Felsefe-Değerlerin Değmesi/Ahmet İnam

Eski 10-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Felsefe-Değerlerin Değmesi/Ahmet İnam




Değerler neye değmeli?

En azından 10 şeye değmelidir Çok kısa açıklamalar yaparak bu 10 şeyin neler olduğunu söyleyeceğim Değerlerin yeniden değerlendirilmesinde neleri göz önüne almamız konusunda bir öneride bulunmaktayım
Bunun hepsinin hesabını verebileceğimi düşünüyorum sorgulanırsam

Şimdi, bir defa, değerler yere değmeli

Yerden anladığım şey, yaşadığım, yerel olandır, bize özgü olandır, değerler bize özgü olana değmelidir Değmiyorsa, o değer değer değildir Latinlerin öyle bir deyimi var, ayağımın bastığı yer vatanımdır Böyle bir şey olamaz Her canlı insanın, bilinçli insanın bir yeri vardır; çünkü, aidiyet duygusu, mensubiyet duygusu, insan olmanın olmazsa olmaz koşullarından biridir
Dolayısıyla değerlerimiz yere değmelidir, metaforik olarak haddini bilmelidir anlamını da taşıyor

İkinci olarak, değerlerimiz ele değmelidir

Avuç içi anlamında kullanmıyorum, yabancı anlamında kullanıyorum Siz, değerlerinize yabancıları da almak zorundasınız Çünkü, birinci olarak yer deyince, yere çakılıp kalırsanız o yerin içinde erir gidersiniz ve çok mahallî olursunuz, çok yabancı olursunuz Öyle değerlerle yaşamanız lazım ki, bu değerler ele değmelidir Kültür dünyamız çok geniş olmak durumundadır Bizden olmayanları, bize benzemeyenleri, düşman diye saydığımız insanları da, cümle mahlukatı da içine almak zorundadır El deyince, isterseniz insan olmayanları da katalım, çünkü biz öyle bir kültürden geliyoruz
Bizim yerimiz, ele değer vermek, başka düşüncelere, farklı düşüncelere, farklı anlayışlara, farklı inançlara değen değerlerle yaşamayı bize öngörüyor Yoksa, kendimizi, küçücük dünyamız içine sıkıştırıp oradan sağa sola saldırmanın, bu dünyaya layık bir insan olmayı büyük ölçüde engellediğini düşünüyorum

Üçüncü olarak değerler tene değmeli
Belki bazılarınıza tuhaf gelir, bu adam da yine tene takmış diyebilirsiniz; ama, bana çok önemli geliyor Çünkü insan bedenli bir varlıktır Ben, ustam Nietzsche'den bunu öğrenmişimdir İnsan teniyle, bedeniyle yaşıyor

Dördüncü olarak, değerler içe değmelidir
İç dünyamıza, derûni âlemimize değmelidir Çünkü insan bir bütün varlıksa, teniyle ve içiyle bir varlıktır

Beşinci olarak, değerler yola değmelidir
Yol bir metafordur ve değerlerle yaşamanın bir süreç olduğunu, bir yerden bir yere gidildiğini gösterir, bir bitimsizliği gösterir Çünkü, benim sınırlı ömrümdeki değer yaşayışım, bir gün bitecektir; ama, yol devam edecektir Eğer biz bu topraklardaki yaşamın devam etmesini istiyorsak, kendi yerelliğimiz içerisinde ortaya çıkmış değerlerimizle yaşamak istiyorsak, bu kültürü, dünya kültürüne armağan etmek istiyorsak, dünya kültürünü bu kültürle canlandırmak istiyorsak, bunun bitimsiz bir süreç olduğunu unutmamak lazımdır

Yol, hakikaten ömür bittiği zaman da bitmeyen bir şeydir Kamyonlarda, otobüslerde yazar, ömür biter yol bitmez Değerlendirme bitmiyor

Tuhaf bir şey söyleyeceğim yine altıncı olarak, yer dedim ya, değerler göğe değmelidir

Çünkü insan sadece yerde yaşayan bir varlık değildir Ayağı yerde, başı göktedir Belki Heidegger'in anladığı anlamda, çünkü Heidegger'in bir dörtlüsü vardır, orada yeryüzü ve gökyüzünden söz eder, belki tam onun gibi anlamıyorum; ama, gök bizim umutlarımızı, hayal gücümüzü, aşkın değerlerimizi, yeryüzüne çakılıp kalmadığımızı, bu âlemin, bu dünyanın, bu yeryüzünün dışında, çok farklı âlemler olduğunu simgeler Hatta fizikçilere bakarsanız sonsuz farklı âlemler vardır
Dolayısıyla, yaşadığımız değerler göğe değmeli

Göğe değmek, zaman zaman uçmak, hesabını bilmemek falandır; ama, bazen de uçmak gerekebilir, çok fazla gerçekçilik adına yere çakılmak da değerlerimizi kokuşturabilir, tatsız tuzsuz hale getirebilir, yaşamdan soyutlayabilir

Yedinci olarak, değerler cana değmelidir arkadaşlar

Can, yolculuk arkadaşlarımıza da bu ad verilebilir, tasavvufi bir anlamı var; , birlikte yürüdüklerimiz veya kendi iç âlemi olan, kendi değerleri olan, sadece tenden ibaret olmayan, ama içi ve teniyle birlikte bu gezegende yaşayan, gökyüzüyle irtibatı olan bir varlık olarak cana deymelidir

Ve, değerlerimiz, ister Hegel anlamında anlayın, isterseniz başka anlamlarda da anlayabilirsiniz, tine değmelidir;
Tin dediğimiz nedir ?
Maneviyata değmelidir

Maneviyattan anladığım şey, bilim, sanat, inanç düzenleri, din, ideolojiler, insanın yarattığı ve kimi zaman yüksek değerler dediğimiz değerler Değerlerimiz, tinsel yanını korumalıdır

Dokuzuncu olarak, değerlerimiz, elbette akla değmelidir

Aklın bir ucuna hiç değilse -bakın on yere birden değdirtmeye çalışıyorum- akla değmelidir

Onuncu olarak, bunu açmayı bu yazımda açmayı düşünmüyorum, yokluğa değmelidir

"Yokluk"u, isterseniz nihilist bir şey olarak da anlayın, Nietzsche anlamında Çünkü, değerlerin yeniden tazelenebilmesi, değerlendirilebilmesi, anlam yokluğu deneyimini yaşamakla olanaklıdır Onun için yokluktan, boşluğa düşmekten korkmamak gerekir

Dünyanın pılı pırtısına yapışarak, "aman düşmeyeyim, aman bir anlam bulmuşum bunu kaybetmeyeyim" diye kokuşmuş değerler içinde yozlaşmak çok tehlikeli bir şeydir Çünkü bu, değerler dünyamızda tefessühe yol açar, kokuşmaya yol açar Çok tehlikeli bir şey Onun için, yokluk da, bizim sık sık yaşadığımız bir şey olmalı, egzistansiyalist düşünürlerin, zaman zaman Kierkegaard'ın hatırlattığı, çok önemli bir yaşantı Elbette muallakta kalacağız zaman zaman Çünkü, yaşam, yaşamak dediğiniz şey, değerlerden daha önce geliyor

Değerler, hayatın kendisine değmeli

Eğer bu değme gerçekleşmeyip, değerler bu kadar somut, canlı, yaşayan şeye değmezse, onların üzerine inşa edilmiş birtakım başka değerleri kendinden menkul, yaşamdan uzak değerlerle yaşamaya bizi götürür ki; yaşadığımız gerçek, kanlı canlı yaşamla, kafamızdaki veya yaşantıladığımız anlamlar ve değerler arasında büyük uçurum meydana gelir Dolayısıyla, o canlılığı ve tazeliği koruyabilmek gerekiyor Bunun için de değerlere karşı çok duyarlı olabilmek, onların canlanmasına, diriltilmesine ve sürekli olarak yeniden gözden geçirilmesine çalışmak lazımdır

İnsan, terlediği zaman kokar İnsanın ayağı kokar Ama, insanın ruhu da kokar, insanın değerleri de kokar

Bunun için temizliğe ihtiyaç var, bunun için tazeliğe ihtiyaç var Çünkü, evrene, kainata baktığınız zaman, bu canlılığı, bu diriliği, bu devingenliği sürekli olarak görüyoruz İnsan denen varlık, bazen kendi geldiği kökenini, bu kainata ait olduğunu unutabiliyor ve dolayısıyla kainatla kendisi arasına inanılmaz vehimler koyabiliyor, birtakım hüsnü kuruntulara sahip olabiliyor; bu da onu, kainat ile kendisi arasında sahici bir ilişki kurmaktan alakoyuyor, ve uydurulmuş, tamamen havada, yaşantılardan kökünü almayan, derin biçimde bizi sanal bir dünyanın içerisine itebiliyor

Bunlardan kurtulabilmek için değerlerimize sahip çıkmak, değerlerimizle soluk almayı öğrenmek, değerlerimizin değerini bilmek, değerlerimizi ayıklayabilmek, tazeleyebilmek, yenileyebilmek ve dolayısıyla insan gibi insan olmaya yakışan bir dinamizm içerisinde yaşamayı öğrenmek gerekiyor

Bunu da beceremezsek, zaten, sanıyorum, belki de bu gezegendeki gidiş, serüven de ağır dönüşümlere tanık olabilir İnsan denen bir canlı türü çıktı zaman içerisinde, o da bir süre sonra kokuştu ve bitti, bir mutasyon geçirdi" denebilir

Fukuyama'nın böyle bir kitabı var, bu teknolojinin ve bu durumun böyle gitmesi sonucunda, genlerle falan filan oynanırsa, sonunda artık insanlık başka bir şeye dönüşecektir gibi kehanette bulunmaktadır Belki de sonumuz onun dediği gibi olacaktır

Oysa ben, değerlerimizin değerini bilip, değerlerimizin tazelenmesi durumunda güzel bir geleceğe doğru yol alacağımızı umuyorum Değerlerimizin bir yandan geçmişteki kökleriyle -bir ağaç gibi düşündüğümüzde her değerin bir kökü var ve bir kaynağı var- ilişkiye geçebilmeyi başararak, diğer yandan kökler yeryüzüne ve geçmişe doğru giderken, ağacın dalları ve yapraklarının uzayan kısımlarının da geleceğe yönelik olmasını sağlamamız gerektiğine inanıyorum

Bunu başarabilirsek, o zaman yeryüzünde insan olmaya yakışan bir hayatımız olur diye düşünüyorum

*
Ahmet İnam



Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.