Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Genel Bilgiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
çıkmıştır, dönemde, edebiyatında, ortaya, roman, türk

Türk Edebiyatında Roman - Türk Edebiyatında Roman Hangi Dönemde Ortaya Çıkmıştır?

Eski 09-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Türk Edebiyatında Roman - Türk Edebiyatında Roman Hangi Dönemde Ortaya Çıkmıştır?



Türk Edebiyatında Roman - Türk Edebiyatında Roman Hangi Dönemde Ortaya Çıkmıştır?
Türk Edebiyatında Roman - Türk Edebiyatında Roman Hangi Dönemde Ortaya Çıkmıştır?

Türk edebiyatında roman 19 yüzyılda ortaya çıkan bir yazım türüdür Roman, Tanzimat'la başlayan batılılaşma sürecinin bir parçası olarak, kültürel birikimin doğal bir sonucu değil, bir çeşit sanat ithali şeklinde Türk yazınına girmiştir[1] Romanın tür olarak Türk edebiyatında görülmesi, Fransızca’dan Yusuf Kamil Paşa’nın yaptığı, Fenelon’un Telemak adlı eserinin çevirisi Terceme-i Telemak ile olmuştur Daha sonra adı bilinmeyen bir çevirmen Victor Hugo’nun ünlü romanı Sefiller’i çevirmiştir Bu dönemde Osmanlı İmparatorluğu Fransa ile yakın siyasi ve kültürel ilişkiler içinde olduğu için, özellikle Fransız romanının etkisi ön plana çıkmaktadır Nitekim roman kelimesi de Türkçe'ye Fransızca'dan doğrudan geçmiştir Böylece bir süre Fransız romanlarının çeviri ve uyarlamaları okunmuş ve benzer örneklerin yazılması için zemin hazırlanmıştır Özellikle 1860-1880 yılları arası yoğun bir şekilde çevirilerin yapıldığı bir dönem olmuştur
İlk Türk romanı Şemseddin Sami’nin Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat adlı eseridir (1872) Osmanlı yazarları tarafından yazılan ilk romanlar, genellikle oldukça zayıftır Bunda romanın tür olarak batıdan alınmasının büyük payı vardır Bu çeşit bir düz yazı geleneği olmayan Türk yazarları özellikle karakter yaratmak konusunda yüzeysel kalmışlar ve karikatüre benzeyen tipler ortaya çıkarmışlardır İlk yazılan romanlar, kimi zaman nerdeyse birebir olacak şekilde, batılı örneklerin taklitleri olarak görülebilir Bu ilk dönem yazarları daha çok Fransız Romantizm akımını örnek almışlardır Taner Timur'a göre bunun öncelikli nedenlerinden biri bu dönemde Fransız romanında etkili olan Doğalcılık akımı ve bu akım doğrultusunda yazılan romanların toplumun en yoz ve kötü halini yansıtma eğiliminde olmalarıdır Osmanlılar bu romanlarda anlatılan hikâyeleri bu nedenle beğenmemiş ve kendilerine uygun görmemişlerdir[2] Émile Zola gibi yazarların kötümser determinizmi yerine, dönemin değişen Osmanlı toplumuna daha çok hitap eden konuları tercih etmişlerdir Bu durum, Taner Timur'un Ahmet Mithat Efendi'den yaptığı alıntıda şöyle geçmektedir3]
“ Bu zamanın tabii romancılarına bakılacak olursa dünyada ve bahusus dünyanın Fransa denilen kısmında ve hele Fransa'nın Paris denilen yerinde fezaili beşeriyeden (insani erdemlerden) hiçbir eser kalmamış olmak lazım gelir
Bu nedenle dönemin romanlarında daha çok romantik aşklar ve yanlış batılılaşma ana tema olarak ön plana çıkmaktadır Dönemin bazı önemli romanları şunlardır: Recaizade Mahmud Ekrem’in Araba Sevdası (1896), Namık Kemal'ın İntibah (1878) ve Ahmet Mithat Efendi'nin Felatun Bey'le Rakım Efendi'si (1875)
Servet-i Fünun Edebiyatı döneminde ilk usta romanlar ve usta yazarlar kendilerini gösterdi "Sanat sanat içindir" tezini savunan bu yazarlar aşk ve acıma gibi konuları işledi Halit Ziya Uşaklıgil bu dönemin en önemli romancısı sayılır Uşaklıgil'in Aşk-ı Memnu (1925) adlı romanı günümüzde de en başarılı Türk romanlarından biri olarak kabul edilir
1910’dan sonra milli duyguların ağır basmasıyla birlikte "Genç Kalemler" dergisi çevresinde Türkçülük akımı gelişti Milli romanların yazılması bu dönemde başladı Halide Edip Adıvar’ın Vurun *****ye, Reşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu romanları bu dönemin örneklerindendir
Cumhuriyet döneminin ilk romanları ulusçuluk akımını oluşturmuştur Çoğunlukla Kurtuluş Savaşı'nı konu edinen romanları bu ilk örnekleri ise, ulusal modernleşme hareketinin etkisiyle, "köy romanı" takip etmiştir 1960 sonrasında sol eğilimlerin artmasıyla toplumcu romanlar yazılmaya başlanmıştır Gerçekçi akımın etkisi 12 Eylül Darbesine kadar devam etmiştir 1980 sonrası entelektüel durulmanın etkisi uzun bir süre devam etmiş, ancak 1990'larda daha özgün romanlar yeniden belirmeye başlamıştır

Roman ve hikaye Tanzimat döneminde edebiyatımıza girmiştir Batılılaşma döneminin etkisiyle, batı edebiyatlarının mahsulü olan bu türler de edebiyatımıza girmiştir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.