Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Toplum ve Yaşam > Beslenme, Diyet ve Sağlık > Genel Sağlık

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
kabusunuz, olmasın, yatak

Yatak Kabusunuz Olmasın

Eski 09-06-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yatak Kabusunuz Olmasın




Yatak kabusunuz olmasın

Mevsim geçişi yaşadığımız şu günlerde uykusuzluk pek çok kişinin sorunu

Eğer geceleri uyumak için yatakta dört dönüyor ya da başınızı yatağa koyduğunuz anda uyuyorsanız, paniğe kapılmayın Çünkü kaybettiğiniz uykunuzu bulmak için yapabileceğiniz şeyler var Uykuyla ilgili merak edilenleri Nörolog ve Uyku HastalıklarıİUzmanı Prof Dr Hakan Kaynak’a sorduk

Uykuya niçin ihtiyaç duyuyoruz?

Prof Hakan Kaynak: Bu sorunun yanıtına dair tartışmalar hâlâ sürüyor Ancak uykunun öne sürülen işlevlerini şöyle listeleyebiliriz: Vücudumuzdaki biyolojik işleyişleri yavaşlatarak enerji korumak, beden ve zihnimizi yenilemek, büyümek, gün içinde öğrenilenlerle belleği güçlendirmek Bir de Freudyen yaklaşım var ki, buna göre; uykuya duyulan ihtiyacın bir nedeni de bilinçaltımızdaki korku ve bastırılmış güdülerle yüzleşmek

Uykuya dalış süresini neler belirliyor?

Prof Hakan Kaynak: 5 saat uyuyup, uykusunu almış olarak uyananlar ile çok daha fazla süre uyudukları halde dinlenmemiş olarak uyananlara sıklıkla rastlanıyor Bazı insanlar başını yastığa koyar koymaz uykuya daldığı halde, bazıları yastığa başını koyduğu andan itibaren gün içinde yaşadıklarını, ertesi gün olabilecek problemleri düşünmeye başlıyor Uykuya ancak sıkıntılı saatler sonrasında, güçlükle dalabiliyorlar İşte uykuya dalmak için geçen sürenin uzunluğu ve bu sıradaki sıkıntı düzeyi, uykudan memnun olarak kalkmayı sağlayan önemli faktörlerden biri Ancak eğer kafanızı yastığa koyar koymaz uyuyorsanız, bu da organizmadaki uyku eksikliğinin belirtisi

Yani o çok imrendiğimiz insanlarda uyku kalitesi bozuk mu?

Prof Hakan Kaynak: Çocuklar dışında evet Uykunun uzunluğundan çok kalitesi önemli Gece içinde kısa veya uzun süreli uyanıklıklar, devamlılığı bozulmuş uykuya sebep oluyor, bu da uykunun tatmin edici olarak algılanmasını engelliyor Eğer kafanızı yastığa koyar koymaz uyuyorsanız, bu uyku eksikliğinin belirtisi olabilir

Normal uykuya dalış süresi var mı?

Prof Hakan Kaynak: Normal insanlar 10-30 dakika arasında uykuya dalıyor

Vücut uykuya nasıl hazırlanıyor?

Prof Hakan Kaynak: Organizmadaki bazı vücut işlevlerinin (bu arada uykunun) 24 saat içindeki düzeni ve dağılımı (ritmi), biyolojik saatimiz tarafından düzenlenmektedir Uyku getirici veya tersine uyanıklığı artıran maddelerin veya hormonların hangi saatlerde salgılanacağı buna bağlıdır Biyolojik saatimize yol gösteren etmenlerin en önemlilerinden biri ışıktır Gözlerimiz tarafından algılanan ışık, beyindeki ilgili merkeze ulaşır ve bu merkez de ışığın miktarına bağlı olarak, uyku getirici veya uyanıklığı sağlayan madde ve hormonları salgılayan merkezlere uyarıcı veya engelleyici mesajlar yollar Uykuyu getiren hormonlardan biri olan melatonin akşam saatlerinden sonra daha fazla salgılanır ve uyumamızı kolaylaştırır Uyku açısından biyolojik ritmimizi düzenleyen etmenlerden biri de vücut ısısıdır Vücut ısısının düşük olduğu dönemlerde, uykuya daha yatkın oluruz Vücut ısısı gün içinde iki kez düşer Bu düşüşlerden en belirgin olanı sabaha karşı saatlerde, diğeri ise saat 1400 civarındadır Öğleden sonra bastıran ve genellikle öğle yemeğine bağladığımız mahmurluk hali, aslında vücut ısısındaki azalmaya bağlıdır

Yeterli uykunun süresi ne kadardır?

Prof Hakan Kaynak: Yeterli uyku süresi kişiden kişiye değişir ve esasen genetik olarak getirilen bir özelliktir Erişkin insanlarda bu süre 4-11 saat arasında değişmektedir Herkesin bildiği 7-8 saatlik süre ortalama bir değerdir Kişinin sabah kalktığında kendini dinlenmiş ve dinç hissettiği, gün boyunca da konsantrasyon eksikliği ve yorgunluk hissetmeden, işlerini yerine getirebildiği uyku süresi, onun için yeterlidir

Uyku bozukluğu ile uykusuzluk arasındaki fark nedir?

Prof Hakan Kaynak: Kişinin uykusuyla ilgili farkında olduğu ve onu en çok rahatsız eden yakınma uykusuzluktur Bu yüzden doktora başvuran hastaların çoğunluğunu, uykusuzluktan yakınanlar oluşturur Buna karşılık aşırı uyku hali çoğu hasta ve yakınları tarafından önemsenmez hatta normal karşılanır Günlük yaşamdaki koşuşturmaya, strese, iş hayatının zorluklarına, trafiğe, yaşa veya kişinin tembelliğine bağlanır Oysa gerek neden oldukları iş veya trafik kazaları, gerek hayati tehlike arz eden diğer hastalıklara yol açmaları dolayısıyla uyku tıbbı ile uğraşan hekimlerin aslında daha önem verdiği birçok hastalık, kendini aşırı uyku haliyle belli eder

Uykusuzluk nedir?

Prof Hakan Kaynak: Hastalar yakınmalarını, tatmin edici miktarda olmayan ya da dinlendirmeyen uyku, uykuya dalma güçlüğü, uykuyu sürdürme güçlüğü (çok sayıda kısa ya da uzun süreli uyanmalar), erken uyanma veya bunların değişik kombinasyonları şeklinde ifade edebilirler Dünyada ve özellikle gelişmiş ülkelerde uyku ile ilgili en yaygın ve sık karşılaşılan yakınmadır Değişik ülkelerde yapılan çalışmalar, hangi tipte olursa olsun insomni için toplumda ortalama yüzde 35 civarında bir görülme oranı belirtmektedir

Uykusuzluk ne zaman hastalık olarak değerlendirilir?

Prof Hakan Kaynak: Uykusuzluk üç bölüme ayrılabilir: Uykusuzluk yakınmasının süresi bir haftadan uzun değilse akut ya da geçici, bir hafta ile üç ay arasındaysa subakut veya kısa süreli, üç aydan fazlaysa kronik insomniden bahsedilir Akut ve subakut insomniler, son derecede yaygın ve hemen herkesin hayatının bir döneminde en az bir kere karşılaşabileceği bir durumdur Karşılaşılan stresli bir durum ya da olay uykuyu geçici olarak bozabilir Bu duruma uyum sağlandığında da ortadan kalkar Hastalığa dönüşünce kronik bir durumdan söz edilir

Uykusuzluk nedenlerinden söz eder misiniz?

Prof Hakan Kaynak: En sık rastlanan uykusuzluk nedenini, psikiyatrik kökenli hastalıklar oluşturmaktadır Başta depresyon olmak üzere duygulanım bozuklukları, psikozlar, anksiyete bozuklukları, panik bozukluklar, alkol ve diğer maddelerin kötüye kullanımı, sıklıkla uykusuzluk yakınmasına neden olurlar Psikiyatrik hastalıklardan sonra en çok karşılaşılan uykusuzluk tipi öğrenilmiş uykusuzluktur

Başka hangi uykusuzluk nedenleri var?

Prof Hakan Kaynak: Uyku için uygun saatlere ve kurallara uyulmaması, dinlenme ve çalışma saatlerinin iç içe geçmesi, uyku öncesinde aşırı yemek yeme veya çay-kahve gibi uyarıcı içkiler içme, yatağın uyku dışı (TV seyretme, kitap okuma, yazı yazma vb) amaçlar için kullanılması, uykusuzluk yaratan hatalı alışkanlıklara örnektir Bu alışkanlıklardan vazgeçilirse uyku kısa zaman içinde kolaylıkla düzene girebilir Uykusuzluğun tedavisi nasıldır? Prof Hakan Kaynak: Yakınma psikiyatrik kökenliyse, nedene göre tedavi yapılmalıdır Uyku ilaçları, daha çok geçici veya kısa süreli uykusuzlukta, bir haftayı geçmeyecek süreyle kullanılabilir Prensip olarak kronik uykusuzlukta uyku ilacı kullanılmaz Zorunlu kalınırsa, hastanın girdiği kısır döngüyü kırabilmek için, mümkün olan en kısa süreyle ve 4-6 haftayı kesinlikle aşmamak kaydıyla doktor kontrolünde verilebilir Rastgele kullanılan ilaçlara zamanla tolerans gelişir (aynı etki için gereken dozun zamanla artması), kesildiklerinde ise uykusuzluk daha şiddetli biçimde geri döner

Bir de hep uyuma isteğiyle dolu olanlar var

Prof Hakan Kaynak: Buna hipersomni deniyor Anlam olarak aşırı uyku ve uygun olmayan ortam ve zamanlarda uyku ihtiyacının ön planda olması demektir Birçok uyku hastalığı bu belirtiye yol açar En yaygın olanı Narkolepsi-Katapleksi Sendromu’dur Gün içinde ortalama 2-3 saat aralıklarla önlenemez uyku ataklarının ortaya çıktığı, bu ataklar dışında da kişinin kendini uykulu ya da yorgun hissedebildiği, hatta uyanıklık içine mikro uyku dediğimiz saniyelik uyku dönemlerinin karışabildiği, daha çok ergenlik ve genç erişkinlik çağlarında başlayan bir hastalıktır

Apne denilen durumdan söz eder misiniz?

Prof Hakan Kaynak: Apne nefes durması demektir Tıkayıcı uyku apne sendromu, üst solunum yollarındaki darlığın ileri boyutta olduğu durumlarda, uykunun başlamasıyla birlikte yumuşak dokuların gevşemesi ve nefes alma sırasında oluşan negatif basınç dolayısıyla solunum yolunun tıkanması, böylece ağız ve burundan hava girişinin en az 10 saniye süreyle engellenmesiyle karakterize edilen ciddi bir hastalıktır Nefes durmaları gece boyunca sık olarak (bazen yüzlerce kez) tekrarlar Her biri ortalama 20-40 saniye sürelidir, şiddetli olgularda bu süre iki dakikadan fazla olabilir! Nefes durmaları sırasında kandaki oksijen miktarı önemli ölçüde azalır, dolayısıyla kalp, beyin ve diğer organlara yeterli oksijen ulaşamaz

Kimlerde görülür?

Prof Hakan Kaynak: Genellikle kısa boylu, şişman-göbekli, kısa boyunlu erkeklerin hastalığı olarak bilinirdi Şişmanlıktan başka, üst solunum yollarında daralmaya neden olan büyük dil, yüksek ve kavisli sert damak, sarkık yumuşak damak, uzun ve kıvrımlı küçük dil, küçük çene yapısı, büyük bademcikler, halk arasında burun eti diye bilinen anatomik özellikler ve alerji de hastalığa zemin hazırlarlar

Ne zaman doktora gitmeli?

Sabah şiddetli ağız kuruluğu ile uyanma l Sabah başağrıları l Eskiye oranla daha sinirli ve daha tahammülsüz olma l Konsantrasyonu sürdürmede güçlük l Çocuklarda okul başarısının düşmesi l Unutkanlık l Gece bir veya daha fazla kez tuvalete kalkma l İklim şartlarıyla açıklanamayan gece terlemeleri l Cinsel istekte azalma, (erkekte) iktidarsızlık l Yeterli süre uyunmasına karşılık gün içinde yorgun ve uykulu olma l Yatakta sürekli bacakları hareket ettirmek isteği l Gece nefes alamama hissi ile uyanma l Horlama l Uyku sırasında baş, boyun ve göğüste terleme l Gün içinde dayanılmaz uyku atakları yaşamak l Çok sık rüya görmek l Geceleri uykudan bağırarak ve korku ile uyanmak

Uykusuzlara öneriler

l Her sabah mümkünse sabah 0800’i geçmeden kalkın l Günde en fazla 2 fincan kahve tüketin l Yatmadan önce ağır egzersizlerden kaçının l Uyku öncesinde gerilim filmleri izlemeyin l Akşam yemeğini yatmadan en az 3 saat önce yiyin l Bir bardak ıhlamur ya da ılık süt uyku öncesi idealdir l Yatak odanızın sıcaklığının 20 dereceyi geçmemesine özen gösterin l Yatmadan ılık bir duş ve ağız temizliğini ihmal etmeyin l Odanın havalandırılmış ve temiz olmasını sağlayın l Sert olmayan, anti alerjik materyalden yapılmış, omurgayı destekleyen bir yatak tercih edin

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.