Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Genel Bilgiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
aşısı, belirtileri, çiçek, hastaligi, tedavisi, yapılmalı, zaman

Cicek Hastaligi Nedir? Cicek Belirtileri Ve Tedavisi - Çiçek Aşısı Ne Zaman Yapılmalı

Eski 09-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cicek Hastaligi Nedir? Cicek Belirtileri Ve Tedavisi - Çiçek Aşısı Ne Zaman Yapılmalı



Cicek Hastaligi Nedir? Cicek Belirtileri Ve Tedavisi - Çiçek Aşısı Ne Zaman Yapılmalıdır?
Cicek Hastaligi Nedir? Cicek Belirtileri Ve Tedavisi - Çiçek Aşısı Ne Zaman Yapılmalı

Cicek Hastaligi Nedir Cicek Belirtileri Tedavisi
Çiçek Hastalığı Nedir

Çiçek pek eski zamanlardan beri dünya üstünde geniş sal*gınlar yaparak insanların gözünü korkutmuş olan bulaşıcı hastalıklar‘dan birisidir
Aşının icadından ve korunma tedbirlerinin anlaşılmasın*dan sonra salgınlar durmuş, hastalığın ortaya çıkması çok nâdir bir hale gelmiştir

Çiçek Hastalığı Nedenleri

Uzun asırlar se*bebi bilinemeyen bu hastalı*ğın bugün özel bir virüs tara*fından husule getirildiği anlaşılmış bulunmaktadır
Çiçek mikroplarının etrafa yayılmasına ve sağlamların hastalığa bulaşmasına sebep olan amillerin en önemlisi Çiçek aşısı, insanları çiçek hastalarındaki çiçek çıbanları gibi tehlikeli bir hastalıklarından cerahat, kabuk ve döküntüden koruyan en şifalı bir aşıdır tüleridir

Çiçek virüsü oldukça dayanıklıdır Soğukta uzun müddet canlılığını muhafaza eder
Anasının kanımda olan çocuktan, eğer yaşayabilirse, yüz elli yaşındaki ihtiyara kadar her yaştaki insanlar, bağışıklık*ları yoksa çiçeğe tutulabilirler Kimseyi affetmeyen bir hasta*lıktır
Bağışıklık ancak hastalığı geçirmekle veya çiçek aşısı ile aşılanmak suretiyle hâsıl olur

Bulaşma kaynağı çiçek hastalığına tutulmuş hastalardır Hastaların ağız ve boğazlarında bulunan çiçek yaralarındaki mikroplar, öksürük ve aksırıklar sırasında fırlayan tükürük damlacıkları ile etrafa saçıldıkları gibi, deri üstündeki çıban*ların cerahat ve döküntüleri de bulaşmaya sebep olurlar
Çiçek virüsü dayanıklı olduğu için hastanın çamaşırları, yatak ve yemek takımları, ev eşyası, meskenler, hasta taşıyan taşıtlar, temizlenmedikleri takdirde, bulaşmada rol oynayabi*lirler

Çiçek bulaşmasında kara sineklerin de büyük önemi var*dır Bu pis mahlûklar her tarafta dolaşırlar Çiçekli hastaların vücutlarına konarak oralardan aldıkları çiçek virüsünü uzak mesafelere kadar taşıyıp başkalarına da kolaylıkla bulaştıra*bilirler

Birbiriyle münasebeti yokmuş gibi görünen ve birbirin*den uzak mesafelerde ortaya çıkan çiçek vakalarında karasi*neklerin büyük rolü mevcuttur
Çiçek virüsü sağlam insanın derisi veya burun, boğaz mu*hat gışaları üzerindeki ufak sıyrık ve yaralardan içeriye gir*mek suretiyle hastalığı hâsıl eder Virüsü havi tozların tenef*füsü hastalığı kolaylıkla bulaştırır

Çiçek Hastalığı Belirtileri

Virüs vücuda girdikten (10 – 12) gün sonra hastalık belirtileri ortaya çıkmağa başlarlar

Başlangıç devrinde hastalık birdenbire bir üşüme, titreme ve ateş yükselmesiyle kendisini belli eder Hasta, vücudunda kırıklıklar ve ağrılar duyar Bilhassa kalça ve bel ağrıları dikkati çekecek derecede fazladır Bulantı ve kusmalar olur Hastanın dili paslanır, genel durumu fenalaşır Gün geçtikçe hastalık ağırlaşır

İkinci güne doğru dirseklerde, kasıklarda, koltuk altların*da kızıl lekeleri gibi genişçe, kırmızı lekeler ortaya çıkar Üçüncü günde, hastanın yüzünden başlamak üzere, kızamık lekelerine benzeyen ufak, kırmızı kabarcıklar peyda olur Bun*lar, az zamanda, kollara ve bacaklara doğru yayılırlar Bu dev*rede hastanın bu halini görüp dikkat edilirse çiçek döküntü*leri, kızamığın ve su çiçeğinin tersine olarak, daha ziyade kol*lara, bacaklara yayılıp sıklaşmaya mütemayildirler O sırada ateş biraz düşmüş, hastanın durumu hafiflemiş gibi görünür Fakat zaman geçtikçe döküntüler daha bârizleşir Üzerleri kabararak içlerinde su toplamağa başlar Birkaç gün sonra dö*küntülerin içindeki kirli sarımtırak su, koyulaşarak cerahat haline gelir Bunların her biri içi irin dolu bir çıban olur iş*te çiçek çıbanı budur
Biraz düşmüş olan ateş o sırada yeniden yükselir Her ta*rafa yayılan ve gittikçe sıklaşan çıbanların tesiriyle hastanın yüzü şişer, gözleri kapanır Çiçek çıbanları yalnız deride değil, başın saçlı kısmında, ağız, burun içinde de çıkarlar Göz için*de çıkarlarsa gözü harap ederler Bu çıbanlar, hastaya şiddet*li kaşıntı ve büyük bir rahatsızlık verirler

Bu çıbanlar bazı hastalarda o kadar sıklaşır ki vücudun her tarafı, sıvama, çiçek çıbanlarıyla kaplanır Bu çıbanların çatlamasıyla ortaya çıkan cerahatli akıntılardan fena bir koku yayılır Hasta dalgın, ateşli, ağır ve korkunç bir manzara gös*terir Bir takım hastalar bu ağır tablo içinde, şuurlarını kaybederler, abuk sabuk söylenir, yataktan kalkmak, atılmak is*terler Büyük bir sıkıntı içinde çırpınır, dururlar

Bazısında çıbanların içine kan sızmasından dolayı, bunlar koyu, morumtırak kırmızı bir renk alırlar Bu hal kanın bo*zulmasından ileri geldiği için böyle hastaların akıbeti tehli*keye düşmüş sayılır
Bütün vücudun zehirlenmekte olduğunu gösteren bu şek*le (kara çiçek) adı verilmiştir
Hastalığın (12 – 13) üncü günlerine doğru çıbanlar kuru*maya, kabuklanmaya başlarlar Hastanın ateşi düşer, iyilik alâmetleri baş gösterir Bu suretle hastalık sona ermiş olur
Çiçek çıbanları kuruyup kabuklan döküldükten sonra de*ri üstünde, bilhassa yüzde, bütün ömür boyunca devam ede*cek olan, yara izleri kalır ki buna (çiçek bozuğu) veya (çopur*luk) derler Bu hal insanların yüz güzelliğini bozan fena bir arızadır
Çiçek hastalığı sırasında hastalığın şiddetinden dolayı kalp ve damar sisteminin felce uğraması, kanın zehirlenip bo*zulması en tehlikeli ihtilâtlardandır Bundan başka gözlerde, kulaklarda husule gelerek sağırlık ve körlükle neticelenen kö*tü ihtilâtlar da vardır

Çiçek Hastalığı Tedavisi

Hastayı sağlamlardan ayırarak tedavi etmek, hattâ bir hastaneye yatırmak lâzımdır Hastanın odası havadar, temiz ve sessiz olmalıdır Bu odaya hastaya bakanlar*dan başkası girmemelidir Girenler de hastanın bakımı bittik*ten sonra sırtlarındaki gömleği çıkarmalı, bu gömlekle başka*larının yanına girmemeli ve bu gömleği temizlemedikçe başka yerde giymemelidirler Bütün hastalık müddetince hastanın vücudu, ağzı burnu, yatak ve yemek takımları gayet temiz tu*tulmalıdır
Gıdalar hafif, sulu ve besleyici maddeler arasından seçil*melidir Kalbin, damarların kuvvetlenmesine yarayacak ilâçla*rın doktor tarafından tatbiki lâzımdır (Sulfamid) ve (Peni*cilin) gibi ilâçların ağızdan vermek, şırınga etmek veya mer*hem ve toz halinde çıbanlara sürmek suretiyle kullanılmasın*dan büyük faydalar sağlanabilir
Gerçi yapılan tecrübeler bu ilâçların doğrudan doğruya çiçek virüsü üzerine bir tesiri olmadığını göstermişse de çiçek çıbanlarının ortaya çıkıp dışarıdaki cerahat (mikroplarının bu çıbanlara karışmasıyla meydana gelen ve hastanın halini ağır*laştıran iltihapları önlemek ve ortadan kaldırmak için bu ilâç*ların büyük faydası vardır Bazı hallerde hastanın vücuduna, çiçek çıbanlarının üstüne (Permanganat de pottasse) mahlûlü sürmek kaşıntıları, fazla cerahatlenmeyi önlediği gibi çıbanla*rın derin izler bırakmamasına da yardım eder

Çiçek Hastalığından Korunma Yolları

Sağlamların hastalarla temas etmemesi en başta gelen tedbirdir Hastanın çamaşırları, yatak ve yemek takımları gayet sıkı bir dezenfeksiyona tâbi tutulmalıdır Ka*rasineklere karşı şiddetli bir savaş açılmalıdır Hastaya bakan*lar kendilerini gayet temiz tutmalı, hastalığı başkalarına nak-letmemeğe gayret etmelidir Hastalar ancak (40 – 45) gün kadar tecrid ve tedavi edildikten, vücutlarında hiç bir yara ve kabuk kalmayıp tamamen iyileştikten, birkaç sıcak banyo ile güzelce temizlendikten sonra odalarını terk edebilirler Bütün bu ted*birlerle beraber en kesin korunma çaresi (çiçek aşısı) ile aşı*lanmaktır Çiçek aşısı bugün doktorluğun insan sağlığına hiz*met eden en kıymetli buluşlarından birisidir Çiçek hastalığı*nın uzun asırlar süren salgınları ancak bu aşı sayesinde dur-durulmuştur

Çiçek Aşısı

Bugün kullanılmakta olan çiçek aşısı da*nalardan alınır Çiçek aşısı yapılan müesseselerde hastalıksız sağlam ve genç danalar gayet temiz ve fenni ahırlarda çok dik*katle bakılıp beslenirler
Çiçek aşısı hazırlanmak istenildiğinde, dananın sırtı*nın yan taraflarının derisi güzelce tıraş edilir Tıraş edilen yerler sabunlu su ile iyice temizlenir Sonra bu tıraş edilen yer*lerin derisi üstüne bir ustura ile, kan çıkarmadan, uzun çizgi*ler yapılır Bu çizginin üstüne inek çiçeğinin mayası sürülür Hayvanın sırtı gayet temiz bezlerle örtülür

Bir müddet sonra dananın sırtında ufak ufak çiçek çıban*ları hâsıl olur Bunlar büyüyüp olgunlaştıktan sonra özel bir takım aletlerle kazınarak çıban mahsulleri toplanır Temiz (giycerine) ile karıştırılarak buz dolaplarında üç ay kadar sak*lanır Kontrolları yapılır Bu suretle hazırlanan çiçek aşısı ufak şişelere veya ince cam borulara doldurulur, işte bugün kullandığımız çiçek aşısı budur
Çiçek aşısında dikkat edilecek noktalar şunlardır: aşı kuvvetini ve canlılığını kaybetmemek için daima soğukta sak*lanmalıdır Buzluktan çıkarılıp âdi oda derecesinde (+4 dere*cesinin üstünde) bırakılacak olursa çabucak bozulur Bundan yapılan aşılar da tutmaz

Çocukları aşılamak için mevsim yoktur Aşı her mevsim*de yapılabilir Normal olarak çocuk (5 – 6) aylık iken aşılanır Eğer ortalıkta çiçek hastalığı varsa ve çocuk buluşma tehlike*sine düşebilecekse bu aylardan daha ufak iken de aşılanabilir

Şayet aşılanacak çocukta ateşli bir hastalık ve yahut de*risinde yaralar, çıbanlar, egzama gibi arızalar varsa bunları tedavi etmeden aşılamak doğru değildir
Aşı çok defa koldan yapılır Bacaktan yapılması, bazı mahzurlarından dolayı, birçok doktorlar tarafından uygun gö*rülmemektedir
Aşı yapılacak yerin derisini temizlemek için kuvvetli mik*rop öldürücü ve deri üstünde uzun müddet kalıp aşıyı boza*cak ilâçlar kullanılmaz En iyisi aşı yapılacak yeri sıcak sabun*lu su veya biraz (Ether) ile temizlemektir
Aşı ispirto alevinde yakılmak suretiyle temizlenmiş yeni bir kalem ucu, bir iğne veya bir lanset ile yapılmalıdır Bu gi*bi bir âletle deri üstünde, kan çıkarmadan, birbirine birer santim aralıkla, iki üç çizgi çizilir Aşı tüpü kırılarak bu çizgi*lerin üzerine birkaç damla kadar- aşı sıvısı konur Kalemin ucu ile hafifçe dokunularak aşı çizgilerin üstüne iyice yayılır ve bırakılır

Aşının üzerini sargı ile bağlamaya veya orasını örtmek için ilâç kaşesi gibi şeyler koymaya lüzum yoktur Aşının bir müddet kuruması beklenir, sonra çocuğun sırtına bol kollu temiz bir gömlek giydirilir

Eğer aşı tutacaksa iki üç gün sonra koldaki çizgilerde ha*fif bir kırmızılık başlar Dördüncü güne doğru bu kırmızılık*lar daha barizleşir Sekizinci günde kabarıklık büyür, içinde sarımtırak, bulanık bir su toplanarak bir çıban haline gelir Bu sırada çıbanın etrafı, bazı vakalarda kolun bu kısmı geniş bir şekilde kızarmış bulunur Bu esnada koltuk altındaki lenfa bezlerinde de şişmeler görülebilir Çocuk o günlerde biraz ateşlenir ve huysuzluk göstermeye başlar Bu âdeta ufak bir çiçek hastalığına tutulma demektir Müteakip günlerde kırmı*zılıklar yavaş yavaş geçer Çıban kurur, kabuklanır Daha son*ra kabuk kendi kendine düşer, yerinde bütün ömür boyunca kaybolmayacak bir aşı izi kalır

Bazı çocuklarda ilk aşı çok dikkatli yapıldığı halde, vü*cutlarında analarından aldıkları bir bağışıklık mevcut olduğu için tutmaz Bu takdirde birer aylık aralıklarla aşıyı tutunca-ya kadar tekrarlamak lâzım gelir Çiçek aşısı insanları çiçek hastalığından kesin olarak koruyan bir aşı olduğundan bir*çok memleketlerde ve bizim yurdumuzda bu aşı ile aşılanmak kanunen mecburidir
Çiçek aşısı ilk defa doğduktan sonra yukarıda belirttiği*miz gibi çocuk (5 -6) aylık iken yapılır Aşının koruma müd*deti (5-6) yıl arasındadır Onun için çocuklar ilk okula baş*larken tekrar aşılanırlar Ondan sonra lüzumu oldukça (5 – 7) yıllık fasılalarla aşının tekrarlanması sağlık ve çiçekten ko*runmak için garanti teşkil eder


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.