Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Toplum ve Yaşam > Kişisel Gelişim

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
belirgin, heyecan, neler, türleri

Belirgin Heyecan Türleri Neler?

Eski 10-15-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Belirgin Heyecan Türleri Neler?




Belirgin Heyecan Türleri Neler?

--------------------------------------------------------------------------------

ÇATIŞMA psikolojide birlikte çözülemeyecek iki ya da daha çok güçlü güdünün bir arada ortaya çıkmasıdır Örneğin bir genç kendini bir grubun parçası olarak görmek ve arkadaşları gibi davranmak için dansa gitmek isteyebilir Batı kültüründe gençler için bu güçlü bir güdüdür Ama genç beceriksizce dans ettiği için arkadaşlarının alaylarıyla karşılaşıyor ya da kendisiyle alay edildiğini sanıyor olabilir

Kaynak : yorumlanet - Linkleri Sadece Kayitli Uyelerimiz Gorebilir Uye Olmak Icin Tiklayiniz

Bu durumda onurunun kırılmaması için dansa gitmekten kaçınma güdüsü de ortaya çıkacaktır Genç ikilem içindedir; gitse de gitmese de sıkıntı duyacaktır Bu durum yaklaşma- kaçınma çatışması olarak adlandırılır Psikolojik olarak güdülenme sağlayan bir uyarandaki azalma bir başkasının güçlenmesini birlikte getirirse çatışma ortaya çıkar böylece yeni bir uyum sağlaması gerekir

Bütün çatışmalar aynı ölçüde rahatsız edici değildir Çekici ve uygun iki iş arasında seçim yapmak zorunda kalan bir genç örneğinde olduğu gibi iki istenen durumun yol açtığı çatışma (yaklaşma-yaklaşma çatışması) kararsızlığa yol açsa da çok ender olarak büyük bir sıkıntı yaratır İki tehlike ya da tehdit arasındaki çatışma (kaçınma-kaçınma çatışması) çoğunlukla daha rahatsız edicidir Örneğin insan işinden nefret edebilir ama işsiz kalmaktan da korkar Bir gereksinim ile bir korku arasındaki çatışma daha çok güçlü olabilir; hem annesine bağımlı olan hem de kendisini istemediği ve cezalandırdığı için ondan korkan çocuk örneğinde olduğu gibi Güçlü bir tehdit ya da korku içeren çatışmalar kolay çözümlenmez; kişinin çaresizlik ve bunaltı duymasına yol açarlar Ardından gelen uyum çabaları da gerçek sorunun çözümünden çok bunaltının giderilmesine yöneliktir

Çatışmalar çoğunlukla bilinçdışıdır; kişi rahatsızlık duygusunun nedenini açık biçimde tanımlayamaz Korku ve düşmanlık gibi pek çok güçlü tepi kültürel kabul görmediğinden çocuk kısa sürede bunları kendisine bile açıklamamayı öğrenir Çatışma böyle tepileri de birlikte getirdiğinde kişi duyduğu bunaltının nedenini bilemez Bu durumda sorununu akılcı biçimde ele alamaz(Ana Britannica 6 cilt s333)

Belirli bir konuda karar vermede zorluk çekmeye gerginleşmeye başlayan kişi büyük bir olasılıkla çatışma içindedir Bu kişi biraz sakinleşip iç dünyasını gözleyebilirse birbiriyle çatışan güdülerinin farkına varabilir Birey çatışmasının temeline ulaşıp birbiriyle çatışan güdülerin farkına vardıktan sonra karar verme sürecini daha akıllıca ve daha kolayca yapabilir Karar verme süreci çatışmanın türüne göre de değişir Birbirinden farklı türden çatışmalar vardır ve her türlü çatışma kendine özgü sorunlarla beraber gelir (Cüceloğlu Doğaninsan ve davranışı s282)

KAYGI

Ne olduğu belirsiz niteliği kestirilemeyen bir fenalık duygusu halinde ortaya çıkan hoş olmayan duygu Korku gibi kaygı (iç daralmasıbunaltı da denir) da bedensel bir rahatsızlık durumuna yol açabilir; ama korkudan belirli bir nedeni bulunmamasıyla ayırt edilir kaygıya neden olan kişi için gizli bir şey bilinmeyen bir durumdur Kaygının nedeni bilindiği halde tedirginlik duygusunun sürdüğü duruma ‘tasa’ adı verilir

Kaygı birçok belirtiyle kendini gösterir; bunların çoğu beden rahatsızlıkları biçimindedir: Hızlı ya da şiddetli çarpıntı; soluk alma güçlüğü ya da soluksuz kalma; titreme;terleme;ağız kuruması; göğüste sıkıntı;avuçların terlemesi;baş dönmesi;halsizlik;iç bulantısı;uykusuzluk;vb(Grolıer İnternational Americana Ansiklopedisi8cilt s 331)

Heyecanların nedenlerini bireyin çevresini algılayış tarzından ayırmak olanaksızdır Belirli bir ortam içinde kendisini güven altında ve huzurlu hisseden bireyde korku ya da kaygı olmaz diğer yandan aynı çevredeki başka biri çevreyi tehlikeli bulabilir ve bu algılamayla ilgili heyecanları yaşayabilir Hangi sosyal ortamın nasıl algılanacağını içinde yetiştiğimiz kültür bize öğretir Bu nedenle hangi ortamın hangi tür kaygı yaratacağı bir kültürden diğerine farklı olabilir Ancak bütün toplumlar için geçerli bazı genellemeler yapmak olanağı vardır Bu genellemeler kaygı duygusunun ortaya çıkmasına yol açan ortamlardaki bazı ortak yönleri belirtir

(1) Desteğin çekilmesi : Fatih’in annesi babası kardeşi Hatice evdeki odası çalışma masası komşularıarkadaşlarıevdeki köpek kedi onun yaşamının bir parçasıyken birdenbire kendisini yabancı bir şehirde yabancı bir evde aile akraba arkadaş ve tanıdıklarının hepsinden uzakta bulur Yeni çevresinde şimdiye kadar alışagelmiş olduğu ‘destekler’ yoktur Alışagelmiş çevrenin ortadan kalktığı böyle durumlarda insanlar kaygı duyar

(2) olumsuz bir sonucu bekleme : pek hazırlanmadan sınava girme trafik cezasının belirleneceği trafik mahkemesinde duruşmayı bekleme gibi olumsuz sonuçların çıkacağı durumlarda kaygı duyarız

(3) İç çelişki : inandığımız ve önem verdiğimiz bir fikirle yaptığımız davranış arasında bir çelişki ortaya çıktığı zaman kaygı türünden bir gerginlik duyarız

(4) Belirsizlik :Gelecekte ne olacağını bilmemek insanlar için en belli başlı kaygı nedenlerinden biridir İlerde olumsuz türden olayların olacağını bilmek ne olacağını hiç bilmemeye yeğlenir Tarih içinde insanoğlunu düşünmeye ve keşfetmeye iten nedenlerden biri belirsizliği kaldırmak güdüsü olmuştur

Kaygının yararlı veya zararlı olduğunu anlayabilmek için iki faktörü bilmemiz gerekir: (1)kaygının derecesi ve (2) başarmayı amaçladığımız görevin zorluk düzeyi Kaygının şiddeti ve bizim başarmak istediğimiz görevin zorluk derecesi kaygının yararlı ya da zararlı olduğunu belirler Zor bir fizik problemini anlayarak çözümleme gibi oldukça karmaşık bilişsel işlemleri içeren bir görevi başarma durumunda kaygının zararlı olduğu gözlenmiştir Öte yandan belirli nesneleri önceden belirlenmiş gruplara seçtirme gibi basit bir işlemi gerektiren durumlarda orta derecedeki kaygı göreve daha erken başlamada ve daha erken bitirmede yararlı bulunmuştur (Cüceloğlu Doğan İnsan ve Davranışı ss277278)

Psikanaliz kuramı Psikanalizde iki çeşit kaygı ayırt edilir Travma kökenli kaygı işaret kaygısı Travma kökenli kaygı aşırı uyarılmanın sonucudur Olaylar zihnin kavrayabileceğinden daha hızlı bir biçimde gelişir; bu da bir bunalım duygusu yaratır Freud doğumun her bebekte bir travma kökenli kaygı durumuna yol açtığını ve bu doğum travmasının daha sonraki kaygılar için model haline geldiğini ileri sürmüştür

İşaret kaygısının kişinin travma kökenli kaygısının çözülmesine karşı duyduğu korunma gereksinmesinden kaynaklandığı ileri sürülmüştür



Alıntı Yaparak Cevapla

Belirgin Heyecan Türleri Neler?

Eski 10-15-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Belirgin Heyecan Türleri Neler?




Öğrenme kuramı Öğrenme kuramında kaygı hem öğrenilmiş işaretlere bir yanıt hem de bir davranış dürtüsü ya da güdüleyicisi olarak görülür Öğrenme kuramcılarının büyük bir bölümü kaygının acıya tepkiden kaynaklandığını öne sürerler Buna göre kaygı acı üretmiş olan durumların kaynağını ya da kaynaklarını ortadan kaldırmakla ya da bunlardan sakınmakla azaltılabilir

Bilişsel kuram Ruh hekimleri yakın dönemde dikkatlerini kaygının denetim altına alınmasında kaygının kökeni olarak bilişimin rolü üstünde toplamışlardır Bilişsel kuramlar değerlendirmeye ve duygusal yanıtı yoğunlaştıran çoğu zaman da fark edilmeyen iç diyaloğa ağırlık verirler

Fizyoloji kuramı Bazı kişilerin biyokimyasal olarak ‘panik nöbetleri’ diye adlandırılan aşırı kaygı türlerine yatkın olabileceklerine ilişkin kanıtlar ortaya konmuştur Paniği yatıştıran bazı ilaçlar kaygının fizyolojik olarak anlaşılabileceği umudunu doğurmuştur; bununla birlikte bunun metabolizma yolları bilinmemektedir(Grolıer İnternational Americana Ansiklopedisi ss331332)

ENGELLENME

Bir canlının fizyolojik ya da toplumsal bir gereksiniminin doyurulmasını önleyen bir durum ya da eylemle karşı karşıya kalması Doyurulması gereken bir gereksinim ya da eksiklik duygusu canlıda bir dürtü yaratır; dürtünün amacı bu eksikliği gidermek ve doyuma ulaşarak haz almaktır Bu amacın engellenmesi bireyin davranışlarını değişik biçimlerde etkileyebilir; örneğin böyle bir engel ya bireyin amaca yönelik tepkilerine ket vurur ya da tam tersine bu tepkileri güçlendirir; bazen de canlının engelleyici uyaranlardan kaçınmayı ya da bu tür uyaranların üstesinden gelmeyi öğrenmesini sağlar

Engellemenin kaynağı iç ya da dış etkenlerdir Bireyin zihinsel ya da fiziksel yetersizliği özellikle kendi yeteneklerini aşan amaçlara yöneldiğinde bir engellenme nedeni olabilir; çocukluk çağından kalma aşılmamış sorunlar kişinin benliğine sinmiş yasaklar ve korkular da engellenmeyle sonuçlanan iç etkenlerdir Toplumsal ilişkilerdeki engellenme ise genellikle toplumun koyduğu yasaklar gibi birtakım dış etkenlerden kaynaklanır

Engellenme ya güdülemin giderek yoğunlaşmasına ya engel karşısında çaresiz ve etkisiz kalarak geri çekilmeye ya da başkalarına yönelmiş öfke ve saldırganlığa yol açabilir Bazen de bireyi sorunlarına yeni çözümler bulmaya iterek toplumsal açıdan yapıcı sonuçlar doğurur Dürtülerin azalması kuramına göre engellenme bir bireyin dürtü düzeyini yükselttikçe birey engelleyici uyarandan kaçınmasını sağlayan yeni bir tepki öğrenecek böylece dürtü düzeyi düşecektir Bu nedenle engellenme öğrenmeyle yakından ilintilidir (Ana Britannica 8 Cilt s193)

Kaygı ve engellenme çoğu kez bir arada olabilir Kaygı daha çok geleceğe dönük bir durumun veya davranışın ortaya çıkaracağı sonuçla ilgilidir ve bireyin kendisini muhtemel olumsuz bir durumdan korumasına yöneliktir Engellenme kızgınlık ve saldırganlık duygularının ağır bastığı bir süreçtir Örneğin sınava gecikme durumunda olan bir öğrenci büyük bir olasılıkla hem kaygı hem de engellenme duyar

Ancak iki duygu birbirinden farklıdır Sınavda başarılı olup olmayacağını düşünerek kaygılanan öğrenci kendisini uyandırmadığı için arkadaşına çalar saati kurmadığı ve yanına kalem almadığı için de kendisine kızar Kızgınlık duygusu mantıklı olmak zorunda değildir ve kendisine kasıtlı olarak herhangi bir kötülük yapmayan kişilere hatta durumlara dahi uygulanır Örneğin sınava geciken öğrenci otobüsün bir iki dakika beklememesine dolmuş durağındaki kuyruğun uzunluğuna kaza yapan arabanın şoförüne kızabilir Böyle durumlarda hem kaygı hem de engellenme beraberce hissedilebilir

Engellenmeye bireyler değişik tepkilerde bulunurlar Bazı kimseler saldırgan olurken bazıları içlerine kapanabilir; bazıları kendisini karamsarlığa bırakır bazılarıysa ‘batı balık yan gider’ anlayışıyla hiçbir şeye önem vermeyebilirler Engellenmeyi ortaya çıkaran üç temel neden vardır Bunlar: (1) gecikme (2) önleme ve (3) çatışma olarak üç grup içinde toplanabilir

Gecikme Engellenmesi

Engellenme duygusunun temelinde bulunduğumuz ortamda neyin ne zaman olacağına dair beklentilerimiz önemli bir rol oynar çoğu zaman bu beklentilerin farkında değilizdir Öngörülen süre içinde beklediğimiz olay olmazsa engellenme duygusuna kapılırız Bir grup arkadaşın otobüsle bir gezi yapmasından bir örnek verilebilir Diyelim ki gezide otobüsün sabah ‘erken’ hareket etmesine yolda bazı turistik yerlerde mola vermesine ve amaçlanan şehre akşam saat 6’da varmasına karar veriliyor Gezi grubundaki kişilerden biri o sabah geç uyanmış ve otobüse 45 dakika geç gelmiştir Geç kalan beklendiği için yolda verilecek bazı turistik molalar iptal etmek zorunda kalınıyor Geç kalan kimseyi beklerken hissedilen duygu engellenmedir

Önleyici Engellenmesi

Bir amaca ulaşmayı önleyen engel olan nedenler şu üç grupta toplanabilir1) Nesnel önleyiciler veya olaylar; (2)sosyal ve yasal önleyiciler; (3)kişiden kaynaklanan önleyiciler (4)çatışma

(1)Nesnel önleyiciler ya da olaylar : Evinize girmek istiyorsunuz ne var ki evin anahtarını dairede unuttuğunuzdan kapıyı açamıyorsunuz Sevdiğiniz kimse başka şehirde oturuyor onu her görmek istediğinizde 8 saatlik otobüs yolculuğu yapmak zorundasınız Yeni aldığınız eve taşınmak için hazırlanırken ev yanıyor ve yeni evinizde oturamıyorsunuz Yukarıda anlatılan engellenme duygularının temelinde kapı uzaklık ve yangın gibi fiziksel nesne ve olaylar yer alır

(2)Sosyal ve yasal önleyiciler: Üniversitede tanıştığı yabancı uyruklu bir kıza aşık olan genç ana-baba ve bütün tanıdıklarının itirazıyla karşılaşıyor Kendi başlarına yazlık evlerinde rahat sakin bir tatil yapmak isteyen büyükbaba ve büyükanne kızlarının ve oğullarının kendileriyle kalmak istemelerine ‘hayır’ diyemiyorlar Bu örneklerde bir sosyal değer gelenek veya anlayış engellenmenin temelinde yatar

(3)Kişiden kaynaklanan önleyiciler: Bazı engellenmeler gerçekçi olmayan beklentilerden doğar Kısa boylu olduğu halde profesyonel basketbolcü olmak isteyen genç kendini engellenme duygusuna kaptırır Önemli konularda karar vermeden önce beklentilerin gerçekçi olup olmadığına bakılmazsa engellenme duygusu kaçınılmaz olur


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.