08-02-2012
|
#2
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Çerkes Hasan
Bugün Milli Gazete'de bu konuyla ilgili bir yazı gördüm:
[Linki sadece üyelerimiz Görebilir Üye olmak için tıklayınız  ]
Yazının son kısmını buraya alalım:
Nitekim bu hadiseyi Yılmaz Öztuna bahsi geçen eserinde şöyle anlatır:
"Sabık Hükümdarın ailesini kayıklara bindirmeye memur subaylardan biri, kayığa binmek üzere bulunan padişahın zevcesi 28 yaşındaki Neş'erek Nesrin Üçüncü Kadın-Efendi'nin mücevher sakladığını sandı Omuzlarındaki şalı hızla çekip aldı Mücevher falan yoktu Kadın-Efendi, derhal kayığa atladı Şal, subayın elinde kaldı Neş'erek Kadın, narin ve hassas bünyeli idi Çıplak kalan omuzlarına müthiş bir yağmur yedi Kocasının felaketiyle zaten perişan olmuştu Hemen o gün hastalandı Ve birkaç gün sonra öldü Neş'erek Kadın Şehzâde Şevket Efendi ile Emine Sultan'ın annesi idi
"Kraliçe protokolünde padişah eşine yapılan bu muamele, Türk tarihinde tektir ve emsali yoktur Ancak birkaç saniye süren bu alçaklığın nasıl netice vereceğini, Türkiye tarihini nasıl etkileyeceğini o anda ne bu haltı eden cahil adam, ne kimse tahmin etmişti
"Zira Neş'erek Kadın-Efendi, Binbaşı Çerkes Hasan Bey'in iki yaş büyük ablası idi  Hasan Bey ablasının intikamını hemen aldı ve Türkiye tarihinin akışını değiştirdi ama, asıl intikam alacak kişi, bu olayı penceresinden kanlı gözyaşları dökerek seyrediyordu Bu, Şehzâde Abdülhamid Efendi idi Amcasının ve ailesinin nasıl kayıklara bindirilip zırhlıların açığından geçirilerek Sarayburnu'na çıkarıldığı sahnesini, hayatının sonuna kadar unutmayacaktı  "
|
|
|