![]() |
Hüseyin Nihal Atsız(Hayatı) |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Hüseyin Nihal Atsız(Hayatı)11 Aralık 1975 Perşembe Günü ani bir kalp krizi ile ebediyete intikal eden Hüseyin Nihal Atsız , 12 Ocak 1905 ( 12 Kânun-i sâni 1905 ) tarihinde İstanbul`da doğmuştur ![]() Atsız Bey`in babası Gümüşhane`nin Torul/Dorul kazasının Midi köyünün Çiftçi-oğulları ailesinden Deniz Güverte Binbaşısı Mehmet Nail Bey, annesi Trabzon`un Kadı-oğullaı ailesinden Deniz Yarbayı Osman Fevzi Bey`in kızı Fatma Zehra Hanım`dır ![]() Atsız Bey`in ailesi, Gümüşhane`nin Torul/Dorul kazasının Midi köyünde Çiftçi-oğulları adı ile bilinmektedir ![]() ![]() ![]() Çiftçi-oğulları ailesinin tesbit edilen ceddi 19 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ahmet Ağa`nın üçüncü çocuğu olan Hüseyin Ağa (1832 - 1894 ) ışe 1850-1852 şıralarında Deniz eri olarak Istanbul`a gelmiş, okumayı ve yazmayı asker ocağında öğrenmiş, askerliğinin nihayetinde de teskere bırakarak Osmanlı Donanması (Dönanma-yı Hümayün) 'da kalmış ve makina önyüzbaşlığına ( çarkçı ( -Makine) Kölağalığı )'na terfi etmiştir ![]() Hüseyin Ağa`nın eşi Emine Hayriye Hanım`dır ![]() ![]() ![]() ![]() Mehmet Nail Bey`ın ilk eşi 1903 yılında Yüzbaşı iken evlendiği Fatma Zehra Hanım ( 1884 - 1930 )'dır ![]() ![]() ![]() Mehmet Nail Bey`ın ilk eşinden üç çocuğu olmuştur ![]() ![]() 1930 yılında ilk eşinin damar sertliğinden vefatı üzerine Mehmed Nail Bey, 1931 yılında yeniden evlenmiştir ![]() ![]() ![]() İlk ve Ortaöğreniminı Kadıköy`dekı Fransız ve Alman okullarında (1911), babası Mehmed Nail Bey`ın Kızıldeniz`dekı görevinden ötürü Süveyş`de bir Fransız İlkokulu`nda birkaç ay (1911), Kasımpaşa`dakı Cezayirli Gazi Haşan Paşa İlk Mektebi, Haydarpaşa`dakı Hususi Osman İttihad İlk Mektebi Kadıköy Sultanisi ve İstanbul Sultanisi'nde yapmıştır ![]() İlkokula 6 yaşında iken, Kadıköy`dekı Fransız okulunda, Latin harfli öğretim ile başlayan Atsız`a göre Bu okulda dersten çok oyun ve şarkı vardı ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Hüseyin Nihal Atsız(Hayatı) |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Hüseyin Nihal Atsız(Hayatı)Bu haksızlık küçük Atsız`ın çocuk ruhunda fırtınalar yaratmış ve Atsız "şu mektep yansa da kurtulsam" diye içinden bedduada bulunmuştur ![]() ![]() Bir müddet sonra, Kızıldenız`de bulunan Malatya Gambotunun süvarisi olan babası Mehmed Nail Bey`in yanına giden Atsız, Türk-İtalyan şavaşının çıkması üzerine Mehmed Nail Bey`ın Osmanlı Bahriye Nezareti`nde Süveyş`e sığınması emrini alması ile, Süveyş sokaklarında İtalyan çocukları ile döğüşmesi, Atsız`ın milliyetçi mücadelesinin ilk örneklerindendir ![]() Babasının İstanbul'a dönme emrini alması ile İstanbul`a gelen Atsız, Kasımpaşa`dakı Cezayirli Gazi Hasan Paşa mektebine kaydolmuş ve Arap harfleri ile öğrenime başlamıştır ![]() ![]() ![]() 1922 yılında imtihanla Askeri Tıbbıye`ye girmiştir ![]() O yıllarda Tıbbıye`de kömünistlik ve bir takim azınlık milliyetçiliği güden öğrenciler vardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Atsız, Askeri Tıbbıye`nın 3 ![]() ![]() Bu hadiseden sonra üç ay Kabataş Lısesi`nde yardımcı öğretmenlik yapan Atsız, daha sonraları Deniz Yolları`nın Mahmut Şevket Paşa adlı vapurunda katip muavini olarak vazife görmüş ve bu vapurla İstanbul-Mersin arasında birkaç sefer yapmıştır ![]() 1926 yılında İstanbul Darülfününü'nün Edebiyat Fakültesi`nin Edebiyat Bölümü`ne ve İstanbul Darülfününü`nün yatılı kısmı olan Yüksek Müallim Mektebı`ne kaydolan Atsız, bir hafta sonra askere çağırılmış, tecil ısteği kabul edilmeyen Atsız askerliğini 9 ay olarak (28 Ekim 1926-28 Temmuz 1927) İstanbul`da Taşkışla`da 5 ![]() ![]() Ahmet Naci adlı arkadaşı ile birlikte hazırladığı "Anadolu`da Türklere ait yer isimleri" adlı makalelerinin Türkiyat Mecmuası`nın ikinci cildinde yayınlanması ile hocası olan M ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Hüseyin Nihal Atsız(Hayatı) |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Hüseyin Nihal Atsız(Hayatı)Mezuniyetini müteakıp Edebiyat Fakültesi Dekanı olan hocası Prof ![]() ![]() ![]() ![]() Atsız, 15 Mayıs 1931`den 25 Eylül 1932 tarihine kadar Atsız Mecmua`yı (toplam 17 sayı) çıkarmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1931 yılında Darülfünün`ün Felsefe bölümünden mezun olan ilk eşi Mehpare Hanım ile evlenmiştir ( Ocak 1931) ![]() ![]() 1932 Temmuz`unda Ankara`da toplanan Birinci Türk Tarih Kongresi esnasında, ilmi olmayan bir tarih tezine karşı çıkan Prof ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İstanbul Darülfününü`nda Edebiyat Fakültesi`nın dekanı olan Prof ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Üniversite asistanlığından çıkarılan Atsız (Mart 1933) Malatya Orta Okulu`na Türkçe öğretmeni olarak tayin edilmiştir ![]() Malatya`da kısa bir müddet (8 Nisan 1933 - 31 Temmüz 1933) Türkçe öğretmenliği yapan Atsız, Edirne Lisesi Edebiyat öğretmenliği`ne tayin edilmiştir ![]() Atsız`ın Edirne`deki Edebiyat öğretmenliği de hemen hemen dört ay kadar kısa bir müddet devam etmiştir (11 Eylül 1933 - 28 Aralık 1933) ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Hüseyin Nihal Atsız(Hayatı) |
![]() |
![]() |
#4 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Hüseyin Nihal Atsız(Hayatı)Edirne`de iken Atsız Mecmua`nın devamı mahiyetindekı "Aylık Türkçü Derğı" olan Orhun (5 Kaşım 1933 - 16 Temmüz 1934, sayı 1-9 ) Dergisi`ni yayınlayan Atsız, dergide Türk Tarih Kurumu tarafından çıkarılan ve liselerde ders kitabı olarak okutulan dört ciltlik tarih kitaplarının yanlışlarını ağır bir şekilde tenkit ettiği için vekalet emrine alınmış, (28 Aralık 1933), 9 ![]() ![]() Dokuz ay vekalet emrinde kalan Atsız, Kasımpaşa`dakı Deniz Gedikli Hazırlama Okulu`na Türkçe öğretmenı ölarak tayin olmuştur (9 Eylül 1934) ![]() 27 Şubat 1936 tarihinde ikinci eşi olan Bedriye Hanım (Atsız) ile evlenen Atsız`ın bu evlilikten 4 Kasım 1939 tarihinde Yağmur ve 14 Temmuz 1946 tarihinde de Buğra adlı iki oğlu olmuştur ![]() 1 Aralık 1913 tarihinde İzmir`de doğan Bedriye Hanım`ın ailesi Raşit Kadı-zedeler diye tanınmaktadır ![]() ![]() İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü`nden 1935 yılında mezun olan Bedriye Hanım, Osman Sabit Bey`in üç kızından ikincisidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Atsız Bey, çok üzün müddetten beridır ayrı yaşadığı ikinci eşi Bedriye Atsız`dan da Mart 1975 tarihinde böşanmıştır ![]() Atsız ![]() ![]() Atsız`ın bu okuldan ıhraç edılmesinın sebebi de yine azınlık meselesi yüzündendir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bünün üzerine Atsız, Özel Yüce-Ülkü Lisesi`ndeki öğretmenliğine devam etmiştir ![]() 1937 yılından 1939 yılının Haziran`ının sonuna kadar Özel Yüce-Ülkü Lisesi`nde Edebiyat öğretmenliği yapan Atsız, 19 Mayıs 1939 - 7 Nisan 1944 tarihleri arasında yine özel bir lise olan Boğaziçi Lisesi`nde Edebiyat öğretmenliğinde bulunmuştur ![]() Atsız, Boğaziçi Lisesi`nin Türkçe öğretmeni iken Orhun (1 Ekım 1943 - 1 Nisan 1944 , sayı 10-16, toplam 7 sayı) Dergisi`ni yeniden neşre başlamıştır ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Hüseyin Nihal Atsız(Hayatı) |
![]() |
![]() |
#5 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Hüseyin Nihal Atsız(Hayatı)II ![]() ![]() Atsız, ilgililerı ikaz için Orhun`un Mart 1944`de yayımlanan 15 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu ikinci mektup yurt içinde büyük bir milli galeyana sebeb olmuş, başta İstanbul ve Ankara olmak üzere bir çok şehirde, komünızm aleyhinde gösteriler yapılmaya başlanmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() Atsız`ın ikinci mektubunda "vatan haini" dıye tavsif ettiği Sabahattin Ali`de kışkırtılarak Atsız aleyhıne hakaret davası açmaya zorlanmıştır ![]() Atsız, aleyhine dava açılınca trenle Ankara`ya gitmiş ve Türkçü Gençler tarafından daha istasyonda karşılanarak, bir otelde misafir edilmiştir ![]() Hakaret Davası`nın 26 Nisan 1944 günü yapılan ilk oturumu gayet hadiseli geçmiştir ![]() ![]() "Sabahattin Ali - Nihal Atsız davası" olmaktan ziyade "Komünıstliğe karşı Türkçülük davası" halini alan bu davanın 19 Mayıs 1944 törenlerınde cumhurbaşkanı İsmet İnönü, Atsız ve arkadaşlarını ağır şekilde itham eden nutkunu söylemiş ve bu nutuk üzerine de Atsız ve 34 arkadaşı İstanbul 1 Nümaralı Sıkıyönetım Mahkemesi`nde yargılanmaya başlamışlardır ![]() ![]() ![]() ![]() Atsız bu kararı temyiz etmiş ve Askeri Yargıtay 1 Numaralı Sıkıyönetım Mahkemesi`nin kararini esasından bozmuştur ![]() ![]() 5 Ağustos 1946 tarihinde 2 Numaralı Sıkıyönetım Mahkemesi`nde tutuksuz olarak başlayan Atsız ve arkadaşlarının davası ( bu dava prof ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Hüseyin Nihal Atsız(Hayatı) |
![]() |
![]() |
#6 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Hüseyin Nihal Atsız(Hayatı)Nisan 1947`den Temmuz 1949`a kadar kendisine ış verilmeyen Atsız, Ekim 1945 - Temmuz 1949 tarihleri arasında geçinmek için kitaplarından bazılarını satmak zorunda kalmıştır ![]() ![]() ![]() Atsız`ın sınıf arkadaşlarından Prof ![]() ![]() ![]() ![]() 4 Mayıs 1952 tarihinde Ankara Atatürk Lisesi`nde vermiş olduğu "Türkıye`nin Kurtuluşu" konulu bir konferans üzerine, Cumhuriyet Gazetesi Atsız`ın aleyhine yalan yayın yapmış, hakkında bakanlık tarafından tahkikat açılan Atsız`ın konuşmaşının ilmi olduğu tesbit edilmiş, fakat Atsız Haydarpaşa Lisesi`ndeki Edebiyat öğretmenliği görevinden "muvakkat" kaydı ile alınarak (13 Mayıs 1952) yine Süleymaniye Kütüphanesi`ndekı vazifesine tayin edilmiştir ![]() 31 Mayıs 1952 tarihinden emekliliğini istediği 1 Nisan 1969 tarihine kadar Süleymaniye Kütüphanesi`nde çalışan Atsız`ın en uzun süreli memuriyeti bu kütüphanedekı memuriyeti olmuştur ![]() Adalet Partisi iktidarı zamanında Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde baş gösteren "yıkıcılık" ve "bölücülük" hareketleri hakkında, Atsız, ( Devrin cumhurbaşkanı Cevdet Sunay`ı Gaziantep`e giderken bir kişinin "ıdareciler Araplara toprak veriyorlar, biz Türklere vermiyorlar" sözlerine karşılık cumhurbaşkanı Sunay`ın "Türk topraklarında yaşayan herkes Türk`tür" demesi üzerine) Ötüken`in Nisan 1967`de yayınlanan 40 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Krönik enfarktüs, yüksek tansiyon ve ağır romatizmadan rahatsız olduğu için Haydarpaşa Numune Hastanesi`nde yatan Atsız`a Haydarpaşa Numune Hastanesi tarafından "cezaevine konulamayacağı" kaydı bulunan rapor verilmiş, fakat 4 aylık bir rapor adlı tıp tarafından kabul edilmemiş ve "reviri olan cezaevinde kalabilir" şeklinde değiştirilmiştir ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Hüseyin Nihal Atsız(Hayatı) |
![]() |
![]() |
#7 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Hüseyin Nihal Atsız(Hayatı)Bunun üzerine infaz savcılığı 14 Kasım 1973 Çarşamba günü sabahı Atsız`ı evınden aldırarak Toptaşı Cezaevi`ne sevketmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Atsız hiç şüphesiz ki Türk Mıllıyetçiliği`nin Zıya Gökalp`ten sonrakı en büyük ismi olmuştur ![]() Fikirleri ile yaşayışını telıf eden bir karaktere ve şahsiyete sahipti ![]() ![]() ![]() ![]() Hayatı boyunca Atsız ile uğraşılmıştır ![]() ![]() ![]() Atsız, hayatında bir defa, o da ölüme karşı, mağlup olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() Deli Kurt adlı romanı Osmanlı Tarihinin ilk devrelerini romanlaştırmıştı ![]() Ruh Adam`dakı Selim Pusat`ın şahsiyetinde Atsız`ı görürüz ![]() Neşredilmemış eserlerinin içerişinde "II ![]() ![]() Hapısten çıkmasından vefatına kadar olan devrede hazırlamakta olduğu "Türk Tarihi" adlı eser üzerinde çalışıyordu ![]() ![]() 1975`in Kasım ayının ortalarında hasta olduğundan şüphelenilmiş, yapılan muayene ve testler sonucunda hasta olmadığı anlaşılmıştır ![]() 10 Aralık 1975 gününün akşamı kalp krizi geçirmiş, gelen dokoör enfarktüs olduğunu anlıyamamıştır ![]() Yarım asırdır hiç bir kuvvetin Türk Milliyetçiliği`nin burcundan indiremediği bayraklardan birincisi olan Atsız Bey`e Kurban Bayramı dolayısıyla ziyaret yapmak isteyenler, 13 aralık 1975 tarihinde Kurban Bayramı`nın ilk günü Kadıköy Osmanağa Camii`nde son vazifelerini ifa ettiler ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|