|
|
Konu Araçları |
ata, bilgi, hakkında, hangileridir, misiniz, nelerdir, sporları, sporlarımız, verir |
Ata Sporlarımız Hangileridir? Ata Sporları Nelerdir? Hakkında Bilgi Verir Misiniz? |
09-11-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Ata Sporlarımız Hangileridir? Ata Sporları Nelerdir? Hakkında Bilgi Verir Misiniz?Ata Sporlarımız Hangileridir? Ata sporları Nelerdir? hakkında bilgi verir misiniz? Ata Sporlarımız Hangileridir? Ata sporları Nelerdir? hakkında bilgi verir misiniz? ATA SPORUMUZ-Cirit(Çavgan) Cirit, bir diğer adı ile Çavgan; Türklerin yüzyıllardan beri oynadıkları bir Ata sporudur Türkler bu Atlı oyunu Orta Asya dan günümüze taşımışlardır 16 yüzyılda bir savaş oyunu olarak kabul edilmişti 19 yüzyılda Osmanlı ülkesi ve sarayının en büyük gösteri sporu ve oyunu oldu Cirit aynı zamanda tehlikeli bir oyun olması sebebi ile 1826 yılında II Mahmut tarafından yasaklanmıştır Daha sonraları tekrar popüler bir gösteri oyunu olarak yaygınlaştı Bugün Anadolu'da pek çok ilimizde ilgiyle izlenen ve oynanan Cirit oyunu ve kuralları şu şekildedir: Cirit , 120x40m'lik beyaz çizgilerle bölünmüş bir alanda oynanır Oyun süresi 35 dakikalık 2 devreden toplam 70 dakikadır Oyun alanının boyu 32 m Eni 40m Arkasındaki yasak alan 6m, alay durağı 6mdir Cirit sopası uzunluğu 110 cmdir Alay Durağı: Takımın tek dizi halinde durduğu 6m derinliğindeki bölge Yasak Alan: Alay durağı ile atış sahası arasında çizgilerle sınırlı orta sahaya 5m derinliğindeki alandır Burada karşı takımdan 2 atlı bulunabilir Fazlasına eksi bir puan verilir Atış Alanı: Yasak alanın son çizgisinden oyun alanının ortasına 7m derinliğinde alandır Alaya hücum eden sporcu bu alana girip cirit atma mecburiyetindedir Bunun dışında atış yaparsa eksi bir puan alır Her takım 7 atlıdan oluşur Her takımın 2 yedek oyuncusu vardır Bunlar hakeme haber vermek koşulu ile oyunun herhangi anında değişim yapabilir Oyundan çıkan bir daha oyuna giremez Oyun puanlamalara göre sonuçlanır Eksi puanlar artı puanlardan çıkarılır Toplam puanı yüksek olan takım galip sayılır PUAN ALINAN HAREKETLER: -Alay durağında ve oyun esnasında isabetli her türlü cirit vurmaya 6 puan-Rakibi yakalamaya ve önünü kesmeye 3 puan -Eyeri boşaltarak rakibin cirit'ini boşa çıkartmaya 3 puan -Rakibin cirit'ini oyun alanında tutmaya 3 puan EKSİ PUAN ALINAN HAREKETLER: - 5 m'den yakın mesafeden cirit atmak -3 puan - Atını rakibine kasten çarptırmaya - 3 puan - Ciritle kendi atına da olsa kasten vurmaya -3 puan - Atı ile karşı alaya girmek -1 puan - Yan çizgi ihlali -1 puan - Atış sahası dışından atış yapmak -1 puan - Karşı alaya 45 sn içinde hamla yapamamak -1 puan - Erken çıkış -1 puan - Attan düşme -3 puan - İkinci kez attan düşme -6 puan - Karşı alaya kasten dalma -3 puan - Hakemlerin kararına itiraz eden ve disiplinsizlik sergileyen oyuncu ihtar alır, tekrarında ise oyundan ihraç edilir |
Ata Sporlarımız Hangileridir? Ata Sporları Nelerdir? Hakkında Bilgi Verir Misiniz? |
09-11-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Ata Sporlarımız Hangileridir? Ata Sporları Nelerdir? Hakkında Bilgi Verir Misiniz?Güreş Nedir : Türk spor tarihinde engin, Türk spor geleneğinde zengin bir yere sahip olan güreş sporu, insanlık tarihi kadar eski bir geçmişe sahiptir Bütün sporların prototiplerinde olduğu gibi, güreşte eski devirlerde savaşa hazırlık amacıyla yapılmaktaydı Eski Türklerde de bu amaç var olmakla birlikte özel ve genel toylarda (şenlikler/ merasimler), yuğ (yas) merasimlerinde, pazar ve panayır yerlerinde, yaylada konup göçüşlerde ve her türlü buluşma ve kaynaşma yerlerinde yapılmıştır Diğer bir bakışla güreş, Türkler de siyasi ve askeri, dini, sosyal ve kültürel bir çok fonksiyonların yerine getirilmesinde en önemli aksiyonlardan biri olmuştur Ayrıca, sosyo-kültürel ve sosyo-ekonomik yapı ve yaşayışında ayrılmaz bir parçası görünümünü almıştır Dolayısıyla sosyal bütünleşmeye ve sosyalleşme sürecine de büyük katkılar sağlamıştır Böylece eski medeniyetlerin hemen hepsinde görülen güreş sporu, hiçbir zaman Türklerde ki kadar çok yönlü fonksiyonları icra etmemiştir (Balgambayev,1981) IXX asrın ortalarından itibaren çağın değişmesine ve gelişmesine paralel olarak, Türk Güreşi de bünyesinde bulundurduğu bu çok yönlü fonksiyonların bir çoğunu, belki de tamamına yakınını kaybetmiştir Ancak, spora olan ilgi bütün dünyada gün geçtikçe daha da artmıştır Milli düzeyden milletlerarası düzeye çıkan ve uluslar arası spor halkasına eklenen branş sayısı her gün biraz daha artmıştır Bunun en bariz örneği; İlk modern olimpiyatta (1886) yapılan spor branşları ile son olimpiyatta (2000) yapılan spor branşları sayılarında ki artışla görülebilmektedir Olimpiyatlara katılan ulus sayısı da buna paralel olarak artmıştır Fakat, milli düzeyden milletlerarası düzeylere çıkan sporlarda daha ziyade gelişmiş ülkelerin ağırlıkları görülmektedir Bu durum sporun milletlerarası kültürel temaslarının yanı sıra, milletlerin birbirlerine siyasi ve kültürel propaganda yaptıklarını da göstermektedir Milletlerarası spor halkasına yeni bir spor ekleyen uluslardan daha fazla, geçmişte bünyesinde bir çok sporu barındıran Türkler, bırakın bu sporları milletlerarası spor halkasına eklemeyi; milli kültür halkası için de bile yeterince barındıramamışlardır Zamanla bir takım gelenekler ortadan kalkmış veya orijinalliğini yitirmiştir Bu durum telafisi mümkün olmayan kayıplara yol açmıştır Türk kültür hayatında büyük öneme haiz olan geleneksel güreşlerde, bu durumdan kendisine düşen payı almıştır Kahramanmaraş yöresinde yakın tarihe kadar çok yaygın olan Şalvar Güreşi vardı ki, bu güreş her bakımdan günümüz minder güreşi ( özellikle serbest güreş) için çok önemli bir altyapı potansiyeliydi Fakat, senede bir kez çok zorluklar altında ancak yapılabilmektedir Yine Geleneksel Spor Dalları Federasyonu’na (GSDF) bağlı olarak Gaziantep ve Hatay yörelerinde yapılan Aba Güreşleri bulunmaktadır Günümüzde az da olsa hala yapılmakta olan bu güreşlerden özellikle Hatay yöresinde yapılanı; günümüz Orta ve Kuzey Asya ile Kafkasya da hala çok yaygın olarak yapılan ( Abbotov, 1991; Bektenov ve Musim, 1978) aba güreşleriyle her bakımdan aynilik ve orijinallik taşımaktadır Bu güreşlerin çok önemli bir yanı da, eski Türk geleneğinde olduğu gibi hala Orta ve özellikle Kuzey Asya Türk halklarının bayanlarının da yapmış olmalarıdır Hatay usulü aba güreşlerinin diğer bir önemli yanı da, minder güreşiyle teknik ve fizyolojik açıdan benzer oluşudur Bu bağlamda aba güreşi; hem alt yapı ve potansiyel açıdan hem de Türk bayan güreşini kalkındırmak bakımından önem arz ettiği görülebilmektedir Güreş Federasyonu (TGF)’na bağlı olarak organize olan Karakucak ve yağlı Güreşlerde bulunmaktadır Bunlardan karakucak güreşleri eskisi kadar yoğun yapılmamakla birlikte; eskiden beri serbest güreşin bölgesel potansiyelliği ve başarı grafiği ile paralel bir seyir izlediği bilinmektedir Bu durum, karakucak güreşlerinin nazari-dikkate alınmasını gerektirmektedir Yağlı Güreş yukarıda adı geçen aba, şalvar ve karakucak güreşleri kadar geleneksel Türk unsurlarını, rituel sujeleri vs bütün proto özellikleri üzerinde taşımamaktadır Aynı zamanda minder güreşlerine de bir alt yapı görünümünde değildir Çünkü yağlı güreş fizyolojik açıdan minder güreşleriyle farklılık göstermektedir Ancak, yağlı güreşin günümüzde dahi bazı bölgelerde birinci lig futbol derbi maçları kadar bir sektörü bulunmaktadır Bu açıdan göz ardı edilmemesi kanaati hasıl olmaktadır Minder güreşi (serbest ve Greko-Romen), Türkiye ye ilk geldiği yıllarda klasik (geleneksel) güreşlerin gölgesinde kalsa da, kısa sürede kendisini toparlamıştır 1970’li yıllara kadar ülkenin en popüler ve sektörel bir sporu olan güreş, ondan sonraki yıllarda bu popülaritesini yavaş-yavaş yitirmiştir Günümüzde çok şeyde olduğu gibi sporun popülaritesi de kitle iletişim araçlarına bağlıdır Medya diye tabir edilen bu araçların Türk güreşine yeterli düzeyde yer vermediği açıktır Buna sebep olarak Türk güreş camiası veya FILA gösterilebilir Ancak, şöyle bir geriye dönüp bakıldığında; Türkiye’yi yurt dışında en iyi temsil etmiş branşın güreş sporu olduğu açıkça görülecektir Dünyanın en büyük organizasyonu olan Olimpiyat oyunlarında şimdiye kadar Türkiye’nin aldığı toplam altın madalya sayısı 33’dür Bunun 27’si güreşten gelmiştir Dünya ve Avrupa Şampiyonalarında güreşin getirdiği altın madalya sayısı ise, yaklaşık bunun altı katıdır Güreş camiasının bütün sporlara çok iyi gözle baktığı; güreşçilerin komple sporcu oluşlarıyla da ortadadır Fakat, uluslararası düzeyde Türkiye ye hiç şampiyonluk yaşatmamış branşları saatlerce, günlerce, aylarca ve hatta yıllarca medyadan seyrederken; bu denli başarı kazandırmış güreşi, hiç denecek kadar az görmek veya hiç görememek; hem Türk güreş severleri üzmekte hem de Türk güreşinin bu ilgisizliği hakketmediği kanaati hasıl olmaktadır Bazı yabancı uzmanların güreşe en yetenekli ve istekli insanların başında Türklerin geldiğini hem teoride (Sımakov,1984) hem de pratikte (Sapunov, 2001) belirtmektedirler Türkiye de güreş sporunu yapacak çağda insanların çokluğu ve bu spora istekli pilot bölgelerin sıklığı herkes tarafından bilinmektedir Bura da yetkili ve ilgililere, Türk güreşini dünyada hak ettiği yere getirebilmek için, maddi manevi imkanları en iyi şekilde değerlendirmek kalmaktadır Elbette ki bu işte kolay değildir Güreş alanıyla ilgili akademisyen ya da uzman kişilerin samimi veya özverili olmalarının da yeterli olmadığı anlaşılmaktadır Part-Time çalışmalarla Türk güreşinin bir yerlere gelemeyeceği özellikle son beş yılda yeterince anlaşılmıştır Bütün olumsuzlukları olumlu yöne çevirmek; mevcut potansiyelleri en verimli veya başarılı hale getirmek; aynı zamanda profesyonellik gerektirdiği açıktır Alanında uzmanlaşmış kişi veya akademisyenlerin zamanlarının tamamını veya bir çoğunu Türk güreşine ayırmalarının gerekli olduğu anlaşılmaktadır |
|