Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Edebiyat / Dil Bilgisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
edatlar

Edatlar

Eski 04-17-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Edatlar



EDATLAR

Tek başlarına anlamları olmayan, başka kelimelerle öbekleşerek değişik ve yeni anlam ilgileri kuran, birlikte kullanıldıkları kelimelere cümlede anlam ve görev kazandıran kelimelere edat denir
Bazı dil bilgisi kitapları bağlaçları, edatları ve ünlemleri bir araya getirerek edatlar başlığı altında şu şekilde sınıflandırır:
Bağlama edatları bağlaçlar
Son çekim edatları edatlar
Ünlem edatları ünlemler

Özellikleri ve Örnekler
  • Türkçede isimler ve fiiller anlamlı kelimelerdir Edatlar ise tek başlarına anlam ifade etmezler; ancak cümlede anlam kazanır veya sadece diğer kelimelere anlam katarlar
�için, kadar, -E kadar, gibi, göre, ile, üzere, yalnız, -E karşı, sanki, ancak, -dEn beri, -E doğru�
  • Kelimeler arasında çeşitli anlam ilişkileri kurduğu için edatlara yardımcı kelimeler de denir
Ders çalışmak için odasına çekildi (amaç)
Kurt gibi acıkmıştım (benzerlik)

  • Edatlar önceki kelimeyle sonraki kelime arsında anlam ilgisi kurar Bağlaçtan ve zarflardan farkı, yeni bir anlam ilgisi koruyor olmasıdır
Sözlüden yine zayıf almış (zarf)
Eve gittim, fakat onu bulamadım (bağlaç)
Konuşmak üzere ayağa kalktı (edat)

  • Edatlar cümleden çıkarılınca cümlenin anlamında bir eksiklik, daralma veya bozulma olur
Güneş gibi başı göklere erdi �edat çıkarılınca� Güneş başı göklere erdi
  • Tek başlarına kullanamazlar Başka kelimelerle birleşerek sıfat ya da zarf görevli öbekler oluştururlar
Dağ gibi adam yok oldu gitti (sıfat öbeği)
Sen de benin kadar çalışsan (zarf öbeği)

  • Tek başlarına iken isim, sıfat, zarf, bağlaç olarak kullanılabilir Bu durumda edat olmaktan çıkar:
Karşı köyde akrabaları vardı ( sıfat)
Derenin karşısına geçtik (ad)
Her söylenene karşı çıkıyor (birleşik fiilde isim)
Bana doğruyu söyle (isim)
Doğru söze ne denir? (sıfat)
Lütfen doğru oturun (zarf)
Beride bir adam duruyor ( isim)
Beri taraf oldukça dikenli (sıfat)
Biraz beri gel (zarf)
Bir ömür boyu yalnız yaşadı ( zarf)
Biz bu dünyada hep yalnızız (isim)
Parkta oturan yalnız adam onun babasıydı ( sıfat)
Meyveler güzel, yalnız biraz renksiz (bağlaç)

  • Bazı edatlar sadece hâl ekleri ile birlikte kullanılırlar Bazıları da üzerlerine ek alabilirler:
-e kadar, -e doğru, -den beri
bu kadarını, senin gibisi

  • Cümlede veya isim tamlamasında isim görevi alabilir; ek-fiil alarak yüklem olabilir
Bu paranın ne kadarı sizin? (iyelik eki almış, isim gibi kullanılmış, nesne olmuş)
Her şey bıraktığım gibiydi (ek-fiilin �di�li geçmiş zaman çekimi ile isim gibi kullanılmış, yüklem olmuş)

  • Edat grupları (edat ve edattan önceki kelimenin oluşturduğu kelime grubu) cümlede çoğunlukla zarf veya edat tümleci olur
Sabaha kadar ders çalıştık (zarf tümleci)
Eve doğru yürüdüm (edat tümleci)


BAŞLICA EDATLAR

�ile�

  • �Araç, alet, neden, zaman, birliktelik� ilgisi kurar
Ankara�ya uçakla giderler (araç)
Bizi boş vaatlerle kandırdılar (araç)
Hasan yaşlı annesiyle oturuyordu (beraberlik)
Arabanın gürültüsüyle irkildi (neden)
Baharla birlikte leylekler de geldi (zaman)

  • �-le� şeklinde bitişik de yazılabilir
Çocuk ile�çocukla
Araba ile�arabayla

  • �ne ile, kiminle� sorularına cevap verir
Sözünüzü balla kesiyorum (araç)
Yar ile sohbet ne güzel (birliktelik)

Not: �ile� kelimesi �ve� gibi kullanılırsa bağlaç olur
Bir kola ile simit aldım (kola ve simit)

Soyut bir kelimeyle öbekleşirse edat değil �durum zarfı� olur
Öfkeyle kalkan zararla oturur (nasıl, öfkeli ve zararlı)
Sevinçle boynuma sarıldı (nasıl, sevinçli bir hâlde, durum zarfı)

�gibi�

Benzetme edatlarındandır
Yalın hâldeki kelimelerle birlikte kullanılır
Benzetme, eşitlik anlamları katar

  • Birlikte kullanıldığı kelime ile birlikte sıfat, zarf ve isim olabilir
Adamın demir gibi bileği vardı (sıfat, benzetme)
Kurşunlar, yağmur gibi yağıyordu (zarf, benzetme)
Uyandığı gibi yataktan fırladı (zarf, anında, zaman anlamı katmış)

  • İsim veya zarf gibi kullanıldığında cümle öğeleri oluşturur Bu durumda ek alabilir
O anda utançtan ölecek gibiydi (isim, yüklem)
Onun gibisi nerede bulunur? (isim, özne)

  • Bu edatın yerini bazı ekler alabilir:
Şöyle garip bencileyin (benim gibi)
Kadın bir gülüşü vardır onun (kadın gibi)

�sanki�

  • Benzetme edatıdır
�san� ve �ki�nin birleşiminden oluşmuştur
  • Bu edatı bulunduran cümlelerde �sanmak, zannetmek� anlamları vardır
  • �benzetme, uyarı, sözüm ona, sözde, inanmama� anlamları katar
Sanki gece olmuş Gibi, öyle zannedersin
Biri kapıyı çalıyor sanki gibi, öyle zannediliyor
Sanki bütün kabahat benim sözde, inanmama, öyle zannediliyor
Aldın da ne kazandın sanki? uyarı, ne kazandığını sanıyorsun?
Gelseydi ne olurdu sanki? ne olacağını sanıyordu ki?
Sanki bu da mı güzel? Öyle mi sanıyorsun?
Kısa öyküde daha başarılı sanki öyle gibi

Not:sanki� edatıyla �gibi� edatı bir arada kullanılırsa anlatım bozukluğu ortaya çıkar:
Sanki beni dövecek gibiydi (yanlış)
�Beni dövecek gibiydi� ya da �Sanki beni dövecekti

�kadar, -E kadar�

Benzetme edatlarındandır
Yalın hâldeki veya �E yönelme eki almış kelimelerle kullanılır
�kadar� şeklinde kullanıldığında üzerine ek alabilir

  • Karşılaştırma, benzerlik, eşitlik, yaklaşıklık, ölçü� anlamları katar
Biz de onlar kadar başarılıyız (eşitlik, benzerlik, ölçüsünde)
Gül kadar güzelsin (benzerlik)
Mektubu okuyunca köyünü görmüş kadar sevindi (gibi)
Bir ton kadar kömür almış (ölçü, aşağı yukarı)
Yüz kadar asker evin önünden geçti (ölçü, aşağı yukarı)

  • Birlikte kullanıldığı kelimeyle isim, sıfat ya da zarf oluşturur
Biz bu kadarına da alışığız (isim)
İçmiş kadar olduk (zarf)
Ne kadar güçlü bir adam (zarf)
Evin deniz kadar havuzu var (sıfat)

  • Ad tamlamasında ad (tamlanan) olarak da kullanılabilir
Vefasızlığın bu kadarını da görmemiştim (isim, ad tamlamasında tamlanan)
  • �kadar� kelimesi zarf tümleci de yapar, edat tümleci de:
Dershaneye kadar gidelim (edat tümleci)
Akşama kadar çalıştık (değin anlamında, zarf tümleci)

�için�

-�Amaç, neden, özgülük, görelik, karşılık� bildirir
-�Hakkında, nedeniyle, yüzünden, maksadıyla� anlamlarını ifade eder
-Yalın hâldeki ya da iyelik eki almış kelimelerle birlikte kullanılır
-İsim olarak kullanıldığında üzerine ek alabilir
  • Bu edatla kurulan söz öbekleri, cümlede genellikle edat tümleci olarak kullanılır
Çalışmak için başvurdu (amacıyla, başvurunun amacı, sebebi)
Sınavı kazanmak için çalışmak gerekir (sınavı kazanmanın şartı)
Sıkıldığı için dışarı çıktı (neden, dışarıya çıkmanın sebebi)
Bu ayakkabıyı babam için aldım (özgülük)
Bu iş için kaç lira ödedin? (karşılık)
Senin için sorun yok tabi (görelik)
Bizim için ne diyorlar? (hakkımızda)
Sizin için üç kişilik yer ayrıldı (aitlik)
Tüm bu hazırlıklar bizim içindi (isim, yüklem)
Vatan için ölenler yüreğimizde yaşarlar (amaç, özne)

  • �-E� yönelme hâl eki ve �üzere�, �-E göre�, �diye� edatları bazı durumlarda bu edatın yerini tutabilir:
Bu ayakkabıyı babam için aldım � babama aldım
Uyumak için odasına çekildi�uyumak üzere
Senin için iyi bir gündü�sana göre
Ne için söyledin sanki?�ne diye

�üzere, üzre�

  • Amaç, koşul, zamanda yakınlık, gibilik� anlamları katar
Sorunu halletmek üzere gidiyorum (amaç, için)
Kitabı yarın vermek üzere alabilirsin (şartıyla, koşul)
On dakika konuşmak üzere kürsüye çıktı (için, amaç)
Acele edin, güneş batmak üzere (zamanda yakınlık)
Konuştuğumuz üzere yarın buluşacağım (gibilik)

  • Bu edatın üzerine ek gelebilir:
Tam da yola çıkmak üzereydik
�-E göre�

Yönelme hâl ekiyle birlikte kullanılır, yani bu eki almış kelimelerden sonra gelir
Kendi üzerine de ek alabilir

  • Görelik, uygunluk, yönünden, bakımından ve karşılaştırma� anlamları katar
Başbakana göre enflâsyon düşük (açısından)
Ayağını yorganına göre uzat (bakarak, ölçüsünde, uygunluk, kadar)
Allah dağına göre kış verir (uygunluk)
Anlatılanlara göre ikisi de suçluymuş (bakılırsa, yönünden)
Siz bana göre daha gençsiniz (karşılaştırma)
Kemal, Hasan�a göre daha uzundu (karşılaştırma)
Bana göre ayakkabınız var mı? (uygunluk)

  • �-cE� eki bu edatın yerini tutabilir
Bence bu iş burada biter (bana göre)
�karşı�

  • �-E� yönelme hâl ekiyle kullanılarak �için, hakkında, yönelme, ilgili olma� anlamları katar
Edebiyata karşı ilgim vardı (hakkında, yönelik)
Denize karşı bir balkonu var (yönelik)

  • Zaman bildiren kelimelere eklenip �doğru, sularında� anlamları katar ve zarf öbeği oluşturur
Yağmur sabaha karşı yeniden başlamıştı (doğru)
Sabaha karşı uyuyabildim (zarf öbeği)

Not: �karşı� kelimesi isim ve sıfat olarak kullanılabilir; birleşik fiil yapabilir
Karşı köyde akrabaları vardı (sıfat)
Derenin karşısına geçtik (ad)
Her söylenene karşı çıkıyor (birleşik fiil)
�diye�
Amaç ve neden ilgileri kurar
Terfi edeyim diye yağcılık yapıyor (amaç)
Yağmur yağıyor diye dışarı çıkmadı (neden)
�doğru�

  • Yönelme eki ile birlikte kullanılarak yön bildirir
Ormana doğru yürüdük
Bana doğru bakıyor

  • Zamanda yakınlık bildirerek zarf öbeği de oluşturur
Akşama doğru geldiler (zarf öbeği)
  • Ad, sıfat ve zarf da olabilir Bu durumlarda edat değildir
Bana doğruyu söyle isim
Doğru söze ne denir? sıfat
Lütfen doğru oturun zarf

�dolayı, ötürü�
  • Ayrılma hâl ekiyle birlikte neden ilgisi kurar
Zayıflıktan dolayı sık sık hastalanıyor
Çalışmadığından ötürü canı sıkılıyor

  • �-den� ekiyle de aynı anlam sağlanır
Sıkıldığımdan dışarı çıktım
�karşın, rağmen �
Yönelme ekiyle birlikte karşıtlık ilgisi kurar
Çok uğraşmama karşın başaramadım
Tanımamasına rağmen onu takdir ediyordu
�beri�

  • �-dEn� ayrılma hâl ekiyle birlikte eylemin başlangıç yerini ve zamanını belirler
Dün akşamdan beri görülmedi
Okuldan beri hiç susmadı
Yıllardan beri bu köyde yaşamaktalar
Kar, sabahtan beri yağıyor

  • �beri� kelimesi ad, sıfat, zarf da olabilir Bu durumda edat değildir
Beride bir adam duruyor
Beri taraf oldukça dikenli
Biraz beri gel

�yalnız�

İsim, sıfat, zarf ve bağlaç olarak kullanılabilen bu kelime �sadece, bir tek� anlamına gelmek şartıyla edat olarak da kullanılabilir Bu yönüyle diğer kelime türlerinden ayırt edilebilir
Bir ömür boyu yalnız yaşadı (tek başına, zarf)
Biz bu dünyada hep yalnızız (tek başına, isim)
Parkta oturan yalnız adam onun babasıydı (tek, sıfat)
Meyveler güzel, yalnız biraz renksiz (ama, bağlaç)
Cebinde yalnız yol parası vardı (sadece, edat)
Beni yalnız sen anlarsın (sadece, bir tek)

�ancak�

�yalnız, sadece, özgülük, sınırlandırma, olsa olsa� anlamları katar
Seni ancak ebediyyetler eder istiab (sadece)
Onu ancak para ilgilendirir (sadece, bir tek)
Bu işten ancak Hasan Usta anlar (sadece)
Bu kömür ancak üç ay yeter (en fazla, olsa olsa)
Sabah çıktılarsa akşama ancak gelirler (belki, ihtimal)

�değil�

İsim cümlelerinin yüklemini olumsuzlaştırır
Yolumu kesen bu değildi

Olumsuz eylem cümlelerini olumlu; olumluları da olumsuz yapar:
Bu haberi duymamış değiliz duymuşuz
Bu haberi duymuş değiliz duymamışız

�mi�

-Soru edatıdır
-Farklı anlam ilgileri kurar
-Ek alabilir

Babanız İstanbul�dan döndü mü? soru
Onu gördüm mü sinirleniyorum zaman
Sıcak mı sıcak bir havaydı pekiştirme
Çalıştın mı her şeyi başarırsın koşul

EDAT İLE BAĞLACIN KARIŞTIRILMAMASI

1 Edatlar cümlenin bir öğesi olurken, bağlaçlar bir öğe özelliği göstermez (Öğe içinde yer alabilirler) Sabaha karşı eve gelmişlerdi (Edat-Zarf Tümleci) / Kitapları ve defterleri çantasına koydu (Nesne) (�Ve� bağlacı nesneleri birbirine bağlamıştır)

2 �İle, yalnız, ancak� gibi kelimeler hem edat hem bağlaç görevinde kullanılabilir Cümle içindeki anlamı bu nedenle önemlidir Ayrıca şu pratik yolla bu kelimelerin edat mı, bağlaç mı olduğunu anlayabiliriz:

� �İle� yerine �ve� getirilebiliyorsa; �ile� bağlaçtır Defter ile kalemi çantaya koydum / Arkadaşları ile konuşmuyordu (Birincisinde �ve� gelebildiği için bağlaç; ikincisinde �ve� kullanılamadığı için edattır)
� �Yalnız, ancak� kelimeleri yerine �ama� bağlacı getirilebiliyorsa, bu kelimeler bağlaçtır �Sadece� kelimesi getirilebilirse bu kelimeler edat olur Almak isterim ancak param kalmadı / Bu işi ancak sen yapabilirsin

3 Edatlar cümleden atılamaz Cümle anlamsızlaşır Bağlaçlar cümleden çıkartılınca cümlenin anlamı daralsa da cümle anlamsızlaşmaz
Senin gibisini görmedim / Senin görmedim (Cümle anlamsızlaştı Bu nedenle �gibi� edattır) Koştum ama yetişemedim / Koştum yetişemedim (Cümle anlamını pek kaybetmedi Bu nedenle �ama� bağlaçtır) DİKKAT! Bu özellik her zaman için geçerli olmayabilir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.