08-04-2012
|
#2
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ayasofya Kilisesi [Müzesi] | Trabzon

Ayasofya uzun tarihi geçmişi, merkezi planlı yapısı, yüksek kasnaklı kubbesi, dairesel ve çokgen apsisleri, görkemli portikleri, taş işçiliği ve freskleri ile tarihi değerinin yanı sıra sanat tarihi açısından da önemli bir abide olarak günümüzde yaşamaktadır
1993 yılı sonunda kamulaştırılarak Ayasofya Müzesi alanına katılan 900 metrekarelik arsada, valiliğin desteği ve yerel olanakların değerlendirilmesi sonucu oluşturulan Köy Evi sergisi 1996 yılı Mayıs ayında ziyarete açılmıştır
Sergilemenin amacı, giderek yok olan halk kültürüne ait değerlerin bir bölümünü kurtararak koruyabilmek, müzeye gelen ziyaretçilere küçükte olsa köy yaşamından bir kesit sunabilmektir
Bu amaçla oluşturulan bu alanda günümüzde ayrıca yöresel yemeklerin de sunumu yapılmaktadır

Alandaki serander, Of İlçesi, Yukarı Kışlacık Köyü'nden bağış yolu ile alınmış, parçaların numaralanıp sökülerek 85 yaşındaki bir serander ustasının nezaretinde yeniden kurulmuştur “serendi” ve “tekir” gibi adlarla da anılan taşınabilir özellikteki bu yapı, tahıl kurutmak ve saklamak için planlanmış olup, Doğu Karadeniz Halk Mimarisi içinde çok özel bir yere sahiptir

Seranderin yanında portatif olarak kurulan Köy Evi, küçük ölçekli ve tek katlıdır Bunun için Sürmene İlçesi, Yukarı Aksu Köyü'ndeki eski konutlar arasından seçilerek rölövesi çıkarılan bir örnek esas alınmıştır Geleneksel tarzda inşa edilen konutun eski yapımında, eski yapım tekniğini bilen ustalar çalıştırılmıştır Kestane ağacından geçme tekniğinde yapılan, cephelerden ikisi boş muska gözlü, diğerleri taş ve toprak dolgulu muska gözlüdür Çatı dört omuz olup, geniş saçaklı ve kiremit kaplıdır
|
|
|