![]() |
Peygamberimizin Sükutu |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Peygamberimizin SükutuPeygamberimizin Sükutu Peygamberimizin Sükutu Vakar; ağırbaşlılık, temkinli davranmak, ciddi, haysiyet sahibi olmak anlamına gelir ki, kibir, gurur ve bencillik gibi kötü huylardan farklıdır ![]() Vakar, imandan gelen bir ciddiyet ve ağırbaşlılık iken, gurur, imandaki zaafın bir neticesi olarak görülür ![]() ![]() Peygamberimiz son derece vakarlı, ciddi ve izzet sahibi idi ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamberimiz ciddiyete zarar veren hareketlerde bulunmazdı ![]() ![]() ![]() ![]() Gülmesi sadece tebessümdü ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamberimizin oturuşu da gayet vakarlı idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamberimizin yürümesi de vakurdu ![]() ![]() ![]() Kısaca, Peygamberimiz konuşmasında, susmasında, oturmasında, yürümesinde, ibadetinde ve bütün yaşayışında vakur bir insandı ![]() Peygamberimizin halinde sükût, yani sessizlik hakimdi ![]() ![]() ![]() Sahabîlere, "Resulullahla sohbet eder miydiniz?" diye sorduklarında, onlar, "Evet, fakat o çok az konuşurdu" şeklinde cevap verirlerdi ![]() Peygamberimiz konuşsa dahi az ve öz konuşur, lüzumsuz lakırdı yapmazdı ![]() Ebû Mâlik, babasından Peygamberimizin konuşması ve susması ile ilgili gördüklerini şöyle anlatıyor: "Biz çocukken Resulullahın (a ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamberimizin üvey evladı Hind ise, Peygamberimizin sükûtunu şu şekilde anlatır: "Onun sükûtu dört şekilde olurdu: "Söylenenlere karşı tahammül ve sabrederek, başkalarına sataşmaktan kaçınmak için, başkalarından hoşuna giden bir hareket görürse takdir manasında ve tefekkür için susardı ![]() Sükûtu, bedene kolay ve hafif gelen bir ibadet olarak vasıflandıran Peygamberimiz, bir meselenin mahiyetini bilmeden peşin fikirle konuşan kimseleri de ikaz ederdi ![]() Yine Peygamberimiz, Sahabîlerin sorusu üzerine cihat, oruç ve zekâttan sonra en hayırlı ibadetin sükût olduğunu bildirerek, şöyle buyuruyordu: "Susmak, konuşunca da hayır konuşmak ![]() "insanları Cehenneme yüzüstü düşürecek olan şey, dillerinden başkası değildir ![]() ![]() ![]() Yerinde konuşmanın, boş yere söz söylememenin önemini her fırsatta Peygamberimiz bildirmektedir ![]() ![]() Ubade bin Samit anlatıyor: Bir gün Peygamber Efendimiz bineğine binerek Sahabîleri ile birlikte bir yolculuğa çıktı ![]() ![]() "Yâ Resulallah! Allah'tan bizim günümüzü sizin gününüzden önce getirmesini dilerim ![]() ![]() Peygamber Efendimiz: "Allah yolunda cihada devam ediniz ![]() Muaz: "Anam babam size feda olsun ![]() Peygamber Efendimiz: "Allah yolunda cihad çok iyi bir şeydir ![]() ![]() Muaz: "Ondan daha önemli şey herhalde oruç tutmak ve sadaka vermektir ![]() Peygamber Efendimiz: "Oruçla sadaka elbette iyi şeylerdir ![]() ![]() Bunun üzerine Muaz iyi bildiği bütün şeyleri sırasıyla söyledi ![]() "Daha önemli bir şey vardır" diye cevap verdi ![]() Sonunda Muaz: "Öyleyse yâ Resulallah açıklayın bize ![]() Peygamber Efendimiz dilini göstererek: "Bununla, iyilikten başka hiçbir şey söylememektir" buyurdular ![]() |
![]() |
![]() |
|