Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bey, çaka, denizciliğinin, kuruluşu, türk

Çaka Bey Ve Türk Denizciliğinin Kuruluşu

Eski 10-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Çaka Bey Ve Türk Denizciliğinin Kuruluşu



Çaka Bey
(asıl adı Çakan veya Çaga Bey'dir)

1071 Malazgirt Meydan Muharebesi'nin hemen sonrasında Türkmenlerin çok kısa sürede Anadolu coğrafyasına yayıldıkları dönemde, Batı Anadolu'da hakimiyet kurmuş ve Türk tarihinin ilk deniz savaşı filosunu oluşturarak askeri başarılar kazanmış Türk komutanı ve denizcisi Aynı zamanda İlk Türk Amiralidir

Selçuklu ordusundan bağımsız hareket ederek, İzmir (Smyrna)'yı ilk defa olarak Türk idaresine katmış, daha sonra İznik (Nikaia)'da payitaht kurmuş bulunan Anadolu Selçukluları ile güçlerini birleştirmiştir

Çaka Bey Oğuzlar'ın Çavuldur boyuna mensuptu Malazgirt Savaşı sonrasındaki Bizans İmparatorluğu kuvvetleri ile giriştiği bir çatışmada esir düşmüş, Konstantinopolis'e götürülmesini takiben İmparator III Nikeforos Botaneiates’in dikkatini çekerek Bizans sarayına alınmıştır Burada çok büyük ilgi görmüş, serbestçe hareket etmesine izin verilmiş ve sonraki yıllardaki başarıları açısından önem arzedecek pek çok bilgi ve deneyim edinmiş, bu arada Yunanca ve denizcilik de öğrenmiştir Bizans İmparatorluğu deniz kuvvetlerini yakından incelemiştir 1081 yılında Bizans tahtına İmparator I Aleksios Komnenos geçince hürriyetine kavuşmuştur

Çaka Bey 1081 yılında elindeki kuvvetlerle İzmir (Smyrna)’yı kuşatmış ve Bizanslılardan almıştır İzmir merkezli bir beylik kurarak sınırlarını genişletmek için mücadeleye başlamıştır 2-3 yıllık bir süre içinde Urla, Çeşme, Sığacık ve Foça’yı zaptederek bu kesimdeki geniş sahil boyunu sınırları içine almıştır Hedefi Ege Denizi'nde hakimiyet kurmaktı Bunun için İzmir ve Efes tersanelerinde, bir kısmı yalnız kürekli, diğer kısmı yelken ve kürekle hareket eden 40 parçadan meydana gelen ilk Türk filosunu kurmuştur Filo 1081’de Ege Denizi'ne açılmıştır Çaka Bey'in komutasındaki bu ilk Türk filosu 1081’de Bizans donanmasını Uzunada açıklarında mağlup etmiştir

Çaka Bey, 1081’de yine denize açılarak Sisam ve Rodos adalarını ele geçirmiştir Bizans İmparatoru bunun üzerine Ege’nin hakimiyetini geri almak için yeni bir donanma hazırlatmıştır Ancak gönderdiği donanma, Çaka Bey ile karşılaşmaya cesaret edememiş, Sakız Adası'na sığınmıştır Çaka Bey Sakız Adası'nı kuşatmış ise de almaya muvaffak olamamıştır

Çaka Bey 1081 yılında Çanakkale ve Trakya’nın zaptı ve sonra da Konstantinopolis'i fethetme düşüncesiyle donanmasının başında yeni bir saldırı başlamıştır Edremit dahil, yolu üzerindeki Bizans merkezlerini tek tek zaptederek Çanakkale sınırlarına dayanmıştır Burada Anadolu Selçuklu Devleti'nin hükümdarı ve aynı zamanda damadı olan I Kılıç Arslan’la buluşmuştur Beraberce boğazın en çetin kalesi olan Abidos’u kuşattılar

Çaka Bey gücünü artırdıktan sonra İstanbul'u fethetmek istemiş ve bu nedenle Türk boylarından Peçeneklerle birleşmiştir Bizans, bu ittifaka karşı koyabilmek için Kıpçaklardan paralı asker desteği almış ve başarılı olarak Peçeneklerin çoğunu öldürmüşlerdir

Çaka Bey'in Kılıçarslan'la müttefikliği Bizans'ı tedirgin etmiştir ve Bizans Kılıçarslan'ı Çaka Bey'e karşı kışkırtmıştır Çaka Bey Kılıçarslan'ın damadı olduğu için Kılıçarslan'ın tahtında gözü olduğu yalanı söylenir Bunun üzerine Kılıçarslan'ın Çaka Bey'i öldürttüğü Bizans kaynaklarında iddia edilse de, bu konuda görüş birliğine varılamamıştır Çaka Bey ile ilgili yurtdışındaki en önemli kaynak Anna Komnena'nın Malazgirt'in Sonrasını anlatan Aleksiad isimli kitabıdır

Alıntı Yaparak Cevapla

Çaka Bey Ve Türk Denizciliğinin Kuruluşu

Eski 10-11-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Çaka Bey Ve Türk Denizciliğinin Kuruluşu



TÜRKLERDE DENİZCİLİK VE ÇAKA BEY

Türk’lerde Denizcilik

Türkler, Orta Asya’da kurdukları ilk devletlerden başlayarak, Anadolu’ya gelinceye kadar, denizcilikte önemli
bir faaliyet göstermemişlerdir Türkler, tarihlerinin büyük bir kısmında Asya kıtasının iç bölgelerinde yaşamalarından dolayı,
askerî teşkilâtlarını kara ordusu esasına göre kurmuşlardır Türkler; Hazar Denizi, Aral Gölü ve Basra Körfezi kıyılarına
hâkim olmuşlarsa da, bu sularda dikkate değer bir denizcilik faaliyetine girmemişlerdir

Türklerin, Malazgirt Zaferi’nden sonra üç tarafı denizlerle çevrili Anadolu’yu fethetmeleri, denizcilikle yakından ilgilenmeleri
sonucunu doğurmuştur Çünkü Anadolu’ya hâkim olmanın ve bu topraklarda tutunabilmenin şartlarından birisinin de,
karada olduğu gibi denizlerde de güçlü olunmasının gerektiğini anlamışlardı
Ayrıca bu dönemlerde Anadolu kıyıları, denizcilikte ileri gitmiş olan Venedik, Ceneviz ve Papalık donanmalarının
sürekli tehdidi altında idi Bu nedenlerden dolayı Türkler, hem Anadolu’nun güvenliğini sağlamak, hem de ekonomilerinin gelişmesine katkı sağlayacak olan ticaret yollarının kontrolünü ele geçirebilmek amacı ile denizciliğe önem vermeye başlamışlardır

Çaka Bey ve Türk Denizciliğinin Kuruluşu

İlk Türk denizcisi ve Türk denizciliğinin kurucusu sayılan Çaka (Çakan) Bey, Oğuz Türklerinin Çavuldur boyundandır
Batı Anadolu’da Bizanslılarla yapılan savaşlara katılan Çaka Bey, bu mücadelelerin birinde
Bizanslılara esir düşerek İstanbul’a götürülmüştür Uzun yıllar kaldığı İstanbul’da,
Bizans’ın zayıf ve güçlü taraflarını ve iç siyasetini öğrenme fırsatı bulmuştur
1078 yılında Anadolu Selçuklu Sultanı Süleyman şah’ın yardımı ile Bizans tahtını
ele geçirmeyi başaran Botaniates (Botaniyates) zamanında da Yunancayı öğrenen Çaka Bey,
imparatordan bir de asalet unvanı almıştır Çaka Bey’in İstanbul’da iken iyice öğrendiklerinden bir diğeri de denizcilik idi
Çaka Bey, 1081 yılında imparator olan I Aleksios Komnenos (Aleksi Komnen) zamanında
İstanbul’dan kaçarak İzmir dolaylarına gelmiştir Burada mensup olduğu boyun yardımıyla İzmir’i
ele geçirerek bir beylik kurmuştur(1081) Kısa zamanda otuz parçadan oluşan bir donanma kuran Çaka Bey;
Midilli, Sakız, Rodos, İstanköy ve Sisam gibi Ege adaları ile Ege kıyılarından Urla ve Foça gibi yerleri fethetmiştir

Çaka Bey’in kısa zamanda güçlenmesi, Bizans İmparatoru Aleksi Komnen’in harekete geçmesine neden olmuştur
Denizdeki yeni rakibinden kurtulma yolları arayan imparator, Çaka Bey’in üzerine bir donanma göndermiş
fakat bu donanma Çaka Bey tarafından bozguna uğratılmıştır Bunun üzerine Çaka Bey, kuzeye doğru çıkarak
Çanakkale kıyılarında bazı yerleri fethetmiştir Çaka Bey’in en büyük amacı İstanbul’u Bizans’ın elinden almaktı
Ancak, İstanbul’un güçlü surlarla çevrili olması ve ayrıca Bizans’ın sürekli dışarıdan yardım alması
bunu zorlaştırıyordu Bu amaçla Çaka Bey, hem kara sınırlarını güvence altına alabilmek,
hem de Bizans’ı doğudan sıkıştıracak bir müttefik kazanabilmek için kızını,
Anadolu Selçuklu sultanı I Kılıç Arslan ile evlendirdi Ayrıca Avrupa’da, Bizans’a karşı mücadele eden
Peçenek Türkleri ile iyi ilişkiler kurmaya çalışarak onlarla anlaştı Çaka Bey’in planına göre kendisi denizden,
I Kılıç Arslan Anadolu’dan, Peçenekler de Balkanlardan olmak üzere Bizans’ı üçlü bir Türk kıskacına almaktı
Bu planı anlayan Bizans İmparatoru Aleksi Komnen, oluşturulan ittifakı bozmak için Balkanlara gelmiş olan
Kuman Türkleri ile anlaşma yolları aramaya başladı Türkleri birbirine düşürme politikası uygulayarak
bu durumdan kurtulmak isteyen imparator, Kumanları (Kıpçaklar) Meriç kıyısındaki
Umur bey’de ordugâh kurmuş olan Peçeneklerin üzerine saldırttı Hazırlıksız yakalanan ve çok kayıp veren
Peçenekler bu beklenmedik ani baskın karşısında dağıldılar (Levunion Savaşı - 1091)

Müttefiki olan Peçeneklerin yenilgisine rağmen cesaretini kaybetmeyerek hazırlıklarını sürdüren Çaka Bey,
Bizans’a karşı mücadelesine devam etmiştir Çaka Bey’den ciddi şekilde çekinen Bizans İmparatoru,
İzmir üzerine ordu sevk etmiştir Karadan ve denizden saldırıya geçen Bizanslılar, 1092 yılında
Midilli adasına çıkarma yapmışlardır Çaka Bey, Bizanslılarla büyük bir mücadeleye girişmişse de, çıkan bir fırtına sonucu
İzmir’e çekilmek zorunda kalmıştır Sonuçta Midilli Adası’nın Bizanslıların eline geçmesini engelleyememiştir
Bizans daha sonra I Kılıç Arslan ile Çaka Bey’i birbirine düşürme politikası İzlemiştir
Bu amaçla I Kılıç Arslan’a elçiler göndererek Çaka Bey’in asıl hedefinin Bizans değil,
İznik olduğuna onu inandırmaya çalışmıştır Ayrıca Çaka Bey’in Çanakkale’ye kadar ilerlemesi ve
Anadolu Selçuklu topraklarına yaklaşması, I Kılıç Arslan’ın kuşkularının artmasına neden olmuştur

Bizans oyunlarını iyi bilen Çaka Bey, damadı olan I Kılıç Arslan’ı Bizans entrikasına karşı uyarmak
ve onunla anlaşmak amacı ile yanına ziyarete gittiğinde zehirlenerek öldürülmüştür (1093)
Hem Peçeneklerin hem de Çaka Bey’in etkisiz hale getirilmesi Bizans’ı büyük bir tehlikeden kurtarmıştır
Bizans’ın uyguladığı Türkü Türk’e kırdırma politikası bir kez daha başarıyla uygulanmıştı
Çaka Bey’in ölümünden sonra, Ege denizi kıyılarında ve adalardaki üstünlük devam ettirilememiştir
I Haçlı Seferi (1096–1099) sırasında Bizans, Çaka Bey’in topraklarını ele geçirerek bu beyliğe son vermiştir
İki Türk gücünün birbirine düşmesi ve Çaka Bey’in ortadan kaldırılması, Türk denizciliği için büyük bir darbe olmuştur

**********************

Alpaslan, Anadolu’yu fethettikten sonra, birçok Türkmen beyleri iç Anadolu’ya doğru fetihlerine devam ettiler Bunlardan Afşin, Orta Anadolu’da, Kutulmuş oğlu Süleyman Bey de İznik taraflarında savaşırken yine bir Türkmen Beyi olan Çaka Bey de İzmir ve yöresini fethederek burada bir Türk Beyliği kurmuştu

Çaka Bey, İzmir Beyliği(1081-1097)’nin kurucusudur İzmir Beyliği’nin Türk tarihindeki önemi, bu beyliğin kurucusu Çaka Beyin ilk Türk Derya Kaptanı oluşundan, bir donanma meydana getirerek Ege Denizi’nde hâkimiyet kurmasından ileri gelir

Çaka Bey, Oğuzların Çavuldur boyundan idi Anadolu’nun fethi sırasında, Danişmend Gazi’nin kumandanlarından biri olarak Malatya dolaylarında başarılı çalışmalar gösterdi

Fakat katıldığı akınlardan birinde Bizans Kumandanı Aleksandros’a esir düştü ve İstanbul’a götürüldü Burada, üstün yetenekleriyle imparatorun dikkatini çekti ve saraya alındı Soyluluk unvanı ile bazı imtiyazlar da elde etti Yunanca öğrendi Ayrıca Bizans’ın güçlü ve zayıf taraflarını öğrenmiş oldu

1081 yılında Bizans tahtına I Aleksios Komnenos çıkınca saraydan uzaklaştırıldı Kutulmuşoğlu Süleyman Şah ile Bizans arasındaki anlaşmaya göre Türklere bırakılan İzmir bölgesine gitti Bizans’taki kargaşalıktan yararlanarak beyliğini ilân etti

Türk tarihlerinin adından pek az bahsettiği Çaka Bey’in maceralarını, Bizans İmparatoru Aleksi Komnen’in kızı Anna’nın yazdığı bir eserden öğrenmekteyiz

Çaka Bey, Anadolu’ya akın eden gazilerin en genci idi O da silah arkadaşları gibi nam kazanmak üzere akınlara karışmış; önce Kastamonu ve Bolu taraflarında savaştıktan sonra İzmir taraflarına gitmişti Bu havalideki savaşlarda gösterdiği cesaret dolayısıyla şan almıştı

Bizans İmparatoru, İzmir’den Türkleri atmak üzere bu bölgeye bir kuvvet göndermişti 1081 tarihinde İzmir’e gelen meşhur Bizans komutanlarından Kabalika Alexander Türklerle muharebe ederken eline yiğit bir delikanlı esir düştü

Bu ele avuca sığmayan delikanlı, komutanın dikkatini çekti Bu genç çok yakışıklı ve pek de sevimli idi Adı Çaka idi Bizanslıların yaptığı araştırma sonunda onun Türkmen Beylerine mensup olduğu anlaşıldı Bizans komutanı zaferinin bir nişanesi olmak üzere Çaka’yı o zaman İmparator bulunan Nikaforos’a gönderdi Çaka Bey, Türkmen kıyafetiyle Bizans sarayına getirildi İmparator, gence:

Adın ne ?
Dediği zaman, O, vakur ve yiğit bir tavırla:
Çaka! Dedi
Çaka’nın erkek tavırları İmparatorun çok hoşuna gitti Gülümseyerek:
Bu sarayda senin unvanın “Protonolilismus” olsun! diye iltifatta bulundu Çaka, diğer esirler gibi ağır işlerde kullanılmayıp, sarayda alıkonulmasından memnun olmuştu Burada Homeros’un İlyada adlı meşhur eserini okuyacak kadar Yunanca öğrendi

Asil bir soydan gelen Çaka, Bizans sarayında bir şehzade muamelesi görmekte idi Fakat Bizans tahtına Aleksi Kommen’in geçmesi üzerine Çaka’nın hayatında yeni bir devir açıldı Yeni imparator, Çaka’dan hoşlanmamıştı Onu sarayda kazandığı bütün imtiyazlardan mahrum etti Saraydan da çıkardı Esasen kabına sığmayan Çaka için bu zaten çoktan beri arzu edilmekte idi Bir fırsatını bularak İstanbul’dan İzmir’e kaçmaya muvaffak oldu Bu maceradan sonra onu, müstakil bir Türk Beyi olarak görmekteyiz

Çaka Bey, İzmir’e gelir gelmez, Türkmen oymaklarından birçok yiğitleri başına topladı Bu kuvvetlerle İzmir şehrine taarruz ederek burayı Rumların elinden almaya muvaffak oldu Bu suretle İzmir’in ilk fatihi Türkmen beylerinden Çaka Bey’dir

Çaka Bey fethettiği İzmir şehrinde bir Türk Beyliği kurarak hükümdarlığını ilan etti O tarihlerde Efes şehrini de yine Türkmen Beylerinden olan Tanrıvermiş Bey zaptetmişti Çaka Bey, İzmir’de evlendi Bir müddet sonra bir kız çocuğu dünyaya geldi Çaka Bey’in, Yalvaç adında bir erkek kardeşi vardı Çaka Bey, İzmir’e ve Ege Denizi adalarına sahip olmak için bir donanmaya ihtiyaç olduğunu hissetti Bu sebeple İzmir limanında elde ettiği ustalar vasıtasıyla bir donanma meydana getirmeye muvaffak oldu

Akdeniz’de Türklerin ilk denizcisi Çaka Bey’dir Meydana getirdiği bu Türk donanması ile Ege Denizi’ne açıldı İlk defa Türk Bayrağını Akdeniz’de dalgalandıran deniz kahramanımız olmak vasfını kazandı Onun donanması kırk gemiden ibaretti Bu gemilerin üstü kapalı yapılmıştı

Çaka Bey, bu donanması sayesinde ilk defa Foça şehrini zaptetti Bundan sonra gemileriyle Midilli adası önüne gelerek onları harp düzeninde dizdi Midilli Valisi Alpos’a, adanın teslimi için haber gönderdi Kan dökülmeden bu adanın tesliminin kendisi için hayırlı olacağını bildirdi Midilli Valisi, Türk donanmasından korkarak bir gemi ile İstanbul’a kaçtı Türk askerleri Midilli Adasına girerek şehrin kalelerine Türk bayrakları çektiler

Çaka Bey Midilli’yi fethettikten sonra Sakız Adasına da asker çıkararak bu adayı da elde etti Bir yıl sonra da Sisam ve Rodos adalarına asker çıkararak bu iki adayı da mülküne kattı Bu suretle Ege Denizi’nin irili ufaklı adaları İzmir Türk Beyliği’ne geçmişti

Çaka Bey’in adaları birer birer zaptetmesi üzerine Bizans İmparatoru Aleksi Kommen, iki kumandan idaresinde bir Bizans donanmasını Akdeniz’e gönderdi Çaka Bey’in kaptanlık yaptığı donanma, Bizans gemileriyle harbe tutuşarak birçoğunu batırdı Diğerleri de Boğazı geçerek Marmara’ya kaçtılar Birkaç gemileri de Türklerin eline geçti Türklerin, Akdeniz’de Bizanslılara karşı ilk zaferleri bu deniz savaşı olmuştur Karalarda her zaman muzaffer olan Türkler, kısa bir zamanda denizci olmuşlardı

Çaka Bey’in bu başarısını gören Bizans İmparatoru, bu defa meşhur kaptanlarından Konstantin adında bir amiral tayin ederek Türklerin üzerine ikinci bir donanma daha gönderdi Bu gemilerin içinde 500 kadar da Flandr’lı şövalye vardı Donanma, Sakız Adasına yanaşarak asker çıkardı, kaleyi muhasara etti Kaleyi müdafaa eden Türk askerleri, düşmanı içeri sokmadılar Bu esnada Çaka Bey, İzmir’de bulunuyordu Düşmanın geldiğini duyar duymaz, donanmasıyla Sakız Adasına hareket etti Gemilerin birbirine zincirlerle bağlayarak hilal şeklinde düşmana doğru ilerledi Bunu gören Bizans komutanı, bilmediği bu yeni harp usulünden adeta ürktü Türkler geminin içinde davul ve zurnalar çalıyorlar, kılıçlarını havada döndürüyorlardı

Türkler harbe gitmiyor, sanki bir bayram şenliği içinde bulunuyorlardı Türklerin bu neşesi ve galeyanı Bizanslıların maneviyatı üzerinde tesir yaptı Bu gemiler bir kale gibi yanaşık nizamda Bizans gemilerine yaklaşınca düşmanı bir ok yağmuruna tuttular Sonra da yelkenlerini tutuşturmak için yağlı paçavralar atmaya başladılar Bu hali gören Bizans, gemilerini geriye çekerek başka bir limana çekildi

Bunun üzerine Çaka Bey Sakız Adasına çıktı Türklerin karşısına atlı ve zırhlı şövalyeler uzun mızraklarıyla çıkıverdiler Türkler bunları görünce derhal kılıçlarını bellerine takarak üç sıra olmak üzere yere diz çöktüler, şövalyelerin atlarına nişan alarak teker teker vurmaya başladılar Hepsi yaya bırakılmışlardı Durumu gören Türk askerleri Allah! Allah! diyerek yalın kılıç şövalyelerin üzerine yıldırım gibi atıldılar İki kuvvet birbirine girmiş, kavga şiddetlenmişti Düşman askerleri, Türkün kuvvetle salladığı kılıçlarla üçer beşer yere devriliyorlardı Düşman askeri paniğe uğradı

Çaka Bey, Sakız Harbinden de muzaffer olarak çıkmıştı

Çaka Bey, bu zaferleri kazandıktan sonra kafasında büyük bir plan hazırladı Çanakkale Boğazını geçerek Trakya’yı elde edecekti Balkanlarda yaşayan Peçenek ve Hıristiyan Oğuzlardan bir ordu vücuda getirerek İstanbul’u zaptetmeğe karar verdi Bu planını yerine getirmek için Balkanlardaki Peçeneklerle anlaştı Peçenekler büyük bir ordu hazırlayıp İstanbul üzerine yürüyecekleri sırada Bizans İmparatoru bu tehlikeyi önlemek üzere aslı Türk olan Kumanlarla anlaştı Onlara büyük vaadlerde bulundu

Bu iki Türk kuvveti, 29 Nisan 1091 tarihinde birbirlerine insafsızca saldırdılar Kumanlar, Peçenek Türklerini katlettiler Evlerini yaktılar Çocuklarına varıncaya kadar binlercesini kılıçtan geçirdiler Çaka Bey Peçeneklere yardıma gelememişti

1092 yılında Çaka Bey, Anadolu Selçuklu Sultanı I Kılıçaslan’la bir dostluk kurdu O zamanlar Anadolu’nun en kuvvetli orduları Kılıçaslan’ın kumandasında bulunmakta idi İznik şehrini hükümet merkezi yapan I Kılıçaslan, durmadan Bizanslıların şehirlerini zaptetmekte idi Çaka Bey, Selçuklu Türkleriyle dostluğunu kuvvetlendirmek için kız kardeşini I Kılıçaslan’a vermek suretiyle akraba olmuştu

Çaka Bey, Çanakkale taraflarını da ele geçirdikten sonra, Edremit şehrini mülküne kattı Onun, Balkanlardaki Peçenekleri teşkilatlandırması, Çanakkale’yi alarak Marmara’ya doğru ilerlemesi, Bizans İmparatorunu fena halde ürkütüyordu Çaka Bey’i, kuvvetle değil de hile ile yok etmeyi tasarladı Bunu gerçekleştirmek için de Kılıçaslan’la bir anlaşma yaptı Anlaşmaya göre Selçuklular, Çaka Bey’in Marmara’ya doğru ilerlemesine mani olacaklardı

Çevrilen dolaptan haberi olmayan Çaka Bey, kuvvetleriyle durmadan Marmara sahillerinde ilerliyordu Hatta Aydos’a kadar gelmişti Halbuki bu bölgeler Selçuklu Sultanlığı hakimiyetinde bulunuyordu Çaka Bey, birden bire karşısında Selçuklu ordularını gördü Çaka Bey, I Kılıcaslan’la boy ölçüşemezdi Bunun için Kılıçaslan’la bir müzakereye girişti Çaka Bey’in, Selçukluların Bizanslılarla gizli bir anlaşma yaptıklarından haberi yoktu Serbestçe, akrabasının karargahına gitti Çaka Bey, aynı zamanda Selçuklular için de artık bir tehlike olmuştu Kendisine, Kılıçaslan’ın karargahında mükellef bir ziyafet verildi Bu ziyafette yenilip içildiği esnada I Kılıçaslan, birden bire kılıcını çekerek Çaka Bey’e hücum etti ve onu öldürdü

Bizans ve Selçuklular için bir tehlike olan Çaka Bey, bu surette ortadan kaldırılmış bulunuyordu

Ege bölgesinin ilk fatihlerinden olan Çaka Bey, böyle bir hilenin kurbanı olup öldüğü sırada tarih 1097 idi Böylece, İzmir Beyliği kuruluşundan sadece 16 yıl sonra yıkılmış oldu

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.