Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Kültür-Sanat

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
icatlar, mucidler

İcatlar ve Mucidler

Eski 10-12-2007   #1
[KAPLAN]
Icon47

İcatlar ve Mucidler



William Stanley - İndüksiyon Bobinini Buldu


William Stanley, Jr ( 28 Kasım 1858 – 14 Mayıs 1916), Amerikalı fizikçi, buluşçu New York, Brooklyn’de doğdu Kariyeri boyunca, değişik elektrik cihazları için 129 patent aldı
İlk zamanlar telgraf tuşları ve yangın alarmları üretimi üzerine çalışan bir elektrikçidir
İlk elektriksel izalatörleri tasarladı George Westinghouse’ın Pittsburgh’taki fabrikasında şef mühendis olarak çalıştı
1885 yılında Lucien Gaulard ve John Dixon Gibbs’in fikirlerine dayanan alternatif akımı pratikleştirdi, daha sonra modern transformatörlerin gelişimine ön ayak olacak İndüksiyon bobinini buldu
1890 da Pittsfield’da “the Stanley Laboratory Company” ve “the Stanley Electric Manufacturing Company” i kurdu Daha sonra bu şirkette C C Chesney ve J F Kelly ile, transformatör üretim amaçlı değişiklik yapıldı The Stanley Electric Manufacturing Company 1905 yılında General Electric Şirketi tarafından satın alındı



----------------------------------------------------------------------------------

Galileo Galilei - Modern Fiziğin ve Teleskobik Astronominin Kurucularından



Galileo Galilei, (d 1564 – ö 8 Ocak 1642) Modern fiziğin ve teleskobik astronominin kurucularından olan İtalyan bilim adamı 1564′te İtalya’nın Pisa şehrinde doğdu Dönemi*nin tanınmış müzikçilerinden Vincenzo Galile*i’nin oğlu olan Galileo, ilk tahsilini Floransa’da yaptı 1581′de Pisa Üniversitesinde tıp tahsiline başladı, ancak parasızlıktan okulu terk etti 1583′ten itibaren matematiğe ilgi duyan Galileo, bu konudaki çalışmaları sayesinde 1589′da Pisa’da profesörlük elde etti
Sarkacın, yüzen cisimlerin ve hareketin Aristo fiziğinden farklı bir düşünceyle matematiksel olarak ele alınması gerektiğine inanan Galileo, Pisa Kulesinden ağırlık düşürerek Aristo’nun yanlışlığını açıkça gösterdi Bu davranışı yaşlı profesörlerle anlaşmazlığa düşmesine sebep oldu 1592′de Pisa’yı terk ederek, Padova Üniversitesi matematik kürsüsüne geldi
1597′de pratikte çok faydası olan pusulayı ticari olarak piyasaya arz etti 1600 senesinden hemen sonra ilkel bir termometre, insan kalp atışının ölçümünde kullanılmak üzere bir sarkaç ve 1604′te serbest düşüşün matematik kanunlarını keşfetti Ancak düzgün ivmeli hareket kavramı hatalıydı 1609′da Hollanda’da teleskopun bulunduğunu işitti Kendisi daha ileri bir alet yaparak bunu astronomi gözlemlerinde kullandı 1610′da aydaki dağlar, yıldız kümeleri ve Samanyolu üzerine ilk tespitlerini yayınladı Bu arada Jüpiter’in dört uydusunun varlığını bildirdi Bu kitabı çok ilgi uyandırdı ve Floransa’da saray matematikçisi olmasını sağladı Hemen sonra Venüs gezegeninin devreleri ve Satürn’ün şekli hakkında bilgi verirken, astronomideki Ptolemy (Batlamyus) sistemini tartıştı
1611′de Roma’ya gitti ve oradaki Bilim Akademisi’ne üye seçildi Floransa’ya dönüşünde hidrostatik üzerine pek çok profesörün itirazına sebep olan kitabı ile 1613′te güneş lekeleri üzerine yazdığı eserini yayınladı Bu eserinde Kopernik sistemini açık bir şekilde müdafaa etti Bundan dolayı papazların ağır hücumuna uğradı 1615′te bizzat Roma’ya giderek iddiasını müdafaa etti Ancak 1616′da Papa Beşinci Paul tarafından kitaplarını tetkik için bir komisyon kuruldu Bu komisyon Galileo’nun kitaplarını yasaklamadı Sadece dünyanın döndüğü iddiasından vazgeçmesini istedi
Galileo, bir müddet bilimin pratik yönüne döndü, mikroskobu geliştirdi Ancak 1618′de üç kuyruklu yıldızın görülmesiyle kiliseyle münakaşaya girdi Arkadaşının Sekizinci Urban olarak Papa seçilmesinden cesaret alarak yazdığı “İki Kainat Sistemi Üzerine Konuşmalar” adlı eserini 1632′de yayınladı Ancak kitabı daha önce yapılan uyarılarla çeliştiği söylentilerine rağmen Roma’da mahkemeye çağrıldı 1633′te bu kitap yasaklandı ve Kutsal Engizisyon’ca müebbet hapse mahkum edildi Cezası kendi evinde göz hapsine çevrildi Yetmiş yaşında hapsedilen Galileo kör oldu ve 1642 yılında öldü



-------------------------------------------------------------------------------


William Henry Perkin - Anilin Boyasını Buldu


William Henry Perkin (d 12 Mart 1838, Londra - ö 14 Temmuz 1907, Sudbury) İngiliz kimyager Hofmann’ın asistanlığına getirilen (1856) Sir William Henry Perkin, ilk anilin boyasını (movein) buldu (1874) Bir anilin boya fabrikası kurup, soyluluğa yükseltilerek (1906), kimya alanındaki çalışmalarını sürdürdü



---------------------------------------------------------------------------------

James Watt - Modern Buhar Makinesinin Geliştirdi



James Watt (19 Ocak 1736 Greenock - 19 Ağustos 1819 Heathfield) modern buhar makinesinin geliştiricisi olan İskoçyalı mucit ve mühendistir Endüstüriyel devrimin oluşmasında önemli rol oynamıştır Yaşamı
Gemi işleten zengin bir baba ve kültürlü bir annenin oğlu olarak dünyaya gelen James; çocukken sık hastalandığı için okula devamlı gidememiş, evde annesi tarafından eğitilmiştir 17 yaşında iken annesini kaybetmiş ve babasının işleri kötüleşmiştir Londra’ya bir seneliğine ölçüm aletleri yapımını öğrenmeye giden Watt, Glosgow’a dönüp bu mesleği icra etmek istemişti Fakat 7 sene çıraklık yapma zorunluluğundan, İskoçya’da başka bir ölçüm aletleri yapımcısı olmamasına rağmen, Demirciler Locası tarafından başvurusu reddedilmiştir
Watt bu durumdan, kendisine Glosgow Üniversite’sinde atölye öneren profesörler tarafından kurtulmuş, fizikçi ve kimyacı olan profesör Joseph Black kendisine hocalık etmiştir Atölyenin açılmasından 4 sene sonra Watt buhar gücü üzerinde çalışmaya başlamış daha önce hiç görmemiş olmasına rağmen bir prototip yapmaya çalışmıştı 1765′de Thomas Heathfield yaptığı bir model üzerinde uğraşarak buhar makinesini çalıştırmayı başardı
1767′de kuzeni Margaret Miller ile evlenmiş ve 6 çocuk sahibi olmuştur
Tam kapsamlı bir buhar makinesi geliştirmeye çalışan Watt’a Carron Demir İşleri şirketinin kurucusu Joh Roebuck maddi olarak destek olmuştur Hemen başarılı olmayan tasarım maddi sıkıntıya düşünce Watt 8 sene anketçilik yapmıştır Roebuck iflas edince, Matthew Boulton patent haklarını satın almış ve Watt ile 25 yıl sürecek başarılı bir ortaklığa imza atmıştır
Birmingham Merkez Kütüphanesi önündeki Watt’a ait heykelSonunda 1776′da başarı ile üretilen buhar makineleri ticarî olarak satılmaya başlamış ve çoğunlukla madenlerden suyu pompalamak için talep edilmiştir Geniş kullanımı, Boulton’un önerisi ile ileri-geri hareketin Watt tarafından dönüş hareketine çevrilmesiyle başlamıştır Sonraki 6 yıl içinde tasarımda çeşitli iyileştirmelerde bulunan Watt, gücü kontrol etmek için valf ve buhar basınç göstergesi eklemiştir Bu gelişmeler ile Heathfield’in buhar makinesinden 5 kat daha verimli bir makine ortaya çıkmıştır
1794′te Boulton ve Watts şirketini kuran ortaklar, sadece buhar makinesi üretmeye yöneldiler 1824′te şirket 1164 buhar makinesi üretmişti Boulton başarılı bir işadamı olduğunu kanıtladı ve her ikisi de zengin oldular
1800′de patent ve ortaklık sonra erince Watt emekliliğe çekilmiş; şirketi oğullarına devir etmişlerlerdir Emekliliğinde değişik icatlara devam eden Watt, teleskop ile mesafe ölçümü, mektup koyalama cihazı, yağ lâmbasında iyileştirmeler, buhar merdanesi ve heykel kopyalama cihazı geliştirmiştir
İkinci eşi ile Almanya ve Fransa’yi gezmiş ve Wales’te bir malikâne alarak restore etmiştir
SI güç birimi Watt kendisine itaf edilmistir



---------------------------------------------------------------------------------------

Wilhelm Conrad Röntgen - Röntgen Işınlarını Buldu






Wilhelm Conrad Röntgen, (d 27 Mart 1845, Remscheid-Almanya – ö 10 Şubat 1923, Münih) Alman asıllı, Nobel Fizik Ödülü sahibi fizikçi Röntgen ışınlarını bulması ile tanınır
Hayatı
Röntgen Prusya’nın Lennep şehrinde doğdu Çocukluğu ve ilköğretim yılları Hollanda’da ve İsviçre’de geçti1865 yılında girdiği Zürih Politeknik’te üniversite eğitimi gördü ve 1868 yılında makine mühendisi olarak mezun oldu 1869 yılında Zürich Üniversitesi’nden doktorasını aldı Mezuniyetinin ardından 1876′da Strazbur’da, 1879′da Giessen ve 1888′de Würzburg Julius-Maximilians-Üniversitesi’nde fizik profesörü olarak öğretim görevi yaptı 1900′de Münih Üniversitesi Fizik kürsüsüne ve yeni Fizik Enstitüsünün yöneticiliğine getirildi
Karısının ölümünden dört yıl sonra 1923 yılında,I Dünya Savaşı’nın yarattığı yüksek enflasyon ekonomisi ortamında maddi sıkıntılar içinde Münih’te öldü
Röntgen ışınları
Öğretim üyeliği görevinin yanı sıra araştırmalar da yapmaktaydı 1885 yılında kutuplanmış bir geçirgen hareketinin, bir akımla aynı manyetik etkileri gösterdiğini açıkladı 1890′lı yılların ortalarında çoğu araştırmacı gibi o da katot ışın tüplerinde oluşan lüminesans olayını incelemekteydi “Crookes tüpü” adı verilen içi boş bir cam tüpün içine yerleştirilen iki elektrotdan (anot ve katot) oluşan bir deney düzeneği ile çalışıyordu Katottan kopan elektronlar anoda ulaşamadan cama çarparak, floresan adı verilen ışık parlamaları meydana getirmekteydi 8 Kasım 1895 günü deneyi biraz değiştirip tüpü siyah bir karton ile kapladı ve ışık geçirgenliğini anlayabilmek için odayı karartıp deneyi tekrarladı Deney tüpünden 2 metre uzaklıkta baryum platinocyanite sarılı olan kağıtta bir parlama farketti Deneyi tekrarladı ve her defasında aynı olayı gözlemledi Bunu mat yüzeyden geçebilen yeni bir ışın olarak tanımladı ve cebirde bilinmeyeni simgeleyen X harfini kullanarak “X ışını” ismini verdi Daha sonraları bu ışınlar, “Röntgen ışınları” olarak anılmaya başlanmıştır
Bu buluşundan sonra Röntgen farklı kalınlıktaki malzemelerin ışını farklı şiddette geçirdiğini gözlemledi Bunu anlamak için fotoğrafsal bir malzeme kullanıyordu Tarihteki ilk tıbbi X ışını radyografisini de (Röntgen filmi) yine bu deneyleri sırasında gerçekleştirdi ve 28 Aralık 1895 yılında bu önemli keşfini resmi olarak duyurdu
Olayın fiziksel açıklaması 1912 yılına kadar net olarak yapılamasa da, buluş fizik ve tıp alanında büyük heyecan ile karşılandı Çoğu bilim adamı bu buluşu modern fizik|modern fiziğin başlangıcı saydı Amerikalı mucit Pasteur 1898 yılında tıpta fizik tedavide kullanılmak üzere X ışınları üreten bir aygıt geliştirdiAma çok miktarda X ışınına maruz kalındığında meydana gelebilecek sağlık sorunlarını kimse farketmedi






--------------------------------------------------------------------------------------

Clive Sinclair - İlk Cep Televizyonu’nu Buldu



Sör Clive Sinclair (d 30 Temmuz, 1940 Richmond upon Thames), İngiliz mucittir
Sinclair, 1972′de dünyanın ilk cep hesap makinesini, 1977′de ilk cep televizyonunu, 1980′de de ilk ev bilgisayarı olan Sinclair ZX80′i icat ederek dünya çapında üne ulaşmıştı



----------------------------------------------------------------------------------------

Karl Benz - Benzinle Çalışan Otomobili Buldu






Karl Friedrich Benz (26 Kasım 1844 – 4 Nisan 1929) Alman makine mühendisi ve motor tasarımcısı Benz yaygın olarak benzinle çalışan otomobilin mucidi olarak bilinir Çağdaşları olan diğer Alman mucitler olan Gottlieb Daimler ve Wilhelm Maybach ile aynı anda aynı proje üzerinde çalışmışlardır, ancak Benz önce çalışmasının, ardından da içten yanmalı motorun otomobillere uygulanabilirliğini sağlayan bütün süreçlerin patentini almıştır Karl Benz 1878′de tasarladığı ilk motorunun patentini 1879′da almıştır
Benz 1885′te dünyanın satmak amacıyla üretilen ve benzin motoruyla çalışan ilk otomobili olan Motorwagen’i üretti Üç tekerlekli, önden döndürülen bu arabada motor arka tarafta, yolcuların tam altındaydı Diğer icatları arasında, karbüratör, gaz/fren sistemi, bir pilden elektrostatik kıvılcımlanmayla ateşleme sistemi, buji , debriyaj, vites değiştirme sistemi, ve radyatör vardır
Karl Benz 1896′da boxer tipi motoru tasarlamış ve gene aynı yıl patentini almıştır Bu motor hala motorsporlarında hala temel tasarım prensibi olarak kullanılır
Benz ayrıca Daimler-Benz, Mercedes-Benz, ve DaimlerChrysler şirketlerinin atası olan Benz Şirketi’ni de kurmuştur Ölmeden önce icatlarının sayesinde olan 1920lerdeki otomobil patlamasını görebilmiştir






------------------------------------------------------------------------------------

James Prescott Joule - Isının Mekanik İş ile Olan İlişkisini Keşfetti






James Prescott Joule, (d 24 Aralık 1818, Manchester – 11 Ekim 1889) İngiliz fizikçi
Isının mekanik iş ile olan ilişkisini keşfetti Bu keşif, enerjinin korunumu teorisine ve oradan da termodinamiğin birinci kanunu’nun eldesini sağladı SI sistemindeki iş birimi joule, onun adına ithafen verilmiştir Lord Kelvin ile mutlak sıcaklık skalasını geliştirmiştir Bir direnç üzerinden geçen elektrik akımının ısı yaydığını bulmuştur (Joule yasası)
Isının mekanik eşdeğeri
Matematiksel formül:
(1cal/g deg) (Δt) (suyun kütlesi) = m g L
Δt = sıcaklık değişimi
m = kütle
g = yerçekimi kuvveti
L = mesafe
Joule, yaptığı deneyler sonucunda, ısının mekanik eşdeğeri olarak; bir pound suyun sıcaklığını bir derece Fahrenheit arttırmak için 838 ft·lbf luk bir iş gerektiğini bulmuştur Joule, bu sonuçları 1843′de düzenlenen “British Association for the Advancement of Science” toplantısında açıkladı fakat beklediği ilgiyi göremedi



----------------------------------------------------------------------------------------

Charles Francis Brush - Ark Lambasını Buldu



Charles Francis Brush (d 17 Mart 1849 - ö 15 Haziran 1929) ABD’li buluşçu, girişimci, iş adamı İyilik sever olarak bilinir Gençliğinden itibaren, özellikle elektrikle aydınlanma konularında bilime ilgi duyarak babasının dükkanında deneyler yaptı Michigan Üniversitesinde mühendislik üzerine çalıştı 1876 yılında Pavel Yablochkov’un geliştirdiği Yablochkov Kandili’nden daha üstün özellikli ”Ark lambası”nı buldu Bu lambalar 1879 yılında Cleveland kentinin aydınlanmasında kullanıldı Değişik ortaklarla; kimya, demir filizi vb değişik alanlarda çalıştıktan sonra Ark ışıkları için gerekli merkezi güç sistemi yani elektrik jeneratör olan kendi dinamosunu (açık bobin dinamoyu) geliştirdi 1880 yılında Brush Electrical Machines şirketini kurdu Şirketi 1891 yılında General Electric şirketiyle birleşerek onun bir parçası olmuştur 1910 - 1929 yılları arasında, bazı elektromanyetik dalga çeşitleri üzerine temellenmiş yerçekiminin kinetik teorisi üzerine çeşitli yazılar kaleme aldı Lyndhurst, Ohio’da adını taşıyan Charles F Brush Lisesi’nin spor takımları ve diğer grupları, Brush’un lambasına hitafen “arklar” takma adı ile çağrılır






-----------------------------------------------------------------------------------

Alıntı Yaparak Cevapla

Pieter Van Musschenbroek - Leyden Şişesini Buldu

Eski 10-12-2007   #2
[KAPLAN]
Varsayılan

Pieter Van Musschenbroek - Leyden Şişesini Buldu



Pieter (Petrus) van Musschenbroek (14 Mart 1692 - 19 Eylül 1761) Hollandalı bilim adamı Musschenbroek , Leyden Üniversitesi’nde tıp okudu, daha sonra elektrostatik ilgisini çekti
Leyden Şişesi:
Elektrik tarihinde adı geçen aygıtlardan biri Leyden şişesidir 18 yüzyılın en gözde buluşlarından biri olan Leyden şişesinin mucidi Alman deneycisi EG von Kleist olmakla beraber, aynı buluşu bir yıl sonra, yani 1746 yılında Kleist’dan bağımsız olarak Leyden (Hollanda’nın bir kenti) Üniversitesi profesörlerinden Pieter van Musschenbroek’un da yapması ile buluş tarihine Leyden şişesi olarak geçmiştir
Leyden şişesi içine metal bir çubuk batırılmış, yarısına kadar su veya cıva gibi bir sıvı ile dolu bir cam şişeden oluşmaktadır Dielektrik ortamını cam şişenin oluşturduğu bu tarihteki ilk bilinçli olarak yapılmış sığaç, elektriğin depolanarak çeşitli deneylerde bir kaynak olarak kullanılabilmesini sağlamaktaydı Leyden şişesi de kısa bir sürede aynen von Guericke’nin elektrik makinası gibi Avrupa’da günün konusu haline geldi Şişedeki metal çubuğa el değdirilerek çarpılma olayı sarayların eğlence konusunu ve meydanlarda gösteri yapan birçok açıkgözün geçim kaynağını oluşturdu Leyden şişeleri kimyasal doğru akım bataryasının bulunuşuna dek her türlü elektriksel deneyde gerilim kaynağı olarak kullanıldı

Alıntı Yaparak Cevapla

Eski 10-12-2007   #3
[KAPLAN]
Varsayılan


Humphry Davy - Azot Protoksidin Güldürücü Etkisini Buldu

Humphry Davy (d 17 Aralık 1778, Penzacre, Cornwall - ö 29 Mayıs 1829, Cenevre) İngiliz kimyager, fizikçi ve mucit Bristol’daki, ciğer hastalarının tedavi edildiği hastanede yaptığı çalışmalarla 1799′da, azot protoksidin güldürücü etkisini buldu; türlü gazların fizyolojik etkilerini kendi üzerinde yaptığı deneylerle inceledi
1803 yılında Bristol’dan Londra’ya gelerek Royal Society’ye üye, daha sonra da başkan oldu
1807′de sırayla; erimiş külden elektrik akımı geçirdi ve bu yolla önce potasyum adını verdiği elementi, sonra da sodadan sodyum elementini ayırmayı başardı ertesi yıl da baryum, stransiyum ve kalsiyumu buldu Asit özelliğinin hidrojenin varlığından ileri geldiğini saptayarak asitlerle anhidritlerin farklı olduğu sonucuna vardı Ayrıca, elektroliz ürünleri üstüne ölçmeler yaparak elektrik yayını buldu Faraday ile gazların sıvılaşması üzerinde çalıştı
1813′te Fransız Fen akademisine girdi Kraliyet enstitüsünde, bağışlarla kurulan özel olarak geliştirilmiş iki bin elemanlık bir pil yardımıyla, pek çok kimyaevi ayrışmayı gerçekleştirdi
1817′de oksitlenme tepkimeleri (hidrojen, alkol), platinin katalitik özelliklerini buldu Maden ocaklarında grizu patlamalarına karşı kullanılan tel kafesli emniyet lambasını yaptı
Consolalions in Travel or the Last Days of a Philosopher (Gezinin Verdiği Avunma veya Bir Filozofun Son Günleri) adlı bir eseri bulunmaktadır

Alıntı Yaparak Cevapla

Heinrich Lenz - Lenz Yasası’nı Buldu

Eski 10-12-2007   #4
[KAPLAN]
Varsayılan

Heinrich Lenz - Lenz Yasası’nı Buldu



Heinrich Friedrich Emil Lenz (Şubat, 1804 - Şubat, 1865) Alman fizikçi Lenz, bugün Estonya sınırları içinde bulunan Tartu da doğdu 1820′de Tartu Üniversitesi’nde fizik ve kimya ile ilgilendi 1823 - 1826 arasında Otto von Kotzebuearound ile dünya turuna çıktı Yolculukları sırasında deniz suyu ve iklimler konusunu inceledi
Yolculuklardan sonra St Petersburg Üniversitesinde matematik ve fizik üzerine çalıştı Daha sonra elektromanynetisma ile ilgilendi
1834′de kendi adıyla anılan Lenz yasası’nı buldu

Alıntı Yaparak Cevapla

William Nicholson - Suyun Elektrolizini Buldu

Eski 10-12-2007   #5
[KAPLAN]
Icon47

William Nicholson - Suyun Elektrolizini Buldu



William Nicholson - Suyun Elektrolizini Buldu


William Nicholson
(d 1753, Londra, İngiltere- ö 21 Mayıs 1815 Bloomsbury, Londra, İngiltere) İngiliz kimyacı, William Nicholson (d 1753, Londra, İngiltere- ö 21 Mayıs 1815 Bloomsbury, Londra, İngiltere) İngiliz kimyacı, suyun elektrolizinin mucidi, hidrolik mühendisi, mucit ve bilimsel yayıncı Tarak-kesim, törpü-yapım, silindir baskı gibi makineleri yaptı 1798’de aerometre’yi ve sıvıların yoğunluğunu ölçmeye yarayan hidrometreyi icat etti
1800’de suyun dekompozisyonu ile voltaik akımı keşfetti1800 yılında yaptığı bu buluşta Alessandro Volta’yı örnek olarak elektrik pilindeki kurşun çubukların uçlarına doğru baloncuklar halinde suya hidrojen ve oksijeni bıraktığını keşfetti Nicholson, bu buluşu ile kimyasal reaksiyon ile elektrik üreten ilk kişi oldu Bu kendisini o günün şartlarında elektrik konusunda bir numaralı bilim adamı yaptı Nicholson’un kimya için en önemli mirası suyun elektrolizi hakkında araştırmasıdır Alessandro Volta’nın ve diğerlerinin ortaya koyduklarını düşünceleri geliştirmiştir Elektrik akımı uygulamasını sudaki oksijeni ve hidrojeni ayrıştırmıştır
1781 yılında ilk kitabı ‘’An introduction to Natural Philosophy- Doğal Filozofiye Giriş’’ iki cilt olarak yayınlandı
1809’da British Encyclopedia ‘yı yayınlamıştır
Middlefex şehrinin su tesisatını hazırladı ve bir baskı makinesi ve kendi adını taşıyan bir areometre buldu
Sanayi makinelerinde kullanılan yeni bir hidrometre geliştirdi Bu hidrometre, suya oranla bir sıvının spesifik yerçekimini ölçmeye yarayan bir aletti Bu sıvının gram olarak kaç kübik santimetre olduğunu ölçmeye yarayan bir alet olarak da düşünülebilir Nicholson’un hidrometresi diğer hidrometrelerden kullanım bakımından farklılık göstermekteydi
En önemli buluşu Elektrostatik alanında olmuştur 18 yüzyılda Galvani statik elektrik yükünü bulmak için kurbağa bacaklarını kullanmıştı Akım geldiği zaman bacaklar aniden kıpırdamaktaydı Nicholson, altından yaprakları olan bir elektroskop kullanarak daha gerçekçi deneyler yaptı
O sıralarda kimyacılar suyun hidrojen ve oksijenden oluştuğunu söyleyebilecek bilgiye sahiplerdi Ancak her nasılsa kesin bir kanıt elde edememişlerdi Carlisle ve Nicholson 17 volta pilinden oluşan bir elektrik bataryası kullanarak güçlü akım ile suyu hızla hidrojen ve oksijen gazlarına ayrışmaya başardı Başka bir deyişle elektroliz oluştu
Elektrik akımı yardımıyla bir sıvı içinde çözünmüş kimyasal bileşiklerin ayrıştırılması işlemine elektroliz denir
Sonuç olarak, Cavendish’in teorisinin tersini ispatlamış oldular Hidrojen ve oksijen su formunda birleşmiştir Hidrojen ve oksijen ayrı kaplarda ve hidrojen, oksijenin 2 katı hacimde olmak üzere gaz açığa çıkmıştır Hidrojen oksijene göre hafif ağırlıktadır fakat geniş hacimde hidrojen geniş oksijen atomundan daha fazla atoma sahiptir Nicholson ve Carlisle elektrik akımı konusunda gayet başarılı sonuçlar elde etmiştir Şaşırtıcı sonuçların yanı sıra bu çalışmalar sırasında yeni elementler de bulmuşlardır
Elektroliz konusundaki Carlisle ve Nicholson’un çalışmaları,1807 yılında Davy ve 1833 yılında Faraday’ın keşifleri ve, 1887 yılında Arrhenius tarafından geliştirilen iyon teorisi, zamanımızın atom fiziğine temel teşkil etmişlerdir
mucidi, hidrolik mühendisi, mucit ve bilimsel yayıncı
Tarak-kesim, törpü-yapım, silindir baskı gibi makineleri yaptı 1798’de aerometre’yi ve sıvıların yoğunluğunu ölçmeye yarayan hidrometreyi icat etti
1800’de suyun dekompozisyonu ile voltaik akımı keşfetti1800 yılında yaptığı bu buluşta Alessandro Volta’yı örnek olarak elektrik pilindeki kurşun çubukların uçlarına doğru baloncuklar halinde suya hidrojen ve oksijeni bıraktığını keşfetti Nicholson, bu buluşu ile kimyasal reaksiyon ile elektrik üreten ilk kişi oldu Bu kendisini o günün şartlarında elektrik konusunda bir numaralı bilim adamı yaptı Nicholson’un kimya için en önemli mirası suyun elektrolizi hakkında araştırmasıdır Alessandro Volta’nın ve diğerlerinin ortaya koyduklarını düşünceleri geliştirmiştir Elektrik akımı uygulamasını sudaki oksijeni ve hidrojeni ayrıştırmıştır
  • 1781 yılında ilk kitabı ‘’An introduction to Natural Philosophy- Doğal Filozofiye Giriş’’ iki cilt olarak yayınlandı
  • 1809’da British Encyclopedia ‘yı yayınlamıştırMiddlefex şehrinin su tesisatını hazırladı ve bir baskı makinesi ve kendi adını taşıyan bir areometre buldu
Sanayi makinelerinde kullanılan yeni bir hidrometre geliştirdi Bu hidrometre, suya oranla bir sıvının spesifik yerçekimini ölçmeye yarayan bir aletti Bu sıvının gram olarak kaç kübik santimetre olduğunu ölçmeye yarayan bir alet olarak da düşünülebilir Nicholson’un hidrometresi diğer hidrometrelerden kullanım bakımından farklılık göstermekteydi
En önemli buluşu Elektrostatik alanında olmuştur 18 yüzyılda Galvani statik elektrik yükünü bulmak için kurbağa bacaklarını kullanmıştı Akım geldiği zaman bacaklar aniden kıpırdamaktaydı Nicholson, altından yaprakları olan bir elektroskop kullanarak daha gerçekçi deneyler yaptı
O sıralarda kimyacılar suyun hidrojen ve oksijenden oluştuğunu söyleyebilecek bilgiye sahiplerdi Ancak her nasılsa kesin bir kanıt elde edememişlerdi Carlisle ve Nicholson 17 volta pilinden oluşan bir elektrik bataryası kullanarak güçlü akım ile suyu hızla hidrojen ve oksijen gazlarına ayrışmaya başardı Başka bir deyişle elektroliz oluştu
Elektrik akımı yardımıyla bir sıvı içinde çözünmüş kimyasal bileşiklerin ayrıştırılması işlemine elektroliz denir
Sonuç olarak, Cavendish’in teorisinin tersini ispatlamış oldular Hidrojen ve oksijen su formunda birleşmiştir Hidrojen ve oksijen ayrı kaplarda ve hidrojen, oksijenin 2 katı hacimde olmak üzere gaz açığa çıkmıştır Hidrojen oksijene göre hafif ağırlıktadır fakat geniş hacimde hidrojen geniş oksijen atomundan daha fazla atoma sahiptir Nicholson ve Carlisle elektrik akımı konusunda gayet başarılı sonuçlar elde etmiştir Şaşırtıcı sonuçların yanı sıra bu çalışmalar sırasında yeni elementler de bulmuşlardır
Elektroliz konusundaki Carlisle ve Nicholson’un çalışmaları,1807 yılında Davy ve 1833 yılında Faraday’ın keşifleri ve, 1887 yılında Arrhenius tarafından geliştirilen iyon teorisi, zamanımızın atom fiziğine temel teşkil etmişlerdir

Alıntı Yaparak Cevapla

Georg Simon Ohm - Ohm Kanunu Buldu

Eski 10-12-2007   #6
[KAPLAN]
Varsayılan

Georg Simon Ohm - Ohm Kanunu Buldu



Georg Simon Ohm - Ohm Kanunu Buldu

Georg Simon Ohm (16 Mart 1789, Erlangen, Bavyera - 6 Temmuz 1854, Münih), Alman fizikçi Ohm Kanunu olarak bilinen, bir telden geçen akımın, geçtiği alanla doğru orantılı ve uzunluğuyla ters orantılı olduğunu tesbit ederek gerilim, akım ve direnç arasında ki bağlantıyı buldu Bir çilingirin oğlu olan Ohm, bir süre babasının yanında çalıştıktan sonra Köln’deki Cizvitler Koleji’nde ve Berlin Harp Okulu’nda matematik ve fizik öğretmenliği yaptı Köln, Nürnberg ve Münih Üniversitelerinde profesörlük görevi aldı
Lise öğretmenliği yaparken daha önceden Alessandro Volta tarafından bulunan elektrokimyasal hücreler üzerine çalışmaya ve araştırma yapmaya başladı Kendi ekipmanlarını kullanarak yaptığı araştırmalar sırasında, bir telden geçen akımın geçtiği alanla doğru orantılı ve uzunluğuyla ters orantılı olduğunu buldu Bu deney sonuçlarını kullanarak, gerilim akım ve direnç arasındaki bağlantıyı çözdü Bu denklem oldukça büyük bir gelişmeydi çünkü elektrik devrelerin analizlerinin yapılmasının başlangıcını ve temelini oluşturuyordu Fakat 1827′de bu buluşunu yayınlayınca, kolejde hoş karşılanmadı ve lise öğretmenliğinden istifa etmeye zorlandı Bu onu yoksulluğa itti 1833′de Nürnberg’de profesörlük pozisyonuna kabul edilinceye kadar bu yoksul hayatı devam etti Üniversitedeki pozisyonu onun için çok iyi bir gelişme oldu
Elektrik akımını bir sıvının debisi, potansiyel farkını da bir seviye farkı gibi kabul ederek ve elektrik miktarını, şiddetini, elektromotor kuvveti kesin bir şekilde tanımlayarak, elektrokinetik olaylar için bilimsel terimler ortaya koydu Belirli kesit ve uzunluktaki, belirli bir madenden yapılmış bir teli standart seçerek, öbür teller için bugün ‘direnç’ denilen özelliği “indirgenmiş uzunluk” adıyla tanımladı ve ünlü yasasını, “akım şiddeti = elektroskopik kuvvet / indirgenmiş uzunluk” biçiminde açıkladı 1826’da yayımladığı makalelerde, Ohm’un bu yasaya tümüyle deneysel yoldan vardığı görülür
Direnç birimi ohm’a adını verdiOhm’un bulduğu ve bugün Ohm Kanunu olarak bilinen,
I = V / R
üç değişkenli formül, tüm elektrik devrelerinin temelini oluşturmaktadır Bu buluşundan sonra bir elektrik devresinde elektromotor gücünün dağılımını keşfetti Direnç, elektromotor kuvveti ve akım şidddeti arasındaki bağlantıyı buldu
1830’da AC Becguell’in çalışmalarından habersiz olarak pillerdeki kutuplama olayını açıkladı 1843′te insan kulağının çeşitli titreşimler arasında, sinüsoidal titreşimleri ayırt ederek algılayabileceğini ispatladı Ayrıca canavar düdüklerinin teorisini kurdu
1854 yılında ölen fizikçinin yaşamı sırasında bilime yaptığı katkılarından dolayı, yaşarken takdir görmese de, ölümünden yaklaşık otuz yıl sonra adı direnç birimine verilerek onurlandırıldı

Alıntı Yaparak Cevapla

Rudolf Diesel - Diesel Motoru Buldu

Eski 10-12-2007   #7
[KAPLAN]
Varsayılan

Rudolf Diesel - Diesel Motoru Buldu



Rudolf Diesel - Diesel Motoru Buldu


Rudolf Christian Karl Diesel ( 18 Mart 1873, Paris - 29 Eylül 1913, Manş Denizi), Dizel motorun mucidi Alman makine mühendisi Buhar motorlarına uyguladığı bir takım mekanik değişiklikler sonrası performansdan %10 kazanç sağladı Bir gün Diesel bazı şeylerin normal olmadığını düşündü: Kav parçalarını ufak bir cam tüpe koydu Bir piston yardımı ile, Havayı tüpe sıkıştırdı ve kavın yanmasını sağladı Bu deney sonucu alınan başarılı sonuç O’nu dahada hareketlendirmişti 1885′de Paris’de bir laboratuvar açtı, 1892′de ilk patentini aldı
1893′ün Ağustos ayında Almanya’nın Augsburg kasabasına geldi, MAN AG (Maschinenfabrik Augsburg-Nuerenberg)’de 3 metrelik demir silindirli, pistonlu bir düzenteker oluşturdu Buhar motoru yavaş yavaş yerini termodinamik motora bırakmaya başlıyordu Diesel buna Atmosferik Gaz motoru adını verdi 1896′da yeni motor sistemini gururla tanıttı Teoride %756 fazla verim alıyordu
Elbette bu teori sağlanamadı, Tek yanmalı motoru geçmiş yüzyılın en heyecan veren buluşlardan biri olmuştu Rudolf Diesel’in hayali büyük endüstüriye bilgisinden vermekti Bu hayali fazla uzun sürmedi, gelişmiş endüstüri O’nun bilgisinden yararlanmakta geç kalmadı, Diesel’in motorlarına tüm dünyadan talep vardı, O’nun motorları artık gemilerin, elektrik santrallerinin, popaların ve rafinerilerin standart motorları haline gelmişti 1908′de Diesel ve Saurer firmasından isviçreli bir mekanik 800 rpm hızla çalışan motoru yarattılar
Ancak otomobil endüstürisi Diesel’in motorlarına adapte olmada zorlanıyordu, bu yüzden tercih edilmiyordu MAN bu konuda ilk oldu, 1924′de, MAN’ın ürettiği bir kamyon direk enjeksiyonlu dizel bir motoru kullanan ilk vasıta oluyordu Ardından Alman Benz & Cie bu motorları kullanmaya başladı, İlk dizel Mercedes-Benz 1936′da yollara çıktı Rudolph Diesel Motorun otomobil endüstürisinde yükselişini göremedi 1913′de İngiltere’de boğularak hayata veda etmişti

Alıntı Yaparak Cevapla

Otto von Guericke - Vakum Pompasını Buldu

Eski 10-12-2007   #8
[KAPLAN]
Varsayılan

Otto von Guericke - Vakum Pompasını Buldu



Otto von Guericke - Vakum Pompasını Buldu


Otto von Guericke
(20 Kasım , 1602 - 11 Mayıs, 1686), Alman bilim adamı, bulucu ve politikacı Vakum fiziğinin kurucusudur 1650′de vakum pompasını buldu1646 - 1676 yılları arasında doğduğu kent olan Magdeburg’un belediye başkanlığını yapmıştır Durağan Elektrik Üreten Makinalar
1660 yılında ilk statik (durağan) elektrik makinasını yaptı Bu makine , kayışlı bir makara düzeneği ile döndürülen kükürt bir küreden oluşmaktaydı Dönen kükürt topa çeşitli cisimlerin sürtülmesi ile o zamana göre büyük ölçülerde durağan elektrik üretilebilmekteydi
Guericke’nin makinası çok kısa bir süre içinde büyük bir üne kavuştu Avrupa’nın birçok kentinde bu makinaların benzerleri yapıldı ve durağan elektrikli cisimlerin tüy ve benzeri hafif cisimleri çekmesi ve elektriğin yol açtığı çatırtılar ve kıvılcımlar gözlendi Ünlü bilim adamı Isaac Newton’un da durağan elektrik üreten makinalarla ilgilendiği ve 1629 yılında camdan bir küreyi elektriklendiren bir makinanın yapımı ile bizzat ilgilendiği bilinmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla

Hezarfen Ahmet Çelebi - İlk Uçan İnsan

Eski 10-12-2007   #9
[KAPLAN]
Varsayılan

Hezarfen Ahmet Çelebi - İlk Uçan İnsan



Hezarfen Ahmet Çelebi - İlk Uçan İnsan



Hezarfen Ahmet Çelebi
, kendi geliştirdiği takma kanatlarla uçmayı başaran ilk insandir, 17 yüzyılda Osmanlı’da yaşamış Türk bilginidir 1623-1640 yılları arasında saltanat süren Sultan IV Murat zamanında, uçma tasarısını gerçekleştirdiği ve geniş bilgisinden ötürü halk arasında, “Bin Fenli” anlamına gelen Hezarfen olarak anıldığı bilinmektedir (Hezar, Farsça 1000 sayısını nitelemektedir) İlk uçma denemelerinde, 10 yüzyıl Türk alimlerinden İsmail Cevheri’den ilham almıştır
Cevheri’nin bulgularını iyice inceleyen ve öğrenen Çelebi, kuşların uçuşunu inceleyerek tarihi uçuşundan önce hazırladığı kanatlarının dayanıklılık derecesini ölçmek için, Okmeydanı’nda deneyler yapmıştır Ayrıca, Leonardo Da Vinci’nin uçma konusundaki çalışmalarında kendinden çok önce bu konuda deneyler yapan İsmail Cevheri’den ilham aldığı sanılmaktadır
1632 yılında lodos bir havada Galata Kulesi’nden kuş kanatlarına benzer bir araç takıp kendini boşluğa bırakan ve uçarak İstanbul Boğazı’nı geçip 6000 m ötede Üsküdar’da Doğancılar’a inen Hezarfen Ahmet Çelebi, Türk havacılık tarihinin en kayda değer simalarından birisidir Bu uçuş hakkındaki belgeler şimdiye kadar sadece Evliya Çelebi’nin Seyahatname’sindeki ifadesinden ibarettir
Bu olay Osmanlı Devleti’nde ve Avrupa’da büyük yankı buldu ve dönemin padişahı IV Murat tarafından da beğenildi Sarayburnu’ndaki Sinan Paşa köşkünden bu durumu seyreden Sultan, Ahmet Çelebi ile önce çok yakından ilgilenmiş, hatta Evliya Çelebi’ye göre “bir kese de altınla” sevindirmiş, ancak bu derece bilgili ve becerikli birisinin tehlikeli olabileceğini düşünüp, “Bu adem pek havf edilecek bir ademdir, her ne murad ederse elinden gelür, böyle kimselerin bakaası caiz değil” diyerek onu Cezayir’e sürgün etmiştir Ahmet Çelebi orada 31 yaşında vefat etmiştir
Türkiye Cumhuriyeti PTT İdaresinin 17 Ekim 1950 Tarihinde İstanbul’da toplanan Milletlerarası Sivil Havacılık Kongresi için çıkardığı üç hatıra pulundan Zeytuni yeşil-mavi renkli 20 kuruşluk olanın taşıdığı temsili resim, Hazerfen’in Galata Kulesi’nden Üsküdar’a uçuşunu tasvir etmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla

Valdemar Poulsen - Manyetik Ses Kayıt Cihazını Buldu

Eski 10-12-2007   #10
[KAPLAN]
Varsayılan

Valdemar Poulsen - Manyetik Ses Kayıt Cihazını Buldu



Valdemar Poulsen - Manyetik Ses Kayıt Cihazını Buldu

Valdemar Poulsen
(d 22 Kasım 1869, Kopenhag, Danimarka – ö 23 Temmuz 1942) Danimarkalı mühendis ve mucit 1899 yılında manyetik ses kayıt cihazını keşfetti

Alıntı Yaparak Cevapla

Elisha Otis - Asansör Güvenlik Cihazını Buldu

Eski 10-12-2007   #11
[KAPLAN]
Varsayılan

Elisha Otis - Asansör Güvenlik Cihazını Buldu



Elisha Otis - Asansör Güvenlik Cihazını Buldu


Elisha Graves Otis
, (d 3 Ağustos 1811, Halifax-Vermont – ö 7 Nisan 1861) Asansör güvenlik cihazının mucidi 19 yaşında evden ayrıldı ve Troy-New York’a yerleşti İlk güvenli asansörlerini 1853′de sattı Otis’in ölümünün ardından, oğulları Charles ve Norton, 1867′de Otis Brothers şirketini kurdular Büyüyerek Otis Elevator Company adını alan şirket, günümüzde United Technologies Corporation’ın bir bölümüdür

Alıntı Yaparak Cevapla

Louis Braille - Körler Alfabesinin Sistemini Buldu

Eski 10-12-2007   #12
[KAPLAN]
Varsayılan

Louis Braille - Körler Alfabesinin Sistemini Buldu




Louis Braille - Körler Alfabesinin Sistemini Buldu


Louis Braille
(d 4 Ocak 1809 - ö 6 Ocak 1852) görme engellileri için dünya çapında okuma ve yazma için kullanılan körler alfabesinin sistemini icat etti Braille, 1′den 6′ya kadar belli bir düzen içinde sıralanmış kabartmalı noktaları parmaklarla üstünden geçerek okunur Özel karakterler içeren Asya dilleri dışında hemen hemen her dile uyarlanmıştır Louis Braille’in kendisi de görme engelliydi Özgeçmiş:
Louis Braille Paris’in yakınındaki Coupvray köyünde doğdu ama çocukluğunun büyük bir bölümünü Lisle’da geçirdi Babası Simon-René Braille sayaçtı
Üç yaşında babasının yatak odasında babasının sayaç iğnesiyle sol gözünü zedeledi Bu olay sol gözünü tamamen kör etti ve sempatetik oftalmiya (sympathetic ophthalmia) sağ gözünü de etkiledi; 6 yaşında tamamen kör oldu Bazen ailesine “Niye her zaman aydınlık?” gibi sorular sorardı Görme engeline karşın ailesinin de desteğiyle Braille, okula okuma ve yazması isteninceye kadar devam etti
Braille 7 gibi erken bir yaşta Paris’te bulunan, dünyanın ilklerinden biri olarak kabul edilen Institution Royale des Jeunes Aveugles (Genç Körler Kraliyet Enstitüsü)’den burs kazandı Aldığı burs bir kör olarak kaderini değiştirdi; o günlerde başka bir kör gencin kaderi sokaklarda para dilenmekti Ancak okulun şartları çok da iyi değildi Braille’e öğün olarak kuru ekmek ve su veriliyor bazı öğrenciler de istismar edilip ceza olarak odalara kilitleniyorlardı
Braille aydın ve yaratıcı bir öğrenciydi, okulunda yetenekli bir çello ve org çaları oldu, ülkesi Fransa’nın her yerindeki kiliselerde org çaldı

Alıntı Yaparak Cevapla

Nicolas Joseph Cugnot - Buharlı Otomobili buldu

Eski 10-12-2007   #13
[KAPLAN]
Varsayılan

Nicolas Joseph Cugnot - Buharlı Otomobili buldu



Nicolas Joseph Cugnot - Buharlı Otomobili buldu

Nicolas Joseph Cugnot
(Nikola Jozef Künyo), (26 Şubat 1725 – 2 Ekim 1804) Fransız bilim insanı İlk otomobil sayılabilecek buharlı araç Fardieri Fransız ordusu için tasarlamış kişi

Alıntı Yaparak Cevapla

Cai Lun - Kağıdı buldu

Eski 10-12-2007   #14
[KAPLAN]
Varsayılan

Cai Lun - Kağıdı buldu



Cai Lun - Kağıdı buldu







Cai Lun (Çince: 蔡倫 veya 蔡伦 veya Cài Lún veya Ts’ai Lun) (tahminen MS 50 - 121), tarihte, bugün bilinen tarzdaki ilk kağıdı yapan insan olarak kabul edilir
Çin’deki arkeolojik kazılarda 2002 yıl öncesine ait kâğıt yaprak kanıtları bulunmuştur Çin’de imparatorun danışmanı olan T’Sai Lun, kâğıt yapım teknolojisinde yenilikler getirmiştir
Yaklaşık 500 yıl kâğıt yapımı gizli bir sanat olarak Çin topraklarında kalmıştır MS 751 yılında yapılan Talas Savaşı’ndan sonra Araplar Çinli esirleri Semerkant’a ***ürdüler Çinli esirler burada önemli bir kâğıt üretim merkezi kurdular Avrupalılar ise ancak 12 yüzyılda Haçlı Seferleri sırasında Araplar aracılığı ile kâğıt ile tanışabildi

Alıntı Yaparak Cevapla

Augustine Sackett - Kartonlu Alçı Levhaları Buldu

Eski 10-12-2007   #15
[KAPLAN]
Varsayılan

Augustine Sackett - Kartonlu Alçı Levhaları Buldu



Augustine Sackett - Kartonlu Alçı Levhaları Buldu


Augustine Sackett (d 1862 - ö 1914)
, kartonlu alçı levhaların mucidi , ABD’li mühendis Özgeçmiş
Hayatı ile ilgili pek fazla bilgi olmayan Augustine Sackett 1862 yılında doğmuştur Sackett ve arkadaşı Fred L Kane, 1880 yılında duvar kaplama levhaları üretmeyi ve bunları üretecek bir bir makine yapmayı düşünmüşlerdir İlk denemeleri olan saman kağıdı ve kömür katranı kullanarak yaptıkları levha, kolay tutuşabilirliği ve yanıcılığı nedeni ile başarısız olmuştur
1888 yılında , kağıt tabakaları arasına alçı döküp dondurmak sureti ile yapmayı başardıkları “Sackett Board” adını verdikleri ürünün 1894 yılında patentini almışlar ve üretimine başlamışlardır
0,6-0,7 mm kalınlıkta olan ilk ürün yaklaşık 230 cm² alana sahipti ve açık kenarlıydı Ülkemizde Alçıpan olarak anılan ve günümüzde yaygın olarak kullanılan malzemenin atası olan bu ürün kısa sürede yaygın olarak kullanılmaya başlanmış ve o zamanki klasik duvar kaplamalarının yerini almıştır
Sacket 1914 yılında ölmüştür

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.