![]() |
Hücre Zarının Kimyasal Yapısı |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Hücre Zarının Kimyasal YapısıHücre zarının kimyasal yapısı
|
![]() |
![]() |
![]() |
Hücre Zarının Kimyasal Yapısı |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Hücre Zarının Kimyasal YapısıHücre zarının kimyasal yapısı Buna plazma zarı da denir ![]() ![]() ![]() Hücre zarının asıl yapısı elektron mikroskopta bile tam görülmediği için, zar yapısı hakkında çeşitli modeller ileri sürülmüştür ![]() ![]() Bu modele göre; hücre zarı protein, fosfolipid ve az miktarda karbonhidrattan oluşmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hücre zarındaki glikoproteinlerin diğer bir özelliği de, hücreye alınacak maddeyi tanımasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() HÜCRE ZARINDA MADDE GEÇİŞİ Hücre zarından iki türlü madde geçişi olmaktadır ![]() ![]() 1-PASİF TAŞINMA Moleküllerin hareketinden kaynaklanan, tamamen fiziksel bir olaydır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Pasif taşımada iki türlü madde geçişi söz konusudur ![]() ![]() ![]() ![]() Pasif taşıma olaylarını bir bisiklet sürücüsünün yokuş aşağı inmesine benzetebiliriz ![]() ![]() Pasif taşınma olaylarının canlı hücrelerde gerçekleştiği göz önüne alınırsa, geçiş yapan moleküller arasında hücre zarlarının bulunduğu düşünülmelidir ![]() ![]() ![]() HÜCRE ZARINDAN MADDE GEÇİŞİNİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER Molekül Yoğunluğu: Hücre zarının bir tarafındaki moleküllerin yoğunluğu ne kadar fazla ise, difüzyon o kadar hızlı olur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Difüzyon Yüzeyi: Moleküllerin difüzyon yaptıkları yüzeyin, seçici geçirgen veya yarı geçirgen oluşu difüzyonu etkileyen faktörlerden birisidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Molekülün Kimyasal Özelliği: Hücre zarının yapısında fosfolipidler bulunduğu için, yağı eriten moleküller (aseton, eter, kloroform) eritemeyenlerden, yağda eriyen moleküller ise (A, D, E ve K vitaminleri) erimeyenlerden daha kolay hücre zarından geçiş yaparlar ![]() Molekülün Elektrik Yükü: Hücre zarlarının çoğunluğu pozitif yüklüdür ![]() ![]() ![]() ![]() Molekül Büyüklüğü: Hücre zarından ancak amino asitler, monosakkaritler, yağ asidi, gliserol, vitaminler, su, oksijen, iyot ve alkol gibi küçük moleküller geçiş yapabilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Büyük moleküllerin hücre zarından difüzyon ile geçemeyecekleri belirtilmişti ![]() ![]() Büyük moleküller hücre dışında monomerlerine sindirilir ![]() ![]() Büyük moleküller hücre dışında sindirilemiyor ve sindirilmemesi gerekiyorsa, bu moleküller hücre zarı ile birlikte, oldukları gibi hücre zarından geçerler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fagositoz: Hücre zarıyla birlikte hücre içine alınan büyük molekül, bakteri gibi katı parçacık ise buna; hücre yemesi anlamında fagositoz denir ![]() ![]() ![]() Suda yaşayan tek hücreli organizmalarda hücre içi sindirimini lizozom denen hücre organeli yapar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hücre için gerekli olan maddeler hücre stoplazmasına emildikten sonra koful içinde sadece artık maddeler kalır ![]() ![]() ![]() Pinositoz: Hücre içine alınacak veya hücreden çıkarılacak madde protein, hormon gibi erimiş haldeki sıvı maddeler ise bunların hücre içinde alınmasına, hücre içmesi anlamında pinositoz denir ![]() ![]() Hayvansal hücrelerden protein veya hormon yapısındaki maddelerin hücreye girişi ve çıkışı pinositozla olur ![]() ![]() ![]() Ozmoz: Su moleküllerinin çok yoğun oldukları taraftan az yoğun oldukları tarafa geçişidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Deney-1 Deneyin amacı: Ozmo olayı ve ozmotik basıncın (su emme kuvveti) gösterilmesi ![]() Şekil 6’daki gibi bir huninin ağzı bir bağırsak parçasıyla kapatıldıktan sonra içine proteinli su koyulsun (sucuk veya sosis yapımında kullanılan hayvan bağırsakları böyle deneyler için uygundur ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Hücre Zarının Kimyasal Yapısı |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Hücre Zarının Kimyasal YapısıOzmoz deneyi Bu huninin boynuna bir cam boru yerleştirdikten sonra t, zamanında saf su dolu bir kap içine daldırılsın, t2 zamanında, kaptaki saf suyun huninin içine doğru girdiği görülecektir ![]() ![]() ![]() Bu deneyi yorumlayacak olursak ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yukarıdaki deneyden de anlaşılacağı gibi çözeltinin ozmotik basıncının artması, suda çözünen madde miktarıyla doğru orantılıdır ![]() Ozmotik basıncın etkili olduğu canlı sistemlerinden bazı örnekler: Amip, öglena, paramesyum gibi hücrelerin sitoplazması, bulundukları tatlı su ortamından daha yüksek bir ozmotik basınca sahiptir ![]() ![]() ![]() ![]() Tatlı sularda yaşayan balıkların vücudu, ortamdakinden yüksek bir ozmotik basınca sahiptir ![]() ![]() Kurak ve tuzlu bitki türlerinin bulunduğu ortamda çok az su bulunur ![]() ![]() ![]() ![]() Bitki yapraklarının genellikle alt yüzeylerinde bulunan gözeneklerin (stomalar) açılması turgor durumuna gelmesinin, kapanması ise turgor durumunu kaybetmesi sonucudur ![]() PLAZMOLİZ- DEPLAZMOLİZ- TURGOR Belli ozmotik basınç değerlerine sahip bitki veya hayvan hücreleri, kendi sitoplazmalarındaki ozmotik basınç değerlerinden farklı bir ortama konduğunda aşağıdaki durumları gösterirler ![]() İzotonik sıvı: Belli bir su yoğunluğuna sahip bir hücre, (doku veya organ) kendi sitoplazmasındaki su değişimi ile aynı olan bir ortama konduğunda, bu hücrenin ortam ile su alış verişi olmaz ![]() ![]() ![]() ![]() PLAZMOLİZ: İzotonik ortamından alınarak, sitoplazmasındakinden daha az su su derişimine sahip ortama (hipertonik) konan hücreler su kaybederek büzüşürler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() DEPLAZMOLİZ: Plazmolize olmuş hücrenin, izotonik ortamına konulmasından sonra tekrar su alarak eski haline gelmesidir ![]() TURGOR: Sitoplazmasındaki su derişiminden daha fazla su derişimine sahip olan ortama (hipotonik) konan bitki hücreleri su alarak turgor durumuna gelirler ![]() ![]() ![]() Turgor olayı Yeşil bitki kısımlarının dik durmasının nedeni, odunlaşma olduğu halde, genç ve taze bitki kısımları ile tek ve yıllık otsu bitkilerin dik görünmesinin nedeni turgor durumlarıdır ![]() ![]() Hayvansal yapıdaki hücrelerle hücre zarları ince ve esnektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() AKTİF TAŞIMA Difüzyon ve ozmoz olayının tersi bir olayla, zardan geçebilecek kadar küçük moleküllerin az yoğun oldukları ortamdan çok yoğun oldukları ortama doğru enerji (ATP) harcanarak taşınmasıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Aktif taşımaya en iyi örnek, özellikle sinir hücresinin aksonunda gözlenebilen sodyum, potasyum pompasıdır ![]() Aktif Taşıma Dinlenme halindeki sinir aksonu aktif taşıma yaparak, (hücre dışına Na pompalayarak), hücre içinde potasyumun daha fazla bulunmasını sağlar ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|