Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Türkiye > Doğu Anadolu Bölgesi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
eserler, tarihi, tuncelide, turistik, yerler

Tunceli'de Tarihi Eserler Ve Turistik Yerler

Eski 10-14-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Tunceli'de Tarihi Eserler Ve Turistik Yerler




Tunceli'de Tarihi Eserler ve Turistik yerler-Tuncelinin Gezilecek Yerleri-Turizmi

Tunceli'de Tarihi Eserler ve Turistik yerler-Tuncelinin Gezilecek Yerleri-Turizmi

Tunceli tabiî ve târihî güzelliklerin kucaklaştığı şirin bir ilimizdir Kış sporları her mevsim avlanmaya müsait hayvanları vâdilerinde soğuk ve berrak suları ve çağlayanları ile Doğu Anadolu’nun İsviçre’sidir Bu sayısız imkânlara rağmen turizm alt yapı tesisleri yoktur Organizasyon noksanlığı ve ulaşım zorluğu yüzünden turizm hiç gelişmemiştir Başlıca târihî eserleri şunlardır:

Eski Câmi: Çemişgezek ilçesinde Selçuklular zamânında yapılmıştır Taş işçiliği çok güzeldir

Yalmaniye Câmii: Çemişgezek ilçesinde Tîmûr Han zamanında Tâceddin Yalman tarafından yaptırılmıştır Yapım târihi kesin belli değildir Sonradan yapılan tamirler ve ekler belirgin bir şekildedir Sâdece câminin ana giriş kapısı ilk yapısını koruyabilmiştir Selçuklu ile Osmanlı mîmârisi arasında geçiş dönemi eseridir Penceresi üzerinde bulunan halk tarafından kıymetli-taş adı verilen oymataş paha biçilmeyen târihi bir eserdir

Elti Hâtun Câmii: Mazgirt ilçesinde 1252’de Elti Hâtun adına yapılmıştır Genelde sâde bir câmidir Elektrik tesisatı çekilirken kitâbesi tahrip edilmiştir Câmi çevresinde bulunan taşlardan câminin külliyesi olduğu tahmin edilmektedir Ayrıca Elti Hâtun adına yapılmış bir de kümbet vardır

Baysungur Câmii: Pertek ilçesinde kalenin eteğinde yer alır 1572’de Pertek Beyi Baysungur tarafından yaptırılmıştır Taç kapı ve mihrabın taş işçiliği çok güzeldir Yukarı Câmi olarak da bilinir

Çelebi Ali Câmii: Pertek ilçesinde 1570 senesinde yaptırılmıştır Kesme ve moloz taştandır Câminin batı duvarında eyvanlı çeşme onun yanında da minâre vardır Tek kubbeli bir câmidir

Sağman Câmii: Pertek ilçesinin Sağman köyündedir 1555’te Selçuklulardan Keyhüsrev Beyin oğlu Sâlih Bey tarafından yaptırıldığı tahmin edilmektedir Tek kubbelidir

Eski eserler: Bağın Kalesi: Mazgirt ilçesi Faraç köyündedir Asurlulardan kalmadır Çivi yazılı sütun vardır Pertek Kalesi: Pertek’te kayalık bir tepe üzerindedir Selçuklular yapmış Osmanlılar tâmir etmiştir Hâlid bin Velid hazretleri tarafından fethedilen kale Hicrî 19 yılında tâmir edilmiş kapısının üstündeki Karakuş heykeli kaldırılarak yerine Arabî bir kitâbe konulmuştur Kale Selçuklulardan sonra Osmanlılar tarafından tâmir ettirilmiştir Güney cephesinde yontma taşlar arasına kırmızı sert tuğlalar konmuş aralarına mâvi çiniler yerleştirilmiştir Kale içinde sarnıç ve binâ harâbeleri vardır Kale güneyinde Murâd Nehri kenarında yüksek kayalar üzerinde Pertek Beylerine âit binâlar vardır Çocikli adı verilen çinili adalar Mengüç Beylerine âittir Sağman Kalesi: Pertek’in 15 km uzağındadır 1555’te sancak beyi Sâlih Bey yaptırmıştır Mazgirt Kalesi: Selçuklulardan kalmadır Kaleye bir mağaradan girilir Mağara önünde 40 merdiven vardır Surların bir kısmı yıkılmıştır İçinde bir yel değirmeni bulunur ve bu değirmen tahrip olmuştur

Târihî köprüler içinde Çemişgezek Pertek veMazgirt ilçelerinde Selçuklu ve Osmanlılardan kalma köprü kalıntıları vardır

Pertek-Til (Korluca) Köyü Hanı: Sultan Murâd Han tarafından Bağdat Seferi sırasında yapılmıştır Mazgirt-Ürik köyüne vakfedilmiştir İbrâhim Paşa Sarayı: Pertektedir Derviş hücreleri: Çemişgezek’tedir Sarp kayalara oyulmuştur

Mesire yerleri: Tunceli’de Munzur Vâdisi dışında Mercan Vâdisi boyları ve Tunceli-Erzincan karayolu çevresi tamâmiyle mesire yeridir Başlıca mesire yerleri şunlardır:

Munzur Vâdisi Millî Parkı: Tunceli-Ovacık arasında uzanan Munzur Vâdisi “Millî Park” olarak îlân edilmiştir Bu vâdinin tabiî güzelliği eşsiz güzelliktedir Munzur Suyundan ise bol ve çeşitli alabalık çıkarılır Çevresi av hayvanları ve bu gibi su kaynakları ile doludur Ayı kurt vaşak tilki su samuru sansar porsuk sincap tavşan dağ keçisi geyik ve iki bin çeşit kuş vardır Nehirlerinde 14 çeşit alabalık kaynaşır Dağ tepelerinde bir yazdan öteki yaza kar ve buz ulaşan bir beldedir Köpüklü sularında sarp yamaçlarında vahşi bir güzellik gizlidir Kekliği meşhur olup türkülere geçmiştir Dört mevsim ayrı güzelliği vardır Vâdiler ilkbahar ve yazın yemyeşildir Kışın kar kalınlığı genellikle 150 cm civârındadır

Karagöl Çağlayanı: Tunceli-Pülümür arasında mesire yeridir Dereova Çağlayanı: Nazimiye’dedir Manzarası çok güzel bir mesire yeridir Mercan Vâdisi ve Çağlayan: Dereova bucağındadır Ormanyolu Çayı: Çemişgezek’tedir Keban Baraj Gölü: Kenarları çok güzel manzaralarla süslüdür Harçik Vâdisi; Tahar Vâdisi; Kırk Gözeler: Munzur Nehrinin çıktığı yerdir

İçmeler ve kaplıcalar: Tunceli’de çok sayıda içme ve kaplıca vardır Fakat bunların çoğunda tesis yoktur Küçük bölümünde ise bölge halkı tarafından yapılmış küçük tesisler vardır

Mazgirt Kaplıcası: Mazgirt ilçesinin Bağın köyündedir Tedâvi için basit bir havuz konaklama için de küçük bir motel vardır Kaplıca suyu içme olarak karaciğer ve safra kesesi hastalıklarına iyi gelir Metabolizma rahatsızlıklarında banyo olarak damarları genişletir romatizma nevralji ve kadın hastalıklarına faydalıdır

Tunceli ilinde bâzı meşhur efsâneler de vardır Bunlardan bâzıları şunlardır:

Munzur Efsanesi: Bu efsâne Munzur Irmağının kaynağına âittir Söylendiğine göre vaktiyle bu civarda yaşayan zengin bir köylü hacca gitmiş Kendisinin sadık ve dürüst bir çobanı varmış Hanımı evde helva pişirirken çoban yanına gelip Hacda bulunan ağasına helva ***ürmek için tabağa helva koymasını istemiş “Ağam sıcak helvayı çok sever sıcak sıcak bir kepçe helva koy da ***üreyim” demiş Kadın bunun imkânsız olduğunu bildiği için; “Çobanın canı helva istedi galiba bolca koyalım da yesin” diyerek bir tabağa helva doldurup çobana vermiş O anda hac mahallinde namaz kılmakta olan ağa çobanı görmüş Çoban; “Hanım sana helva gönderdi” deyip bir anda kaybolmuş

Ağanın hacdan döneceği haberi köye gelince herkes kendisini karşılamaya çıkmış Çoban da eline tâze sağdığı bir tas süt alıp bunların arasına katılmış Ağa köye gelişinde biriken halk kendisinin elini öpmek ve ona hürmette bulunmak için yürüyünce topluluğa hitâben hacdayken yediği helvayı kastederek; “Hürmete lâyık ve eli öpülecek olan kişi ben değilim O aranızda bulunan çobanım Munzur’dur” deyince halk çobanın eline sarılmak istemiş “Ağam beni mahvettin” diye çoban kaçmış Şimdiki Munzur Nehrinin çıktığı yere gelince ayağı bir taşa takılarak düşmüş ve elindeki süt dökülmüş Sütün döküldüğü yerden beyaz köpüklü bir su fışkırmış Bu Munzur’un ilk kaynağını teşkil etmiştir Hâlen bu menbânın suyu köpüklü beyaz süt renginde akmaktadır

Pülümür bölgesine âit efsâne: Efsâne çarıklı aşiretine âittir Aşiretin reisi Şah Hüseyin Beydir Eşyâlarını benekli bir öküze yükleyerek Doğu bölgesinden Batıya doğru âilece hareket ederler Bir gece gördüğü rüyâda öküz nereye yatarsa orayı yurt tutmak ilhamını alması üzerine öküzün yattığı Pülümür’ün Ağa Şenliği bölgesini yurt edinir Evin inşâsı sırasında Hızır aleyhisselâm ak sakallı bir dede şeklinde gelerek evin bir tarafına kalın bir direk diker ve ortadan kaybolur Bu direğe Kali Sipe (Beyaz İhtiyar) adı verilmiştir Rivâyete göre 1266 târihinde binânın yanması üzerine halk kaçmış bilâhare döndüklerinde direğin yanmadığını görmüşlerdir



Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.