10-14-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Tokat Sivil Mimari Örnekleri
Tokat Sivil Mimari Örnekleri
Karadeniz’i İç Anadolu’ya ve Güneydoğu’ya bağlayan kervan yollarının buradan geçmiş olması yörenin yerleşim yönünden de önem kazanmasına neden olmuştur Ancak sivil mimari örnekleri deprem ve su baskınları yüzünden de günümüze çok az ulaşabilmiştir Bunun yanı sıra XX yüzyılın otalarında başlayan yapılanmalar da sivil mimari örneklerinin çoğunun yok olmasına neden olmuştur Bununla birlikte, yöreye özgü bazı örnekler günümüze gelebilmiştir
Tokat’taki ilk yerleşim kalenin bulunduğu tepenin yamaçlarında başlamış, buradaki Cami-i Kebir Mahallesi’nde günümüze gelen evlerle karşılaşılmıştır Eğimli bir alanda kurulan bu yerleşim küçük, dar ve dolambaçlı sokakların çevresinde sıralanmıştır Buradaki yapılanma, güneş, yağmur ve rüzgâr gibi doğal etkiler göz önüne alınarak yapılmıştır Kayalık yamaçlar da depreme dayanıklılığı arttırmıştır Bu kesimin ana yolu sayılan Sulu Sokak üzerinde de birbirine bitişik düzende yapılar bulunmaktadır
Tarihi kaynaklardan XV ve XVI yüzyıllarda şehirde 3000, XVIII Yüzyıllarda 3500, XIX yüzyılda ise 4000–6000 evin burada bulunduğunu öğreniyoruz Günümüze gelebilen evlerin sayısı 100’e yakındır Bu evlerin büyük bir bölümü XIX yüzyılın sonu ile XX yüzyılın başında yapılmış, çoğu da yenilenmiştir
Tokat’ta XIX yüzyılın ortalarına tarihlenen yalnızca altı ev bulunmaktadır Araştırmacılar bu evlerden yalnızca birinin XVI yüzyılın izlerini taşıdığını ileri sürmüştür Evlerin içerisindeki bezemelerin hepsi XX yüzyılın ortalarına aittir XIX yüzyılda şehir nüfusunun artması ile birlikte daha önce geniş bahçeler içerisinde yapılan evler bu kez, sokaklarda bitişik nizamda yapılmaya başlamıştır
Tokat evleri çoğunlukla iki veya üç katlıdır Dışarıdan içeriye girildiğinde zemin katlar taş döşeli olup, taşlık olarak isimlendirilir Bu bölümler yazın sıcak günlerinde de ev işlerinin yapıldığı mekânlardır Ayrıca buraya kiler, ambar, depo gibi bölümler de eklenmiştir Büyük ve küçük ocaklar, fırınlar yine burada yer almıştır Tokat evlerinde zemin kat ile üst kat arasına bir ara kat yerleştirilmiştir Bu bölüm daha çok kışın yaşanılan yer olduğundan biraz da basık yapılmıştır Genellikle bu bölüme iki oda yerleştirilmiş, helâlar ise ya zemin kata, ya da bu ara katın bir yerinde yapılmıştır Yine bu ara katta, bazen de üst kat odalarında gusülhaneye yer verilmiştir Evlerin üst katları çoğunlukla günlük hayatın geçtiği ve geniş pencerelerle dışa açılan bölümdür Ara katlara göre bu katlar çok daha iyi aydınlatılmıştır Üst kat odalarında pabuçluk, sedirlik, ocak, dolap, yüklük, sergen ve lambalık gibi yaşamı içeren ayrıntılar da bulunmaktadır
Bunlar, ikiyüzlü iç sofalı plan tipleri, üç tarafı odalı dış sofalı tipler ve dış ve köşe sofalı tiplerdir
İkiyüzlü iç sofalı plan tipi ortadaki sofaya iki yandan açılan odalardan meydana gelmiştir Bu plan tipinde genellikle ikişer odaya yer verilmiş ancak, bazı örneklerde de oda sayısının değiştiği görülmüştür Bu plan tipinin benzerlerine İzmit, Bolu, Gebze, Uşak, Tire, Konya, Geyve ve Konya-Ereğli’de de rastlanmaktadır
Üç tarafı odalı dış sofalı plan tiplerinde oda sayısı daha fazladır Burada bir kenarı avluya bakan sofanın üç tarafı odalarla çevrilmiştir Bauda çoğu kez görüldüğü gibi sofa evin merkezi olmaktan uzaklaşmıştır Bu plan tipinin erken örneklerinde sofanın önü açıktır Bununla beraber kısmen önü kapatılmış ve daha serbest bir planda yapılmış Latifoğlu Konağı gibi örneklerle de karşılaşılmaktadır Daha geç dönemlerde yapılan bu plan tipi örneklerde sofanın önü kapatılmış ve iç mekâna dönüştürülmüştür Bu tipin benzerlerine Isparta, Giresun ve Ankara’da da rastlanmaktadır
Dış ve köşe sofalı plan tipleri de daha çok küçük boyuttaki evlerde uygulanmıştır Bu plan tipinin erken örneklerinde sofanın önü açık iken sonradan kapatılmış ve yapının içerisine alınmıştır
Tokat evlerinin yapımında taş temeller üzerine ahşap çatkılı, araları kerpiç dolgulu yapı tekniği uygulanmıştır Bağdadi denilen teknik ise daha çok çıkmalarda ve ara duvarlarda kullanılmıştır Ahşap çatkının kurulması ve kerpiç dolgunun yapılmasından sonra da iç yüzeyler samanlı çamur ile sıvanmış, üzerleri alçı ile örtülmüştür Dış yüzeylerde ise kıtıklı kireç sıvası ve samanlı çamur sıva uygulanmıştır

|
|
|