|
|
Konu Araçları |
güzelliktir, gösteren, insanın, kalitesini, utanmak |
Utanmak,İnsanın Kalitesini Gösteren Bir Güzelliktir |
10-11-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Utanmak,İnsanın Kalitesini Gösteren Bir GüzelliktirUtanmak,İnsanın Kalitesini Gösteren Bir Güzelliktir Hakkında Utanmak,İnsanın Kalitesini Gösteren Bir Güzelliktir Utanmak, insanın kalitesini gösteren bir güzelliktir Utancından dolayı yanakları kızaran bir insan, gerçekten ve hala insan olduğunu gösteriyor demektir Bu güzellik bütün insanlara yakışır ama, asıl hanımların süsüdür Bu gerçeği, açıkça ve ilk ifade eden Güzeller Güzeli’dir Halkımız da, o nebevi ifadeden ilhamla, utangaç, iffetli, edepli ve hayâlı delikanlıları tarif etmek için, “Kız gibi çocuk” der Ne yazık ki, şimdi utanmaktan utanan bir nesil yetişiyor Utanması gerekenden utanmayan, ama utanmaması gerekenden utanan bir nesil… Utandırması gereken, ahlaksızlık, faziletsizlik, haksızlık, merhametsizlik ve sevgisizlik değil midir? Şimdi, bu insani güzelliklerden dolayı utananlar ayıplanıyorlar, eksik ve noksan olarak görülüyorlar Rahmetli Necip Fazıl Bey, Kahraman Maraş’taki bir konferansında, “Pek yakında utanmaktan utanan bir nesil gelecektir” dediği zaman, o zamanın gençleri olan ben ve arkadaşlarım, bu cümleyi çok yadırgamış ve bir türlü kabullenememiştik Ama Şairler Sultanı, bir şair hassasiyetiyle demek ki bugünleri görüp haber vermiş… Şimdilerde, giderek utanmaya yabancılaşan ve hatta bazı kesimlerde, maalesef, UTANMAKTAN UTANAN bir nesli hep birlikte ayan beyan görmekteyiz Güzeller Güzeli Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem, “Haya imandandır” buyurur… Ancak günümüzde, hayânın bir insani güzellik olarak yaşanılması bir yana, artık kelimesi de dilimizden ve lügatimizden kalkmaktadır Sahi, dilimizde kaldı mı hayâ? Ya hayatımızda… Dilimizde olmayan hayatımızda bulunur mu ki? Önce kavramlar kalkıyor âlemimizden sonra da yaşanan manaları… Her insani güzellik gibi, hayânın, utanmanın ve bu güzelliklerden dolayı yüzlerin kızarmasının temelinde İMAN vardır Görürcesine bir Allah ve ahiret imanı yoksa, ne utanma kalıyor, ne de hayâ… Çünkü insanı sınırlayan ve kurallara bağlayan imandır Eğer insana iman hâkim değilse, egemenlik nefsin ve işbirlikçisi olan Şeytan’in eline geçiyor Nefs ve Şeytan ortaklığının en önemli silahı ise, utanmazlıktır Utanmazlığı ele alıp, insan gibi değil, çok ayaklılar gibi yaşayanlar için, Akif’imiz şöyle der: “–Bir utanmaz yüz, kızarmaz yüz bütün sermayesi”… Niçin böyledir? Bu sorunun en açık ve net cevabı şöyle olmalı diye düşünüyorum: –Allah’tan utanmayanı, kimden ve neden utandırabiliriz ki? Ve bu hale gelmiş bir insanı, kötülükten, edepsizlikten, ahlaksızlıktan nasıl vazgeçirebiliriz ki? Batılı insan, Allah’tan uzaklaşıp da nefsinin kölesi olmaya yönelince, birçok insani özelliklerini de birer birer terk etmeye başladı Fakat en önce ve hemen terk ettiği güzellik, hayâ duygusu oldu… Hayâ gidince ne ayıp kaldı, ne de günah… Ne yapsan caiz, ne etsen uygun, nasıl yaşasan güzel… Böylece hayat, kuralsız, sınırsız bir nefsaniyet yarışına dönüştürüldü İnsan, “Allah’ın kulu olmaktan kurtulup hürriyetimi kazanayım” derken, nefsinin kölesi olup, bütün varlığın esiri durumuna düştü Bir başka deyişle, insan, Allah’tan uzaklaşınca, insanlıktan da uzaklaştı Allah’tan ve dolayısiyle de insanlıktan da uzaklaşan insan, nereye yaklaştı? Allah’tan ve insanlıktan uzaklaşan insanın yaklaştığı yer, utanmanın bittiği yerdir Böyle bir insan, haksızlıktan utanmıyor Kan dökmekten, hırsızlıktan, kalp kırmaktan utanmıyor Utanmıyor ve bu sebeple de her hayâsızlığı yapmakta kendini serbest hissediyor Böylelerine, AR DAMARI ÇATLAMIŞ denirdi Hala arsızlık diye bir şeyden bahsediliyor mu, bilmiyorum ama benim anacığım derdi ki: “–İnsanın manevi bir damarı vardır Ar ve hayâ duygusu o damarı güçlü ve sağlam kılar İnsan utanmazlığa başlar ve devam ederse, nihayet bir gün o damar çatlar… Ar damarının çatlaması, insanı insanlıktan çıkarır Çünkü utanmaktan uzaklaşır ve artık yüzü hiç kızarmaz olur Ar damarı, çaaat dile kırılınca, insanı kötülüğe götüren fren bozulmuş olur Artık böyle birinin yapamayacağı kötülük yoktur Suçüstü yakalasanız bile, yaptığından asla utanmaz, hatta edepsizliğinden dolayı yüzüne tükürseniz bile, arsızca sırıtır da, suratına yağmur yağdığını sanır” Bu gerçek de gösteriyor ki, hayâ imanın eseridir… Kesin ve kesintisiz bir Allah inancı olmadan, hayâlı olmak da mümkün değildir Bu sebeple de, imandaki zayıflık, ilk önce utanma azlığı sonucunu doğurmaktadır Batılı insan, Allah’tan uzaklaşınca nefsinin kölesi oldu Allah’ın emirleri ve kuralları yerine nefsinin arzularını koyunca, ilk olarak utanma duygusundan sıyrılmıştır Zira nefsinin arzularını sınırsızca yaşayabilmek için utanmaktan utanması gerekmektedir Hayvanları bile utandıracak bir utanmazlık içinde, sadece benini, bencilliğini tatmin için yaşamaya başlamıştır Bugün ortaya çıkmış olan acı gerçeği, Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem asırlar önce haber vermişti: “–UTANMIYORSAN, DİLEDİĞİNİ YAP!” |
|