Yalnız Mesajı Göster

Göğüs Kanseri Ve Nedenleri..

Eski 08-13-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Göğüs Kanseri Ve Nedenleri..




MEME KANSERİ NEDİR ?
Meme, süt bezleri ve burada üretilen sütü meme başına taşıyan kanallardan

oluşur Bu süt bezleri ve kanalları döşeyen hücrelerin, yukarıda tanımladığımız

şekilde, kontrol dışı olarak çoğalmaları ve vücudun çeşitli yerlerine giderek

çoğalmaya devam etmelerine meme kanseri denir

MEME KANSERİ RİSK FAKTÖRLERİ NEDİR ?
Bazı özellikleri taşıyan kadınlarda, meme kanserinin daha sık görüldüğünü

biliyoruz Bu özelliklere risk faktörleri diyoruz Bu risk faktörlerini taşıyan

kişilerin mutlaka meme kanserine yakalanacakları söylenemez Sadece, bu

faktörleri taşımayanlara göre, daha fazla meme kanserine yakalanma olasılıkları

olduğunu biliyoruz Bu faktörleri taşımayan kişiler de meme kanserine

yakalanabilirler Meme kanserine yakalanan kadınların yarısı, bu risk

faktörlerini hiç taşımamaktadır Bu nedenle, risk faktörlerinin taşımayan

kişiler de olağan kontrollerini yaptırmalıdırlar

Meme kanserine yakalanma riskini artıran faktörleri kısaca şu şekilde

sayabiliriz;

Yaş: İleri yaş önemli bir risk faktörüdür Yeni meme kanseri tanısı konan

kadınların % 70’i, 50 yaş üzerindedir Diğer bir deyimle, yaşı 50 yaş üzerinde

olan kadınlarda meme kanseri görülme sıklığı, yaşı 50 yaşın altında olan

kadınlardan 4 kat daha fazladır Bu nedenle, 50 yaş üzerindeki her kadın,

mutlaka yılda bir defa hekime baş vurarak muayene olmalı ve mamografi dediğimiz

meme filmini çektirmelidir

Kişisel meme kanseri hikayesi: Daha önce meme kanseri geçirmiş ve tedavi

olmuş kadınlarda, diğer memede kansere gelişme olasılığı normal kadınlara göre

3-4 kat daha fazladır

Ailede meme kanseri hikayesi: Aile yakınları arasında meme kanserine

yakalanmış kadınların, meme kanserine yakalanma olasılığı, diğer kadınlara göre

daha fazladır Örneğin, kız kardeşi veya annesi meme kanserine yakalanan bir

kadının, meme kanserine yakalanma riski, diğer kadınlardan 2- 5 kat daha

fazladır Bu kadınlar daha sık ve dikkatli izlenmelidir Bu şekilde sorunları

olan kadınlar, meme kanseri genetik danışmanlığının yapıldığı kliniklere baş

vurarak risklerini hesaplattırmaları gerekir Eğer aile geçiş riski yüksek

bulunursa, genetik testi yaptırmalıdırlar Vakfımız polikliniğinde bu hizmet

verilmektedir

Daha önce meme biopsisi yapılmış olması: Memede bir kitle nedeni ile

biopsi yapılmış ve iyi huylu bir tümör saptanmış olabilir Bazı kanser olmayan

iyi huylu tümörlerin bulunması, kanser gelişme riskini değişik oranlarda

artırabilmektedir Bu, tümörün hücresel yapısına göre değişir Örneğin, yapılan

bir biopside, çıkartılan kitlenin patolojik incelemesi sonucu atipik hiperplazi

tanısı konmuş kadınlarda ( bu tamamen iyi huylu bir tümördür), meme kanseri

gelişme oranı normal kadınlara göre daha fazladır

Fertil çağ süresi: Adet görmeye erken başlanması, menepoza geç girilmesi,

fertil cağı uzatmaktadır Bu sırada kadın daha uzun süre östrojen hormonu etkisi

altında kalmakta, meme kanseri gelişme riski artmaktadır Erken menopoza giren

kadınlarda hormon tedavisi yapılmıyor ise, meme kanseri riski önemli ölçüde

azalmaktadır Elli yaşından sonra adet görmeye devam eden kadınlarda, meme

kanserine yakalanma riski az da olsa artmaktadır

Doğurganlık hikayesi: İlk çocuğu doğurma yaşı önemlidir İlk çocuğunu 30

yaşından sonra doğuran kadınlarda meme kanseri görülme oranı 20 yaşından önce

doğuranlara göre 2 kat fazladır Hiç çocuk doğurmayan kadınlarda risk hafif

yükselmektedir

Sosyoekonomik seviyenin yüksekliği: Varlıklı, sosyoekonomik düzeyi yüksek

olan kadınlarda, meme kanseri görülme oranı daha fazladır Bu ailelerin kızları

daha iyi beslendikleri için daha erken gelişmekte ve erken yaşta adet görmeye

başlamaktadır Ayrıca bu çocuklar büyüdükleri zaman eğitim ve iş nedeni ile daha

geç evlenmekte ve daha geç çocuk sahibi olmaktadırlar Bu nedenlere bağlı olarak

fertil çağın erken başlaması, geç doğurma gibi nedenler sebep olarak

sayılabilir Ayrıca bunların dışında başka faktörler de rol almaktadır

Östrojen hormonu tedavisi görenler: Menopoz nedeni ile uzun süre östrojen

tedavisi ( 10 yıldan fazla) gören kadınlarda, meme kanseri oranı artmaktadır

Fakat, hormon tedavisi almayan kadınlarda da, kalp hastalıklarında ve osteoporoz

gibi sorunlarda artış ortaya çıkmaktadır Bu nedenle, menopoz yakınmalarının

azaltılması amacı ile, östrojen verilmesi önerilebilir fakat, mutlaka bir hekim

kontrolu altında yapılmalıdır

Doğum kontrol hapı kullanılması: Bu konuda farklı görüşler olmakla

birlikte hafif bir risk artışı olduğu ileri sürülmektedir On yıl önce doğum

kontrol hapını bırakmış olan kadınlarda ise, bu risk tamamen ortadan

kalkmaktadır

Alkol kullanılması: Fazla alkol alan kadınlarda, almayan kadınlara göre

risk nispeten artmaktadır Günde 3 bardak yüksek dereceli alkol içen bir kadının

meme kanserine yakalanma riski, hiç içmeyen kadına göre 2 kat daha fazladır

Alkol alımının günde bir kadeh ile sınırlandırılması önerilmektedir

Sigara: Sigaranın kesin bir etkisi gösterilememiştir Fakat, genel

sağlığı etkilediğinden dolayı bırakılması önerilmektedir Şişmanlık ve yağlı

beslenme: Bazı çalışmalarda şişmanlığın, özellikle 50 yaş üzerindeki kadınlarda

meme kanserine yakalanma riskini artırdığı gözlenmiştir Özellikle, doymuş

yağların fazla bulunduğu yağlı et gibi yemekler ve yağlı süt ürünlerinin fazla

alınmasının bu riski artırdığı ileri sürülmüştür

MEME KANSERİ RİSKİ AZALTILABİLİR Mİ ?
Egzersiz: Yoğun egzersiz ve jimnastik yapan kadınlarda meme kanseri riskinin azaldığı gözlenmiştir Bu nedenle, tüm kadınlara önerilmektedir

Beslenme:Meme kanseri ile beslenmenin önemli ilişkisi vardır Sebze ve meyveden

zengin beslenme, ağır yağlı yiyeceklerden uzak durulması önerilmektedir Günlük

gıda alımına C vitamini, betakaroten gibi antioksidanların eklenmesinin koruyucu

etkisi olduğu ileri sürülmektedir

Kısaca,
şişmanlığın azaltılması,
alkol alınıyorsa bırakılması
Hafif egzersiz yapılması(haftada 4 saat tempolu yürüyüş),

Sebze ve meyvenin bol tüketilmesi,

gibi basit önlemler ile meme kanseri riski % 30-40 oranında azaltılabilmektedir

MEME KANSERİ ÖNLENEBİLİR Mİ ?
Henüz meme kanserini kesin önleyen bir yöntem henüz yoktur Günümüzde bilinen

tek yöntem, erken tanıdır Erken tanı sayesinde, meme kanserinin getirdiği

sorunlar büyük oranda çözülebilmektedir Bu sayede hastalığın toplumda yaptığı

hasar en aza indirilebilir, yaşam süresi ve kalitesi önemli ölçüde

arttırılabilir

Erken teşhis için bilinen en iyi ve etkili çözüm, kadınların risk durumlarına

göre belirlenmiş olan muayene ve tetkik protokollarının uygulamasıdır

MEME KANSERİ NASIL ERKEN TESPİT EDİLEBİLİR ?
Meme kanserinde erken teşhis yöntemleri, hastanın taşıdığı risk faktörlerine

göre değişmektedir Bu risk faktörlerinin arasında en başta yaş gelmektedir

Daha genç yaşlarda ortaya çıkabilmesine rağmen, ilerleyen yaş gruplarında bu

risk artmaktadır Bu nedenle ilerleyen yaş gruplarında erken teşhis için

alınması gereken önlemler, daha erken yaş gruplarına göre farklılık

göstermektedir

Yirmi yaş üzerindeki kadınlar, her ayın belirli bir döneminde kendi

kendilerini muayene etmelidirler Bu muayene sırasında meme dokusunda farklılık

olup olmadığı araştırılır Eğer bir değişiklik tespit edilirse derhal bir hekime

baş vurulmalıdır Bir değişiklik saptanmasa bile, üç yılda bir kez hekim

tarafından muayene edilmelidirler

Kırk yaşına gelen kadınların, kendi yaptıkları periyodik muayeneye ek

olarak her yıl bir kez hekim tarafından muayene edilmeleri gereklidir Ayrıca

her yıl veya iki yıl ara ile mamogrofiyi çektirmeleri gereklidir

Elli yaşından sonra, kadınlar kendilerinin periyodik muayenelerine ve her

yıl bir defa hekim muayenesine devam etmeli ve mamografi dediğimiz meme filmini her yıl çektirmelidir



Alıntı

Alıntı Yaparak Cevapla