Çanakkale İle İlgili İbretlik Bir Anı

**Prof. Dr. Sinsi** · 08-05-2012

Çanakkale bir destandı

siz hiç düşündünüzmü?hiç bir ilaç yokken onca yaralılar nasıl ameliyat oluyorlardı?o acıya nasıl dayanıyorlardı?ne bir ağrı kesici ne bir uyuşturucu ve nede bir benzer ilaç yoktu

hemenanlatim ağır yaralılarla hiç zaman harcanmıyordu

bir köşeye mecburi birşekilde ölüme terk ediliyorlardı

ancak ameliyatla kurtulması kessin

Olanlar ise uyuşturulmadan ,canlı canlı ameliyata alınıyorlardı

tek

Yapılan iş şuydu

hemşireler ağaçtan bir dal koparırlardı

o dalın

Etrafınıda bir bez parçası ile sararlardı

bu sarılı odun

Parçası,ameliyat yapılacak kişinin ağzına koyulurdu ki,ağrıdan dişini

Sıkabilsin

rabbim bu günleri bizlere bir daha gösterme

amin

bir

Hemşire savaştan sonra anlatıyor: her gün yaralıların acısını ve kanını görmeye alışmış olan gözlerimle sabah erken kalktım

hemen işe koyuldum

ama bir çığlık beni ve herkesi adeta dondurdu

yaklaştım ve

Baktımki henüz 14 üne yeni girmiş bir çocuğun sesiydi bu

adeta kanım

Dondu

ameliyat edilecekti

hemen koşarak,ama dizlerimin eklem yerleri

Sanki kırılmışçasına koşarak odun parçasını getirdim

Ve çocuğun ağzına koydum ki dişini sıkabilsin

ameliyat başlamıştı ben dayanamadım ve bir

Köşeye çekildim

sadece iniltileri dinliyor ve kahroluyordum

uzun

Sürmüştü ameliyat

görevimi tamamlamak üzere çocuğun ağzındaki odunu

Çıkarttım

her odun gibi bu odunun bezide kanlıydı

Sıradaki ameliyat

İçin bunu hemen yıkamalıydım

evet evet yanlış duymadınız tekstil ülkesi olan türkiye o zamanlar bir parça kumaş bulamıyordu

olan

Kumaşta kimisi gömleğini kimisi yeleğini ve benzeri elbiselerinden

Fedakarlık yaparak kullanıyorlardı

aldım odun parçasını ve içi su ile dolu kaba sarılı bezi yıkamak üzereydimki,bezin içinde bir şeyler

Düştüğünü hissettim

su zaten kanlıydı

çünkü sular azdı

bir kab suda

Onlarca bez yıkanıyordu

elimi daldırdım kanlı suya ve yüreğimin

Titrediğini hissettim

o titreme hızla vücuduma yayılıyordu

ve en son olarakta gözlerimin yaşlarını adeta hareketlendirdi

başladım

Ağlamaya

çünkü deminki o 14 yaşındaki küçük çocuk ameliyat esnasında

Dişlerini aşırı sıkmasından dolayı,dişleri bu bezde kalmışlardı

bende

O dişleri hatıra olarak sakladım

alıntı

08-05-2012	#1
Prof. Dr. Sinsi	Çanakkale İle İlgili İbretlik Bir Anı Çanakkale bir destandısiz hiç düşündünüzmü?hiç bir ilaç yokken onca yaralılar nasıl ameliyat oluyorlardı?o acıya nasıl dayanıyorlardı?ne bir ağrı kesici ne bir uyuşturucu ve nede bir benzer ilaç yoktuhemenanlatim ağır yaralılarla hiç zaman harcanmıyordubir köşeye mecburi birşekilde ölüme terk ediliyorlardıancak ameliyatla kurtulması kessin Olanlar ise uyuşturulmadan ,canlı canlı ameliyata alınıyorlardıtek Yapılan iş şuyduhemşireler ağaçtan bir dal koparırlardı o dalın Etrafınıda bir bez parçası ile sararlardıbu sarılı odun Parçası,ameliyat yapılacak kişinin ağzına koyulurdu ki,ağrıdan dişini Sıkabilsinrabbim bu günleri bizlere bir daha göstermeaminbir Hemşire savaştan sonra anlatıyor: her gün yaralıların acısını ve kanını görmeye alışmış olan gözlerimle sabah erken kalktımhemen işe koyuldumama bir çığlık beni ve herkesi adeta dondurduyaklaştım ve Baktımki henüz 14 üne yeni girmiş bir çocuğun sesiydi buadeta kanım Donduameliyat edilecektihemen koşarak,ama dizlerimin eklem yerleri Sanki kırılmışçasına koşarak odun parçasını getirdim Ve çocuğun ağzına koydum ki dişini sıkabilsinameliyat başlamıştı ben dayanamadım ve bir Köşeye çekildimsadece iniltileri dinliyor ve kahroluyordumuzun Sürmüştü ameliyatgörevimi tamamlamak üzere çocuğun ağzındaki odunu Çıkarttımher odun gibi bu odunun bezide kanlıydı Sıradaki ameliyat İçin bunu hemen yıkamalıydımevet evet yanlış duymadınız tekstil ülkesi olan türkiye o zamanlar bir parça kumaş bulamıyorduolan Kumaşta kimisi gömleğini kimisi yeleğini ve benzeri elbiselerinden Fedakarlık yaparak kullanıyorlardıaldım odun parçasını ve içi su ile dolu kaba sarılı bezi yıkamak üzereydimki,bezin içinde bir şeyler Düştüğünü hissettimsu zaten kanlıydıçünkü sular azdıbir kab suda Onlarca bez yıkanıyorduelimi daldırdım kanlı suya ve yüreğimin Titrediğini hissettimo titreme hızla vücuduma yayılıyorduve en son olarakta gözlerimin yaşlarını adeta hareketlendirdibaşladım Ağlamayaçünkü deminki o 14 yaşındaki küçük çocuk ameliyat esnasında Dişlerini aşırı sıkmasından dolayı,dişleri bu bezde kalmışlardıbende O dişleri hatıra olarak sakladım alıntı