değiştirerek ve çekim eklerini alarak yapım eklerine yaklaşırlar Fakat, çekimlilik özelliği ve neredeyse bütün fiillere uygulanabilirliği bakımından fiilimsiler, özellikle sıfatfiiller, çekim ekleri gibi davranmaktadırlar
e) Anlamsal farklılık da iki grup arasındaki ayrımı verir Çekim, dünya dillerinde isimlerde sayı, cinsiyet, belirlilik/belirsizlik ve durum ekleri şeklinde; fiillerde değer, zaman, kip, kişi, sayı ve cinsiyet; sıfatlarda ise karşılaştırma, sayı, cinsiyet, durum ve belirlilik gibi kategorilerde ortaya çıkmaktadır Diğer taraftan türelim büyük ölçüde anlamsal kategoriyi ifade, etmektedir Booij, Bybee 1985′ten hareketle anlamsal ilgililiği birinci sözcüğün anlamının türetilen sözcüğün anlamıyla yakından ilgili olması şeklinde verir Fakat böyle anlamsal bir ilgililik çekim kategorilerinde görülmez Anlamsal ilgiden dolayı türetim ekleri kelime köküne daha yakındır Fiillerdeki kişi ve sayı ekleri, zaman ve kip eklerine göre daha dışta yer alır
Türkçenin hem yapım hem de çekim ekleri bakımından zengin olması, bu ayrımı daha da belirgin yapar Türkçenin bilinen yapım ekleri (isimden isim, isimden fiil, fiilden isim ve fiilden fiil) beklenen / bilinen değişimi sağlar İsim çekim ekleri arasında verilen araç, eşitlik ve yön gösterme gibi ekleri düşündüğümüzde, bunların geldikleri kelimelere, yeni anlamlar kazandırdığı söylenebilir Eklerin kalıplaşarak yeni anlamlar oluşturması onların sözlüklerde birer madde başı olmalarını gerekli kılmıştır
|