Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Aşk & Sevgi - Bayanlar, Erkekler > Aşk & Sevgi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
çok, kapıyı, üşüyorum

Kapıyı Aç Çok Üşüyorum...

Eski 10-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kapıyı Aç Çok Üşüyorum...



Kapını Aç Çok Üşüyorum

"Zaten her zaman Lusin

İsterse biraz giderdi

Bu kez de uzatmıştır azıcık

Belki de

Seyreder gibi vitrini

Kalakalmıştır bir yerde"

E Cansever

Bekleme salonunda, adı okununca ayrılma vaktinin, sönen son ışığa da el sallamak, kış vakti uzun uzun bakmak gibi, dumanı tüten bir evin penceresindeki, yeleği sökük bir kız çocuğuna

Üç tarafı taburelerle örülü, diğer tarafı kimbilir hangi dünün önündeki kapıyla, küçükçe bir bekleme salonunun kokusu sinmişse ve sesler, rengarenk sesler dolmuşsa ciğerlerine, gitmek bir büyüdür artık Kalmak sancılı bir doğum, gitmek morfine bezeli bedeni sürüklemek

Yarınlar, yeşil çamların arasından, serin ırmakların boşaldığı yarınlar, önünde duran, dünün özendiği yarınlar, sepetlerden dökülen üzüm tanesi gibi sekerken, yaşlı bir amca bağırıverir,

- Eskişehir yolcusu kalmasın!

Şehir eskimiş, eski bir şehirmiş, şehirmiymiş neymiş, eskidenmiş ohoooo, gitmek Ağrı Dağı misali dimdik, gitmek, kafiyesiz bir şiir, gitmek, nedense hep biraz içimizde

Diyorum ki Sevgilim,

Hani biz eskiden seninle, hiç bilmezken birbirimizi aynı anda baktıkmıydı denizlerden yarına, sözgelimi ikibinbeş yılının Nisan ayında, bir pazartesi günü, düşündükmüydü, gitmek biçiminde bir gelmenin varolduğunu

Eskişehir yolcusu kalmadı,

üzümler de sepetlerinden düşmedi zaten,

belki biraz köy ekmeği dökülmüştür,

güvercinler aç

Kapılar kapanınca,

tren ilk düdüğünü çaldığı vakit başlar doğum,

kalan bir bebek dünyaya getirir, bilmez büyüdüğünü görmez hiç, bu yüzden öksüzdür, yetimdir kalanların doğurduğu bebekler Elleri hep havadadır, gözleri batan güneşin dağılımında

Bir bebek daha doğar,

havaya tutulu, tellere, direklere, yol kenarında otlayan koyunların seslerine, kuzey yıldızına çokça

Gidenlerin doğurduğu bebekler, kalanlarınkine, uzak ülkelerdeki gezginlerin heybelerinin heybetini anlatırken, kalanlarınkiler de, bu heybetli heybelerin anlatımındaki ihtişamlı gözlere anlatırlar;

"Aşk gitmenin ardından daha da gider gelmelere"

Diyorum ki Sevgilim,

Gel bir cigara içelim seninle,

İki yalnız, iki sessizden bir büyü çıkmaz dedin, unutmadım, büyüler üstümüze yağdı, birini tren raylarına savurduk, diğerini bir güvercin kanadına

İki ayrı hastalıktık, iki yabancı ateştik, bir treni yakamadık, birimiz elleri havada, diğerimiz kuzey yıldızına tutulu bir bebek dünyaya getirdi

Belki biraz seyreder gibi bir vitrini kalakaldık, ayrı yerlerde

Gel bir cigara daha içelim,

Her seferinde gitmenin şerefine, bir şiiri daha yakalım,

Gel sevgilim,

Seninle binlerce kez Lusin ile Stepan'ı okuyalım,

(bir anlaşma biçiminde, bir anlaşma biçiminde)

Aşk gitmenin ardından daha da gider gelmelere

(bir gece biçiminde, bir gece biçiminde)

Aşk gitmenin ardından daha da gider gelmelere

(bir sen biçiminde, bir ben biçiminde)

Kapını aç, çok üşüyorum


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.