Duayı Terketmekten Sakınmak..

**Prof. Dr. Sinsi** · 10-11-2012

Duayı terketmekten sakınmak
Hakkında Duayı terketmekten sakınmak

Dua yi terketmekten sakinmak
"Rabbinize yalvara yakara gizlice dua edin Su bir hakikattir ki, Allah haddi asan-lari sevmez" (Sûre-i Ârâf 55)

Dua, Cenab-i Hakk'in rububiyyetine iman etmis bir kulun, kendi acizligini idrâk etmesi ve Yüce Rab-bimize yalvarip yardimini istemesidir Bu inanç ve anlayisla bir mü'min, ellerini duanin kiblesi olan se-mâya dogru kaldirdigi zaman Allah Teâlâ'ya ibade-tin en degerlisini yapmis olur Duâ hem müstakil bir ibadettir ve hem de yapilan ibadetlerin, verilen sa-dakalarin ve islenen hayirlarin kabulüne vesîledir Bedenî ve mâli ibadetleri ifadan sonra, "Yâ Rabbi, yaptigim ibadeti, isledigim hayri lütfen ve keremen kabul ediver demesi, yaptiklarinin kabulüne vesile teskil eder Bu hususu açiklayan hadîs-i seriflerde söyle buyurulmaktadir:

"Duâ, ibadetin özüdür" (Tuhfet'ül-Ahvezî C 9,8311)

"Duâ, ibadetin ta kendisidir" (Ebû Dâvûd C 2, S 77)

Üzerinde yasadigimiz dünya, sebepler âlemi oldugu için, her sey bir sebebe baglanmistir Ihsani-na sinir çekilmesi mümkün olmayan Rabbimiz, zât-i ilâhisine ihtiyaçlarimizi arzedebilmemiz için, duâ ka-pisini açmis ve "Rabbiniz söyle buyurdu: Bana duâ edin, size icabet ve duanizi kabul) edeyim" buyur-mustur (Sûre-i Mü'min 60)

Allah'a duâ etmemek, gafletten ileri geliyorsa kal-bi karartir Cenab-i Hakk'a ihtiyaç duymamaktan kaynaklaniyorsa, gadabi ilâhiye sebep olur Bu hu-susu açiklayan bir hadîs-i serifte söyle buyurulmak-tadir:

"Kim noksanliktan münezzeh bulunan Allah'a duâ etmez ise Allah ona gadap eder" (Ibni mâce c 2, s 1258)

Yücelerden yüce olan Rabbimiz, sinirsiz bir kere-min sahibidir Kullarinin istekte bulunmasindan hos-nut olur Kulun ellerini bârigahi ehadiyyete kaldirip "Yâ Rabbi, Yâ Rabbi" diye yalvarmasi, Allah Teâlâ'nin rizasina muvafik bir harekettir Bu ciheti tes-cil eden bir hadîsi nebevide söyle buyrulmaktadir:

"Allah'in fazl-u kereminden isteyin Aziz ve Celil olan Allah, (bir seyin kendisinden) istenilmesini muhakkak sever Ibâdetin faziletçe en üstünü, dertten kurtulmayi gözetmektir" (Feyz'ül-kadir c 4, s 108)

Mü'minin yalvarmasi Rabbimizin hosuna gider Bu sebeple kulun daha yalvarmasi için istegi biraz geç olarak verilir Inkâr ehlinin küfürle mülevves hâ-le gelmis agzindan çikan duâ, Allah'in rizasina mu-vafik olmadigindan, Onun agzi bir an önce kapan-sin diye dilegi çabuk verilir Akillarin muallimi ve vicdanlarin mürebbisi bulunan Resûlullah (sav), âlemlerin Rabbine yalvarmaya devam etmemiz için su müjdeyi vermektedir:

"Kul, Yâ Rabbi, Yâ Rabbi, Yâ Rabbi dedigi za-man, Allah (cc): Kulum ne diliyorsan iste! (Dilegin) verilecektir" buyurur (et-Tergib ve't-Terhib c 2, s 488)

Hadîs-i nebevinin metninde geçen "Lebbeyk abdî" ifâdesi, kul için ne büyük izzet ve sereftir "Ku-lum! Dile benden! Ne istersen verilecektir" beya-nina dayanarak namaz ve niyaz makamlarinda is-tekte bulunmayi ihmal etmemelidir Muhbiri sâdiki-miz, Efendimiz (sav) söyle bir açiklamada bulun-maktadir:

"Mübarek ve yüce olan Rabbiniz, haya ve kerem sahibidir Kendisine el kaldirdigi zaman onlari bos olarak çevirmeye kulundan haya (muamelesi) eder" (Ebû Dâvûd c 2, s 78)

Duâ, düsen yildirimlarin zarar vermemesi için di-kilen paratoner (siper-i sâika) gibidir Müslüman bir kul, ihlâs ile ellerini açarak yüce Rabbimize yalva-racak olursa, bu yakaris sebebiyle gelecek felâket geri çevrilir Bu hususa belge teskil edecek bir hadîs-i serifte söyle buyrulmaktadir:

"Duâ, inen (felâket)lere de (henüz) inmemis (mu-sibetlere de fayda verir Ey Allah'in kullari! Size duâ(ya devam) gerekir" (Feyz7ül-kadir c 3, s 542)
Füzelerin ulasamadigi yere duâ ulasir, kursunla-rin delemedigi hedefleri duâ delik-desik eder Bu hikmete dayali olarak Peygamberimiz (sav) su be-yanda bulunmaktadir:

"Duâ, mü'minin silâhi, dinin diregi, göklerin ve yerin nurudur" (et-Tergib ve't-Terhib c 2, s 479)

Âlemlere rahmet olarak gönderilen Resû-i Ekrem (sav), diger bir hadîs-i nebevilerinde söyle buyur-maktadir:

"Kazayi ancak duâ geri çevirir Ömrü, iyilik yap-maktan baska uzatacak (bir vasita) yoktur" (Feyz'ül-kadir c 6, s 449)

Münevver Gençler!
Bu bahsi mü'minlerin cennete girdikleri anda ya-pacaklari son duâ ile noktalamak istiyorum:

"Dualarinin sonu da, HAMD OLSUN KÂINA-TIN RABBI OLAN ALLAH'a demek olacak)dir" (Sûre-i Yunus 10)

10-11-2012	#1
Prof. Dr. Sinsi	Duayı Terketmekten Sakınmak.. *Duayı terketmekten sakınmak* Hakkında *Duayı terketmekten sakınmak* Dua yi terketmekten sakinmak "Rabbinize yalvara yakara gizlice dua edin Su bir hakikattir ki, Allah haddi asan-lari sevmez" (Sûre-i Ârâf 55) Dua, Cenab-i Hakk'in rububiyyetine iman etmis bir kulun, kendi acizligini idrâk etmesi ve Yüce Rab-bimize yalvarip yardimini istemesidir Bu inanç ve anlayisla bir mü'min, ellerini duanin kiblesi olan se-mâya dogru kaldirdigi zaman Allah Teâlâ'ya ibade-tin en degerlisini yapmis olur Duâ hem müstakil bir ibadettir ve hem de yapilan ibadetlerin, verilen sa-dakalarin ve islenen hayirlarin kabulüne vesîledir Bedenî ve mâli ibadetleri ifadan sonra, "Yâ Rabbi, yaptigim ibadeti, isledigim hayri lütfen ve keremen kabul ediver demesi, yaptiklarinin kabulüne vesile teskil eder Bu hususu açiklayan hadîs-i seriflerde söyle buyurulmaktadir: "Duâ, ibadetin özüdür" (Tuhfet'ül-Ahvezî C 9,8311) "Duâ, ibadetin ta kendisidir" (Ebû Dâvûd C 2, S 77) Üzerinde yasadigimiz dünya, sebepler âlemi oldugu için, her sey bir sebebe baglanmistir Ihsani-na sinir çekilmesi mümkün olmayan Rabbimiz, zât-i ilâhisine ihtiyaçlarimizi arzedebilmemiz için, duâ ka-pisini açmis ve "Rabbiniz söyle buyurdu: Bana duâ edin, size icabet ve duanizi kabul) edeyim" buyur-mustur (Sûre-i Mü'min 60) Allah'a duâ etmemek, gafletten ileri geliyorsa kal-bi karartir Cenab-i Hakk'a ihtiyaç duymamaktan kaynaklaniyorsa, gadabi ilâhiye sebep olur Bu hu-susu açiklayan bir hadîs-i serifte söyle buyurulmak-tadir: "Kim noksanliktan münezzeh bulunan Allah'a duâ etmez ise Allah ona gadap eder" (Ibni mâce c 2, s 1258) Yücelerden yüce olan Rabbimiz, sinirsiz bir kere-min sahibidir Kullarinin istekte bulunmasindan hos-nut olur Kulun ellerini bârigahi ehadiyyete kaldirip "Yâ Rabbi, Yâ Rabbi" diye yalvarmasi, Allah Teâlâ'nin rizasina muvafik bir harekettir Bu ciheti tes-cil eden bir hadîsi nebevide söyle buyrulmaktadir: "Allah'in fazl-u kereminden isteyin Aziz ve Celil olan Allah, (bir seyin kendisinden) istenilmesini muhakkak sever Ibâdetin faziletçe en üstünü, dertten kurtulmayi gözetmektir" (Feyz'ül-kadir c 4, s 108) Mü'minin yalvarmasi Rabbimizin hosuna gider Bu sebeple kulun daha yalvarmasi için istegi biraz geç olarak verilir Inkâr ehlinin küfürle mülevves hâ-le gelmis agzindan çikan duâ, Allah'in rizasina mu-vafik olmadigindan, Onun agzi bir an önce kapan-sin diye dilegi çabuk verilir Akillarin muallimi ve vicdanlarin mürebbisi bulunan Resûlullah (sav), âlemlerin Rabbine yalvarmaya devam etmemiz için su müjdeyi vermektedir: "Kul, Yâ Rabbi, Yâ Rabbi, Yâ Rabbi dedigi za-man, Allah (cc): Kulum ne diliyorsan iste! (Dilegin) verilecektir" buyurur (et-Tergib ve't-Terhib c 2, s 488) Hadîs-i nebevinin metninde geçen "Lebbeyk abdî" ifâdesi, kul için ne büyük izzet ve sereftir "Ku-lum! Dile benden! Ne istersen verilecektir" beya-nina dayanarak namaz ve niyaz makamlarinda is-tekte bulunmayi ihmal etmemelidir Muhbiri sâdiki-miz, Efendimiz (sav) söyle bir açiklamada bulun-maktadir: "Mübarek ve yüce olan Rabbiniz, haya ve kerem sahibidir Kendisine el kaldirdigi zaman onlari bos olarak çevirmeye kulundan haya (muamelesi) eder" (Ebû Dâvûd c 2, s 78) Duâ, düsen yildirimlarin zarar vermemesi için di-kilen paratoner (siper-i sâika) gibidir Müslüman bir kul, ihlâs ile ellerini açarak yüce Rabbimize yalva-racak olursa, bu yakaris sebebiyle gelecek felâket geri çevrilir Bu hususa belge teskil edecek bir hadîs-i serifte söyle buyrulmaktadir: "Duâ, inen (felâket)lere de (henüz) inmemis (mu-sibetlere de fayda verir Ey Allah'in kullari! Size duâ(ya devam) gerekir" (Feyz7ül-kadir c 3, s 542) Füzelerin ulasamadigi yere duâ ulasir, kursunla-rin delemedigi hedefleri duâ delik-desik eder Bu hikmete dayali olarak Peygamberimiz (sav) su be-yanda bulunmaktadir: "Duâ, mü'minin silâhi, dinin diregi, göklerin ve yerin nurudur" (et-Tergib ve't-Terhib c 2, s 479) Âlemlere rahmet olarak gönderilen Resû-i Ekrem (sav), diger bir hadîs-i nebevilerinde söyle buyur-maktadir: "Kazayi ancak duâ geri çevirir Ömrü, iyilik yap-maktan baska uzatacak (bir vasita) yoktur" (Feyz'ül-kadir c 6, s 449) Münevver Gençler! Bu bahsi mü'minlerin cennete girdikleri anda ya-pacaklari son duâ ile noktalamak istiyorum: "Dualarinin sonu da, HAMD OLSUN KÂINA-TIN RABBI OLAN ALLAH'a demek olacak)dir" (Sûre-i Yunus 10)