10-11-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
İnsan Uykuya Daldığı Zaman Ruh Bedenden Ayrılır Mı?
İnsan Uykuya Daldığı Zaman Ruh Bedenden Ayrılır Mı?
Hakkında İnsan Uykuya Daldığı Zaman Ruh Bedenden Ayrılır Mı?
Insan uykuya daldigi zaman ruh bedenden ayrılır mı?
Uyku, insan ruhunun hislerini kainattan çekmesi, dis alemle irtibaini bir nevi askiya almasidir Nitekim, uyuyan bir kimsenin yaninda konusulsa hiçbir sey duymaz, çünkü isitme duygusu dis alemle ilgisini koparmistir Ayni adam, rüyasinda konusur ve isitir Uyanma olayiyla hisler yeniden dis alemle ilgilerini kurarlar
Bu yönüyle uyku ölümün küçük kardesidir Ölüm, ruhun beden alakasini kesmesidir Uyku esnasinda ruh bedenden ayrilmaz Ancak rüya vasitasiyla gayp alemine karsi bir münasebet peyda eder Bazan sadik rüya ile mazi ve müstakbeli hazir zaman gibi müsahede eder
“Allah, o nefisleri öldükleri zaman, ölmeyenleri de uyuduklarinda alir Sonra haklarinda ölüm hükmü verdiklerini alikor, digerlerini de takdir edilmis bir süreye kadar saliverir Süphesiz ki bunda düsünecek bir kavim için nice ibretler vardir ” (Zümer, 42) ayet-i kerimesi, uyuma ve uyanmanin ancak Ilahi birer ihsan oldugunu, her ikisininde insan iradesiyle gerçeklesmedigini ders vermektedir
Uykuyla kisiyi bir nevi öldüren, vadesi yetmeyenleri tekrar uyandiran Cenab-i Hakk, ölümle aldigi canlari dirilis safhasinda yeniden bedenlere iade edecektir Ölüm ruhun bedenden ayrilmasidir, ruhun ölmesi degil Ölen de dirilen de insan bedenidir
Üstadin rüya-yi sadika ile ilgili su ifadeleri bir yönüyle konumuza da isik tutar: “Üçüncü kisim ki, rü’ya-yi sadikadir O dogrudan dogruya mahiyet-i insaniyedeki latife-i Rabbaniye, âlem-i sehadetle baglanan ve o âlemde dolasan duygularin kapanmasiyla ve durmasiyla, âlem-i ahza karsi bir münasebet bulur, bir menfez açar ”
…Iste umum avam için dahi bir nevi velayete mazhariyet var ki, rü’ya-yi sâdikada, evliya gibi, gaybî ve istikbalî olan seyleri görüyorlar
… 
Hem herkes için, âlem-i sehadet içinde, âlem-i ahza bakan bir penceredir Hem mukayyed ve fâni insanlar için, saha-i itlak bir meydan ve bir nevi bekaya ahzar ve mazi ve müstakbel, hal hükmünde bir temasagâhtir Hem tekâlif-i hayatiye altinda ezilen ve mesakkat çeken zîruhlarin istirahatgâhidir ”
|
|
|