![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..SAMSUN'A ÇIKTIĞIM GÜN GENEL DURUM VE GÖRÜNÜŞ 1919 yılı Mayısının 19'uncu günü Samsun'a çıktım ![]() Osmanlı Devleti'nin içinde bulunduğu grup, I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ordunun elinden silâhları ve cephanesi alınmış ve alınmakta ![]() ![]() ![]() İtilâf Devletleri, ateşkes anlaşmasının hükümlerine uymayı gerekli bulmuyorlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bundan başka, memleketin her tarafında Hristiyan azınlıklar gizli veya açıktan açığa kendi özel emel ve maksatlarını gerçekleştirmeye devleti bir an önce çökertmeye çalışıyorlar ![]() Sonradan elde edilen güvenilir bilgi ve belgelerle iyice anlaşılmıştır ki, İstanbul Rum Patrikhanesi'nde kurulan Mavri Mira Hey'eti illerde çeteler kurmak ve idare etmek, gösteri toplantıları ve propagandalar yaptırmakla meşgul ![]() ![]() ![]() Ermeni Patriği Zazen Efendi de, Mavri Mira Hey'eti ile birlikte çalışıyor ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..BUNLARA KARŞI DÜŞÜNÜLEN KURTULUŞ ÇARELERİ Durumun dehşet ve korkunçluğu karşısında, her yerde, her bölgede birtakım kimseler tarafından kurtuluş çareleri düşünülmeye başlanmıştı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İzmir'in işgal edileceği konusunda Mayısın on üçünden beri açıktan belirtiler görmüş olan İzmir'deki bazı genç vatanseverler, ayın 14/15'inci gecesi, kendi aralarında bu acıklı durumla ilgili görüşmeler yapmışlar; bir oldubittiye geldiğine şüphe kalmayan Yunan işgalinin ilhakla sonuçlanmasına engel olma kararında birleşerek, Redd-i İlhak ilkesini ortaya atmışlardır ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..MİLLİ KURULUŞLAR SİYASİ AMAÇ VE HEDEFLERİ Bu derneklerin kuruluş amaçları ve siyasî hedefleri hakkında kısaca bilgi vermek uygun olur görüşündeyim ![]() Trakya Paşaeli Cemiyeti'nin ileri gelenlerinden bazıları ile daha İstanbul'da iken görüşmüştüm ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Vilâyât-ı Şarkiye Müdafaa-i Hukuk-ı Milliye Cemiyeti'nin kuruluş amacı da (tüzüklerinin 2 ![]() ![]() ![]() İstanbul'daki yönetim merkezinden verilmiş olan bu direktife uygun olarak, Erzurum şubesi, Doğu illerinde Türk'ün haklarını korumakla birlikte, Ermeni göçü sırasında görülen kötü davranışlarla halkın hiçbir ilgisi bulunmadığını, Ermeni mallarının Rus istilâsına kadar korunduğunu, buna karşılık müslümanlara pek gaddarca davranıldığını; hattâ verilen emre aykırı olarak, göçten alıkonan bazı Ermenilerin koruyucularına karşı yaptıkları kötülükleri, güvenilir belgelerle medeniyet dünyasına duyurmaya ve Doğu illerine dikilmiş olan hırs yüklü bakışları hükümsüz bırakacak çalışmalar yapmaya karar veriyor (Erzurum şubesinin basılı bildirisi ) Vilâyât-ı Şarkiye Müdafaa-i Hukuk-ı MiIliye Cemiyeti'nin Erzurum şubesini ilk olarak kuran kimseler, Doğu illerinde yapılan propagandalar ile bunların hedeflerini, Türklük, Kürtlük - Ermenilik meselelerini bilim, teknik ve tarih açılarından inceleyip araştırdıktan sonra, ilerideki çalışmalarını şu üç noktada topluyorlar (Erzurum şubesinin basılı raporu): 1 ![]() 2 ![]() 3 ![]() Vilâyât-ı Şarkiye Müdafaa-i Hukuk-ı Milliye Cemiyeti'nin İstanbul'daki yönetim merkezinin, medenî ve ilmî yollara başvurarak maksada ulaşabileceği konusunda fazla iyimser olduğu anlaşılıyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu açıklamalardan kolaylıkla anlaşılacağını sanırım ki, Vilâyât-ı Şarkiye Müdafaa-i Hukuk-ı Milliye Cemiyeti'nin kuruluşuna yol açan asıl sebep ve düşünce, Doğu illerinin Ermenistan'a verilmesi ihtimali oluyor ![]() ![]() ![]() Karadeniz sahilindeki bölgelerde de bir Rum Pontus hükûmeti kurulacağı korkusu vardı ![]() ![]() Merkezi İstanbul'da olan Trabzon ve Havalisi Adem-i Merkeziyet Cemiyeti'nin amacı ve siyasî hedefi adından anlaşılmaktadır ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#4 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..MEMLEKET İÇİNDE VE İSTANBUL'DA MİLLİ VARLIĞA DÜŞMAN KURULUŞLAR Kurulma yolundaki bu dernekler dışında, memleket içinde daha başka birtakım dernek ve kuruluşlar da ortaya çıkmıştır ![]() ![]() ![]() Konya ve dolaylarında İstanbul'dan yönetilen Tealî-i İslâm Cemiyeti'nin kurulmasına çalışılıyordu ![]() ![]() İNGİLİZ MUHİPLERİ CEMİYETİ İstanbul'da çeşitli maksatlarla gizli ve açık olmak üzere kurulmuş, parti veya dernek adı altında birtakım kuruluşlar da vardı ![]() İstanbul'da önemli sayılabilecek kuruluşlardan biri İngiliz Muhipleri Cemiyeti idi ![]() ![]() ![]() ![]() Bu derneğe girenlerin başında Osmanlı Padişahı ve Halîfe-i Rûy-i Zemîn ünvanını taşıyan Vahdettin, Damat Ferit Paşa, Dahiliye Nâzırı olan Ali Kemal, Âdil ve Mehmet Ali Beyler ile Sait Molla bulunuyordu ![]() ![]() Bu derneğin iki yönü ve iki ayrı niteliği vardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() AMERİKAN MANDASI İSTEYENLER İstanbul'da erkekli kadınlı ileri gelen bir kısım kimseler de gerçek kurtuluşun Amerikan mandasını sağlamakta olduğu görüşünde idiler ![]() Bu görüşte olanlar, düşüncelerinde çok direndiler ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#5 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..ORDUMUZUN DURUMU Genel durumu ortaya koyabilmek için ordu birliklerinin nerelerde ve ne durumda olduklarını da açıklamak isterim ![]() ![]() Ateşkes anlaşması ilân edilir edilmez, birliklerin savaşçı erleri terhis edilmiş, silâh ve cephanesi elinden alınmış, savaş gücünden yoksun bir takım kadrolar haline getirilmiştir ![]() Merkezi Konya'da bulunan İkinci Ordu Müfettişliği'ne bağlı birliklerin durumu şöyle idi: Bir tümeni (41'inci Tümen) Konya'da, bir tümeni de (23'üncü Tümen) Afyonkarahisarı'nda bulunan 12'nci Kolordu, karargâhıyla Konya'da bulunuyordu ![]() ![]() Bir tümeni (24'üncü Tümen) Ankara'da, bir tümeni de ( 11'inci Tümen) Niğde'de bulunan 20'nci Kolordu, karargâhıyla Ankara'da idi ![]() ![]() ![]() Balıkesir ve Bursa bölgesinde bulunan 61'inci ve 56'ncı Tümenler karargâhı Bandırma'da bulunan İstanbul'a bağlı 14'üncü Kolordu'yu oluşturuyordu ![]() ![]() 3'üncü Ordu Müfettişliği ki, müfettişi ben idim; karargâhımla Samsun'a çıkmış bulunuyordum ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Diyarbakır bölgesinde bulunan 2 tümenli 13'üncü Kolordu müstakildi ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#6 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..MÜFETTİŞLİK GÖREVİMİN GENİŞ YETKİLERİ Benim, bu iki kolorduya doğrudan doğruya emir ve komuta vermekten daha ileri bir yetkim vardı ki, müfettişlik bölgesine yakın olan askerî birliklere de tebligat yapabilecektim ![]() ![]() Bu yetkiye göre, Ankara'da bulunan 20'nci Kolordu ve bunun bağlı bulunduğu müfettişlik ile Diyarbakır'daki kolordu ile ve hemen hemen Anadolu'nun bütün sivil yönetim amirleriyle ilişkiler kurabilecek ve yazışmalar yapabilecektim ![]() Bu geniş yetkinin, beni İstanbul'dan sürmek ve uzaklaştırmak maksadıyla Anadolu'ya gönderenler tarafından, bana nasıl verilmiş olduğu garibinize gidebilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#7 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..GENEL DURUMUN DAR BİR ÇERÇEVE İÇİNDEN GÖRÜNÜŞÜ Bu açıklamalardan sonra, genel durumu daha dar bir çerçeve içine alarak, çabucak ve kolayca hep birlikte gözden geçirelim: Düşman devletler, Osmanlı devlet ve memleketine karşı maddî ve manevî saldırıya geçmişler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Burada pek önemli olan bir noktayı da belirtmeli ve açıklamalıyım ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Diğer önemli bir noktayı da belirtmek gerekir ![]() ![]() ![]() ![]() Bu zihniyette olan yalnız halk değildi; özellikle seçkin ve aydın denen insanlar böyle düşünüyordu ![]() O halde, kurtuluş çaresi ararken iki şey söz konusu olmayacaktı ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#8 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..DÜŞÜNÜLEN KURTULUŞ ÇARELERİ Şimdi Efendiler, müsaade buyurursanız size bir soru sorayım: Bu durum ve şartlar karşısında kurtuluş için nasıl bir karar akla gelebilirdi? Açıkladığım hususlara ve yaptığım gözlemlere göre üç türlü karar ortaya atılmıştır ![]() Birincisi, İngiliz himâyesini istemek İkincisi, Amerikan mandasını istemek, Bu iki türlü karar sahipleri, Osmanlı Devleti'nin bir bütün halinde korunmasını düşünenlerdir ![]() ![]() Üçüncü karar, bölgesel kurtuluş çarelerine başvurmuştur ![]() ![]() ![]() Bu üç türlü kararın gerekçesi yaptığım açıklamalarda yer almıştır ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#9 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..BENİM KARARIM Efendiler, ben bu kararların hiçbirinde isabet görmedim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Neyin ve kimin dokunulmazlığı için kimden ne gibi yardım sağlanmak isteniyordu? O halde ciddî ve gerçek karar ne olabilirdi? Efendiler, bu durum karşısında bir tek karar vardı ![]() İşte, daha İstanbul'dan çıkmadan önce düşündüğümüz ve Samsun'da Anadolu topraklarına ayak basar basmaz uygulanmasına başladığımız karar, bu karar olmuştur ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#10 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..YA İSTİKLAL YA ÖLÜM Bu kararın dayandığı en güçlü muhakeme ve mantık şuydu: Temel ilke, Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır ![]() ![]() ![]() Yabancı bir devletin koruyup kollayıcılığını kabul etmek insanlık vasıflarından yoksunluğu, güçsüzlük ve miskinliği itiraftan başka bir şey değildir ![]() ![]() Halbuki Türk'ün haysiyeti, gururu ve kaabiliyeti çok yüksek ve büyüktür ![]() ![]() ![]() ![]() O halde, ya istiklal ya ölüm! İşte gerçek kurtuluş isteyenlerin parolası bu olacaktır ![]() ![]() Peki efendim ![]() Şu farkla ki, istiklali için ölümü göze alan bir millet, insanlık haysiyet ve şerefinin gereği olan bütün fedakarlığı yapmakla teselli bulur ve hiç şüphesiz, esirlik zincirini kendi elleriyle boynuna geçiren miskin, haysiyetsiz bir millete bakarak dost ve düşman gözündeki yeri bambaşka olur ![]() Sonra, Osmanlı hânedan ve saltanatının devam ettirilmesine çalışmak, elbette Türk milletine karşı en büyük kötülüğü işlemekti ![]() ![]() Halifeliğin durumuna gelince, ilim ve tekniğin nurlara boğduğu gerçek medeniyet dünyasında gülünç sayılmaktan başka bir yanı kalmış mıydı? Görülüyor ki, verdiğimiz kararın uygulanmasını sağlayabilmek için daha milletin alışkın olmadığı bazı konulara dokunmak gerekiyordu ![]() ![]() Osmanlı Hükumeti'ne, Osmanlı padişahına ve Müslümanların halifesine başkaldırmak, bütün milleti ve orduyu ayaklandırmak gerekiyordu ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#11 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..UYGULAMAYI SAFHALARA AYIRMAK VE BASAMAK BASAMAK İLERLEYEREK HEDEFE VARMAK Türk ata yurduna ve Türk'ün istiklâline saldıranlar kimler olursa olsun, onlara bütün milletçe silâhla karşı koymak ve onlarla çarpışmak gerekiyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Burada, zihinlerde yer etmiş olması ihtimali bulunan bazı kararsızlık düğümlerinin çözülmesini kolaylaştırmak için, bir gerçeği hep birlikte gözden geçirmeliyiz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ancak, bu pratik ve güvenilir başarı yolu, yakın çalışma arkadaşlarım olarak tanınmış kimselerden bazıları ile aramızda zaman zaman görüşler, davranışlar veya yapılan çalışmalardaki uygulamalar bakımından temel veya ikinci derecede birtakım anlaşmazlıkların, kırgınlıkların ve hattâ ayrılmaların da sebebi ve açıklayıcısı olmuştur ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#12 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..MİLLİ SIR Bu son sözlerimi özetlemek gerekirse, diyebilirim ki, ben milletin vicdanında ve geleceğinde hissettiğim büyük gelişme kabiliyetini, bir millî sır gibi vicdanımda taşıyarak, yavaş yavaş bütün bir topluma uygulatmak mecburiyetinde idim ![]() ORDU İLE TEMAS Şimdi Efendiler, İlk iş olmak üzere, bütün ordu ile temasa geçmek gerekiyordu ![]() "Genel durumumuzun almakta olduğu tehlikeli şekilden pek üzüldüğümü ve elem duyduğumu, millet ve memlekete borçlu olduğumuz bu son vicdan görevini yakından, ortak bir çalışma ile yerine getirmemin mümkün olacağı inancı ile bu son memuriyeti kabul ettiğimi; bir an önce Erzurum'a gitmek isteğinde bulunduğumu, ancak, Samsun ve dolayları güvenlik yetersizliği yüzünden kötü bir sona uğrama tehlikesi ile karşı karşıya geldiğinden, buralarda birkaç gün daha kalmak zarureti doğduğunu bildirdikten sonra, beni şimdiden aydınlatmaya yarayacak hususlar varsa bildirilmesini rica ettim ![]() Gerçekten de Samsun ve dolaylarında Rum çetelerinin Müslüman halka saldırması ve zaten vasıtasız bırakılmış olan bölge yöneticilerinin yabancıların da işe karışmaları yüzünden hiçbir tedbir alamaması, durumu güçleştirmişti ![]() Tanıdığımız ve kendisinden büyük enerji beklediğimiz bir zatın Samsun'a mutasarrıf olarak tayinini sağlamak için teşebbüste bulunmakla birlikte, 3'üncü Kolordu Komutanı'nı geçici olarak Canik mutasarrıflığına atadım ![]() ![]() 23 Mayıs 1919'da Ankara'da bulunan 20'nci Kolordu Komutanı'na: Samsun'a geldiğimi, kendisi ile daha sıkı ilişki kurmak istediğimi ve İzmir dolaylarına dair daha kolaylıkla alabileceği bilgilerden haberdar olmak istediğimi bildirdim ![]() Bu kolordunun durumu ile daha İstanbul'da iken ilgilenmiştim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 20'nci Kolordu Komutanından, üç gün sonra 26 Mayıs 1919'da aldığım cevapta İzmir'den düzenli bilgi alamadıklarını, Manisa'nın da işgal edildiğini telgraf memurlarının haber verdiğini, kolordunun Ereğli'de bulunan birliklerinin hepsini trenle nakletmeyi başaramadıklarından karadan yürüyüşe başladıklarını, ancak aradaki uzaklık dolayısıyla Ankara'ya ne zaman varacaklarının belli olmadığını bildiriyordu ![]() Kolordu Komutanı aynı telgrafında Afyonkarahisar'da bulunan 23'üncü Tümen'in mevcudunun azlığından ve orada ellerine geçen erleri bu tümene göndermekte olduklarından söz ettikten sonra, Kastamonu ve Kayseri dolaylarından, güvenlik bozucu bazı olaylarla ilgili haberler gelmeye başladığını bildiriyor ve zaman zaman bilgi vereceğini yazıyordu ![]() 27 Mayıs 1919 tarihinde, Havza'dan, 20' nci Kolordu Komutanı'ndan ve aynı zamanda bu kolordunun bağlı bulunduğu Konya'daki Ordu Müfettişliği'nden, Afyonkarahisar'daki tümenin takviyesi için hangi kaynaklardan yararlanılmakta olduğunu ve kuvvetinin arttırılmasına maddi imkân bulunup bulunmadığını, bugünkü şartlara ve durumumuza göre bu tümene nasıl bir görev verilmesinin düşünüldüğünü sordum ![]() Kolordu Komutanı, 28 Mayıs 1919'da sorduğum hususlarla ilgili bilgi veriyor ve 23'üncü Tümen düşman bir işgal durumu karşısında yerini terketmeyecek ve saldırıya uğrarsa bölge halkından alacağı yardımla kendi kesimini savunacaktır diyordu ![]() Ordu Müfettişi de 30 Mayıs 1919'da verdiği cevapta 23'üncü Tümen, Karahisar'daki güvenliği korumakla birlikte, her türlü işgal olayına her türlü vasıtayla karşı koyacaktır diyordu ![]() ![]() Ben, müfettişliğe yazdığım telgrafta, Konya'da bir vatan ordusu kurulmaktadır, diye bazı haberler yayılmıştır, bunun içyüzü ve teşkilatı nedir demiştim ![]() ![]() ![]() Kolordu Komutanı bu açıklama isteğime Konya'da vatan ordusunun kurulduğundan haberdar değilim demişti ![]() 20' nci Kolordu ve Konya'daki Ordu Müfettişliği ile kurduğum temas sonunda edindiğim bilgilerden, dikkat ve uyanıklığı gerektiren noktaları 1 Haziran 1919'da Erzurum'daki 15'inci Kolordu, Samsun'daki 3' üncü Kolordu ve Diyarbakır'daki 13' ncü Kolordu Komutanlarına bildirdim ![]() Trakya'da bulunan kuvvet ve komuta durumunu bilmiyordum ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Amasya'dan 18 Haziran 1919 tarihinde, Edirne'de 1'inci Kolordu Komutanı Cafer Tayyar Bey 'e şifre ile verdiğim direktifte başlıca şu hususları belirttim: Millî istiklâlimizi boğan ve vatanımızın parçalanması tehlikelerini hazırlayan İtilâf Devletleri'nin yaptıkları, İstanbul hükûmetinin esir ve güçsüz durumu sizce de bilinmektedir ![]() Milletin kaderini böyle bir hükûmetin eline teslim etmek, yıkılmaya mahkûm olmaktır ![]() Trakya ve Anadolu'daki millî teşkilâtların birleştirilmesi ve milletin sesini bütün gürlüğü ile dünyaya duyurabilmesi için, güvenli biryer olan Sivas'ta ortak ve güçlü bir hey'et kurulması kararlaştırılmıştır ![]() Trakya Paşaeli Cemiyeti, yetki sahibi olmamak üzere İstanbul'da bir hey'et bulundurabilir ![]() Ben İstanbul'da iken Trakya Cemiyeti üyelerinden bazılarıyla görüşmüştüm ![]() ![]() ![]() ![]() İstiklâlimizi kazanıncaya kadar, bütün milletle birlikte fedakârca çalışacağıma mukaddesatım üzerine yemin ettim ![]() ![]() Trakya'nın manevî gücünü yükseltmek maksadıyla bu talimâta şu bilgileri de ekledim: Anadolu halkı baştan aşağı bölünmez bir bütün haline getirildi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#13 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..YUNAN ORDUSUNUN MANİSA VE AYDIN ÇEVRESİNİ İŞGALİ Bu tarihe kadar Yunan ordusunun Manisa ve Aydın çevrelerini de işgal etmiş olduklarını öğrendim ![]() ![]() ![]() ![]() 56'ncı Tümen'e İzmir'de Hurrem Bey adında biri komuta ediyormuş ![]() ![]() ![]() ![]() Bekir Sami Bey, 27 Haziran 1919 tarihli telgrafında, 22 Haziran 1919 tarihli iki emrimi, ancak 27 Haziran'da Bursa'ya vardığında alabildiğini söylüyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#14 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..MİLLİ TEŞKİLATIN KURULMASI VE MİLLETİN UYARILMASI Bir hafta kadar Samsun'da ve 25 Mayıstan 12 Hazirana kadar Havza'da kaldıktan sonra Amasya'ya gittim ![]() ![]() Dikkate değer bir noktadır ki, İzmir'in, onun arkasından da Manisa ve Aydın'ın işgali ile, yapılan saldırı ve zulümler hakkında millet daha aydınlanmamış; millî varlığa vurulan bu korkunç darbeye karşı açıktan açığa herhangi bir tepki ve şikâyet gösterilmemişti ![]() ![]() ![]() Ízmir'in ve maalesef bunun arkasından da Manisa ve Aydın'ın işgali, gelecekteki tehlikeyi daha açık olarak sezdirmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#15 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..MİTİNGLER, MİLLİ GÖSTERİLER Verdiğim bu talimat üzerine her yerde gösteri toplantıları yapılmaya başlandı ![]() Yalnız, sınırlı birkaç yerde bazı yersiz korkularla kararsızlığa düşüldüğü anlaşılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Trabzon, Karadeniz kıyısında ve önemli bir merkez olduğundan orada millî teşebbüs ve faaliyetler konusunda gösterilen kararsızlık ve Yunanlılar aleyhinde millî gösteriler yapılması görüşmelerinde İstrative Polidis Efendiler 'i de bulundurmak gibi, teşebbüsün ciddiyetsizliğine delil sayılacak gevşeklikler, elbette İstanbul ve düşmanlar için pek değerli sayılacak belirtilerdir ![]() Verdiğim talimattaki esasları kötüye kullanacak kadar ustalık gösterenler de oldu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Efendiler, Sinop halkı adına İtilâf Devletleri temsilcilerine verilen 3 Haziran 1919 tarihli bu muhtıranın altındaki imzalara göz gezdirirken, müftü vekili efendinin imzasından sonra gördüğüm imza, bilginize sunduğum satırları yazan ve yazdıran ruhu bana keşfettirdi ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|