Kurtuluş Savaşını Neden Yaptık

Eski 10-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kurtuluş Savaşını Neden Yaptık




Kurtuluş savaşını neden yaptık



AB’nin hazırladığı son “İlerleme Raporu”nu okurken düşündüm

Yurdumuzun II Dünya Şavaşı’nın sonunda İngilizler, Fransızlar ve Yunanlılar

tarafından işgal edilmesi üzerine bir ulusal kurtuluş mücadelesi

Verilmeseydi NE olurdu diye geçirdim aklımdan

Eğer Mustafa Kemal bir direnişi örgütlemeseydi ve topraklarımız düşman

işgalinde kalsaydı bugün için NE değişirdi diye sordum kendi kendime

Aslında bu sorunun yanıtı basit

Biz o gün direnmeseydik ve bağımsızlık için savaşmasaydık, şimdi, AB’nin

içerisindeydik

Belki parça parça, AMA mutlaka, ya Fransız, ya İngiliz, ya DA Yunan

kontenjanından, hepimiz birer AB vatandaşı olacaktık

Hem de seneler öncesinden

Bugün yanıp tutuştuğumuz, elde etmek uğrunda yırtındığımız hedef

kendiliğinden gerçekleşmiş olacaktı

Peki, o zaman biz Kurtuluş Savaşı’nı neden yaptık?

Onca cana, acıya, kayba neden sebep olduk?

Hadisenin bir işgal, bir tecavüz olması mıydı sorun olan?

Kapıdan kovduklarımızı, bacadan geri içeri alacak idiysek

Bin bir güçlükle elde ettiğimiz milli irademizi, o gün kendilerine karşı

savaşmış olduklarımıza, bugün devredecek idiysek

Onca fedakarlıkla kurduğumuz üniter cumhuriyeti kendi ellerimizle yıkacak

Idiysek

Onurumuz, namusumuz, refahımız, birliğimiz, bağımsızlığımız ve egemenliğimiz

için verdiğimiz mücadeleyi bir çırpıda sıfırla çarpacak idiysek

O gün inanç ve azmimizle boyun eğdirdiğimiz emperyalizme, bugün hayran,

taşeron ve kuyruk olacak idiysek

Sahi tüm bunları yapacak idiysek, biz Kurtuluş Savaşı’nı neden yaptık?

TECAVÜZ EDEMEMİŞLERDİ ANCAK İĞFAL GERÇEKLEŞMEK ÜZERE

Bu raporda dayatılan şartlarda (sözde) müzakerelere başlamakla, tıpkı 1918’de

olduğu gibi, ülkenin düşman işgaline uğraması ve önüne konulan her şartın

Kabullenilmesi arasında NE fark var diye içimden geçiriyorum

Öyle ya, her ikisinde de ulusa ait olan ve milli irade ile belirlenen hiçbir

şey kalmıyor ortada

Ulusal bağımsızlık elden gidiyor, ülke emperyalizme peşkeş çekiliyor

Her iki süreçte de arkadan vuranlar, ülkeyi satanlar, hainler ve

işbirlikçiler var

Her ikisinde de yetki ve irade, aynı merkezlere devrediliyor

Her iki durumda DA birileri dayatıyor, siz yerine getiriyorsunuz

Her iki halde de güçsüz, edilgen ve onursuz olan siz; muktedir, egemen ve

Buyurgan olan öbürleri

Aradaki tek fark, birinin zorla, diğerinin gönüllü (hatta arzulu)

gerçekleşmesi

Bu iki durum arasındaki fark DA, “tecavüz” ile “iğfal” arasındaki farka

Benziyor Tecavüzün sözlük anlamı: “hücum etme, saldırma, başkasının hakkına

El uzatma,

Namusa saldırma” olarak ifade ediliyor

İğfalin anlamı ise: “aldatma, ayartma, kandırma, baştan çıkarma” olarak

açıklanıyor

Tecavüz, seksen beş yıl önce düşmanın topraklarımızı işgal ederek bize karşı

gerçekleştirmek istediği şeydir

Bugün AB’nin bize yapmak istediği şey ise, evlilik vaadi ile iğfal etme

girişimidir

Bu yolda DA epeyce mesafe almış bulunmaktadır

İstediklerini elde ettikten sonra bizi ortada bırakması kuvvetle

Muhtemeldir

Geçmişteki tecavüz girişimlerine, tarihin yaldızlı sayfalarına yazılacak bir

direnişle karşı koymuş bir halkın, bugünkü iğfale bu denli sessiz kalması,

Hatta gönüllü olması anlaşılması güç bir durumdur

İster tecavüz, isterse iğfal olsun, her ikisinde de emperyalistin amaçladığı

Hedef aynıdır Değişen yalnızca yöntemidir

O halde tıpkı Cumhuriyetin kuruluşunda olduğu gibi yeniden bir milli

mücadeleyi ve direnişi örgütlemenin, bu uğurda dayanışma ve birlik

içerisinde hareket etmenin zamanıdır

Geçmişte denenen yönteme karşı silah, mermi, top, tüfek, kazma, kürek

kullanılmıştır

Bugün denenen yönteme karşı ise, bilinçlenme ve bilinçlendirme, örgütlenme,

dayanışma, sahip çıkma, söz, yazı ve eylem gerekiyor

İçerisinde bulunduğumuz şartların seksen beş yıl önceki durumdan hiçbir

farkı yoktur

Hatta düşman, daha sinsi ve kurnaz biçimde hareket etmektedir

Mustafa Kemal ve yandaşları, geçmişte emperyalist tecavüze nasıl isyan

Etmişlerse, bizler de bugün, “AB süreci” denen iğfal teşebbüsünün asileri

olmalıyız

Yarının kurtarıcıları arasında anılmak istiyorsak, bugün, bu isyanın

içerisinde yer almalıyız

Bu süreci durdurmalı, yürürlükten kaldırmalı, yırtıp buruşturup tarihin çöp

Sepetine atmalıyız



Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.