09-01-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Günlük Örnekleri Kısa
Günlük Örnekleri
Günlük Örnek Metin
Türk Edebiyatı Günlük Örnekleri
NECİP FAZIL’DAN Günlük örneği
Cuma, 9 Ocak
Bugün hava yağmurlu ve puslu… Saat 2’ye 5 var… Bu âna kadar defterimi açamadım Halim bir tuhaf…
Bugün anladım ki, beni delikten çağırdıkları, meydancı gelip “Bir isteğin var mı?” diye sorduğu, berberin tıraşa geldiği, hasılı insanlarla temas ettiğim an, üstüme acayip bir uyuşukluk, sinsi bir donukluk, anlatılmaz bir garipseme hissi çöküyor Hayret! Bir aylık yalnızlığın tesirine bakın! Hayırdır inşallah; nereye gidiyorum?
Perşembe, 15 Ocak
Şiir kitabımı bitirdim; ve güya rahat bir nefes aldım Hava suratlı…
Saat üç buçuk… Gaz sobam trampet çalıyor Yevmiyemin 40’ıncı gününe rastlayacak olan 20 Ocak Salı gününün iple çekiyorum
Cuma, 16 Ocak
Allah… Başka tek kelime söyleyemeyecek haldeyim
(Kırk Günlük Hapishane Yevmiyesi-Cinnet Mustatili)
Sayı: 19
Bölüm: Kapak
CEMAL SÜREYA’DAN Günlük Örneği
543 Gün
Milliyet Sanat’a uğradım Fethi Naci Eleştiri Günlüğü’nü yollamış
TV’de, sekiz otuz haberlerinde, birden, Edip Cansever’in ölüm haberi verildi Bu haber inanılmaz ölçüde sarstı beni Rastlanmadık bir biçimde ve yüksek sesle ağlamaya başladım Oğlum fazla kaygılanmış, gelip avutucu şeyler söyledi Turgut’ta bunca sarsılmamıştım Üst üste gelişte bir şey var belki Otuz yıllık arkadaşımdı Yalnız sanat serüvenimizi değil, haya serüvenimiz de iç içe durumlar yaşamıştır
544 Gün
Sabah altıda evden çıktım Bomboş sokakları dolaştım durdum Başımda bir uğultu Tuhaf da bir heyecan Rıhtımda yürüdüm 1 Haziran 1986”
(Günler)
GÜNLÜK ÖRNEĞİ -1
19 Mayıs 2010
“Dün akşam gün batımı, hiç görmediğim bir güzellikteydi Pembe, turuncu bir buğu vardı gökte
Hele martıların geçtiği Marmara Denizi üzerinde gök öyle bir
göründü ki Fatih Köprüsü’nde ürperdim Otobüste baktım, kimse ama hiç kimse görmüyor bu güzelliği
Farkında olan, kendinden geçen, tedirgin olan bir yüz yok…Ama, diye düşündüm, güzelliği bulmak için
yolculuğa kalkar, uzaklara giderler Güzelliği bile
satın almaya alışmışlar;parasız oldu mu görmüyorlar ”
Ahmet ŞAHİN
GÜNLÜK ÖRNEĞİ- 2
22 Ekim 2006
Çocuktum, bayram vardı  Yarın bayram  
İçimde, çocukluğumun bayram sevinci yok, o da eskilerde kalmış… Peki ama şimdi ne oldu? Sadece büyüdük mü? Yoksa, büyüdüğünü sanan meşgul çocuklar mıyız? Özledim ben o bayramları  İlk, babamın elini öpmeyi özledim, şimdi uzaklarda  Bayram namazından çıkmadan erkekler, tüm mahalle kadınlarının kapıların önlerini cümbür cemaat, telaşla,süpürüp yıkamalarını  
O pırıl pırıl çocukluk hâllerimizle,tüm mahalleyi dolaşıp, el öpmeleri  Kimi arkadaşlarımın ellerinde
şeffaf şeker torbaları ile tütün, limon, lavanta kolonyalarının karışımıyla bezenmiş buram buram kokularını  Ve… ben hiç şeker torbası taşımamıştım
o zamanlar,ne bileyim, utanırdım O masum utanmaları özledim  Büyüklerin, çocuklara verdiği üçgen katlanmış mendilleri  
Başucumda sakladığım yeni ayakkabılarımı 
Mail yoluyla değil de, postacının getirdiği bayram kartlarını…Ziyaretlerle dolup dolup taşan evimizi…Ama en çok elini ilk öptüğüm babamı  Masum ve utangaç çocukluğumu…Ve yarın benim çocuklarım öpecekler ilk elimi…Ben büyümüşüm, ya da büyüdüğümü sanan meşgul bir çocuğum hâlâ  Ve yarın, küçük bir mutluluk, büyük bir burukluk sebebini bilmediğim…Gözümde, şaşkın birkaç damla gözyaşı 
|
|
|