![]() |
Türk Dil Kurumu Nedir? Türk Dil Kurumunun Amaçları Nelerdir? |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Türk Dil Kurumu Nedir? Türk Dil Kurumunun Amaçları Nelerdir?Türk Dil Kurumu nedir? Türk Dil Kurumunun Amaçları nelerdir? Türk Dil Kurumu nedir? Türk Dil Kurumunun Amaçları nelerdir? TÜRK DİL KURUMU Her şeyden önce dil, kişiler arasında en etkin, en doğal ve sürekli iletişim aracıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Türkçe, yeryüzünde konuşulan dillerin ayrıldığı 5 büyük gruptan Ural-Altay-Dilleri arasında yer almaktadır ![]() ![]() ![]() Hangi kökende gelirlerse gelsinler, dillerin başlangıçtaki niteliklerini, söz varlıklarını olduğu gibi sürdüremedikleri görülmektedir ![]() ![]() ![]() Türkçe’nin, tarihin ilk dönemlerinden başlayarak Türklerin konuştukları bir dil olduğu bilinmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türklerin o yüzyıldan başlayarak İslamiyet’e girmeleri, dili de, iki yabancı dilin Arapça ve Farsça’nın etkisi altına sokmuştur ![]() ![]() ![]() Anadolu’daki Arapça ve Farsça baskısı, Osmanlı Devleti’nde üç alanda geçerli dil olarak Türkçe’nin kullanılması resmi dil sorununu belirli ölçüde gidermişti: sarayda, divanda ve şer’i mahkemelerde Türkçe kullanılması bilimsel yapıtlardan bir kısmının Türkçe yazılmasını da desteklemişti ![]() ![]() ![]() ![]() Yazı ili ile konuşma dili arasındaki ayrılık giderek artarken, kültürel ve toplumsal gereksinmeler XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gerçekten de karma Osmanlıca bir bilim dili olamamış, yalnızca bir yazım ve şiir dili olarak kalmıştı ![]() ![]() ![]() ![]() Yazı dilinin aldığı biçim ve içerik, yalnız öz dilleri Türkçe olmayan Osmanlı uyrukluların değil, imparatorluğun kurucusu Türklerin bile devlet dairelerinde işlerini gördürmelerini ve yürürlüğe konulan yasaları, verilen kararları anlamalarını olanaksız kılmıştır ![]() ![]() İmparatorluktan ulusal devlete geçildikten sonra ulusal bütünlüğü sağlamak ve çağı yakalamak için dil sorununu da çözmek artık kaçınılmaz olmuştu ![]() ![]() ![]() ![]() Ancak dil konusunda bağlayıcı bir yasa çıkarmanın hukuk kurallarıyla bağdaşmadığı düşünülerek bu öneri kabul edilmemişti ![]() ![]() Dil konularıyla uğraşacak bir kurul oluşturulması, 1926’da Milli Eğitim Bakanlığı kuruluş yasası görüşülürken gündeme gelmişti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türk Tarih Kurumu’nun başarılı çalışmaları da dikkate alınarak Atatürk’ün önerisiyle ona benzer bir dil derneğinin kurulması uygun görülmüştü ![]() ![]() ![]() Türk Dili Kurumu’nun üye sayısı Türk Tarih kurumu gibi sınırlı tutulmamıştı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Derneğin amacı, Türk dilini, ulusal kültürümüzün eksiksiz bir anlatım aracı durumuna getirmek ve ikinci olarak da Türk dilini, çağdaş uygarlığın önümüze getirdiği tüm gereksinmeleri karşılayacak bir yetkinliğe erdirmek olarak belirtilmiştir ![]() Türk Dil Kurumu, Atatürk döneminde ve ondan sonra da çeşitli siyasal dalgalanmalara karşın çalışmalarını kuruluşunda saptanan amaçlar doğrultusunda sürdürmüştür ![]() ![]() Bu birinci kurultaydan sonra, yukarıda zikredilen kollar vasıtasıyla kurultayın tespit ettiği programın yönetim kurulu uygulanmaya başlanmıştır ![]() ![]() ![]() Bu amacı gerçekleştirmek için yapılan girişimlerin tümüne birden Dil Devrimi denildi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İkinci dil kurultayı, birincisinden iki yıl sonra, 18-23 Ağustos 1934’de yine Dolmabahçe sarayında toplandı ![]() ![]() ![]() Bütün terimlerin Türkçe köklerden türetilmesi, türetilecek bu öz Türkçe kelimelerin de okul kitaplarına girmesi kararlaştırıldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İkinci kurultaydan sonra yine söz derleme ve gramer çalışmalarına devam edilmiş, bir yandan da kitap tarama ve folklor araştırmalarına girişilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu kurultay sonrasının başlıca konularından biri de Türk dilinin eskiliğini kanıtlamak çabalarıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Düzenlenen III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kuram buna göre geliştirilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türk Dil Kurumu varlığını ve çalışmalarını, değişen siyasal koşullar ve dönemlerde, zaman zaman sert eleştirilere karşın 1982 yılına kadar sürdürdü ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Türk Dil Kurumu Nedir? Türk Dil Kurumunun Amaçları Nelerdir? |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Türk Dil Kurumu Nedir? Türk Dil Kurumunun Amaçları Nelerdir?TÜRK DİL KURUMU Her şeyden önce dil, kişiler arasında en etkin, en doğal ve sürekli iletişim aracıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Türkçe, yeryüzünde konuşulan dillerin ayrıldığı 5 büyük gruptan Ural-Altay-Dilleri arasında yer almaktadır ![]() ![]() ![]() Hangi kökende gelirlerse gelsinler, dillerin başlangıçtaki niteliklerini, söz varlıklarını olduğu gibi sürdüremedikleri görülmektedir ![]() ![]() ![]() Türkçe’nin, tarihin ilk dönemlerinden başlayarak Türklerin konuştukları bir dil olduğu bilinmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türklerin o yüzyıldan başlayarak İslamiyet’e girmeleri, dili de, iki yabancı dilin Arapça ve Farsça’nın etkisi altına sokmuştur ![]() ![]() ![]() Anadolu’daki Arapça ve Farsça baskısı, Osmanlı Devleti’nde üç alanda geçerli dil olarak Türkçe’nin kullanılması resmi dil sorununu belirli ölçüde gidermişti: sarayda, divanda ve şer’i mahkemelerde Türkçe kullanılması bilimsel yapıtlardan bir kısmının Türkçe yazılmasını da desteklemişti ![]() ![]() ![]() ![]() Yazı ili ile konuşma dili arasındaki ayrılık giderek artarken, kültürel ve toplumsal gereksinmeler XIX ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gerçekten de karma Osmanlıca bir bilim dili olamamış, yalnızca bir yazım ve şiir dili olarak kalmıştı ![]() ![]() ![]() ![]() Yazı dilinin aldığı biçim ve içerik, yalnız öz dilleri Türkçe olmayan Osmanlı uyrukluların değil, imparatorluğun kurucusu Türklerin bile devlet dairelerinde işlerini gördürmelerini ve yürürlüğe konulan yasaları, verilen kararları anlamalarını olanaksız kılmıştır ![]() ![]() İmparatorluktan ulusal devlete geçildikten sonra ulusal bütünlüğü sağlamak ve çağı yakalamak için dil sorununu da çözmek artık kaçınılmaz olmuştu ![]() ![]() ![]() ![]() Ancak dil konusunda bağlayıcı bir yasa çıkarmanın hukuk kurallarıyla bağdaşmadığı düşünülerek bu öneri kabul edilmemişti ![]() ![]() Dil konularıyla uğraşacak bir kurul oluşturulması, 1926’da Milli Eğitim Bakanlığı kuruluş yasası görüşülürken gündeme gelmişti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türk Tarih Kurumu’nun başarılı çalışmaları da dikkate alınarak Atatürk’ün önerisiyle ona benzer bir dil derneğinin kurulması uygun görülmüştü ![]() ![]() ![]() Türk Dili Kurumu’nun üye sayısı Türk Tarih kurumu gibi sınırlı tutulmamıştı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Derneğin amacı, Türk dilini, ulusal kültürümüzün eksiksiz bir anlatım aracı durumuna getirmek ve ikinci olarak da Türk dilini, çağdaş uygarlığın önümüze getirdiği tüm gereksinmeleri karşılayacak bir yetkinliğe erdirmek olarak belirtilmiştir ![]() Türk Dil Kurumu, Atatürk döneminde ve ondan sonra da çeşitli siyasal dalgalanmalara karşın çalışmalarını kuruluşunda saptanan amaçlar doğrultusunda sürdürmüştür ![]() ![]() Bu birinci kurultaydan sonra, yukarıda zikredilen kollar vasıtasıyla kurultayın tespit ettiği programın yönetim kurulu uygulanmaya başlanmıştır ![]() ![]() ![]() Bu amacı gerçekleştirmek için yapılan girişimlerin tümüne birden Dil Devrimi denildi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İkinci dil kurultayı, birincisinden iki yıl sonra, 18-23 Ağustos 1934’de yine Dolmabahçe sarayında toplandı ![]() ![]() ![]() Bütün terimlerin Türkçe köklerden türetilmesi, türetilecek bu öz Türkçe kelimelerin de okul kitaplarına girmesi kararlaştırıldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İkinci kurultaydan sonra yine söz derleme ve gramer çalışmalarına devam edilmiş, bir yandan da kitap tarama ve folklor araştırmalarına girişilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu kurultay sonrasının başlıca konularından biri de Türk dilinin eskiliğini kanıtlamak çabalarıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Düzenlenen III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kuram buna göre geliştirilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türk Dil Kurumu varlığını ve çalışmalarını, değişen siyasal koşullar ve dönemlerde, zaman zaman sert eleştirilere karşın 1982 yılına kadar sürdürdü ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|