Prof. Dr. Sinsi
|
İslamiyet - İslamiyet &Amp; Müslümanlık
İslam, İslamiyet[1], İslamlık[2] ya da Müslümanlık[3], (Arapça: الإِسْلاَم / el- islām), tek tanrılı İbrâhimî bir din,[4] dünyanın en yaygın ikinci dini [5] İslam, peygamberi Muhammed aracılığıyla 7 yüzyılda yayılmaya başlamıştır Kutsal kitabı Kur'an'ı oluşturan surelerin Cebrâîl adındaki Melek aracılığıyla sözlü olarak peygambere vahiy edildiğine (indirildiğine) inanılır En büyük iki mezhebi, siyasî sıklıkla mezhep olarak tanımlanan, Sünnilik ve Şia'dır Bunların dışında hukuk, itikad gibi çeşitli kategorilerde birçok mezhebi içinde barındırır İslam dininin temelinde, tüm büyük mezheplerinin kabul ettiği, tevhid prensibi yatar ki bu kavram Allah'ın birliğine ve tekliğine inanmak anlamına gelir Muhammed, İslam dinini yaymasının yanı sıra bir İslam devleti de kurmuş, daha sonra bu İslam devleti farklı hanedanlarca uzun süreler boyunca yönetilmiştir Farklı bölgelerdeki farklı halklar İslam'ı benimsemeye başlayınca, farklı bölgelerde farklı ve yeni İslam devletleri de oluşmuştur
İslamiyet - İslamiyet & Müslümanlık
İslam Tarihi
İslamiyet 7 yüzyılda peygamberi Muhammed aracılığıyla Arap Yarımadası'nda yayılmaya başlanmıştır Muhammed'in ölümünden sonra İslam Devleti'nin başına sırasıyla Dört Halife geçmiştir, bunlar sırasıyla: Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Ali'dir Ali'nin ölümünden sonra kısa süreliğine Müslümanların biatıyla Hasan halife olmuş fakat daha sonra elindeki gücü kullanarak Muaviye hilafeti almış, iktidara gelmiştir[111] Peygamberin ölümünden sonra iktidara gelen ilk dört halifeye Sünnî yazında sıklıkla Hülefa'ür-Raşidun yani Doğruluk üzere bulunan Halifeler denmiş ve bazen bunlara Hasan da eklenmiştir Bununla birlikte Ebu Bekir, Ömer ve Osman'ın halifelikleri genel olarak Şii ve Aleviler tarafından tanınmaz Haricîlerin bugün hâlâ devam eden bir konu olan İbadiyye ise sadece ilk iki halifeyi, yani Ebu Bekir ve Ömer'i, kabul eder ve Doğruluk üzere halife olarak görür
622-750 yılları arasında İslam Devleti Muhammed döneminde ele geçirilen topraklar (622-632) Dört Halife döneminde ilave edilenler (632-661)Emeviler döneminde ilave edilenler (661-750)
622-750 yılları arasında İslam Devleti Muhammed döneminde ele geçirilen topraklar (622-632)Dört Halife döneminde ilave edilenler (632-661) Emeviler döneminde ilave edilenler (661-750)
Ebu Bekir döneminde öncelikle peygamberin ölümü sonrası Arap yarımadasında başlayan kargaşalar giderilmiş zaman içinde Sasani İmparatorluğu ve Bizans İmparatorluğu'na doğru ilerlenmiştir Ömer'in hilafeti sırasında İslam devleti sınırlayı büyük ölçüde genişlemiş[112], Mezopotamya fethedilip ele geçirilmiş, Mısır, İran, Filistin, Suriye, Kuzey Afrika ve Ermenistan'ın çeşitli bölümleri istila edilmiş ve ele geçirilmiştir[8] Daha sonra üçüncü halife olarak seçilen Osman'ın[113] hilafeti sırasında İran'ın tamamı, Kuzey Afrika'nın tamamına yakını, Kafkaslar ve Kıbrıs ele geçirilmiş, İslam Devleti topraklarına katılmıştır Bununla birlikte kendi zamanında bazı yakınlarının önemli görevlere atanması ve diğer bazı iç sorunlar sebebiyle Osman öldürülmüştür[113] Osman'ın öldürülüşü ve ortaya çıkan iç savaş ortamı sebebiyle Ali'nin döneminde hilafet iç meselelere yönelmiş, çıkan iç savaşla uğraşmıştır[113][114] İç savaş ve iç gerilimler sonucunda Ali de öldürülerek vefat etmiş[114], kendisinden sonra halife olan oğlu Hasan ise hilafeti Muaviye'ye teslim etmek zorunda kalmıştır[111] Muaviye İslam Devletinin başkentini Şam'a taşımış, imparatorluk benzeri bir yapının temellerini atmış, kendisinden sonra oğlu Yezid'i bu makama atayarak İslam siyasî tarihinde saltanatı başlatmıştır[111] Bu hareket karşı ayaklanan Muhammed peygamberin torunu, dördüncü halife Ali bin Ebu Talib'in oğlu Hüseyin ise, Yezid tarafından gönderilen askerlerce, Kerbela'da taraftarlarıyla birlikte katledilmiştir[115][116] Nitekim bu noktadan sonra daha katı bir Şiî ayrılması söz konusu olmuştur Muaviye ile birlikte başlayan yeni döneme Emeviler Dönemi denmiştir Emeviler Dönemi'nde büyük bölgeler zaptedilmiş, İslam Devleti İber yarımadasına kadar ilerlemiştir[117] Her ne kadar siyasî yayılma yükselişe geçmiş olsa da aynı şey dinî yayılma için söylenemez; nitekim bu dönemde dinî yayılmanın devletin gayri-müslimlerden aldığı vergi göz önünde bulundurularak pek teşvik edilmediği de öne sürülmüştür[117] Emeviler'den sonra miladî 750 yılı civarı kurulan Abbasi hükümdarlığı, Emevi hanedanlığının kontrolünü, Endülüs (İber yarımadasındaki kısım) haricindeki tüm topraklarda ele geçirmiştir[117][118] Abbasilerin iktidara gelişiyle Abbasiler Dönemi başlamış ve Abbasilerin hilafeti 750 yılından 1258 yılına kadar sürmüştür[119] Abbasiler zamanında hilafet başkenti tekrar değişmiş, Şam'dan Bağdat'a alınmıştır[119]
Emeviler ve Abbasiler döneminde yapılan fetihler sonucu ele geçirilen yeni topraklardaki halklar aynı zamanda İslam'la da tanışmış oluyorlardı Bunun sonucu olarak zaman içinde birçok bölgeye İslam dini yayıldı Önce yakın bölgelerde yaşayan İranlılarda, 10 yüzyılda ise kitleler halinde Türkler arasında İslam yayılmaya başladı Tüccarlar aracılığıyla müslümanlıkla tanışan ve müslümanlığı benimseyen İdil Bulgarları ilk müslüman Türk devleti oldu Karluk, Yağma ve Çiğil Türkleri ise Orta Asya'daki ilk Müslüman Türk devleti olan Karahanlı Devleti'ni (840), Oğuzlar ise Büyük Selçuklu Devleti'ni (1038) kurdular Abbasiler yönetiminde askeriyede büyük rol verilen Türklerin oluşturduğu Memlükler güçlenirken Abbasiler iki yüzyıllık hakimiyetlerinin son dönemlerinde çöküşe geçmiştir[119] Nitekim 1250'de Mısır'da Memlük Sultanlığı başlamış, Memlüklerin buradaki hakimiyeti 1517 yılına kadar devam etmiş, 1517 yılında Mısır'ı Osmanlılar ele geçirmiştir ki bu fetihten sonra Osmanlılar hilafeti kendi iktidarları olarak benimsemiş, ilan etmiş, Osmanlı padişahları aynı zamanda halife unvanını taşımıştırlar[119][120] Abbasi hanedanlığının sonu ise 1258 Bağdat'ın Moğol istilacılar tarafından yağmalanmasıyla son bulmuştur[121][119] Endülüs'teki Emevi kontrolü ise 13 yüzyılda düşüşe geçmiş, bölgedeki en son İslam hükümdarlığı olan Gırnata Emirliği 1492'de düşmüştür[8][122] Bunların dışında 909 yılından 1171 yılına kadar Mağrib ve Mısır'daki çeşitli bölgelere Fatimîler isimli Arap Şii (İsmailî) hanedanlığı hükmetmiştir[6][119][123] Hanedanlığın başındaki halife Şii İsmaili imamıydı ve bu sebeple seküler gücünün yanı sıra İsmaili İmamet anlayışında da önemli bir yere ve tarihsel öneme sahip olmuşlardır Fatimîlerin 12 yüzyıldaki çöküşleriyle birlikte Doğu'da hükmetmiş oldukları Mısır, Suriye, Yemen ve Hicaz gibi bölgelerde Eyyûbî hanedanlığı başa geçmiştir[123] 1517 yılında Osmanlıların ilan ettikleri halifelik 1924 yılına kadar devam etmiş, 1924 yılında Osmanlı'nın mirasçısı konumundaki Türkiye Cumhuriyeti devletinin meclisinin (TBMM) aldığı bir karar fesh edilmiş, yönetim sistemi değişmiştir[120] Osmanlı Devleti tarafından yapılan fetihlerle Anadolu'nun tamamı ve Balkanlarda Müslüman nüfus artmış, İslam yayılmıştır
|