Prof. Dr. Sinsi
|
Anne Sütünün Faydaları Okuyunca Şaşıracaksınız
Çünkü Firavun'un askerleri çocuğu bulmadan önce, çocuğun mikroplarla karşılaşması kaçınılmazdır Bunca stres altında bulunan bir anne, bebeğin temizliğine ve bakımına yeterince özen göstermeyebilir Bu da bebeğin enfeksiyonlara yakalanma riskini artırır Onun için, Allah (cc) Hz Musa'nın annesine birinci öncelik olarak bebeğini emzirmesini vahyediyor… Anne sütünü yaratan Allah (cc) olduğu için, elbette anne sütünün bebeği mükemmel beslemesinin yanı sıra, enfeksiyonlara karşı koruyacağını da biliyor Aslında emzirme olmadan da Allah bebeği koruyabilir Fakat sebepler dünyasında yaşayan bizlere bir ölçüyü hatırlatıyor Ayrıca emziren annenin endişelerden ve korkulardan uzak olması gerekir Stresli bir ortam annenin sütünün azalmasına ve giderek kesilmesine sebep olur (Dünya Sağlık Örgütü-1993, UNICEF, 1993-Beslenme Bölümü- H-10F) Bu âyetin "emzir!" emrinden sonra gelen cümlelerine bakılırsa, endişe içinde olan bir annenin rahatlatıldığı görülür: "Şayet O'nun başına bir şey geleceğinden endişe edersen, ırmağa bırak, hiç endişe etme, hiç üzülme, biz O'nu sana kavuşturacağız ve O'nu resullerden yapacağız" Bu cümleler tamamen "O'nu bir süre emzir!" beyanını desteklemektedir Emziren annede yüksek seviyede prolaktin hormonu salgılanır Prolaktin hormonunun süt yapılmasını sağlamanın yanı sıra, anneyi gevşetme ve stresin olumsuz tesirlerinden koruma fonksiyonu da bulunmaktadır Derin bir endişe içinde bocalayan anneye özellikle emzirmenin emredilmiş olması bu yönüyle de anlamlıdır Ana fikri çocuğun korunması olan âyete, "O’nu bir süre emzir!" emriyle başlamak her yönüyle bir mucizedir ve tıp âlemi olarak, son otuz yıl içinde öğrendiğimiz, anne sütünün koruyuculuğu bilgisiyle tam bir uyum içindedir Anne sütüne, karbonhidratlardan bebeğin bağırsağına uygun olan lâktoz şekeri konulmuştur Bu madde yavaş ve kolay sindirildiğinden, kan şekerini, çocuğun ihtiyacına uygun oranlarda tutar Anne sütündeki lâktoz miktarı, anne diyetinden etkilenmez Lâktoz, ayrıca sütteki kalsiyum emilimini artırır Lâktozu meydana getiren moleküllerden biri olan galâktoz molekülü, bazı yağ molekülleriyle birleşerek bebeğin beyin gelişimi için çok önemli olan bileşikleri meydana getirir Lâktoz bebeğin bağırsaklarında lâktobasillus bifidus denen mikropların çoğalmasında rol alır Böylece bebeğin bağırsak florası, zararlı olmayan bu bakterilerden teşekkül eder Sonuçta bebeğin ishallerden korunması da anne sütüyle sağlanır Anne sütünde ayrıca 100'den fazla çeşidiyle oligosakarit denen küçük şekerler vardır değerli dostlar Oligosakaritler ve diğer anti-enfektif maddeler, bağırsaklarda zararlı mikroplara yapışarak bunların bağırsaklara tutunmalarının önlenmesinde ve bu şekilde bebeğin bu zararlı mikroplardan korunmasında rol oynar Prematüre bebeklerde, anne sütündeki lâktozun % 90'ından fazlası emme sonrasında bağırsak mukozasıyla kana geçer Henüz immün sistemi yeterince gelişmemiş prematüreler için oligosakaritler vasıtasıyla sağlanan bu koruma ne annenin, ne de bebeğin iradesiyle sağlanabilir… Bebekler kendileri için gerekli olan enerjinin büyük kısmını anne sütündeki yağlardan karşılar Anne sütündeki yağlar, küçük çaplı yağlardır Bebeğin bağırsaklarından emilimi kolaydır Her emzirmede, emzirmenin sonuna doğru sütteki yağ oranı yükselir Son sütteki yüksek yağ oranı, bebeğin kendisini tok hissetmesini sağlar, bebek emmeyi bırakır ve aşırı beslenmekten kurtulur Böylece, anne sütü ileriki yaşlarda ortaya çıkacak şişmanlıktan ve onun meydana getireceği zararlardan bebeği korur Bu zararlar şöyle özetlenebilir değerli dostlar: kalb ve damar hastalıkları, yüksek tansiyon, erişkin tipi şeker hastalığı, karaciğer yağlanması Anne sütünün mineral muhtevası, anne beslenmesiyle değişmez Anne sütünde bebeğin ihtiyacı kadar mineral bulunur Annenin mineral depoları kullanılarak bebeğin ihtiyaçları, anne sütü vasıtasıyla temin edilir Anne sütünde ilk aylar için yeterli vitamin bulunmaktadır Ayrıca anne sütünde büyüme faktörleri, enzimler ve bugün dahi görevlerini anlayamadığımız on çeşit hormon bulunmaktadır Prematüre (erken doğmuş) bebeklerde, anne sütü diğerlerinden farklı olup, prematüre bebeğin ihtiyaçlarını karşılamak üzere ayarlanmıştır…ilahi kudret tarafından… Doğumdan itibaren iki yıl boyunca ve sonrasında, anne sütü, temel besinlerin, günlük enerjinin ve savunma sisteminin önemli bir vesilesi olur İkinci yılda, günde sadece bir litre anne sütü alan bir bebeğin; bu sütle enerji ve protein ihtiyacının üçte ikisi ve A, C vitamini ihtiyacının tamamı karşılanır Eğer bebek günde 1,5 litre anne sütü emebilirse, besin ihtiyacının büyük bölümü karşılanmış olur Dolayısıyla anne sütü, mümkünse ikinci yılın sonuna kadar verilmelidir değerli anneler Anne sütünün gerçek değeri, tıpta son yıllarda anlaşılmaya başlandı 1960'lı yıllarda büyük bir mama reklamı kampanyası başlamıştı Hemen her gün, anne sütünde bulunmayan, ama mamada bulunan bir madde keşfediliyor ve özellikle Amerika'da televizyonlarda yayınlanıyordu Bu tür ilmî çalışmaların(!) sonucunda, anneler, emzirmekten soğutuluyor ve bir mama nesli doğuyordu Bunlar da bilim adına yapılıyordu 1980 yılında ise anne sütü, sadece ilk dört ay için önerilmeye başlandı Dört aydan sonra anne sütü, sadece "Sudur, beslemez" deniyordu 1986 yılında ise, ilk altı ay için, 1993 yılından itibaren ise, iki yıl için önerildi Anne sütünün ikinci yılda da içindeki besinlerin tamamının mevcut olduğu görüldü Kur'an-ı Kerim'de: "Anneler, çocuklarını iki tam yıl emzirirler (Bu hüküm) emzirme müddetini tam yaptırmak isteyenler içindir Eğer anne-baba birbirleriyle görüşerek ve aralarında anlaşarak çocuğu (iki yıldan önce) sütten kesmek isterlerse, kendilerine günah yoktur" (Bakara, 233) buyrulur Tıbbın, daha son on yıl içinde ulaşabildiği anne sütünün iki yıl verilmesi bilgisini, Kur'an asırlarca önce haber veriyor Şimdi insafla düşünelim, bunu Allah'tan başka kim bilebilir ve 1400 yıl önce, fen ve tıbbın dar imkânlarıyla tespit edilemeyecek bu bilgiyi insanlara bildirebilirdi? Sütü, Allah yarattığı için, bebeğe kaç yıl verilmesi gerektiğini de şüphesiz en iyi O bilir Aynı bilgi, Kur'an-ı Kerim'in başka bir âyetinde (Lokman, 14)de verilerek perçinlenmektedir: "Biz insana ana ve babasını tavsiye ettik Anası onu zahmet üstüne zahmetle taşımıştır Sütten kesilmesi ise iki yıl sürmüştür"
|