Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Ansiklopedisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ahilik, kültürü

Ahilik Kültürü

Eski 10-06-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ahilik Kültürü





Türklerin tarihi aslında bin yıl ile sınırlı değildir Bilinen en eski insanlık tarihine kadar uzanır Oğuz HanlığıUygur devleti Göktürk devleti Hun devleti MÖ 4000 yıldan beri devletini ve kültürünü yaşatmaktadır Dünyamızda bu süre içerisinde birçok devletler kurulmuş kültürler yaşamış bunlardan birçoğu yıkılmış ve kaybolmuşlardır Türklerin altı binyıldır tarih sahnesinde oluşunun önemli bir sebebi kültür değerlerini korumalarından ileri gelir Bu kültür değerlerinin özü Ahilik Kültürü biçimine dönüştüğü XI yüzyıldan sonra yeni bir anlayışla devam eder



Tarih boyunca Türkler daima iyiyi güzeli aramışlar ve bulduklarında da tereddüt etmeden almışlardır Türklerin İslamiyet?e geçmeden önceki kültür değerleri bile bugün birçok ülkede görülememektedir Tarihi araştırmalarda o dönemde insan haklarına saygı kadının toplumdaki saygın yeri misafirperverlik bir tehlikeye karşı birlik oluşturmak dayanışma yardımlaşma gibi birçok insani değerlerin bugünkü tabiri ile evrensel değerlerin mevcut olduğunu görüyoruz

Türkler bu değerler ile mücehhez olarak çağın en yüksek medeniyetini kurmuşlardır Dünyada pek çok dinlerinançlar ile karşılaşan Türkler bazılarını denemişler fakat kendilerine en uygun gelen İslam dinini kabul etmişlerdir Bu dini seçerken hiçbir zorlama hiçbir baskı yapılmamış kendi istekleri ile bu yüce dine geçmişlerdir

Ahilik tüm bu değerleri kaynaştıran ve hayata geçirilmesini sağlayan bir yeniliktir Türklerin ?Rönesans?ıdır

Ahilik anlayışı toplumda yaşayan fertleri birbirine yaklaştırmak ve aralarında dayanışma kurulmasını sağlamaktır

Bir toplumda birlik ve dayanışmayı sağlayan en önemli unsur müşterek değerlerin korunması ile mümkündür Türklerin Anadolu?da bin yıldan beri varlığını sürdürmelerindeki sır Ahilik anlayışı içerisinde bu değerlere saygı göstermeleridir

Bu anlayışa göre din dil ırk farkı gözetmeksizin herkese eşit muamele yapılmıştır Bir toplumda sosyal tabakalaşma olabilir Kimi zengin kimi fakir olabilir; fakat ikisi arasındaki fark fazla olmamalıdır Ahilik zenginliğe karşı değildir Çalışmak ve üretmek alın teri ile kazanmak Ahilikte bir ahlak kuralıdır Bunun için herkesin mutlaka bir mesleği ve işi olmalıdır Ahilik halkın sırtından geçinenlere bir köşeye çekilip miskin miskin oturanlara karşıdır

Ahilikte iş ve meslek ahlakı kabul edilmesi mecburi kurallar haline gelmiştir Kendinden önce başkalarını düşünmek ve kollamak hak ettiğinden fazlasını istememek kanaat ve tevazu ölçüleri içerisinde ?hırs? ve ?tama?dan uzaklaşmak kendi yeteneğine uygun bir işle meşgul olmak sanatını mutlaka bir 3 üstaddan öğrenmek ve birliğin beraberliğin korunması için dayanışma içerisinde bulunmak ahiliğin mutlaka uyulması şart olan ahlak kaideleridir Bu kaideler Ahileri tekke ve türbelerde çöreklenerek el açıp halkın kutsal duygularını sömürerek onların sırtından bedava geçinen a***** zümrelerden ayıran farklardır Ahiler yeniliğe açık insanlar olup halka sanat meslek ve genel bilgiler öğretmek için var güçleriyle çalışırlar

Bu bakımdan Ahiliğin eğitimcilere ışık tutacak önemli özellikleri vardır

Ahilik sisteminde işyerinde çalışanlar ile çalıştıranlar arasında pek fark olmadığı gibi aralarında baba-oğul ilişkileri vardır İşyeri aynı zamanda sanatın ve ahlakın öğretildiği bir okuldur Burada üretilen mal belli bir ihtiyacı karşılayacak şekilde kusursuz ve tam olarak üretilir Emeğin karşılığı çalışanının alın teri kurumadan ödenir İşyerlerinde çalışan ve çalıştıranlar dayanışma içerisindedir Bu uygulama emek ve sermaye?nin barışık olduğu bir model oluşturur

Günümüzde toplam kalite müşteri beklentileri tüketici korunması standart üretim gibi kavramların önemi yeni yeni anlaşılmaya başlanmıştır Bugün kaliteli üretim için başvurulan ve Toplam Kalite Yönetimi dediğimiz tedbirlerle tüketicinin daha ucuz daha kaliteli mal alma imkânı doğmuştur

Ahilik sisteminde bir malın üretimden tüketicinin eline geçene kadar üretimin her safhası bütün çalışanların sorumluluğu altındadır Çıraklar kalfalar ve ustalar hep birlikte malın kalitesinden sorumludur Ayrıca oto kontrol sistemi ile malın kalitesi sürekli denetlenir Bugün de toplam kalite yönetimi kapsamında kalitede mükemmellik verimlilik hatasız üretim kalite güvenliği ülke ve uluslararası standartlara uyum ISO 9001tüketiciye cevap verme hattı tüketici tatmini gibi konular henüz yeni yeni işyerlerinde gündeme gelmeye başlamıştır Üretime katılan her kademedeki personelin eğitimi işletme içi tüm personelden faydalanma tam kapasite çalışma gibi tedbirler yanında işyerinde her türlü üretim ve hizmetlerden işyeri çalışanları sorumlu 4 tutulmaktadır

Ahilik düşüncesinin kurduğu Ahi Birlikleri?ni batıdaki ve doğudaki benzer teşkilatlardan ayıran özellik din adamlarının da devlet adamlarının da Ahiler üzerinde herhangi bir etkisinin olmayışıdır Bunun sonucu olarak Ahilik sivil toplum kuruluşlarının en eski bir modelidir Ahiler daima toplum yararına hizmet yapmışlardır

Bugün görülen bazı sivil toplum kuruluşları gibi halkı bölmemişler halka ve topluma zararlı faaliyetlerde bulunarak yalnız kendi üyelerinin menfaatini korumamışlardır Bugün sivil toplum kavramı demokrasinin vazgeçilmez bir unsuru olarak kabul edilmekte ve resmi otoritenin karşıtı bir örgütlenme olarak algılanmaktadır Devlete karşı gelmek devletin kurumlarını tahrip edenlerden yana gözükmek sırf demokrat gözükmek için bu kurumlara destek vermek Ahiliğe ters düşer

Devlet olmaz ise sivil toplum kuruluşunun da olamayacağını bilmemek en büyük cehalettir Sivil toplum kuruluşlarının görevi halkın ihtiyacı ve mutluluğu için devletle beraber devlete yol gösterici olmaktır

Ahilerin kendi üyeleri ile devlet ve toplumdaki fertler arasındaki ilişkilerde daima ?demokratik ve laik? anlayış hâkim olmuştur Ahiler seçmede seçilmede ve idarede tamamen demokratik bir sistem içinde yaşarlardı Keyfilik şahsi ihtiras ve emellere kesinlikle yer verilmezdi Teşkilatın hak ve adalet ölçülerine riayet ederek toplumda saygın bir yer kazandıkları ve topluma hizmette kusur etmedikleri devletle halk arasındaki koordinasyonu sağladıkları için Ahi başkanı devlet başkanının ayağına gitmemiş devlet başkanı Ahinin ayağına gelmiştir

Fransa?da otoriter yapıyı yumuşatmak ve yönetimle vatandaş arasındaki ilişkileri iyileştirmek üzere on beş yıl önce kurulan ?Ombudsmanlık? kurumu Avrupa Birliği anlaşmasında ele alınmıştır Topluluk üyesi ülke vatandaşlarının yeni sisteme entegrasyonunda otorite ile halk arasında doğacak anlaşmazlıklarda arabulucu rolü oynamak ortaklık kurumları arasında güven ilişkilerini güçlendirmek ayrıca vatandaşın şikâyetlerini 5 kabul ederek ortaklık kurumlarının demokratik işlemesini sağlamak amacı ile ?Avrupa Ombudsmanı? kurulmuştur

Bu kurum aslında 1809 yılında yöneticiler ve yargıçlar hakkında yasal soruşturma yapmak üzere İsveç?te kurulan Ombudsmanlık kurumunun bir devamıdır Dünyamızda yaklaşık yüz yıl önce kurulan ve Avrupa Birliği?ne örnek bir kurum olarak yaşatılan bizim de belki her şeyde olduğu gibi kötü bir taktikçilikle Avrupa?da var diye hemen bu senenin başında ithal ettiğimiz bu kurumun daha orijinalinin yeni yüz yıl önceki Ahilik sisteminde mevcut olduğunu bilmiyoruz

Almanya?nın kalkınmasında Sanayi üretim birliklerinin önemli rolü olduğu bu birliklerin eğitim ve teknik eğitime büyük önem vermelerinden araştırmalarla elde edilen buluşların üretime uygulanmasından bankaların bütün kaynakların sanayi emrine verilmesi ve devletin yönetici yüksek memurlarının bu birlikleri desteklemesi sayesinde Ortaçağ geriliğinden kurtularak kısa zamanda büyük ve zengin bir ülke haline geldiği bilinmektedir Benzer uygulama Osmanlı?daki Ahi Üretim Birlikleri?ndeki eğitim sistemine orta sandıklarını sanayi emrinde kredi kuruluşu olarak hizmet verilmesine benzemektedir Nitekim Almanya?ya Sanayi Birliklerini tetkik için giden bir heyetimizin Alman kalkınmasının sırrının ne olduğuna dair sorusuna bir yetkilinin cevabı ?Siz buraya boşuna gelmişsiniz Eğer dört yüz yıl önceki Osmanlı?daki Ahi Üretim Birliklerini incelemiş olsaydınız bizim nasıl kalkındığımızı öğrenirdiniz? olmuştur

Gazeteci Yazar Hasan Pulur?un 21081992 tarihinde Olaylar ve İnsanlar köşesinde ?Almanların mesleki eğitim sistemlerine yüzyıl önce Osmanlı?daki Ahilik sistemini örnek aldıklarını? yazmıştır

Japon sanayileşmesi vazife şuur?u ve iş ahlakının samurayların geleneksel değerleri ve Konfüçyüs?ün felsefesine dayandırılması sonucu elde edilen başarılarla gerçekleşmiştir

Japon Sanayi Birlikleri Alman Sanayi Grupları Birlikleri?nin sistemini alarak kendi gelenekleri ile birleştirmek suretiyle kalkınmışlardır Aynen Alman Sanayi Birlikleri?nde 6 olduğu gibi gençleri sıkı bir iş disiplini ve güçlü bir ahlak eğitim vererek yetiştirmişlerdir

Japonya?da işçi işveren arasındaki münasebetler aynı ailenin iki ferdi arasındaki münasebete benzer Birbirine saygılı ve dayanışma içerisindedirler İşyerinde tam dürüstlük ahlaklılık ve özveri ile çalışmak her Japon gencinin ideali olmuştur Ülkesi için çalışmayı her şeyin üstünde gören bu zihniyet Japon kalkınmasının en önemli dinamiği olmuştur Bu bilgiler ışığında Japonların kalkınmasında Ahiliğin temel kaidelerini oluşturan benzer değerler etkili olmuştur diyebiliriz

Ülkemizde yeni yeni kurumsallaşan Rekabet Kurulu Patent Enstitüsü Kosgeb Reklâm Kurulu yanında Ticaret ve Sanayi Odaları İşçi ve İşveren Sendikaları Kooperatifler Esnaf Odaları Belediye Bağ-Kur gibi sosyal hizmet veren kurumlar Ahilik sisteminden günümüze yansıyan kuruluşlardır

2000′li yılları yaşadığımız şu günlerde Ahiliğin ahlak ve çalışmaya ait prensipleri kısaca Ahilik felsefesidünyamızda ilerleyen toplumların modeli olacaktır Bu görüş bir kehanet değildir Bugün nasıl ki kalkınmış birçok ülkede Ahilik prensiplerinin izlerini görüyorsak yarın da ilerlemiş toplumların yükselmesinde Ahilik ilkelerinin önemli rol oynadığı görülecektir

Ahiliğin Tanımı Ahilikte Yarenlik Ahilikte YarenlikAhiliğin Özellikleri

Modernizm hangi noktaya ulaşırsa ulaşsın teknoloji hangi sınırları zorlarsa zorlasın çağın adı atom çağı uzay çağı bilgi çağı güç çağı? ne olursa olsun ?insan? olgusu var oldukça değişmeyen değişmesi mümkün olmayan değerler vardır Bu değerler manzumesi şu veya bu din o veya bu millet şuradaki veya buradaki devlet farkı olmaksızın topyekun insanlığın müşterek değerleridir Dürüst olmak çevreye faydalı olmak iyi huylu olmakdoğru sözlü olmak âdil olmak munis ve merhametli olmak gibi insanî vasıflar; hürriyet adalet eşitlik gibi sosyal kazanımlar bu değerler manzumesinin ilk çırpıda akla gelen unsurlarıdır Zamanın ortamın ve türlü şartların tesiriyle bu değerler kimi devirlerde zayıflayabilir hatta toplum nezdinde değersiz ve gereksiz şeyler olarak algılanmaya da başlanabilir Bu durum o değerlerin işlevini yitirdiğinin değil o zihniyetteki toplumlarda bir sorun olduğunun göstergesidir

İşte insanı insan toplumları üstün yapan bu artı değerler sistemi hem bir yapılanma modeli hem de bir inanç ve kabuller sistemi olarak Ahilikte karşımıza çıkmaktadır Bu yüzdendir ki Ahilik müşterek Şark-İslâm medeniyetinde yeşeren 13 yüzyıldan itibaren Anadolu?nun her bir tarafında sevgi ve sempati odağı olmuşbütün çağdaş ve uygar milletlerin / devletlerin benimsemesi gereken ?insan? odaklı cihanşümul prensipler manzumesinin adıdır

Günümüzün yükselen değerlerinin önemli bir kısmının özünde Ahiliğin temel ilkeleri yatmaktadır Tüketici hakları sivilleşme kooperatifçilik çeşitli meslekî kuruluşların varlığı gibi kavramları Batı?ya aktaran birikimAhilik kültürüdür Ne var ki bütün bunların yüzyıllar sonra bize dönüşü Batı kisvesine bürünmüş bir hâlde olmuştur Fakat öz değerlerine yabancı sözde aydınlarımız ?Onlarda ne varsa iyidir? düşüncesinden hareketle bahsettiğimiz bu değerlere sarılırken varisi oldukları değerlere arkalarını dönmüşlerdir

Ahilik gerek yapılanma modeli gerekse inanç ve değerler sistemi bakımından çok yönlü bir yapı arz eder Ahiliğin bu cephelerini başka bir ifadeyle kaynak ve işlevlerini kabaca dinî-tasavvufî siyasî-askerî sosyalkültürel cepheler olarak sınıflandırabiliriz Ahilikte şüphesiz din ve tasavvuf çok önemli iki öge konumundadır Hatta denilebilir ki Ahiliğin inanç ve kabuller sistemi aslında dinî prensiplerden başka bir şey değildir Fakat bütün bu tesirler Ahilik yapılanmasını bir dinî kurum yada tarikat kabul etmeye kifayet etmez

Ahilik ferde yönelik öğüt ve yaptırımları da bulunmakla birlikte esas itibariyle ?ferdî? değil ?içtimaî?dir Çekememezlik ve dedikodudan kaçınmak cömert şefkatli ve merhametli olmak herkese iyilik yapmak ve iyiliklerini istemek vs gibi onlarca prensip esasta ferdî olmaktan ziyade içtimaî yani toplum hayatını düzene sokucu mahiyette düsturlardır Fakat bu içtimaî oluşta ne kişi topluma ne de toplum kişiye ezdirilmiştir Ahiliğin sosyal dayanışma ruhu sayesinde ?? devletin hiç bir tesiri olmadan; şehir esnafı ve halkı kendi kendisini idare ediyor en küçük bir suistimal yolsuzluk ve ananeye aykırı harekete fırsat verilmiyordu? İşte esas olan da budur Osman Turan hocanın ?halkın kendi kendini idare etmesi? şeklinde tarif ettiği her türlü hırsızlık yolsuzluk düzensizlik ve anarşiden soyutlanmış ezen ve ezilenin olmadığı dört başı mamur bu yapılanma Yeni Dünya Düzeni?nin de kayda değer bir alternatifi konumundadır

Ahilik kurum olarak tarihe mal olmuş diğer birçok kurum ve zihniyet gibi işlevini tamamlamış ve devrini kapatmıştır Ne var ki Ahiliğin toplumlar ve devirler üstü prensipleri zaman zaman revaçtan düşse de asla ölmez prensiplerdir Sadece ferdî kemale erme noktasında değil gerek devletlerin kendi bünyelerindekigerekse uluslararası düzeyde toplumsal barışın sağlanmasında Ahilik prensipleri çok ciddî ve göz ardı edilmemesi gereken bir ?model? konumundadır

Bu itibarla Ahilik yalnızca Türk insanının değil bütün dünya toplumlarının örnek alması gereken bir insanlık ve ahlâk sistemidir?

Ahi Kelimesinin Anlamı Kökeni Tanımı

?Ahi? kelimesinin kaynağı hakkında iki farklı görüş vardır: Bunlardan biri kelimenin Arapça ?kardeşim? demek olan ?ahî? kelimesinden ikincisi ise Dîvânu Lugâti?t-Türk ve Atabetü?l-Hakâyık gibi kaynaklarda geçen ve ?eli açık cömert? anlamlarına gelen Türkçe ?akı? kelimesinden geldiği görüşüdür Ahi kelimesinin Türkçe kökenli olduğunu ileri sürenlere göre ?akı? kelimesi Türkçede çok görülen bir ses olayı olan (k > h) değişimiyle ?ahı? şekline dönüşmüş ve nihayet ?ahi? olmuştur Dilimizin kuralları içinde bu ses olayının birçok örneği vardır

Bir kavram olarak ise Ahilik İslâm dünyasında Abbasi halifesi Nâsır Li-dînillâh tarafından kurumlaştırılan ?fütüvvet? kurumunun Anadolu?da 13 yüzyıldan itibaren millî ve yerli unsurlarla donanmış bir şeklidir

Ahilik Türk esnafının hayat anlayışına ve dünya görüşüne uygun olması sebebiyle daha çok esnaf arasında gelişmiş olmakla birlikte esnaf dışından da çeşitli meslek erbabını bünyesinde barındıran Ahi Evran-ı Velî önderliğinde Anadolu?da Anadolu dışında Balkanlar Orta Doğu ve Kafkaslar?a kadar yayılan sivil bir yapılanmanın adıdır

Daha geniş bir açıdan bakacak olursak Ahilik; temel kaynakları olan ?fütüvvetnâmeler?de yer alan insanî erdem ve prensipleri benimsemek ve savunmak esasına dayalı bireylerin kişilik ve ahlâk bakımından da donanımlarını amaçlayan bir ?insanlık kurumu?dur

Ahilik Kültürü Haftası İle İlgili Özdeyişler Vecizeler

- Birlikten kuvvet doğar

- Bir elin nesi var iki elin sesi var

- İyiliğe iyilik her kişinin karı Kötülüğe iyilik er kişinin karı

- Tek kanatla kuş uçmaz

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.