![]() |
Jones Ve Davis Atıf Modeli |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Jones Ve Davis Atıf ModeliJones ve Davis (1965), Heider'in perspektifinde, 'uyuşan çıkarımlar teorisi' de (theory of correspondent inference) denilen ilk atıf modelini ortaya koymuşlardır ![]() ![]() Zira gözlemci durumundaki bireyler, aktörün davranışlarının özel bir kişilik çizgisinden ya da kişisel bir yatkınlıktan ileri geldiğini düşünmektedirler: Örneğin bir kişinin saldırgan davranışı, onun saldırgan olmasından ileri gelmektedir ![]() ![]() Bu durumda, tekabüliyetin ya da uyuşmanın nasıl kurulduğuna, niyetin atfedilme koşullarına bakmak gerekir ![]() ![]() Nihayet yine gözlemciye göre aktörün belirli bir tercih özgürlüğünün olması, yani söz konusu bir davranışı, seçenek davranışlar varken yapması gerekir, zira ancak bu durumda aktörün bir davranışı, çevresel gereklerin zoruyla veya mecburen değil, isteyerek yaptığından emin olmak mümkündür ![]() ![]() Bu noktada Jones ve Davis, yeni bir soruna dikkat çekerler ![]() ![]() ![]() ![]() Bu koşullar yerine geldiğinde atıf süreci şu şekilde oluşur: İlk olarak gözlemci, davranışın sonuçlarını belirler; ikinci olarak bu sonuçlan, seçenek davranışın sonuçlarıyla karşılaştırır ve böylece (varsa) ortak olan ve özgül olan sonuçları saptar; üçüncü olarak gözlemci, yapılan davranış ile yapılmayan davranışın özgül sonuçlarından hareketle söz konusu davranış (yapılan davranış) ile bir niyet veya kişilik çizgisi arasındaki uyuşmayı belirler ![]() Bunlara ek olarak Jones ve Davis, gözlemcinin, aynı durumda başka kişilerin ne yapacağı konusundaki görüşünün önemli olduğunu ve sosyal arzulanırlığı yüksek olan sonuçlara daha duyarlı olduğunu öne sürerler ![]() ![]() ![]() Özetle bir kişinin davranışı, şu koşullarda onun niyetini ve dolayısıyla kişisel eğilimlerini ya da kişilik çizgilerini yansıtan bir davranış olarak algılanmaktadır: Bu davranışın özgül sonuçlarının sayısı az olduğunda ve sonuçlarının sosyal arzulanırlığı düşük olduğunda ![]() |
![]() |
![]() |
|