Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Kültür-Sanat > Makaleler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
dündar, yazısı

Bir Can Dündar Yazısı

Eski 10-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Bir Can Dündar Yazısı



Gelin bir oyun oynayalım Şimdi yazacağım soruyu önce kendinize, sonra eşinize sorun "Eşiniz çok hasta Acilen ilaç lazım Çabuk olmazsanız onu kaybedebilirsiniz Evden fırlayıp bir eczaneye dalıyorsunuz İlaç eczacının elindeyken fark ediyorsunuz ki, cebinizde 5 kuruş yok Ne yaparsınız?" Cevap için üç yıldızlık bir ara veriyorum

***

Cevaplar tamamsa, kendi verdiğiniz cevapla, eşinizinki arasındaki farka şaşmış olmalısınız Çünkü kriz durumlarında kadın ve erkek davranışlarını karşılaştıran bir araştırmada sorulan bu soru, kadınlar ve erkeklerden tamamen farklı yanıtlar aldı Soruyu yanıtlayan erkeklerin tamamına yakını söyle dediler: "İlacı eczacının elinden kapar kaçarım" Kadınların yanıtı ise çoğunlukla şöyleydi: "Eczacıya durumu anlatır, ilacı parasız vermesini rica ederim Olmazsa kapı önüne çıkar birilerinden borç isterim Alır kaçarsam, yakalanıp eşimi hepten ölüme terk etme tehlikesi vardır"

***

Bu kısa test bile, kadınlarla erkeklerin hayata nasıl farklı yaklaştıklarını kanıtlıyor Erkeklerin fevriliğine karşı kadınların sorun çözmedeki soğukkanlılığı ve değişik çareler deneme ısrarı kayda değer Farklı cinslerin, "kriz yönetimi"ndeki farklı tavırlarına ilişkin bu deneyi bana hatırlatan, Levent Kırca ile Oya Başar'ın boşanma üzerine sergiledikleri "son parodi"leri oldu Boşanmalarına ilişkin basın toplantısında Kırca "ilacı kapıp kaçma" telaşındaydı Başar ise "eşi can çekişirken eczacıya soğukkanlılıkla dert anlatmaya çalışan bir kadın" görünümünde İzlerken, "Aşkta masumiyeti yitirdik" cümlesi döküldü ağzımdan Bu bir süre önce okuduğum bir kitabin ilk cümlesiydi "İkili İlişkilerde Terörizm" (Varlık Y Ist 1997) başlıklı bu kitapta psikoterapist Michael Vincent Miller neredeyse tam da ekranda izlediğimiz tartışmayı anlatıyordu

***

Aslında Kırca ve Başar'ın tartışmada kullandıkları üslup ve geliştirdikleri suçlama-savunma mekanizmaları çoğumuza tanıdık gelmiş olmalı Çünkü bunlarda, modern bir evliliğin bütün klişeleri, hataları, çıkmazları vardı: Ses yükseltmeler, karşıdakinin ağzının payını vermeler, çözüm yerine suçlu aramalar, sorunun nedenini bir dedikoduya veya "Beni bunun için mi boşadın"a indirgemeler, buz dağının altında yatan sorunları görmek istemeyip, suyun üzerindekine ilişkin laf oyunları yapmalar, hem barışmak isteyip hem tribünler önünde kuyruğu dik tutmaya çalışmalar vs

Miller, boşanma kararından hemen önce "son bir umut"la kendisine terapiye gelen çiftlerin genellikle "para, cinsel uyumsuzluk, ev işlerinin dengeli paylaşılmaması" gibi ikincil nedenleri öne sürdüklerini, ancak aslında bunların altında bir başka neden yattığını söylüyor: "İktidar çatışması" Miller'a göre günümüz beraberliklerini "iki kişilik bir iç savaş"a dönüştüren en önemli etken bu Amerikalı psikolog, sadece aile içi kavgaların değil, sevgi dolu aşk sözcüklerinin altında da bu güç mücadelesinin yattığına, "artık sevginin iktidar savaşından ayrılamaz hale geldiğine" inanıyor

***

Aşk, uzun yıllar baskı altında tutuldu Bugün "aşkta özgürleşme" çağı yaşanıyor Ancak Miller, bu özgürlük görüntüsünün altında çiftlerin "maske" takıp birbirlerine rol yapmaya başladıkları ve manipülasyona dayalı yeni bir baskı dönemi yarattıkları kanısında O anlamda, çiftler arası her iletişimin "denetimi kim ele geçirecek" sorusunda düğümlendiğine inanıyor Miller'a göre kadınlar daha çok yakınlık, erkekler daha çok özgürlük istiyor Biri terk edilmekten, diğeri esir edilmekten korkuyor O yüzden de, birbirlerinden en çok istedikleri şey, yani sevgi, onları en çok kaygılandıran şeye dönüşüyor Ne birbirlerine yakınlaşabiliyor, ne uzaklaşabiliyorlar Bir soğuk savaşı yaşayıp gidiyorlar Bıçak kemiğe dayanınca da terapiye geliyorlar

***

Ben son izlediğimiz basın toplantısının "Kırca'ların halka açık terapi seansı" olduğunu düşünüyorum İki karizmatik kişiliğin medya önünde sürmüş ilişkileri, medya önünde bir "iktidar hesaplaşması"yla sonuçlanıyor Anlaşılan o ki, günümüz aşıklarının asıl sorunu sevgiyi, iktidar savaşının elinden kurtarabilmek olacak Yöntemi nasıl olursa olsun aslolan, hastaya ilacı yetiştirebilmektir çünkü Aslolan hastayı sevmektir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.