Alevilere Müslüman Diyebilirmiyiz?

Alevilere Müslüman Diyebilirmiyiz?
Hakkında Alevilere Müslüman Diyebilirmiyiz?




Soru
Alevilere müslüman diyebilirmiyiz Yani alaeviler müslüman mi

Aslinda bir Müslüman’in veya bir tarikatin Hz Ali muhabbetini meslek ve mesrebine esas almasinin dinen hiçbir mahzuru yoktur Diger sahabelere tecâvüz etmemek, Kur'an ve Sünnet'in isiginda namazini kilmak, orucunu tutmak ve diger sorumluluklarini yerine getirmek kaydi ile, Hz Ali ve Ehl-i Beyt muhabbetini rehber edinmenin hiçbir mahzuru yoktur Gerçek su ki, Kitap ve Sünnet'i bilen ve geregi gibi yasayan hakikî bir Alevî, ancak Allah-ü Teâlâ'yi ma'bûd olarak tanir Kendisini, Islâmîyet’in bir ferdi olarak bilir, Peygamberimizi, en son Peygamber, Kur'ân-i Kerîm'i de son semavî kitap kabul eder

Bu sun’î ayriligin ortadan kalkmasinin tek yolu, Kur'an'in isigi altina girmek ve O'nu yegâne ölçü kabul etmektir Nitekim Cenâb-i Hak Kur'ân-i Kerim'de, “Hepiniz Allah'in ipine simsiki sariliniz ve ayrilmayiniz” buyurmakla, bütün Müslümanlarin Kur'an etrafinda toplanmasini emretmektedir

Bu anlayis içinde sualin cevabini vermeye çalisacagim

Önce Alevîligin ne oldugunu belirlememiz gerekir ki, hü-küm vermekte isabet edelim Gerçekten de Alevîlik nedir? Evet, cevabini aradigimiz soru budur Alevîligin ne oldugunu belirleyebilsek mesele biter

- Alevilik Kur'ân'in disinda ola-maz Sünnetin ziddina anlasila-maz Peygamber Efendimiz'in ya-sayisina ters sekilde yorumlana-maz, Alevîlik'te namaz, oruç, hac, zekât gibi dinî emirlerin hepsi de vardir ve mevcuttur Aksini iddia edenler Alevîligi kendi maksatlarina âlet etmek isteyenler-dir Onlarin oyununa gelinmemeli, Aleviligi Islâm'in disinda göstermek isteyenlere itibar edilmemelidir

Alevîlik böyleyse bir diyecegimiz olmaz Din kardesi anlayi-si içinde bakariz kendilerine, hatta bir kisim kusur ve noksan-larini da görmezlikten geliriz Çünkü hepimizde vardir kusur ve amel eksikleri

Ancak böyle degil de, alevîlik bazilarinin iddia ettikleri gibi ise Yani:

- Namaz, oruç, zekât yoksa; ibadetlerini sadece bir kalb, gönül meselesi telâkki ediyor, bes vakit namazi inkarda bulu-nuyorlarsa: Resulüllah 'in rasid halifelerine hürmetsizligi esas aliyor, bazi tarihî olaylari günümüze tasiyarak düsmanligi canli tutmayi düsünüyorlarsa; bilhassa farz olan guslü kabul etmi-yor, cünüblükten sonra yikanmayi uygun bulmuyorlarsa böyle insanlara müslüman demek mümkün degildir

Kur'ân'i kutsal kitabimiz olarak esas aliyorlarsa, Kur'ân'in mânâsinin sünnette açiklandigini kabul ediyorlarsa, Resulüllah'in ve Ehli Beytin yasayisini örnek biliyorlarsa aramizda temelde ayrilik yok demektir Diger farkliliklari hosgörmek mümkün olabilir

Farzlari kabul eden kimse mü'mindir Kabul etmeyen ise in-karci konumundadir Bunu tesbit ise, görüsüp konusmakla mümkün olur Görüsüp konusmadan kestirip atmak pesin hü-kümlülük olur

Bu sartlara uyan bir alevi ehli imandir Bu bakimdan her kesimde oldugu gibi aleviler içerisinde de müslüman ve gayr-i müslimler bulunmaktadir

Bir mühim noktaya daha isaret etmek isterim:

Alevîlik Kur'ân'm disinda olamaz Sünnetin zid-dina anlasilamaz Peygamber Efendimiz'in ya-sayisina ters sekilde yorumlanamaz Alevîlik'te namaz, oruç, hac, zekât gibi dinî emirlerin hepsi de vardir ve mevcuttur Aksini iddia edenler Alevîli-gi kendi maksatlarina âlet etmek isteyenlerdir Onla-rin oyununa gelinmemeli, Alevîligi Islâm'in disinda gös-termek isteyenlere itibar edilmemelidir Resûlüllah'in damat ve kayinpederlige lâyik bulduklarini sevmek ve saymak bizim görevimizdir