![]() |
İman Nedir ? Ve İman Hakkında Geniş Bilgiler... |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İman Nedir ? Ve İman Hakkında Geniş Bilgiler...İman Nedir ? Ve İman hakkında geniş bilgiler ![]() ![]() ![]() Hakkında İman Nedir ? Ve İman hakkında geniş bilgiler ![]() ![]() ![]() İMAN NEDİR? A) İMANIN TANIMI a) İmanın sözlük anlamı; bir şeye kesin olarak inanmaktır ![]() b) İmanın dînî terim olarak tanımı; Allah’ın varlığına, birliğine ondan başka ilâh olmadığına ve Hz ![]() ![]() B) İNANILMASI GEREKEN ŞEYLER BAKIMINDAN İMANIN KISIMLARI 1- İcmalî iman : Bu, imanın özü ve en kısasıdır ![]() Anlamı: "Ben şahitlik ederim ki, Allah’tan başka ilah yoktur; yine şahitlik ederim ki, Hazret-i Muhammet Onun kulu ve peygamberidir" ![]() Bu, imanin ilk derecesi, Islâm’ın ilk basamağı ve temel direğidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bir kimseye mümin diyebilmek için o kimsenin icmalî imanı "Kelime-i şahadeti" kalbi ile tasdik dili ile söylemesi gerekir ![]() ![]() 2- Tafsîlî iman: İcmâlî imandan sonra dinin diğer hükümlerini ve iman edilmesi gerekli olan şeylerin her birini ayrı ayrı öğrenip onlara da iman etmek farz olur ![]() ![]() ![]() -------------------- [size="3">[1] Buna ayrıca "][/size]C) İMANIN ŞARTLARI İmanın şartları altıdır: 1- Allah’ın varlığına ve birliğine, 2- Meleklerine, 3- Kitaplarına, 4- Peygamberlerine, 5- Ahiret gününe, 6- Kadere, hayır ve şerrin Allah’tan olduğuna inanmaktır ![]() D) İMAN BAKIMINDAN İNSANLAR İman bakımından insanlar üçe ayrılırlar: 1 ![]() ![]() ![]() 2 ![]() ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() E) İNANMA İHTİYACI VE ALLAH’A İMAN İnsan, beden ve ruhtan oluşan bir varlıktır ![]() ![]() ![]() ![]() İnsan ruh yapısının en belirgin özelliği inanmaktır ![]() ![]() ![]() İnanç, maddi hayatımızla da ilişkili bir güçtür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Demek ki inanç, insanın yaratılışı gereği olan tabiî bir olaydır ![]() ![]() Çevremizde gördüğümüz ve göremediğimiz yüz binlerce varlık vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() __________________________________________ ALLAH’A İMAN A) ALLAH VARDIR Günümüzde insanlar kendi yaptıkları füzelerle aya gidip geliyorlar, uzayda inceleme ve araştırmalar yapıyorlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Demek ki evren hakkındaki meraklarımız da artmağa devam edecektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Biz yüce Allah’ın varlığına, bir tek oluşuna ve Kur’an-ı Keriminde geçen bütün sıfatlarına her türlü şüphe ve tereddütten uzak olarak kesin bir şekilde inanıyoruz ![]() B) ALLAH'IN SIFATLARI Yüce Rabbımız Kur’an-ı Keriminde kendisini daha iyi anlayıp kavrayabilmemiz için bir takım sıfatlarla nitelendiğini bize haber vermiştir ![]() ![]() I ![]() Bu sıfatlar yalnızca Allah’a mahsus olan, başka varliklarda bulunmayan sifatlardir ![]() 1- Vücûd: Allah’ın var olması demektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2- Kıdem: Allah’ın varlığının ezelî olması, başlangıcının evvelinin, öncesinin olmaması demektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 3- Bekâ: Allah’ın sonsuza deşin ebedî olarak varolması demektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 4- Vahdaniyet: Allah’ın bir ve tek olması demektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 5- Kıyam Bi-nefsihi: Varlığının kendisinden olması demektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 6- Muhâlifetün li’l - Havâdis: Sonradan olanlarla benzememek demektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() II ![]() Bu göreceğimiz sıfatların benzerleri sınırlı ve vasıtalı olarak insanlara verilmiş olsa da, Allah’ın kendisine has olan bu sıfatları sınırsızdır ve herhangi bir vasıtaya muhtaç değildir ![]() 1- Hayat: Allah’ın diri ve canlı olması demektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2- İlim: Allah’ın her şeyi bilmesi demektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() " İçinizde olanı gizleseniz de açıklasanız da Allah onu bilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 3- İrade: Allah’ın dilemesi, istemesi demektir ![]() ![]() ![]() ![]() "Bir şeyin olmasını istediğimiz zaman sözümüz sadece OL demektir ve o hemen oluverir ![]() ![]() ![]() 4- Kudret: Allah’ın gücü olması, istediği her şeyi yapabilmesi demektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Şüphe yok ki Allah her şeyi yapmağa, her şeye güç yetirmeğe kâdirdir ![]() ![]() ![]() 5- Semi: Allah’ın her şeyi işitip duyması demektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Şüphe yok ki Allah işitendir, bilendir ![]() ![]() ![]() "Bilin ki, Allah işitir ve bilir ![]() ![]() ![]() 6- Basar: Yüce Allah’ın her şeyi görüp gözetmesi olmak demektir ![]() ![]() ![]() ![]() "Allah yaptıklarınızı hakkıyla görür ![]() ![]() ![]() 7- Kelâm: Yüce Allah’ın konuşması ve söylemesi olmak demektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Allah Musa’ya da hitap ile konuştu ![]() ![]() ![]() 8- Tekvin: Yüce Allah’ın yoktan var edip yaratması demektir ![]() ![]() ![]() "Allah önce mahlûkatı yaratır, ölümden sonra onu tekrar diriltir ![]() ![]() ![]() ![]() III ![]() Yüce Allah’ın fiilî sıfatları pek çoktur; bunların hepsini saymak mümkün değildir ![]() ![]() Halk: Yaratmak demektir ![]() ![]() ![]() ![]() İnşa: Yoktan var etmek demektir ![]() ![]() ![]() İbda': Yüce Allah'ın, aslı ve benzeri olmaksızın icat etmesi demektir ![]() İhya: Yüce Allah’ın diriltmesi demektir ![]() ![]() İmate: Yüce Allah’ın öldürmesi, hayata son vermesi demektir ![]() ![]() ![]() Terzîk: Yüce Allah’ın rızk vermesi demektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ____________________________________________ MELEKLERE İMAN A) MELEKLERİN TARİFİ Melekler, gözle görülmeyen, yemeyen, içmeyen, çeşitli şekillere girebilen, günah işlemeyen, Allah’ın nurdan yaratıklarıdır ![]() ![]() " ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "O melekler ki Allah Teâlâya, kendilerine emrettikleri şeylerde asla âsî olmazlar, emir olundukları şeyleri yaparlar ![]() ![]() ![]() B) MELEKLERİN ÖZELLİKLERİ - Devamlı olarak Allah’a ibadet ve itaatle meşgul olurlar, - Iyilik yaparlar, kötülük yapma kabiliyetleri yoktur, - Allah’a asla isyan etmezler, karşi gelmezler, - Erkek ve dişileri yoktur, - Yemezler ve içmezler, - Uyumazlar, bizim gibi istirahata muhtaç degildirler, - Gözle görülmezler, - Evlenmek ihtiyaci onlarda yoktur ![]() - Nurdan yaratilmişlardir ![]() - Yorulmak, usanmak nedir bilmezler ![]() - Gençlik, yaşlilik gibi durumlara onlarda rastlanmaz ![]() - Bir anda en uzak mesafelere gidebilirler, - Kanatlari vardir; fakat bu özelliklerini, bizim bildigimiz kanatlarla karşilaştirmamiz dogru olmaz ![]() - Yerlerde, göklerde, her yerde vardirlar ve her birinin kendisi ne ait vazifeleri vardir ![]() ![]() Biz melekleri göremeyiz; çünkü her şeyin varligi kendine göredir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() C) MELEKLERİN ÇEŞİTLERİ Meleklerin, yapmış oldukları iş ve emr olundukları vazifelere göre çok çeşitleri vardır ![]() ![]() 1 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2 ![]() ![]() 3 ![]() ![]() "Sûr üfürülünce, Allah’ın dilediğinden başka göklerde ve yerde ne varsa hepsi öleceklerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 4 ![]() ![]() ![]() " ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bunlardan başka yapmiş olduklari vazifelere göre şu melekleri sayabiliriz: Suâl melekleri: Bunlar Münker ile Nekir adli meleklerdir ![]() ![]() Hafaza Melekleri: Bunlar insanları muhafaza eden meleklerdir ![]() Kirâmen Kâtibîn: Bunlar insanların iyi ve kötü amellerini yazmağa memur meleklerdir ![]() ![]() "Halbuki sizin üzerinizde bekçiler vardır ![]() ![]() ![]() ![]() Bunlardan başka "Hamele-i arş melekleri, cennet ve cehennemde görevli olan melekler" gibi daha pek çok çeşitli vazifeler gören melekler vardır ![]() ![]() ![]() ![]() D) MELEKLERE İMANIN, FERT VE TOPLUM HAYATINDAKİ ETKİLERİ Müslümanlıkta itikat esaslarından her biri, bir amel ve hareketin temelidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "O fiskosları yapan, aklını çelmeğe çalışan şeytandır ![]() ![]() ![]() Eğer içinden gelen ses, hak ve hayra çağırıyorsa bilsin ki o ses, melek tarafındandır, Allah’tandır ![]() Buna göre ahlâkî olgunluklar, rûhî yükselmeler ve iyilik sahibi olmalar, meleklere şuurlu olarak îman etmekle olur ![]() ![]() E) CİNLERIN MAHİYETİ Rabb’ımızın yaratmış olduğu gözle görülmeyen başka varlıklar daha vardır ki; bunların başında cinler gelir ![]() ![]() ![]() ![]() Cinler hava ile karışık alevli bir ateşten yaratılmışlardır ![]() ![]() ![]() Peygamberimiz (s ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ___________________________________________ KİTAPLARA İMAN A) KUTSAL KİTAPLAR İslâmiyetin iman esaslarından biri de kitaplara imandır ![]() ![]() Yüce Allah kullarına mutluluk ve saadet yollarını göstermek için içlerinden bazılarını peygamber seçmiş; onlardan bir kısmına melek vasıtası ile kitaplar indirmiş; yaşam kanunlarını koymuş, emirler ve yasaklar koymuş; iyiyi kötüyü, doğruyu eğriyi göstererek bunların sonuçları konusunda insanları aydınlatmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() İlâhî kitaplar, insan cihazının bütün hassasiyetini, yapılış özelliklerini muhafaza ederek sürdürebileceği ideal yaşam biçimi, hayat kanunları ve işleyiş kurallarıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ne yazık ki, Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Biz kitaplara inanırken, onların Allah'ın gönderdiği ilk orijinal şekillerine inanırız ![]() ![]() B) KİTAPLARIN ÇEŞİTLERİ a ![]() ![]() 10 sayfa Adem Aleyhisselâma 50 sayfa Şit Aleyhisselâma 30 sayfa İdris Aleyhisselâma 10 sayfa İbrahim Aleyhisselâma gelmiştir b ![]() Tevrat: Musa Aleyhisselâma Zebûr: Dâvut Aleyhisselâma İncil: İsa Aleyhisselâma Kur’an: Muhammed Aleyhisselâma gönderilmiştir ![]() C) KUR’AN-I KERİM Kur’anı Kerim son peygamber Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kur’an-ı Kerîm, Müslümanların mukaddes kitabıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() a ![]() Kur’an-ı Kerîm, âyet âyet, sûre sûre, ihtiyaçlara cevap olarak 23 senede vahiy yoluyla Hz ![]() ![]() Bu mübarek kitap, Peygamberimize 40 yaşında iken nazil olmağa başlamıştır ![]() ![]() ![]() O lâfzı, manası, üslubu ve bütün yönleriyle Allah kelâmıdır ![]() ![]() ![]() Kur’an-ı Kerîm 114 suredir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ebu Amr ed-Dâni’ye göre âyetlerin sayısı 6000’dir ![]() İsmail b ![]() ![]() Ehl-i Mekke’ye göre âyetlerin sayısı 6219’dur ![]() Ehl-i Kûfe’ye göre âyetlerin sayısı 6236’dır Basralılara göre âyetlerin sayısı 6204’tür Şamlilara göre âyetlerin sayisi 6226’dır Zemahşerî'ye göre âyetlerin sayısı 6666’dır Kur’anın kelimeleri: 77439, harfleri: 332015’tir ![]() b ![]() Peygamberimize Kur’an âyetleri ve sûreleri geldikçe Efendimiz (s ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamberimizin vefatından sonra ilk halife Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kur’an-ı Kerîm böylece toplanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kuran’a sevgi ve saygı duymak, gösterdiği yoldan gitmek, her müslümanın borcudur ![]() ![]() c ![]() Allah Teâlâ Kur’an-ı Kerîm’e bir takım özellikler vermiştir ki, başka hiçbir kitapta bulunmaz: Tarihî belgelere ait bütün şartları, içinde toplayan yegâne mukaddes kitap, Kuran’dır ![]() Lâfız ve manası ile beraberce Cenab-ı Hak tarafından vahy olunmuş olup bu konuda Cebrail (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamberden zamanımıza kadar tevatür yoluyla nakledilmiş ve tevatür yüz binlerce, milyonlarca insan tarafından zamanımıza kadar devam ettirilmiştir ![]() Kur’an kolayca öğrenme özelliğine sahiptir ![]() Kur’an hem lâfız, hem mana bakımından mucizedir ![]() ![]() Kuran’ın bir başka özelliği ise dünyada başardığı büyük değişikliktir ![]() ![]() ![]() Kur’an’da çok kısa âyetlerde, çok büyük hakikatler dile getirilmiştir ![]() Namazlarda zorunlu olarak, namaz dışında hükümlerini öğrenip anlamak gayesi ile sürekli olarak okunur ![]() Kur’an, başka kitaplar gibi belli bir millete ve belli bir zamanin ihtilaçlarini karşilamak üzere degil bütün zamanlarin ihtiyacini karşilamak üzere ve bütün insanliga gönderilmiştir ![]() Hakiki mümin Allah Teâlânin bütün kitaplarina inanir ve Hak Teâlânin insanlara son kitabi olan Kur’an-ı Kerîme sarılır, onun hükümlerine riayet etmeğe çalışır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İman Nedir ? Ve İman Hakkında Geniş Bilgiler... |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İman Nedir ? Ve İman Hakkında Geniş Bilgiler...PEYGAMBERLERE İMAN A) PEYGAMBER (RESÜL-NEBİ) KAVRAMI "Peygamber" kelimesi Farsça bir kelime olup, haber getiren anlamındadır ![]() ![]() Kur’an-ı Kerîmde peygamber kelimesinin yerine Resûl ve Nebî kelimeleri geçmektedir ki, elçi ve haber getiren anlamındadır ![]() ![]() Resûl, Allah tarafından kendisine kitap gönderilmiş peygamber demektir ![]() Nebî, Allah tarafından kendisine kitap gönderilmemiş, fakat önceki peygamberlerin şeriatını tebliğ ile mükellef peygamber demektir ![]() ![]() İman esaslarından biri de peygamberlere inanmaktır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() B) İNSANLARIN PEYGAMBERLERE OLAN İHTİYACI İnsanlar kendi akıllarıyla Yüce Allah’ın varlığını ve birliğini anlayıp kavrayabilirler ![]() ![]() ![]() ![]() Allah kendisinin varlığını, bir tek oluşunu, ortağının bulunmadığını Ona bu dünyada gözlerin ulaşamayacağını unutan, Allah’ı taşlardan, heykellerden, putlardan ibaret sanan o insanları uyarmak için peygamberler göndermiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamberlerin, biri Allah’a karşi, digeri de insanlara karşi olmak üzere iki durumlari vardir ![]() ![]() Peygamberlerin insanlara karşi olan durumlari da, Allah’ın emirlerini ve yasaklarını bildiren bir elçi oluşlarıdır ![]() ![]() ![]() ![]() İnsanlar dünyada çalışmakla her şeye ulaşabilirler ve en yüksek mertebelere çıkabilirler, fakat peygamber olamazlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() C) VAHİY NEDİR? Vahyin lügat manası: Vahiy, işaret etmek, yazı yazmak, yazılmış nâme ve kitâbe, elçi göndermek, ilham etmek ve gizlice söz söylemek manalarına gelir ![]() Vahyin ıstılahı manası: Yüce Allah’ın peygamberine dinî bir hükmü bildirmesi, onun kalbine nakşetmesidir ![]() Vahyin geliş şekilleri: Vahiy Hz ![]() ![]() ![]() ![]() Vahyin en eski, yani ilk şekli Hz ![]() ![]() ![]() ![]() Hz ![]() ![]() Cebrail (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cebrail (a ![]() ![]() ![]() Cebraillin insan sûretinde gelip, Peygamberimize vahiy getirmesidir ![]() ![]() ![]() ![]() Cebrail’in Hz ![]() ![]() Hz ![]() ![]() Vahiy meleğinin kendi aslî sûreti üzere görünerek tebliğde bulunmasıdır ![]() ![]() ![]() D) PEYGAMBERLERİN SIFATLARI Peygamberler bütün insanlar için takdir edilmiş olan her türlü iyi ve yüksek vasıflara sahiptirler ![]() ![]() 1- İsmet: Peygamberlerin her türlü gizli, açık günahlardan ve bu günahlara delâlet edecek hareketlerden uzak olmalıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2- Emanet: Peygamberler her bakimdan emin olup, kutsi, ilâhî vazifeleri hususunda ve diger işlerinde en dogru yolda bulunmalidir ![]() ![]() ![]() 3- Sidk: Peygamberler her hususta yani gerek dinî hükümleri teblig ve gerek diger emirleri haber verme hususunda dogru sözlü olmalidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 4- Fetânet: Peygamberlerin fâtın, uyanık görüş ve zekâ kuvvetlerine sahip olmalarıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 5- Şeriatı tebliğ: Peygamberlerin Allah tarafından bildirilen şeyleri ümmetlerine tamamen tebliğ etmeleridir ![]() ![]() ![]() ![]() 6- Adaletli olmak: Peygamberler her türlü işlerinde haktan ve adaletten ayrılmazlar ![]() ![]() ![]() 7- Erkek olmak: Kadınların yaratılış icabı peygamberlik gibi aşırı ve mes’uliyetli bir vazifeyi yapmaları mümkün olmadığından onlardan peygamber gelmemiştir ![]() ![]() E) PEYGAMBERLERİN DERECELERİ Bütün peygamberler peygamber olmaları bakımından eşittirler, aralarında fark yoktur ![]() ![]() "İşte bu peygamberlerden bir kısmını diğerlerinden üstün kıldık ![]() ![]() ![]() ![]() Aralarında derece farklılıkları, birbirinden üstünlükleri olduğunu Allah'ın beyan ettiği peygamberlerin içinde "Ulu'l - Azm", azim sahibi peygamberler olduğunu yine Yüce Allah, kitabında şöyle açıklıyor: "Ey Muhammet! Peygamberlerden azim sahibi olanların sabrettiği gibi sen de sabret ![]() ![]() ![]() Ulu'l - Azm peygamberler, Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kur'an-ı Kerimde şöyle ifade edilmiştir: "Hani biz peygamberlerden söz almıştık; sen (Muhammet (s ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kısaca bu peygamberleri tanıtalım: - Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() - Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() - Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() - Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() - Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() F) MUCİZELER VE DİĞER HARİKALAR a ![]() ![]() Terim olarak mucize: Peygamberlik iddiasında bulunan kişinin, iddiasını te'yid ve tasdik için Allah'ın onun elinde gösterdiği alışılmış tabiat kanunları ve normal olaylar üstü, harikulâde bir hadisedir ![]() Mucizenin asıl sahibi Allah tır ![]() ![]() b ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bununla birlikte, mucize ile harika arasında bükük farklar vardır ![]() c ![]() 1- Mucize ancak peygamber olan zattan sadır olur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2- Mucize, peygamberlik iddiasında bulunan zatın davasına uygun ve amacına münasip tarzda zuhur eder ![]() ![]() 3- Mucize istek üzerine vuku bulur ve "Bu mucizenin bir benzerini getiriniz ![]() ![]() ![]() ![]() 4- Mucize gösteren nebi, en yüksek ahlâk ve fazilet esaslarınla mevsuftur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() d ![]() Mucizeden başka olan harika olaylar, çeşitli şekillerde ve şahıslarda ortaya çıkar ![]() 1- Irhasat: Peygamberlik öncesi peygamber olacaklarda görülen harika olaylardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2- Keramet: Allah'ın veli kullarından sadır olan harikulâde hallerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 3- Meûnet: Bazı müminlerde ortaya çıkan harikalardır ![]() ![]() ![]() 4- Istidrac: Küfür ve günahı açık olan kişilerde görülen ve onların isteklerine uygun olarak ortaya çıkan harikalardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 5- İhanet: Küfrü ve günahı açık olan kişilerin elinde ve onların isteklerine aykırı olarak cereyan eden harikalardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sihir ve büyü ise bu harika olaylardan sayılmaz ![]() ![]() ![]() G) PEYGAMBERLERİN BİLDİRDİKLERİ DİNLERDE BİR OLAN ESASLAR Peygamberlerin getirdikleri dinlere "Hak din" veya "Semavî din" denir ![]() - Hak din, bir peygamberin Allah’tan vahiy suretiyle alıp insanlara bildirdiği hükümler ve kanunlar şeklinde oluşur ![]() - Hak din, kâinata mutlak olarak hakim olan bir Allah’a îman ve Ona kulluk etme esasına dayanır ![]() - Hak din, uhrevî mesuliyeti (ahiret hayatını) kabulü ve buna imanı emreder ![]() - Hak din, nübüvvete (peygamberlik müessesine) iman esasına dayanır ![]() - Hak din, mukaddes bir kitaba dayanır ![]() - Hak din, meleklere imanı (manevî varlıkların var olduğunu kabul etmeyi) emreder ![]() - Hak dinde ibadet sadece Yüce Allah’a tazîm ve Ona samimiyetle bağlanmak kastiyle yapılır ![]() - Hak dinde akla ve müspet ilme aykırı bir hüküm bulunmaz ![]() - Hak din, sosyal hayatta eşitliği, kardeşlik ve adaleti kökleştirmek ve her türlü imtiyazı ortadan kaldırmayı amaç edinir ![]() - Hak dinde, dînin genel kanunları, bir cemiyetin kurulmasını ve bu cemiyetin en mükemmel bir nizam üzere devam etmesini hedef olarak kabul eder ![]() H) KUR’AN’DA ADI GEÇEN PEYGAMBERLER Vahiy meleği vasıtasıyla Yüce Allah tarafından gönderilen ilâhî emirleri ve yasakları insanlara bildirmekle vazifeli kimselere Kur’an-ı Kerîm’in dilinde "Nebî, resûl, beşir ve nezîr" adlari verilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1 ![]() ![]() ![]() 2 ![]() ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() ![]() 4 ![]() ![]() ![]() 5 ![]() ![]() ![]() 6 ![]() ![]() ![]() 7 ![]() ![]() ![]() 8 ![]() ![]() ![]() 9 ![]() ![]() ![]() 10 ![]() ![]() ![]() 11 ![]() ![]() ![]() 12 ![]() ![]() ![]() 13 ![]() ![]() ![]() 14 ![]() ![]() ![]() 15 ![]() ![]() ![]() 16 ![]() ![]() ![]() 17 ![]() ![]() ![]() 18 ![]() ![]() ![]() 19 ![]() ![]() ![]() 20 ![]() ![]() ![]() 21 ![]() ![]() ![]() 22 ![]() ![]() ![]() 23 ![]() ![]() ![]() 24 ![]() ![]() ![]() 25 ![]() ![]() ![]() ![]() Bunlardan başka Kur’an-ı Kerîmde isimleri geçen fakat peygamber olup olmadıkları hakkında kesin bilgi olmayanlar vardır ki; bunlar da şunlardır: - Üzeyir - Lokman - Zü’lkarneyn ![]() İslâm dininin inanç esaslarında Allah’ın peygamberlerinden hiçbirisi diğerinden ayrılmaz ![]() ![]() ![]() I ) HZ ![]() ![]() ![]() ![]() Yüce Allah Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Allah (c ![]() ![]() ![]() "De ki: Ey insanlar, ben sizin hepinize, göklerin ve yerin sahibi Allah’ın elçisiyim ![]() ![]() "Biz seni ancak bütün insanlara müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik ![]() ![]() Yüce Allah’ımız Islâmiyetin son din olduğunu da şu âyetinde haber veriyor: " ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yine Rabb’imiz kutsal kitabında Peygamberimiz (s ![]() ![]() "Muhammet, sizin adamlarınızdan hiçbirinin babası değildir ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İman Nedir ? Ve İman Hakkında Geniş Bilgiler... |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İman Nedir ? Ve İman Hakkında Geniş Bilgiler...KAZA VE KADERE İMAN A) KAZA VE KADER Kaza ve kadere inanmak, iman esaslarından altıncısı ve sonuncusudur ![]() Alemdeki canlı cansız her varlığın, güneşin, ayın ve yıldızların yoktan yaratıldığını biliyoruz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Âlemde vuku bulan, cereyan eden her şey Allah'ın kaza ve kaderiyledir ![]() ![]() ![]() ![]() Kader, bir şeyin ölçüsüdür ![]() ![]() ![]() Rabbımızın, olacakların hepsini, önceden bilip takdir etmesine (ölçüp, biçip belirli kılmasına) KADER denir ![]() ![]() Yüce Allah’ın takdir ettiği şeylerin zamanı gelince, Onun tarafından yaratılıp ortaya çıkmasına ise, KAZA denir ![]() ![]() ![]() B) KAZA VE KADERLE İLGİLİ AYET VE HADİSLER "şüphesiz ki biz, her şeyi bir kader (ölçü) ile yarattık ![]() "Allah her şeyi yaratmış ve her birine belirli bir nizam vererek, onun kaderini tayin ve takdir etmiştir ![]() "Yeryüzünde ve sizin başınıza gelen her hangi bir olay yoktur ki, biz onu yaratmadan önce o, kitapta bulunmasın ![]() ![]() "Ölümü aranızda biz tayin ettik ![]() ![]() ![]() "Bu sebeple yıllarca Medyen halkı içinde kaldın ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamber Efendimiz (s ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu hadiste kadere inanmanın iman esaslarından olduğu açıkça belirtiliyor ![]() ![]() C) İRADE Kaza ve kadere iman, insanın durumunu tespit ve tayinde büyük önem kazanır ![]() ![]() İrade; istek, arzu, eğilim, kast, sevgi ve benzeri anlamlara gelir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İradeyi anlamanın iki yolu vardır: Allah'ın ve insanın iradesi, İnsanın iradesi ![]() a) Allah'ın ve insanın iradesi Allah'ın iradesinin olduğu ve bu iradenin her şeyi kuşattığı malumdur ![]() ![]() ![]() ![]() İlâhi iradenin her şeyde hükümran ve söz sahibi olması bakımından, Allah'ın irade ve meşietine "Külli irade" denebilir ![]() ![]() İnsanın da iradesi vardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() b) İnsanın iradesi İnsanın iradesinin olduğu kesindir ![]() ![]() İnsanda ortaya çıkan hareketler iki türlüdür: 1- İhtiyarî fiiller: Yapmak ve yapmamak kulun elindedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gerçekte insanın hayatı sürekli bir tercihler zinciri şeklinde devam edip gitmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2- Gayr-i ihtiyarî fiiller (refleks hareketler): İnsanların kendi iradesi ve isteği olmadan sırf Allah’ın yaratması ile olan hareketlerdir: İnsanın acıkması, hasta olması, unutması ve yanılması gibi şeylerdir ![]() D) KAZA VE KADER KONUSUNDA GÖRÜŞLER Kaza ve kader konusu, insan zihnini meşgul eden konuların başında gelir ![]() ![]() a) Ehl-i Sünnetin görüşü Ehl-i Sünnete göre insan, belli ölçülere göre hareket eden hür bir varlıktır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Burada iki husus ortaya çıkmaktadır: İnsan kendi irade ve ihtiyariyle yaptığı zorunlu olmayan fiillerden, başka bir deyimle, isteğe bağlı olarak seçimini kendi kendisinin yaptığı işlerden sorumludur ![]() ![]() Tek yaratıcı ancak Allah'tır ![]() ![]() ![]() ![]() İnsanda yaratma vasfı yoktur ![]() ![]() ![]() ![]() b) Cebriyenin görüşü Ehl-i Sünnetin dışında yer alan Cebriye'ye göre insan fiillerinde yaptığı işlerde mecburdur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu fırka, kaza ve kaderi nazara alarak kulun fiillerini yapmada mecbur olduğu görüşünü ileri sürmüştür ![]() ![]() Bu görüşe göre insan, değersiz, şuursuz, akılsız, iradesiz bir varlık durumuna düşüyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() c) Mutezile’nin görüşü Mutezile, Cebriyenin görüşünün tam tersini savunur ![]() ![]() ![]() Mutezilenin bu konudaki görüşünde aşiriliga gittigi görülüyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Görüldüğü gibi, Ehl-i Sünnetin bu konudaki görüşü aşırılıktan uzak, Kur'an ve sünnetin ruhuna uygun orta bir yolu temsil etmektir ![]() E) HAYIR VE ŞER Dinimizin, iyi, güzel ve yararlı gördüğü söz, düşünce ve davranışlara "HAYIR"; kötü, çirkin veya zararlı gördüklerine de "ŞER" denir ![]() ![]() Yüce Allah hayra razıdır; fakat şerre razı değildir ![]() ![]() ![]() F) İYİYE VE DOĞRUYA YÖNELME Bir insan, "Allah böyle takdir etmiş, ben ne yapabilirim" deyip kötü davranışlarda bulunamayacağı gibi, tembel tembel de oturamaz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kötü çirkin davranışlarda bulunanlar, dünyada da bu kötü davranışlarının cezasını görürler ![]() ![]() ![]() G) TEVEKKÜL Bir amaca ulaşabilmek için gerekli olan bütün tedbirleri aldiktan sonra Allah’a güvenmeye ve sonrasını Ona bırakmaya "Tevekkül" denir ![]() ![]() ![]() ![]() Başka bir örnek daha verelim: Meselâ, bir öğrenci derslerine hiç çalışmadan "kaderim ne ise o olur, Allah dilerse sınıfımı geçerim" diyerek işi Allah’a bırakamaz ![]() ![]() ![]() H) FERT HAYATI YÖNÜNDEN ÖNEMİ Hayır ve şer, kaza ve kader, kâinatta olup biten şeylerin hepsi belirli kanunlar, belli sebepler ve ölçülü miktarlar dairesinde cereyan etmektedir ![]() ![]() İşte kaza ve kadere, hayır ve şerre iman, bu inancın sahibini daima çalışmaya ve emek harcamaya sevk eder ![]() ![]() ![]() ![]() Kadere iman, insanlar felâketlerle baş başa kaldıkları zaman bir teselli kaynağı olur ![]() ![]() ![]() ![]() Kişi işlerinde başarılı olunca sevinir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Size yeryüzünde veya nefislerinizde bir belâ dokunmaz ki, ancak o sizi yaratmazdan önce yazılmış olmasın ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kadere iman, insanda kahramanlık ve yiğitlik duygularını kuvvetlendirir ![]() ![]() Cömertlik ve iyilik hislerini arttırır, insanı eli açık yapar ![]() ![]() ![]() Kâinatta bütün işlerin Cenab-ı Hak’kın elinde olduğuna imanı olan kimse en güzel ahlâk sahibi olmaya çalışır ![]() ![]() ![]() İnsana bir felâket ve üzüntü geldiği zaman, hüzün ve kederden kendisini helâk etmez ![]() ![]() Demek ki, yeryüzünde olup biten her şey, ilâhî bilgi ve takdir çerçevesindedir ![]() ___________________________________________ İSRA VE Mİ'RAÇ A) İSRA VE Mİ'RACIN ANLAMI İsra lügatte, gece yürüyüşü demektir ![]() ![]() İslâm ıstılahında ise, Peygamber (s ![]() ![]() ![]() Miraç, hicretten bir buçuk sene evvel Recep ayının 27 ![]() ![]() B) Mİ'RAÇLA İLGİLİ TANIMLAR Konunun daha iyi anlaşılması için bazı terimler üzerinde duralım: İsra: Yürümek demektir ![]() ![]() Mescid-i Haram: Kâbeyi çevreleyen ve Harem-i şerif denen mesciddir ![]() ![]() Mescid-i Aksa: Kudüs’teki Beytü'l - Makdistir ![]() ![]() ![]() ![]() Beytü'l Mamur: Yedinci kat gökteki melekler tarafından tavaf edilen mabeddir ![]() Sidretü'l Münteha: Arşın sağında bir ağaçtır ki, ne melek, ne başka bir şey ondan ötesine asla geçemezler ![]() Refref: Mahiyetini aklımızın kavrayamayacağı bir vasıtadır ![]() Kaab-ı kavseyn: İki yay miktarı kadar bir mesafedir ![]() C) Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE VUKU BULMUŞTUR? Miraç hakkında Cenab-ı Hak Kur'an-ı Kerimde şöyle buyurmaktadır: "Bir gece, kendisine ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye (Muhammet) kulunu Mescid-i Haramdan, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa’ya götüren Allah noksan sıfatlardan münezzehtir; </B>erçekten işitendir, görendir ![]() Miraç hadisesi Ebu Hureyre, Ebu Zer, Ebu Said-i Hudri, Enes b ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamberimiz (s ![]() ![]() ![]() "Bir gece, halam ümmü Haninin evinde (bir riva</B> göre Kâbede) iken Cebrail (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ebu Said-i Hudrinin rivayetine göre, Peygamber Efendimiz şöyle devam ettiler: "Bundan sonra bir Mi'rac (merdiven) getirildi ki, ben ondan güzel bir şey görmedim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() - Sen kimsin? - Ben Cebrail’im ![]() - Yanındaki kim? - Muhammet (s ![]() ![]() ![]() ![]() - Yaa! O, resul olarak gönderildi mi? - Evet ![]() Hemen kapıyı açtılar ve beni selâmladılar ![]() ![]() "Bunlardan ayrılınca; bünyesi yaratılışından beri hiç değişmemiş bir adamın yanına geldim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() " ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Burada bana Cehennem gösterildi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Sonra ikinci semaya çıktık ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamber Efendimiz, üçüncü semada iki teyze zade Yahya ve İsa (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Resul-i Ekrem, anlatmaya devam ediyor: "Daha sonra yedinci semaya geçtik ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamber Efendimiz, burayı anlatırken şu âyet-i kerimeyi okudular: "Rabbinin askerlerinin (adedini) ancak Rabbin bilir ![]() Peygamberimiz yedinci semada gördüklerini anlatmaya devam ediyor: "Burayı gezerken bir ağaç gördüm ki, bir yaprağı bir ümmeti bürür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Bundan sonra Sidretü'l Münteha'ya kadar çıktık ![]() ![]() ![]() ![]() Resul-ü Ekrem, lâhut aleminin bu en yüksek yerinde Refref denilen bir vasıta ile Allah'ın dilediği yere geldi ![]() "Sidre'den sonra öyle bir yere yükseldim ki, kaza ve kaderi yazan kalemlerin çıkardıkları sesleri duydum ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rasülüllah Efendimiz, Rabbinden birçok vahiyler alarak, aynı yollardan geri döndü ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() D) Mİ'RAÇ HADİSESİNİN MEKKEDEKI AKİSLERİ Peygamberimiz Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cabir ve Ebu Hüreyre (r ![]() ![]() ![]() ![]() "Ben, saba</B>in İsra ve Miracı anlatınca Kureyşliler beni tekzip etti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sahih rivayetlere göre; Kureyşliler, Mescid-i Aksa'nın kapı, pencere ve cihet gibi her özelliğini soruyorlar; Peygamberimiz de teker teker cevap veriyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() E) RASULÜLLAH'IN Mİ'RAÇTAKI BİNEKLERİ Kütüb-ü Sitte ve diğer hadis kitaplarında Mi'rac hadislerinin çeşitli rivayetleri vardır ![]() ![]() 1- Burak: Mescid-i Haram'dan, Mescid-i Aksa'ya kadar ![]() 2- Mi'rac (Merdiven): Mescid-i Aksa'dan dünya semasına kadar ![]() 3- Meleklerin kanadı: Dünya semasından yedinci semaya kadar ![]() 4- Cibril: Yedinci semadan, Sidre-i Münteha'ya kadar ![]() 5- Refref: Sidre-i Münteha'dan Kaabe Kavseyn'e kadar ![]() F) PEYGAMBERİMİZE Mİ'RAÇTA VERİLEN İHSANLAR Müslim'in rivayetine göre, Mi'raç'ta Rasülullaha üç şey verildi: 1- Her gün elli vakit sevabına denk, beş vakit namaz, 2- Bakara sûresinin son âyetleri, 3- Ümmetimden, hiç bir şeyi Allah'a ortak koşmayanlara cennet müjdesi ![]() Bunlardan başka Mi'raç hadisesini anlatan el-İsra suresi ile itikat, ahlâk, iktisat gibi cemiyet nizamının bel kemiği olan, milletleri huzur içinde yaşatıp mihnet, zillet ve buhrandan kurtaran şu esaslar vahiy ve tebliğ edilmiştir: - "Allah ile beraber diğer bir ilah edinme ![]() ![]() - "Rabbin kendinden başkasına kulluk etmeyin, ana-babaya iyi muamele edin, diye hükmetti ![]() - "Hısıma, yoksula, yolda kalmışa hakkını ver ![]() - "Zira, israf ile saçıp savuranlar, şeytanların dostlarıdırlar ![]() ![]() - "Eli sıkı olma! Büsbütün eli açık da olma ![]() ![]() - "Geçim endişesi ile çocuklarınızın canına kıymayın ![]() ![]() ![]() - "Zinaya yaklaşmayın ![]() ![]() - "Haklı bir sebep olmadıkça Allah'ın muhterem kıldığı cana kıymayın ![]() ![]() ![]() ![]() - "Yetimin malına, rüştüne erinceye kadar, tam bir iyi niyet taşımaksızın yaklaşmayın ![]() ![]() ![]() - "Ölçtüğünüz zaman tastamam ölçün ve doğru terazi ile tartın ![]() ![]() - "Hakkında bilgin bulunmayan şeyin ardına düşme ![]() ![]() - "Yeryüzünde böbürlenerek dolaşma ![]() ![]() G) Mİ'RACIN HİKMETİ Allah (c ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Ancak, Resul-i Ekrem (s ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Miraçla, Resulüllah (s ![]() ![]() ![]() ![]() Burak'a bindirilmesi, Mescid-i Aksa'yı görmesi, burada enbiyanın temessül etmesi, nebilerin makamlarını görmesi, her biriyle konuşması, cennet ve cehennemin hallerini görmesi, Sidre'yi geçip m</B>ut-i ilahiyeden nice hayret verici şeyleri müşahede etmesi ![]() ![]() " ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1- Cennetin mükafatları çok büyük, Cehennemin ateşi ise pek şiddetlidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2- Resulüllah (s ![]() ![]() ![]() ![]() 3- Peygamberimiz, semavatın, Arş ve Kürsünün hallerini müşahede edince, bu alemin ahvali ve korkuları onun gözünde küçülür ![]() ![]() ![]() ![]() İbn Atiye gibi bazı müfessirler ise, bu ayet-i kerimeyi şöyle tefsir etmişlerdir: "Mi'raç, sadece Peygambere ayet ve ibret göstermekten ibaret değil; aynı zamanda, Peygamberin kendini kâinata bir delil olarak göstermektir ![]() H) Mİ'RAÇ RUH İLE Mİ, BEDEN İLE Mİ OLMUŞTUR? Mi'racın vukuu hakkında selef ve halef ittifak etmiş oldukları halde, Mi'racın keyfiyeti, yani ne şekilde olduğu hususunda aralarında bazı ihtilaflar vardır ![]() Seleften Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Selef ve halefin ekserisi ile cumhur-u ulema ise, Mi'racın ruh ve cesetle olduğunu kabul etmişler ve hususta kuvvetli deliller getirmişlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gerçi, Mi'racın ruh ile olduğuna delalet eden haber vardır ![]() ![]() "Mi'raç, birkaç defa vuku bulmuştur ![]() ![]() Yani Peygamberimizin miracı bir kere değildir ![]() ![]() ![]() ![]() I) Mİ'RACIN SÜBUT DELİLLERİ Mi'racın vukuunu gösteren deliller hususunda Hızır Bey (55 ![]() "Peygamberin Miracının, bedeni ile ve uyanıkken olduğu keyfiyeti ayetle, meşhur hadis ve haber-i ehad ile sabittir ![]() Meşhur âlim Aliyyü'l Kaari bu hususta şöıle demektedir: "Mi'racın Mekke'den Mescid-i Aksa'ya kadarki kısmı kitapla sabittir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Allâme-i Sâni Saadettin Teftezani ise şöyle demektedir: "Resulüllahın Miracı, uyanık halinde ve bedeni ile olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|