Konu
:
Yanlış Telefon İle Gelen Mutlu Beraberlik....
Yalnız Mesajı Göster
Yanlış Telefon İle Gelen Mutlu Beraberlik....
08-26-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Yanlış Telefon İle Gelen Mutlu Beraberlik....
Telefonumda 2 yıldır kayıtlı olan bir numaranın nerden bilebilirdim ki hayatımın anlamı olacağının
02
05
2007 ayı idi kardeşimin arkadaşını arayıp gelip beni işten alamsı için rica edecektim
Hiç aklımda yoktu oysaki anlık bir durum oldu
Neyse aradım çok görüşmediğim bir insandı telefonda sesini ayırt edemedim
Slm Ali Ben Ayşe ablan beni saat 6 da işten alabilirimsin dedim karşıya konuşma fırsatı vermeden
Karşıdaki ses bana uykulu bir şekilde ben Ali değil Ahmet'im dedi
Yaa çok pardon yanlış oldu dedim kapadım
Tekrar deneyeyim dedim tabi numara telefonda Ali diye kayıtlı tekrar aradım aynı ses Ahmet
yine yanlış dedi ben yine özür dileyerek kapadım
O gün hiç bir şey olmamış gibi geçti taaki akşama kadar
Akşam mesaim bitti eve çıktım evde kimse yoktu (Annemler misafirliğe gitmişlerdi
)Kendime yemek hazırlarken bir mesaj geldi
*Ahmet; Mrb sabah beni aramıştınız diye
*Ayşe; eeeee
*Ahmet; Sesiniz beni etkiledi tanışabiliriyiz
(Bana çok klasik gelmişti bu söz)
*Ayşe; Sizi her yanlış arayan kişiye bu teklifimi veriyorsunuz dedim
*Ahmet; Hayır
bilmem içimden geldi
Ben cevap vermedim daha doğrusu umursamadım
Tekrar mesaj geldi
*Ahmet; Kusura bakmayın Ben A****** size içimden geldiği gibi yazdım diye
*Ayşe; Anladım size HAYIRLI TESKERELER dedim
*Ahmet;Ya ben 12 aydır a****** bir Allahın kulu bana HAYIRLI TESKERELER dileğinde bulunmadı çok sğl falan filan
Neyse bu kadar normal mesaja cvp yazmadım daha doğrusu ilgim çekmedi öylece kapanır gider dedim
Tekrar mesaj geldi
*Ahmet; Ya pardon isim ne
nerelisin
*Ayşe;Sıkılmış bir vaziyette Ayşe
Antepliyim
*Ahmet; İnanmıyorum
*Ayşe; Neye inanmıyorsun
*Ahmet; Ben şuan Tunceli'de Askerlik görevimi yapıyorum Ama aslen Antepliyim ve merkezde oturuyorum o an bana bir şeyler olmuştu kendimde şüphe duymaya başladım ya ben mi aradım bunu yoksa o mu beni aramıştı diye gün içerisinde ki durumu hayal etmeye başladım ve doğru idi ben aramıştım
Şüphe nedenim ise acaba biri tarafından şakalanıyormuyum diye ama eminim ben aradım diye kendi kendime söylenmeye başladım
Son mesajından sonra aradı
açmadım mesaj yazdı cevap vermedi
*Ayşe; Ya arayıp mesaj çekip durma tamam yanlış oldu uzatmanın alemi yok işim gücüm yok seninle uğraşamam diye
*Ahmet; lütfen Tlf
Aç konuşalım dedi
Telefonu açmadım hatta kapadım uyudum
Sabah uyandım ilk aklıma gelen şey Ahmet oldu içim yandı ne olduğunu anlamadım
Sonra kendi kendime ne oluyor sana Ayşe diye söylenmeye başladım
Hazırlandım işe gittim
(iş yerinde yoğunluğum çok fazla) Telefona 1 kaç saat bakamdım sonra elime aldığımda klasik mesajlar sözler Ahmet'ten inan edin yine umursamadım
Bilmiyorum hep kaçtım…
Hep aramaya devam etti hep güzel mesajlar çekmeye devam etti bu şekilde 4 gün devam etti ama ben yine o yönlü değilim hiç umursamadım
4 günün sonunda konuşmaya başladık
Yani 06
05
2007 unutmam asla bu tarihi…
(Şaşırdım bir konu vardı Asker biri nasıl olurda bu kadar rahat telefon kullanır diye ama teskeresine az kaldığı için gizli gizli kullanıyormuş bunu gün geçtikçe daha iyi analdım emin oldum)
Ama ben şart koydum sadece arkadaş olacağız diye tamam dedi
Görüşmelerimiz sıklaşmaya başladı
Askerliğin bitmesine 3 ay gibi bir zaman vardı
İşte gelince mutlaka görüşelim bir çayını içerim gibi laflar ederdi bende tabi ne demek bir çayın lafımı olur derdim
Ama arkadaşça görüşüyorduk
Bir gün bir mesaj geldi
Seni Seviyorum diye (Tabi birbirimizi hiç görmedik karşıdan gelsek tanımazdık) bende aradım bana bir daha böle mesajlar çekme benim hakkımdan böyle düşünme dedim yine tamam dedi özür diledi tekrar konuşmaya devam ettik
Bana saçma gelen birbirimizi tanımıyoruz ama saatlerce sohbet ediyorduk
bu bu şekilde çok sürmedi 2 hafta sonunda bende bir şeyler kıpırdamaya başladı kendi kendime söylenip duruyorum ya ne olur sana neden onu düşünüyorsun tanımadığın bir insan ararsa konuş aramazsa düşünme diye…Ama olmuyor düşünmekten kendimi alamıyordum
Ve ne oldu ise iş yemeğinde sonra oldu arkadaşlar ile birkaç bira içtik eve doğru servisle giderken aklımda hep o bağır bağıra serviste şarkı söyleyip duruyorum ve telefonu elime aldım tek bir mesaj attım HİÇ TANIMADIĞIM BİRİNE AŞIK OLUYORUM
diye eve geldim ama içim içime sığmıyor üzerimden koca bir ağrı dağı kalktı sanki aradı beni ne oldu sana diye bende söyledim ben seni tanımıyorum görmedim ama sana galiba aşık oluyorum diye Güldü sen iyimizin diye sanırım hafif sarhoş olduğumu anladı evet dedim
Sen bana bugün aşık oldun ben ise sana ilk aradığın gün aşık olmuştum ama sana söyleyemedim demişti
Tabi aşık olduğumu söyledim Saatlerce ağladım neden mi? Beni hiç görmedi çok güzle olduğumu çok tatlı biri olduğumu hep söylerler arkadaşlar ama işte her güzelin bir kusuru olurmuş benimde kusurum ayağımdaki hafif aksaklıktı
Ben bu durumu bir türlü Ahmet’e açmadım gelince görsün diye ama saklanmadı her geç ortaya çıktı nasılımı…
Okudukça anlayacaksınız
Ertesi sabah oldu aradı Günaydın Bi tanem diye mesaj afalladım bir o kadarda sevindim aradı Ayşe’m sabaha kadar uyumadım bana ne olur resmini gönder dedi
Olmaz ilk sen gönder dedim tamam dedi bugün veriyorum eline geçer geçmez aynı gün sen göndereceksin dedi tamam dedim resmi geldi tabi birde hediye kocaman bir ayı ve mektup aldım resmine baktım içimden bir şeyler akıp gitti çok yakışıklı değil ama onu o an kalbimin içine derinliklerine yerleştirdim
Allah’ım bu nedir içim içime sığmıyor bu duygu bu his nedir bendeki anlam veremiyorum sonunda buldum Ahmet’e gerçekten Aşık olmuştum
Bende resmimi gönderdim o kadar beğenmiştik sarf ettiği kelimelerden anlaşılıyordu
Bu şekilde 2 ayımız geçti ama biz 1 saniye bile sesimizi duymadan yapamıyorduk gece 3-5 nöbetleri v
s v
s artık yarı dünyam o olmuştu ama kusurum aklıma geldikçe ölmeyi istiyorum yinede direnmeliyim dedim gelince görsün bahsetmem telefonda dedim çünkü onu kayıp etmekten çok korkuyordum kendi gözü ile görsün içi ferahlasın çünkü çok fazla değildi kusurum % 4 oranında idi onunla geçirdiğim 2 ayı ne kadar anlatsam başarısız olurum çünkü yaşamak lazım
Ve bir gün bana evlenme teklifi etti geldiği ilk hafta nikah kıyacağım sana söz dedi
( Bu arada; beni Ahmet arasaydı inanmazdım bu olay bu kadar gelişmezdi Ama Ahmet’i Arayan ben olduğum için olay bu boyuta geldi
Acele davranma lütfen birbirimizi yüz yüze görelim dedim bana o anki sarf ettiği kelime belki hayatımda duyduğum ve duyacağım en güzel kelimelerden biri oldu sanki içine doğmuş gibi söylediği tek bir kelime şu oldu senin iki ayağında olmazsa seni sırtımda taşırım yine alırım dedi Allah’ım tam zamanı açıkla dedim yapamadım ama içim rahatladı birazda olsa
Dünya çok küçükmüş bunu o gün bir daha analdım
Bizim işyerinde çalışan Mehmet Ahmet’in çok samimi asker arkadaşı olduğunu duydum benden bahsetmiş İşte Ayşe’m şöyle böyle Çocukta sorar bu Ayşe nerde çalışır ne işle uğraşır Ahmet ise filanca şirkette çalışıyor der
Mehmet ise bu Ayşe’nin hafif ayağı sakat mı der Ahmet afallar bilmem bana hiç bahsetmedi der ve telefonum çalar Ahmet ti
Ayşe’m bende sakladığın bir durum var mı der Ayşe yok ne oldu ki sen Mehmet… Tanıyor musun evet aynı işyerindeydik ama ayrıldı dedim o benim asker arkadaşım deyince dünyam yıkıldı telefonu kapattım açmadı
Aradı açmadım mesaj attı açmadım ertesi gün açtım
Yapma Ayşe’m ben senin her halinle kabul ediyorum ne olur üzülme iki ayağın olmazsa bile benimsin diye laflar daha birçok sözler incitmeden beni tabi ben hıçkırta hıçkıra ağlıyorum çünkü Ahmet’i kayıp etmekten korkuyordum
Her şey yavaş yavaş yoluna giriyordu ve teskeresi yaklaşıyordu Allah’ım ben ne yapacağım nasıl karşısına çıkacağım derken askerliği bitti 30
09
2008 tarihinde Antep’te idi 01
10
2008 tarihi saat 9 da buluşup kahvaltı yapmak için sözleşmiştik (Geldiği gün şans ya bende yıllık izine ayrılmıştım) buluşacağımız yere ilk ben gittim oturdum masaya
mesaj geldi merdivenlerdeyim Allah’ım ölecektim 2 dk geçmeden karşıdan biri geliyor bu o dedim Ahmet’im dedim içimden yanıma geldi elini uzattı bende tam elimi uzatacaktım bana öle bir sarıldık ki hıçkıra hıçkıra ağladım tamam ağlama bitti ve geldim dedi
Nasıl buldun beni dedim ben senin kalbini insanlığını sevdim aşkım kurban olum sana çok güzlesin sen benim eşim olacaksın dedi o günüm el ele göz göze geçti o kadar mutluydum ki anlatamam kusurumu bile fark etmedi…
O gün ayrılımdan önce bana evlenme teklifi eti hiç düşünmeden EVET dedim
Karar verdi hemen imam nikâhı yapacaktı geldiği haftanın içinde arkadaşlarımla tanıştırdım hemen gittik imam nikâhı yaptık
Çok mutlu idim Allah’ım bu günler hiç bitmesin dedim askerden geleli 3 ay gibi bir zaman oldu artık resmileştirelim dedim tabi biraz zorlu günler geçirdik ve 20
04
2008 tarihinde nişanlandık şuan 6 aylık nişanlıyız nisan 2009 da düğünümüz var şuan her şey yolunda onu o kadar çok seviyorum ki ona o kadar aşığım ki anlatamam
İleride çocuklarımıza anlatacağımız bir anımız diye düşünüyoruz…
HAYAT; HAYATIM DİYEBİLECEĞİN KİŞİ İLE BAŞLARMIŞ BENİM HAYATIMDA AHMET İLE BAŞLADI
ALLAHIM NE OLUR BİZİ AYIRMA
TÜM SEVENELRİ KAVUŞTUR
İşte böle arkadaşlar…
Yine yazarım gelişmeleri size…
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul