![]() |
Etik'in Temek Problemleri... |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Etik'in Temek Problemleri...ETİK?İN TEMEL PROBLEMLERİ Antikçağdan beri ortaya atılmış olan etik kuramlarının tümüne birden bakıldığında, etiğin üç temel problem çevresinde dolandığı görülür: 1 ![]() ![]() ![]() ![]() 1 ![]() (a) Bir görüşe göre "en yüksek iyi"nin ne olduğu sorusuna, felsefi etiğin bir konusu olarak asla anlamlı bir yanıt verilemez ![]() (b) Bunun tam karşıtı bir görüşe göre ise felsefi etiğin kaçınılmaz görevi, tam da bu soruyu yanıtlayabilmektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2 ![]() Etik'in temel problemlerinden olan "doğru eylem" konusunda çok çeşitli yorum ve formüller vardır ![]() (a) Ahlâksal buyruk ve taleplerin niteliği sorunu (b) Ahlâksal bakımdan doğru eylemin neliği (mahiyeti) sorunu (c) Ahlâksal değer yargılarının neliği sorunuyla ilgilidir ![]() ![]() (a) Ahlâksal buyruk ve taleplerin varoluşunu sağlayan şeyin, bu buyruk ve taleplerin tüm normal insanlarca herhangi bir biçimde yaşanmış olmaları olduğu konusunda bir uzlaşım vardır ![]() ![]() (I) Bazı etikçiler, ahlâksal buyruk ve taleplerin yaşanmasında (içsenmesinde) ahlaksal değerlerin sezgisel bilgisinin rol oynadığını, bu değerlerin yaşadığımız dünyanın birer parçası olduklarını, insanlar bu değerlerin bilgisine sahip olsalar da olmasalar da, bu değerlerin belirleyiciliklerine devam ettiklerini söylerler ![]() (II) Bazıları ise dünyanın böyle değerlerle bezenmiş olduğuna asla inanılamayacağını söyleyip, ahlâksal buyruk ve taleplerin insanın kendisinden çıkan şeyler olduklarını belirtirler ve ahlâkiliğin kökenini insan aklında görürler ![]() (III) Bazıları içinse, insanlar kendi doğal durum ve gereksinimlerine uygun olarak belli bir şeye (mutluluğa) ulaşmaya çabalarlar ![]() (IV) Yine başka kuramlar, ahlâksal buyruk ve taleplerin herhangi bir biçimde temellendirilmesi işinden kaçınırlar ve ancak, bu tür buyruk ve taleplerin yaşama nasıl geçmiş olduklarını açıklamakla yetinirler ![]() ![]() (b) Bu yorumlara koşutluk içinde, bir eylemi ahlâksal bakımdan doğru bir eylem yapan şeyin ne olduğu konusunda da çeşitli görüşler ortaya çıkar ![]() (I) Bazılarına göre, bir eylemin ahlâksal bakımdan doğruluğu, her zaman, bu eylemle ilgili özel niteliklere bağlıdır ![]() ![]() (II) Bazılarına göre, ahlâklılığın tek bir karakteristiği vardır ve tüm eylem türleri için aynıdır ![]() ![]() (III) Bazıları ise, bir eylemin ahlâksal bakımdan doğru olmasının, eylemin, başkalarının gözünde kişiyi psikolojik yoldan tatmin etmesine (örneğin bireyin kendisine değer verildiğini hissetmesi) bağlı olduğunu söylerler ![]() (c) Bunlara karşı, temel problem, ahlâksal değer yargılarının neliğini araştırmak olarak ele alınabilir ![]() (I) Böyle yargılar içinde, ahlâksal değer niteliklerinin bilgisinin dile getirildiğini savunurlar ![]() ![]() (II) Bazıları ise ahlâksal değer yargılarına sadece bir amaç göstererek yapılan eylemlerin yararlılığını dile getiren ifadeler olarak bakarlar ![]() (III) Daha başkaları ise, değer yargılarının bireyin psişik yapısından kaynaklanan şeyler olduklarını söylerler ![]() Ahlâksal değerler bağlamında vicdan problemi de etik problematiğin çok tartışılan bir konusunu oluşturur ![]() (I) ya bize ödevler koyan aklımızın son başvuracağı yer (II) ya eğitimin (III) veya toplumsal gelişmenin bir ürünü olarak görülür ![]() (IV) Teolojik etikte ise, vicdan, "tanrının içimizdeki sesi' dir ![]() |
![]() |
![]() |
|