Televizyonun Faydaları Ve Yararları |
09-11-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Televizyonun Faydaları Ve YararlarıTelevizyonun Faydaları Ve Yararları lütfen acil yardımcı olurmusunuz |
Televizyonun Faydaları Ve Yararları |
09-11-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Televizyonun Faydaları Ve YararlarıTelevizyonun Faydaları - Televizyonun Yararları TELEVİZYON VE ÇOCUK TELEVİYON İZLEMENİN YARARLARI Çocukları eve bağlar, aile bireylerini bir araya toplayarak aralarında yeni ortak ilgilerin doğmasını sağlar Aileler için bir kültür kaynağı ödevi görür Çocukları düşünmeye teşvik eder Çocukların ilgi ve yaşantı alanlarını genişletir Çocukların estetik zevklerini genişletir Çocuğun kelime hazinesini genişletir Televizyonu genel olarak düşündüğümüzde çocuklar için okul yoluyla düzenlenmiş, sistemli, amaçlı öğrenim için kullanabileceğimiz bir araç haline dönüşebilir TELEVİZYON İZLEMENİN ZARARLARI TELEVİZYON PROGRAMLARINA DÜŞKÜNLÜK Çocuğu, adeta uyuşturarak yararlı etkinliklerden ve uğraşlardan alıkoyabilir Çocukların kazanılmış bilgilerinin azalmasına neden olur Çocukların tek tip değer yargıları geliştirmelerine neden olur Özellikle duygusal yönden güven içinde olmayan çocuklarda endişe ve korkular geliştirebilir Çocukların televizyonda gördükleri her şeyi gerçek olarak algılamaları gördüklerini denemekten ve taklit etmekten hoşlandıkları görülmüştür Doğruyu, yanlışı ayırt edemedikleri bilinmektedir Okul öncesinde çok fazla televizyon izleyen çocukların okuldaki başarılarını ve sosyal ilişkilerini etkilemektedir Televizyon programlarına düşkünlük çocukları pasifleştirir PROGRAMLAR NASIL HAZIRLANMALIDIR? Yaş gruplarına göre; 2-7 yaş konuların hareketli, taklit dolu, sembolik öğelerin renk, ışık, ses düzenine Toplumsal niteliği olanağırlık veren kurguyla sunulmalısı gerekir 7 – 11 yaş ahlak ve toplum kurallarının doğrusuyla, yanlışıyla sergilendiği programlar Ergenlerin anlama ve eleştirme yeteneklerinin erişkinolmalıdır 12 yaş + düzeyine ulaşması nedeniyle yine aynı çerçevede daha karmaşık kültürel ve toplumsal konulara yer verilebilir Çocuklara yönelik programların hazırlanmasında pedagogla işbirliği yapılmalıdır Programlarda doğru konuşma dili kullanılmalıdır Küçük çocuklara yönelik programlarda konu ve dil sade olmalıdır TELEVİZYONUN FAYDALARI Televizyon bir kitle iletişim cihazıdır Yani, televizyon dünyada olup bitenleri bize en kolay yoldan haber verebilecek, diğer insanlarla düşüncelerimizde benzerlik veya farklılık olup olmadığını sınayabileceğimiz, bütün bunların yanı sıra insanlarla ortak konularüzerine konuşmamızı sağlayan (diziler, maçlar, haberler) ve bu anlamda insanı sosyalleştiren (derinine inildiğinde tekdüzeleştiren) bir cihazdır Televizyon işlerimizde de bize yardımcıdır, mesala ertesi gün havanın nasıl olacağını televizyondan öğreniriz ve buna göre önlemimizi alırız, veya köprüde trafik olduğu söylenirse 2 Köprüden gideriz Ayrıca ekonominin gidişatı yani bizim uğraştığımız meslekle ilgili bilgilere de televizyon sayesinde sahip oluruz Mesala bir milletvekili dolar yükselecek derse; hemen dolara yükleniriz Aslında iyice düşününce televizyonla doğmuşsak onsuz yaşamanın zorluğunu göz ardı edilemeyeceğini görürüz Çünkü televiyonu herkez izler, ve o dünyayı bizim ayağımıza getirmiyor desek yalan olur UEFA kupası finalini televizyon olmasa nasıl izlerdik? Bir yolu var tabi ki; Maça gitmek, tamam gidersin ama bir gidersin iki gidersin insanın bütcesi dayanmaz buna, ayrıca her maçı izlemek isteyen stada akın etse bu etkinliğe stad dayanmaz Bu örnek bence güzel bir örnek çünkü futbolu da populer yapan televizyondan başkası değildir Bu özelliğin yanı sıra haberlerde fakirleri de görüp onlar hakkında içimizin sızlaması televizyonun duygularımızı da kontrol eden bir cihaz olduğunun kanıtıdır… Televizyonun yararları Çağımızda gerek çocukların gerekse erişkinlerin yaşamında iletişim ve bilgilenme açısından en az yazılı yayınlar kadar hatta daha fazla televizyonun etkisi olduğu şüphesizdir Televizyon, görsel ve işitsel duyulara yönelik bir kitle iletişim aracı olması nedeniyle, hem olumlu hem de olumsuz etkilere sahip olabilmektedir Amerika Birleşik Devletleri nde yapılan bir çalışmada (1989), çocukların uyku dışındaki zamanının çoğunu diğer aktiviteler yerine TV izleyerek geçirdiklerini bildirilmiştir TV ile ilgili Nielson raporuna göre, 2-5 yaşındaki çocuklar haftada yaklaşık 27 saat, 6-11 yaşındaki çocuklar haftada yaklaşık 23 saatten daha fazla, 12-17 yaşındaki çocuklar ise yaklaşık 23 saat TV izlemektedir Bu çocukların 70 yaşına ulaştıklarında toplam yaşamlarının 7 yılını TV izlemekle geçirmiş olacakları bildirilmektedir Böylece TV, çocukların adölesanların yaşamında oldukça etkili bir güç olarak ortaya çıkmaktadır Yine yapılan çalışmalar, çocuk üzerinde zihinsel, duygusal ve sosyal etkiye sahip olan TV nin çocuğa denetimli olarak izletilmesinin olumlu, gelişigüzel izletilmesinin ise olumsuz etkisi olduğunu bildirmektedir Ailelerin TV konusundaki denetimlerinin yetersiz olduğu durumlarda, TV çocukların inanç, fikir ve davranışlarını kolaylıkla etkileyebilmektedir Bu nedenle TV kullanımında yetişkinlerin gerekli denetim ve düzenlemeler yapmaları, bu konuda bazı kurallar koyarak çocuğun bu kurallara uymasını sağlamaları da dikkat edilmesi gereken bir durumdur Ana-babaların TV yi çocuğun bütün gününü başında geçireceği bir araç olarak değil, sadece günlük yaşamda karşılaşabileceklerinden çok daha çeşitli konularla ilgili bilgi ve izlenimler edinmesine yardımcı olacak bir araç olarak görmeleri sağlanmalıdır Özellikle farklı roller ve ortamlarda pekçok ailelerle etkileşim halinde bulunan hemşirelerin TV nin çocuk üzerindeki olumsuz etkileri azaltılabilir Oxford Üniversitesinin İletişim Dekanları,TV nin çocuk üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak amacıyla bazı önerilerde bulunmuştur Çalışmamızda yer verdiğimiz bu önerilerden bazıları; * Ebeveynlere TV nin etkileri konusunda eğitim vermeye çaba gösterilmeli, çocuklara eleştirel TV izleme becerisi kazandırılmalı, * Ebeveynler çocuklarının TV izlemesini günde 1-2 saatle sınırlandırılmalı, * Ebeveynlere TV nin yerine geçebilecek okuma, spor veya eğitici hobiler gibi uğraşlar bulmaları öğütlenmeli, * Ebeveynler çocuklarının seyredeceği programların seçimine katılmalı, * Ebeveynler çocukların izlediklerini yorumlamalarına yardım etmek amacıyla onlarla birlikte TV izlemeli, * TV nin çocuklar üzerindeki etkilerini içeren daha fazla araştırma desteklenmeli ve çocuklar için diğer gruplarla işbirliği yapılmalıdır Yararları Sayı Yüzde Yeni bilgiler öğretir 9 880 Boş zamanları değerlendirir 6 570 Eğlendirir 65 630 Dilini geliştirir 5 500 Hayal gücünü değiştirir 5 500 Müziğe ilgisini artırır 6 570 Yaratıcılığı yönlendirir 6 570 Televizyonun Birey ve Toplum Üzerindeki Etkisi İnsanların kimi zaman can sıkıntısından, kimi zaman vakit geçirmek için, kimi zaman da eglenmek ve bilgilenmek amacıyla karsısına geçtigi televizyon çagımızın popüler iletisim araçlarından biri olmaya devam etmektedir Hem eglendirme hem de egitme islevini, insanları hiçbir zahmete sokmadan gerçeklestiren televizyon; is yaparken, kitap okurken, hatta eglenirken dahi izlenebilme özelligine sahiptir Bu nedenle “televizyon, tarihte ilk kez, milyarlarca insan tarafından, kolaylıkla ve yaygınlıkla izlenebilen yegane iletisim aracıdır TV yıgınlara sunulan bir “elma sekeridir”bir anlamda “Çagımız insanının büyük tutkusu, milyonlarca insanı, boyutları daha önce su ya da bu sekilde saptanmıs bir kalıplasmadan geçirme aracı”dır Olumlu kullanıldıgında çok faydalı ve verimli kullanıldığında çok iyi bir egitim aracıdırOlumsuz kullanımında ise en tehlikeli silahtan daha etkili, sinsi bir zehir gibi insanları yok etme gücüne sahip olabilmektedir |
Televizyonun Faydaları Ve Yararları |
09-11-2012 | #3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Televizyonun Faydaları Ve YararlarıTELEVİZYONUN ÇOCUĞA ETKİLERİ 20 Yüzyılın en büyük buluşları arasında kitle iletişim araçları yer almaktadır Bunlar içerisinde şüphesiz en önemli yeri de Televizyon almaktadır TV insanlık tarihi adına büyük gelişmelere vesile olmuş ve halada etkileri açısından insanlık adına tartışılmaz bir noktada yerini korumaktadır TV evlerde yerini almadan önce ve aldıktan sonra diye aile hayatını ikiye ayırmak belkide pek fazla yanlış olmaz Bizim konu başlığımızdan da anlaşılacağı üzere bu yazımızda TV nin erişkin birey , aile veya toplumsal yönlerini incelemek yönünde bir amacımız yok Bu değerlendirmeleri şimdilik daha ileri tarihlere erteleme gerekliliğini düşünüyoruz Gerek klinik görüşmelerimiz sırasında karşılaştığımız anne babalardan, gerek değişik yollar ile bize gelen sorularda sıkça karşılaştığımız sorulardan biri de TV nin çocuğumuza etkisi nedir ? şeklinde olan sorudur Bu konuda anne babalara söylediğimiz genel şey her yaş için şüphesiz bu sihirli kutunun çocuğa etkileri farklı farklı olmaktadır Bunu iyi veya istenen etkiler ve kötü veya istenmeyen etkiler şeklinde ikiye ayırabiliriz Ama TV nin en büyük etkisi şüphesiz 0-3 yaşları arasında olmaktadır Çünki bu yaşlar hayat boyu kullanılacak bazı psikososyal ve psikomotor özelliklerin kazanıldığı çok önemli bir devredir Bu devrede oluşabilecek herhangi bir sorun bütün hayatı etkilemektedir Bu nedenle yaşlara göre TV nin etkileri konusunda anne babaları bilgilendirmek gerektiğini düşünerek bu türlü bir yazı yazma ihtiyacı hissettik 0-3 yaş gurubuna etkiler 0-3 yaş için TV bazı durumlarda ciddi sıkıntıların kaynağı olabilmektedir Ailelerin sosyoekonomik zorlukları , çalışan annelerin durumu , çocuğun-ilgilenilmesi gereken - ek kardeş durumu , anne babaların kendilerine ait sorunları ,yapılması gereken ev işleri , anne babaların sosyoekonomik zorluklardan dolayı ek işlerde çalışmaları , anne babalardan birinin veya ev içerisindeki bireylerden birinin kronik hastalığı , ailelerin kendi psikososyal ihtiyaçları için zaman ayıramaması , anne babaların kendilerinin psikiyatrik sorunları , istenmyen hamilelik sonucu bebeğin doğmuş olması , çocuğun bedensel bir hastalığının olması ve buna benzer sayacağımız onlarca etken nedeni ile anne ve babalar çocuklarına yeterince zaman ayırmamakta veya ayıramamaktadırlar Bu nedenlerden dolayı anne babalar isteyerek veya istemeyerek çocuğu ile fazla ilgilinememekte çocuğu ile ilgilenme fiziksel bakım ( karnını doyurma , altını temizleme vb ) ötesine çok fazla geçememektedir Bu dönemde çocukların duygusal doyum sağlaması ve onun ile her bakımdan ilgilenilmesi onun sağlam ve güçlü bir psikolojik yapısının oluşmasına zemin hazırlar Bu dönem için bebeği okşamak , kucaklamak , onun ile konuşmak , sevildiğini hissettirmek , onun ile oynamak, onun ile birlikte vakit geçirmek , onu gezdirmek, psikomotor ve psikososyal yönünün gelişimine çok büyük katkılarda bulunur Bebek ile birlikte vakit geçirmek , onun insanlar arası ilişkilere yabancılaşmasını engeller ve ilgilenen bakıcısı vasıtası ile önce karşısındaki bireyi , aile ortamını ve yavaş yavaş sosyal çevresini tanımasına yol açar Bu bağlanma yolu ile önce anneye karşı bir ilişki gelişir Bu durum anne karnında başlar ve bebeklik döneminde devam eder Çocuk bu bakım veren aracılığı ile iletişim geliştirmeye , kendini ifade etmeye , ihtayaçlarını anlatmaya çalışmaya , kısacası sosyal ortamın gereklerini yaparak yanında ve çevresinde bulunan insanlar ile iletişim ve etkileşim içerisine girmeye başlar Çocuk sosyal ortamda iletişimin temel esası konuşma olduğu için konuşmayı öğrenmek zorundadır İnsanlar tarafından sevilmek için onları anlamak onların duygusal uyarılarına cevap vermek zorundadır Çocuk sosyalleşmek ve iletişimini kurmak için etrafındakilerden özelliklede bakım veren kişiden teşvik almak zorundadır Bu çocuğun ihtiyaçlarını karşılamak ( yiyecek , giyecek , temizlik , koruma vb) , onun dertleri ile ilgilenmek , onun ile birlikte vakit geçirmek , onu öpmek , okşamak, konuşmak , oynamak vb gibi yapılan girişimler ile çocuk sevildiğini hissettirerek , onun için , psikososyal gelişim için bir teşvik oluşturmalıdır Konuşma , etraf ile ilgilenme , sosyal ortamların gereklerini yerine getirme , insanlar ve yaşıtları ile ilgilenme , ihtiyaçlarını insanlara anlatma , insanlara duygusal yakınlık kurma ,cansız varlıklardan çok canlı varlıklar ile ilgilenme gibi bir çok psikososyal faktör çocuklarda bu iletişim ve etkileşim ortamında kendiliğinden meydana gelmeye başlar |
|