Yalnız Mesajı Göster

Türkiyedeki Komünist Partiler

Eski 08-30-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Türkiyedeki Komünist Partiler








Türkiyedeki Komünist Partiler

TKP (Türkiye Komünist Partisi)
TDKP (Türkiye Devrimci Komünist Partisi)
TİKB (Türkiye İhtilalci Komünistler Birliği)
TİKKO (Türkiye İşçi Köylü Kurtuluş Ordusu)
DEV-YOL (Devrimci Yol)
TKEP/L(Türkiye Komünist Emek Partisi / Leninist)
DHKP/C(Devrimci Halk Kurtuluş Partisi / Cephesi)
MLKP (Marksist Leninist Komünist Partisi)
TKP-ML (Türkiye Komünist Partisi / Marksist-Leninist)
TKİP (Türkiye komünist işçi partisi)


Türkiye Komünist Partisi (2001) 1986 yılından itibaren süreli bir Marksist dergi olan Gelenek Dergisi çevresi dönemin birlik tartışmalarına katılmış ama istenilen ortaklaşma oluşmayınca 6 Kasım 1992'de Sosyalist Türkiye Partisi'ni kurmuştur STP'nin kapatılması ile bu sefer mücadeleyi Sosyalist İktidar Partisi (SİP) ile sürdürmüştür 11 Kasım 2001 günü düzenlenen Parti Olağanüstü Büyük Kongre'sinde adını Türkiye Komünist Partisi (TKP) olarak değiştirmiştir Parti programında partinin amacı, sosyalist devrim ve sosyalist iktidarın kuruluşu olarak açıklanmıştır

Türkiye Devrimci Komünist Partisi Türkiye'de faaliyet gösteren kısa adı TDKP olan yasadışı siyasi partidir Parti 2 Şubat 1980'de İzmir'de toplanan I (Kuruluş) Kongresi'yle kurulmuştur

Kısa tarihi Partileşme süreci 1975-1980 yılları arasındaki süreçde yaşadı THKO, Ekim 1978'de topladığı Konferansla Türkiye Devrimci Komünist Partisi-İnşa Örgütü (TDKP-İÖ) adını aldı Bu inşa örgütünün amacı olarak darak partinin kurulması belirlendi 1975 sonrası THKO dönemi, partinin ideolojik siyasal inşa dönemi olurken, 1978-1980 TDKP-İÖ dönemi partinin örgütsel çizgisinin inşa dönemi olarak tanımlanabilir TDKP inşa örgütü döneminde Ocak 1979'da Ocak Deklerasyonu olarak bilinen bir ajitasyon ve eylem platformu ortaya koydu Platfom içinde yaşanılan dönemi bir geçiş dönemi olarak değerlendiriyordu Platform Faşist diktatörlük olarak gördüğü politik sistemi ekonomik, siyasal ve çok yönlü toplumsal bir bunalımda olduğunu ve bu bunalımı geliştirmenin partinin görevi olduğunu tespit ediyorduforumsinsinet Bu dönemde TDKP, genel grev ve direniş çağrısı yaptı Bu dönemdeki mevcut grevleri destekledi TDKP partileşme süreci dahil olmak üzere, devrimcilerin birliği sorununu önemli bir sorun olarak ortaya koymuştur 12 Eylül darbesi öncesi özellikle Devrimci Yol ile birlikte eylemler örgütlemiştir

Parti yapısı Başlangıçta THKO'nun üyelik kıstasları yoktur ancak THKO Konferansında alınan kararla "partiye ancak program ve tüzüğünü kabul eden ve hayata geçiren, parti örgütlerinden birinde aktif olarak çalışan ve üyelik aidatını düzenli olarak ödeyenler üye olarak kabul edilmelidir" kararı alınmış ve partinin yukarıdan aşağıya örgütlenmesi fikri ortaya konmuştur TDKP, üretim ve bölge esasına göre örgütlenmeyi ve hücrelerin örgütsel temel birim olduğunu savunmakta ve uygulamaktadır TDKP, azınlığın çoğunluğa, alt organların üst organlara, tüm örgüt ve üyelerin merkez komiteye ve kongreye tabi olduğu, üyelerin kararların alınması ve uygulanmasına aktif olarak katıldığı, yönetici organları denetleyebildiği demokratik merkeziyetçiliği örgütsel ilke olarak öngörmekte, örgüt içi demokrasinin gizlilik koşulları dikkate alınarak uygulanmasını doğru bulmaktadır Türkiye'deki yönetimi faşist diktatörlük olarak tanımlayan TDKP bu nedenle partinin illegal temele sahip yasal bir örgüt olarak inşa edemeyeceğini düşünür Parti örgütünün tamemen illegal olması ve illegal örgütlerin organik bir toplamı olmasını temel alınmıştır TDKP, tüzüğünde "komünizm okulu" olarak tanımlanan, gençlik içinde TDKP çizgisi doğrultusunda faaliyet yürüten Türkiye Genç Komünistler Birliği (TGKB) adlı bir komsomol örgütlenmesine sahiptir TGKB örgütsel olarak bağımsız hareket eden, ancak siyasal ve ideolojik olarak TDKP'ye bağlı bir gençlik örgütlenmesidir

Sosyalizmin kurulması ile ilgili görüşleri TDKP kapitalizmin egemen üretim biçimi olduğu Türkiye'de faşist diktatörlüğün hüküm sürdüğünü söylemekte, proletarya diktatörlüğünü öngörmektedir Sosyalizme kesintisiz geçişi, bunun için proletarya önderliğinde ve önemli sosyalist görevleri de olan demokratik devrim yoluyla kesintisiz devrim ve devrimci demokratik işçi-köylü diktatörlüğünün kurulması gerektiğini savunmakta, bu dönemde köylülük ve şehir küçük burjuvazisi ile ittifak ve orta burjuvazinin tecridini gerekli görmektedir Devrimin temel gücünün işçi sınıfı, temel yedeğinin ise köylü olduğunu ortaya koyarak, öncelikle emperyalizm, tekelci kapitalizm ve feodal kalıntıların, ulusal baskısının tasfiyesini görev edinmektedirforumsinsinet

Diğer görüşlerle ilgili yaklaşımları TDKP Yöneltilen eleştiriler karşısında Stalin'i savunmakta, Troçki, |Hruşçev, Brejnev, Tito, Mao, Gorbaçov givi insanları revizyonist olarak tanımlamaktadır Üç dünya teorisi'ni de benimsememiştir ve marksizm temel ilkelerini ortadoksça savunduğunu iddia ederek çoğulcu, demokratik, insancıl sosyalizm gibi önerilerini revizyonizm olarak nitelemekte, içinde kanatlara, farklı çizgilere izin vermeyen monolitik parti fikrini savunmaktadır tdkpnin tasviyesi(tdkp-platform broşüründen alınmıştır) KONFERANSLAR ve DEĞERLENDİRMELER 12 Eylül 1980 darbesi ve ardından Nisan 1981 faşist darbesi ile teslimiyet, yenilgi ve kriz dönemine giren TDKP çeşitli tasfiyeci grupların da katkıları ile günlük gelişmelerin ve faaliyet alanının dışına düşmesi sonucu kendisini yenileyemedi Son derece sağlıksız koşullarda gerçekleştirilen 1991 TDKP Şubat I Genel Konferansında ise hala sorunun tespiti ve çözümleri konusunda samimi bir yaklaşımın oluşmadığını, hala parti içinde sağ sapmaların ciddi oranda parti örgütünü sardığını görüyoruz 1991 1 TDKP Parti Konferansı belgelerinin, sayfa 16'da işaret edildiği gibi, tasfiye edilmiş TDKP, tasfiyecilerin ve işbirlikçilerin de katkıları ile proletaryanın mücadele örgütü olmaktan çok uzaktı; eksik söylenmiş, hiç alakası yoktur olmalıydı! "Konferansımız, faşizmin ve gericiliğin "liberalleşme" güldürüsünün gerçekte ciddi legalist etkiler altında bulunan ilerici ve devrimci akımlar üzerinde etki yaratabileceğine ve genel olarak "ilerici" kamuoyunda bir legalizm dalgası yaratabileceğine"; bunun "Türkiye devrimci hareketi, gelişen ve gerçekte bugün de ciddi legalci zaaflar oluşturduğuna dikkati çeker Partimiz- "legal" imkanlardan yararlanmayı reddetmeksizin, aksine bunlardan! "en iyi şekilde yararlanma çizgisi" izleyerek, bugün illegaliteyi güçlendirmeye, illegal örgütü işçi kitleleri içinde yaygınlaştırmaya, onun mücadele kapasitesini artıracak adımlar atmaya, daha da önem vermektedir" Bu itirafın bugün çok gerçek ve yerinde olduğunu TDKP'nin tasfiyesi ile tüm kaynaklarının, 1991 Konferans Belgelerinde dikkati çekilen diğer taraftan da hazırlanan ve hayat bulan liberal-oportünist akımın tükettiği ve posası çıkarılmış olan ve bir parti isminden başka hiç bir şeyi bırakılmayan Partinin bugünkü durumundan en fazla hoşnut olan faşist diktatörlüğün ve yandaşlarının iğrenç zafer kahkahalarını MGK'nın "siyaset belgesi"nde görüyor ve duyuyoruz 1991 I Genel Konferansı ardından 1995 yılından itibaren tasfiyecilik, olanca ağırlığıyla partinin üstüne TDKP'nin kitle yayın organı olan Devrimin Sesi'nde yazıldığı biçimde geldi Artık örgüt içindeki devrimci kadrolar çok büyük bir oranda tasfiye edilmiş ve tutuklanmıştı; "Emekçi yığın hareketinin ileri doğru her atılımı doğal olarak yeni örgüt biçimlerini gündeme getirdi Ancak bugün artık ihtiyaç haline gelen örgüt biçimi hepsinin üzerinde ve bütün hareketi her yönüyle yönetmeye yetenekli bir örgüt biçimidir Bu biçim, hareketin açık bağımsız politik hareket olarak örgütlenmesidir Bugünün çözülmesi gereken sorunu budur Bu sorunu işçi sınıfı adına hareket ettiğini söyleyen birileri çözemeyeceğine göre, bu görevi omuzlayacak olanlar bizzat sınıf bilinçli öncü işçiler ve onların kendi içinden çıkardığı namuslu yöneticilerdir" (Devrimin Sesi - Temmuz, 1995 -Sayı 190) 1995 yılındaki merkezi inisiyatif olduğunu sanan ve "ancak o gün ihtiyaç haline gelen örgüt biçimi hepsinin üzerinde ve ihtiyaç haline gelen örgüt biçimi, hepsinin üzerinde ve bütün hareketi her yönüyle yönetmeye yetenekli bir örgüt" oluşturma konusunda legal-partinin hazırlıklarına "namuslu yöneticileri" ile başlanmıştırforumsinsinet Bütün hareketi hepsinin üzerinde ve her yönüyle yönetmeye yetenekli açık bağımsız örgütü kurabilmenin biricik şartı TDKP ve ona bağlı tüm kurumların tasfiyesi ile mümkün olabileceğini dünya devrimci hareketinin anlamayacağını sanmak gibi geri zekalıca bir yaklaşımın sonuçları, biliyoruz ki tasfiyecilerin beklediğinden daha iyi gelişti Diğer konu; tasfiyeyi resmi olarak açıklama cesaretini bulamamalarının veya açıklayamamalarının gerekçeleri bellidir Neden "namuslu yöneticileri" bu görevleri üstleniyor da içinizdeki, size göre "namussuz yöneticiler" de mi vardı, peki onların sizin yanınızda işi neydi? 1995 yılının varolan şartları açısından baktığımızda pek dikkat çekmeyen yukarıdaki yaklaşım bugün TDKP'nin iflas haldeki durumu ile ilişkilendirdiğimizde parti üzerine yazılan senaryo bütün açıklığıyla karşımıza çıkıyor Tasfiyecilik türü benzeri olaylar benzeri kararlar ile benzeri süreç 1908-12 yılları arasında Rusya'da yaşanır; Rusya'da ki Tasfiyecilerin kararları ; "1 Sosyal-Demokrat Partinin, sosyal-Demokrat proletaryanın kendi kendini yöneten bir örgütüne dönüşmesi, ancak, sosyal-Demokrat örgüt işçi kitlelerini her türlü açık sosyal ve siyasal faaliyete çekme süreci içinde biçimlenirse mümkün olabilir 2 Devrim öncesi döneme kıyasla değişen sosyal ve siyasi şartlar açısından, mevcut ya da kurulmakta olan illegal parti örgütleri, kendilerini açık işçi sınıfı hareketinin yeni biçim ve yöntemlerine uydurmak durumundadırlar 3 Sosyal-Demokrat Parti, bir bütün olarak örgütünün illegal kalmaya zorlandığı şu anda bile, Parti çalışmalarının çeşitli kısımlarını açık olarak sürdürmek ve bu amaca uygun örgütler kurmak için çaba harcamalıdır" (Örgütlenme Üzerine, Lenin, sf:81-88, Sır Yayınları) Günümüzün tasfiyecileri ile yaklaşık yüzyıl öncesinin tasfiyecileri arasında niteliksel bir fark gözlemleyemiyoruz Gerekçe ve nedenleri ve açılımlara dikkat edin inanılmaz derecede aynı! EMEP'çi tasfiyecilerin TGKB'nin feshini kulaktan kulağa yaymaları, TDKP'nin tasfiyesinin hiç bir zaman söylemeye cesaret edememeleri, illegal olanın yani hareketi bütün yönleriyle yönetecek EMEP'in kuruluşu ile TDKP'nin tasfiyesi anl***** geldiğinin, önünü tıkayabilmek için bol miktarda lafazanlık ve tantanalı kelimelerin arasına saklamaya çalışılarak samimiyetsizliklerinin üstünü örtmeye çalışıyorlar Pratik mücadeledeki ilkesiz, tutarsız, işçi sınıfının mücadelesine 3-5 yağmacı nedeniyle tavır alıp, işçiler aleyhine hak gaspına yönelen kompradorlardan ve basınından hiç bir farkları kalmadığını toprak ağaları ile ittifakları ile, küçük ve orta burjuvazinin partileri olan SHP, YTP, gibi partilerle ittifak görüşmeleri ile ezilen sınıfların değil egemen sınıfların partisi olma yolunda emin adımlarla yürüyerek, kimliklerini en iyi kendileri açığa vuruyorlar Tasfiyecilerin ikiyüzlülüklerine karşı en büyük darbeyi işçi sınıfının indireceğinden emin olabilirsiniz Ardından "Devrimin Sesi - yıl 1995 - sayı: 190 - sf:9" TDKP'nin tasfiyesinin gerekçelerini ortaya koyulmaktadır; "Mücadele ihtiyacı ve potansiyeli taşıyan en geniş işçi, öğrenci, köylü vd gençlik kesimleriyle sınıf mücadelesinde, bugün ezilenlerin alternatif politik örgütü olan açık, politik harekette örgütlenmek, gençlik mücadelesinin yeni bir atılım, militan ve devrimci ruh kazandıracak, gerçekte örgütlü ve mücadeleci olmayı temsil edecektir" Yukarıda belirttiğimiz Rus tasfiyecilerin kararları ile bizim tasfiyecilerin yaklaşımlarındaki benzerlik şaşırtıcı değil mi? Hemen ardından "Devrimin Sesi - yıl 1995 - sayı: 191 - sf:8" TGKB'nin tasfiyesinin gerekçeleri ortaya koyulmaktadır; "Komünist gençliğin, bugüne kadar nice bedeller ödeyerek ulaşmaya çalıştığı amaç ve hedeflere varmanın, üstlendiği görev ve işlevleri yerine getirmesinin yolu, sınıfın, halkın ve gençliğin bugünkü ihtiyaç ve olanaklarına cevap veren bir yenilenme ve dönüşümden geçmektedir, İşçi sınıfının bir parçası olan komünist gençliğin, bugün açık politik bir alternatif olarak kendini ortaya koyma yolunu tutan işçi ve halk hareketine en güçlü bir şekilde dahil olması, kendi varlık nedeninin en doğal ve gerekli sonucudur da" TGKB'nin, Emek Gençliği olarak örgütlenmesi partinin ve ona bağlı faaliyet gösteren gençlik kadro örgütünün devrimci niteliğinin reddedilmesi anlamını taşımaktadır TDKP-İÖ-GMK'nin 1979 Temmuz ayında yapılan toplantısında aldığı karar, 2 Şubat 1980, TDKP 1 Kongre Kararlarında ifadesini şöyle bulur; "TGKB öncü örgüt değildir Türkiye proletaryasının ve emekçi halkının ve onun gençliğinin öncüsü, partidir Bunun anlamı şudur: Gençliği devrime kazanarak devrim için örgütleyecek ve devrim yolunda seferber edebilecek biricik güç partidir Partinin somut ilgisi, sürekli çabası ve önderliği olmadan gençlik kazanılamaz, eğitilemez, örgütlenemez İşçi sınıfı ve emekçi halkın olduğu gibi gençliğin de biricik öncüsü, önderi Partidir" (TDKP 1 Kongre Belgeleri, sf: 171), yani diğer deyişle TGKB, TDKP'nin Komünizm okuludur 1980 öncesi TDKP hareketinin en dinamik örgütü olan TGKB tüm kafa karışıklığına rağmen gençlik içerisinde geniş bir faaliyet alanı buldu ve özellikle öğrenci gençliğin devrimcileşmesinde olduğu gibi, partiye yetişmiş savaşçı hazırlamada önemli katkıları oldu TGKB'nin kuruluş gerekçelerinden olan komünist gençlik oluşturmada komünizm okulu olarak üstüne düşenleri fazlasıyla yaparken, kadrolarının, karşı-devrim güçlerinin en ağır saldırılarına maruz kalmasına rağmen yadsınamayacak derece de başarılar elde etti Devrimci partilerin en yoğun kadro aldıkları kurumlar kendi genç komünist devrimci örgütleridir Bu türden işlevleri olan bir örgütün tasfiyesi, devrimci çizgiye kanalize olmuş Komünist Gençlik Örgütü ve kadrolarının devrimci niteliklerinin tasfiyesi anlamını taşır Her zaman ve daima, işçi sınıfının kurtuluşu yolunda devrim mücadelesinde gençlik, özellikle Komünist Gençlik Örgütleri özel önem arz ederler ve dolayısı ile tasfiyesi değil aksine savaşçı özelliklerinin geliştirilmesi büyük önem arz eder Ardından 1996 Ekim'inde yapılan sözde II Genel Konferans! Günümüzde varolan oportünist-yasalcı yaklaşımların nedenleri Lenin'in deyisiyle "sımsıkı kaynaşmamış gevşek bir parti örgütü" "üç kağıtçının, dolandırıcının ve hayının, yani parti, her önüne gelenin kendisini parti üyesi ilan ettiği" bir duruma düşürüldü

Alıntı Yaparak Cevapla