Prof. Dr. Sinsi
|
Jani Vreto
Hayatı ve Eserleri:
Vreto, 1820 yılında, Yunanistan sınırına yakın bir şehir olan Leskovik’in, Postenan köyünde doğar Öğrenimine, Konitsa yakınlarındaki Vurban’da, bir Yunan okulunda başlar 1843-47 arası, Janina’daki Zosimaia ortaokuluna devam eder Bu okulda; Fraşeri kardeşler, Kostandin Kristoforidhi ve birçok Arnavut entelektüel eğitim görmüştür
Vreto, bu okulda, Yunan kültürüne karşı derin bir hayranlık kazanmıştır Bu hayranlığı yüzünden; Faik Konitza, ondan, “Grekomanyak” diye söz etmiştir Yazar, ayrıca, anadiliyle ilk kez ilgilenmeye, bu okulda başlar 1847’de, Arnavutluk ve Epeiros prensi İskender Bey için, Yunanca bir şiir yazar Ayrıca, Arnavut özdeyişleri ve halk şarkıları da derlemeye başlar
1854’te, babasının bir bostan sahibi olduğu İstanbul’a taşınır Burada, bir tütün şirketinde, yazman olarak çalışmaya başlar 1870’lerin başında, Arnavut ulusal hareketinin öncü kişilerinden olan; Sami Fraşeri, Vasa Paşa, Hasan Tahsini ve Ferit Paşa Vlora ile tanışır Ayrıca, Mısır’da yaşayan önemli Arnavutlardan olan; Thimi Mitko, Thimi Thoma Kreji ve Spiro Dine ile İtalya’da yaşayan, Girolamo De Rada ve Demetrio Camarda ile tanışıp, mektuplaşır
Vreto, 1866’da; ilk eseri olan, “Arnavutça Konuşulan Yunan Dili Grameri”’ni yazar Bu kitap; Arnavutçaya çevrilmiş, bir Yunanca dilbilgisi kitabıdır Yazar, 1877 yılının sonbaharında, “Arnavut Halkının Haklarını Savunan Merkezi Komite”’nin kurucu üyeleri arasında yer alır ve bu komitenin amaçları doğrultusunda, aktif olarak çalışır
1878 yılının mayıs ayında, Arnavutların kökenleri, dilleri, yerleşim bölgeleri ve halkları üzerine açıklamalar getiren bir savunma yazısı olan, “Yunan Dili Tezinin Savunması”’nı İstanbul’da yayınlar Bu kitabı yazmasının nedeni; Yunan basınında, özellikle, “Neologos” gazetesinde ileri sürülen savlardır Bu savlara göre, Yunanlılar, Epeiros bölgesinde yaşayan Arnavutların topraklarına göz dikmektedirler Ancak, bu savları, yazar Abdülhalit Fraşeri yalanlamıştır
1879’un başlarında, merkezi komite, kesinleşmiş bir Arnavut alfabesi belirlemek amacıyla, bir komisyon oluşturur Vreto, bu komisyonda görev alır Komisyon üyeleri, Arnavut alfabesi konusunda görüş ayrılığı içindedir Vreto, Yunan alfabesini; Vasa Paşa ise, Latin alfabesini önermektedir Hasan Tahsini ise, kendi hazırladığı bir alfabeyi sunar Sonunda, komisyon; Sami Fraşeri başkanlığında hazırlanan, birkaç Yunanca eklemeyle zenginleştirilip, Latin sözcükler içeren, İstanbul alfabesini kabul eder
Vreto, aynı yılın 12 ekiminde, “Arnavutça Eserleri Yayınlama Derneği”’nin kurucuları arasında yer alır Derneğin kuruluş amacı; Arnavut çocuklar için okul açmak, onların kitap edinmesini sağlamak ve bunun dışında, her türlü Arnavutça kitabı yayınlamaktı Vreto, ayrıca, Arnavutların kültürel uyanışlarına karşı çıkan Osmanlılarla ve Yunanlıların muhalefeti karşısında, diplomatik bir tavır sergilemek zorunda olan dernek için, bir tüzük kaleme alır Bu yüzden, bir Arnavut sorunu yarattığı gerekçesiyle, Gjirokaster Ortodoks metropoliti(başpiskoposu) tarafından aforoz edilir
Vreto, 1881 yılı yazında, Romanya’nın başkenti Bükreş’e gider Amacı, burada yaşayan Arnavutlar arasında, milliyetçi harekete karşı ilgi uyandırmaktır Yazar, burada, “Arnavutça Eserleri Yayınlama Derneği”’nin Bükreş şubesini kurar Yazar, İstanbul’a döndükten sonra, “Işık” adlı derginin yayınlanmasında aktif rol alır Bu dergi, 1884 ağustosu ile 1885 temmuzu arasında yayınlanmış ve adı sonradan “Bilgi” olarak değişmiştir İstanbul’daki Arnavut milliyetçilerinin çalışmaları ve özellikle Vreto, Osmanlı yönetimi tarafından kuşkuyla izleniyordu Kültürel ilerlemenin ve özerklik isteklerinin, giderek siyasi ve bölgesel isteklere dönüşmesinden kaygı duyuluyordu
Vreto, dernek tarafından, milliyetçi harekete parasal kaynak bulması amacıyla, yurt dışına gönderilir Daha sonra, Bükreş’e giderek, “Bükreş Işık Derneği”’ni kurar ve derneğin sekreterliğini üstlenir Derneğin başkanı, Anastas Avramidi Lakçe’dir Dernek, 1886 yılında, Arnavut dilinde kitaplar yayınlamaya başlar Bu şekilde yayınlanan 10 kitaptan 2’si, Vreto’nundur Bunlar, “Etik” ve “Aritmetik” adlı eserlerdir Kitapların basım işini, aslında Vreto yapmaktadır Yazıları düzeltmekte, eskizleri okumakta ve bastığı kitapları paketleyip, dağıtımını yapmaktadır
Vreto’nun bastığı kitaplar arasında; Muhammed Cami adıyla da tanınan, şair Muhammed Kyçku tarafından Arapça yazılmış olan, “Ervehe” adlı şiir de vardır Vreto, bu şiiri, İstanbul alfabesi kullanarak yeniden yazmış; ancak, bu arada, doğuya özgü söz dağarcığını, büyük ölçüde ayıklamıştır Vreto, 1889’da, Romanya’da yaşayan Arnavut tüccarlar için, “Muhasebecilik” adlı, 158 sayfalık bir kitap yazar Onun, ayrıca, “Felsefi, Pedagojik ve Ahlaki Bazı Sorunlar” adlı bir kitabı daha vardır
1890’larda genç yayıncı olan Vissar Dodani, “Arnavutluk” adlı gazetesini basmak için, Romenceden uyarlanmış Arnavutça yazım kurallarını yeğleyince, bir hayli yaşlanmış ve yoksulluk sınırında olan Vreto, kendisini haksızlığa uğramış hisseder Çünkü, Dodani; yazarın, tüm hayatını adadığı, evrensel bir Arnavut alfabesi düşünü ve bu yoldaki çabalarını bir kenara atmış oluyordu Vreto, 1899 yılının ekim ayında, Atina’ya gider 1900 temmuzunun başında, bu şehirde, olasılıkla açlıktan ölür
|