09-09-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Kastamonu Hikayeleri
Kastamonu Hikayeleri
Ben Kastamonu''yum  
Bakmayın şimdi giydiğim yamalı urbaya  Ben huzur şehri, zenginlik ve refah ülkesiyim Küre''nin bakırından Azdavay''ın taşkömürüne, Tosya''nın pirincinden Taşköprü''nün sarımsağına  Alın teriyle sulanan, nasırlı ellerle çapalanan toprağımın her bir karışından fışkıran nimete bulandım tırpan tırpan, tezek tezek, emek emek  
Ben Kastamonu''yum  
Evliyalar diyarı, şüheda yatağıyım  Biliyorum çoook uzun zaman geçti aradan Eski heybetim, eski ihtişamım kalmadı Ne de çok değiştim, ne de ağır bir çöküntü içindeyim  Bana "Batı’nın Doğusu" diyorlar! Gücüme gitmiyor değil hani Neydim be bir zamanlar ben  Hatırlıyorum da İbni Batuta adında Afrikalı bir seyyah gelmişti Candaroğlu Süleyman zamanında yurduma Beş asır önce… Hayran kalmıştı bendeki zenginliğe, bendeki bolluğa, ucuzluğa, refaha  Neden kaçıyorsunuz benden? Neden İstanbul''daki Kastamonulu nüfusu Kastamonu''dakini üçe beşe katlıyor? Neden toprağımda doğanı toprağımda tutamaz oldum? Neden insanımı besleyemez hale geldim? Çoraklaştım, güçsüzleştim, dermansız kaldım? Benim çok gücüme gidiyor "Batı’nın Doğusu" olmak  Ya sizin?
Ürünün Resimleri:

Piyasa Fiyatı - 09 09 2012
haber ver
|
|
|