Sus-Ma |
|
|
#1 |
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Sus-MaGizlerin ![]() ![]() ![]() ![]() O derin gömüt, o mitolojik bilmece İç yollarının kayıp harita parçası Kaybolduğum labirent Derinleştikçe düşmeyi sevdiren uçurumun Gizlerinde Kelimelerin gizlenmesindendir suskunluğun ![]() ![]() ![]() Gizlerin ![]() ![]() Kalbinin sedef kakmalı köşesinde sakladığın Bir serçe kanadına benzerdi Gözlerindeki hüznü örtmeye çalışan kirpiklerin Duyardın seni çağırırdı hayat Duyardın; Sana seslenirdim, sesim yiterdi ağlamaya hazır bir dudak gibi bakışlarım kekelerdi ![]() ![]() Sen; fırtınasını içinde saklayan bir limandın çapasını bulmak için açılan gemi tuzlu suyla vaftiz edilmiş siyam balığı ve ağır bir sistin kendinde kaybolacak kadar gizlerinde saklanıyordu öldürmeye korkan bir intihar ![]() ![]() Mahcup yaşanan bir hayattı seninkisi Borç alınmış kadar tedirgin yaşıyordun zamanı Sana değdiğim zaman tanışıyordum acıyla çünkü senin derin görünen acın bir vadiyi kuşatan pus gibi yarı saydam ve durağandı Oysa ben sana dokunduğumda tek şeyden emindim; senin acılarını elimde hissedebiliyordum Gözbebeklerine yuvalanmış hüzün; bir tür beklentisizlikten öte bir vazgeçmişlikti Dudaklarındaki soğuk damga, gözlerindeki mühür ve parmak uçlarının tedirgin izleri bir derin yaraydı hayatının gittikçe incelen teninde Sana gelip susmak istiyordum lakin biliyordum; benim sessizliğim bile bozabilirdi senin sükunetini Konuşmuyordun Ama ben duyuyordum ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bir haykırışı gizlerdi ses tellerin Ve bir martıyı saçının dalgaları bir çingene ağlardı Bir imam ezan okurdu Yüreğin çatlardı, bir siren çalardı Susardın ![]() ![]() ![]() Öpmek isterdim, dudakların kanardı ![]() ![]() ![]() ![]() Örselendiği zaman hayallerin Bilirdin ki sen bir hayal tacirisin İflas eden Güncesi hesap defteri, bir hayal taciri Kazandıkça kaybetmeyi seven! İlişkilerinde ve dostluklarında paylaştığın hiçbir şeyi eşit bölüşmüyordun Yetinme duygunu besleyen, giderek bölüşümlerini ve seni azaltan bir naiflik içindeydin Gizliden gizliye biliyordun belki; senin kendinden verdiğin her şey, seni azaltırken, karşındakini daha güçlü kılıyordu sana karşı Senin onlara verdiğin değerleri, anlamları kendileriymiş gibi kabulleniyorlardı Onlar; senin, onlar için ürettiğin sıfat tamlamalarıyla övünürken, sen hiçbir sıfatla tamamlanamıyordun Sen onlar için yalancı bir ayna olurken, onlar senin kırık parçalarını hunharca batırıyorlardı kuş tüyü tenine Yaralarını gizliyordun Sustukça, gizlerinden kan damlıyordu Kendine sorduğun soruların vardı ama sen sorularını yanıtlarından yeni sorular üretebilmek için soruyordun Küçüklü büyüklü soru işaretlerini birer heykelcik gibi biriktiriyordun yaşamının vitrininde Lakin hem sorularından hem yanıtlarından korkuyordun Kendine dokunuyor ama hissetmiyordun ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sen; kendi yörüngesinde kaybolan bir yıldız Yaşamın; rüyasını kaybetmiş bir uyku Dişlenen dudakların ufak yarası; göz bebeklerin Sus! Konuştukça derinleşiyor gizlerin ![]() ![]() ![]() ![]() Korkma benden Kendinden korkan hiçbir şeyden korkma Soyun, bir tek gizlerin kalsın üstünde Parmak uçlarının sıcaklığı bir de Uzan yanıma uyu istersen Yakalarım uykundan firar eden düşlerini Ürkme benden Çünkü ben sana yeni hayaller getirmedim Kaçıyordum Gizlerinde saklanmak isteyen Yaralı aşkların firarisiydim Korkma benden; Ben hep yanlış teşhis edildim İçinin esrarını çözmeye değil Onu ellerinden içmeye geldim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
|
|
|