08-02-2012
|
#5
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Emânet Ve Tevbe
Nitekim Peygamber'imiz (S A S ) söyle buyurur:
«Allah (C C) katinda en sevimli ses; tevbekâr bir günahkârin; «Yâ Rabb'i» diyen sesidir Allah (C C), bu sese söyle cevap verir: «Buyur yâ kulum! Ne istiyorsan söyle, sen benim katimda meleklerimden biri gibisin
Ben senin hem saginda, hem solunda ve hem de üstündeyim, içinden gecen duygularindan sana daha yakinim!
Ey meleklerim, sâhid olun, bu kulumu afvettim!»
Zunnun'ül-Misrî (rahimehullahu) buyurur:
«Allah (C C)'in öyle kullari vardir ki, kalb cicegi diker gibi, günah agaçlari diktiler, onlari tevbe ile suladilar, meyveleri pismanlik ve hüzün oldu Deli olmadiklari halde delirmis gibi görünürler, bilinenin disinda söyleserek mest olurlar, bunlar Allah (C C)'i ve O'nun Rasûl'ünü taniyan tatli ve düzgün sözlü kimselerdir
Sefa bardagindan su içmislerdir, uzun süreli belâlara katlanmak onlara miras kalmistir Kalbleri «Meleküt» âleminde hayrete dalmis, düsünceleri «Ceberut» kivrimlari arasinda dolasmis, pismanlik revaki altinda gölgelenerek günah defterlerini okumuslardir, nefislerini eleme varis saymislar, böylece «vera» merdiveninden tirmanarak «zühd» doruguna ulasmislardir
Dünyanin ayrilik acisini tatli görmüsler, mezarin sertligini yumusak bulmuslar, böylece kurtulus ipine ve selâmet kulpuna tutunmaya muvaffak olmuslardir
Yükseklerde uçusan ruhlari «naim» bahçelerine konmus ve hayat denizine dalmislardir Elem hendeklerini doldurmuslar, azgin nefsî arzularin köprülerini asmislar, böylece ilim vahasina inerek hikmet pinarindan kana kana içmislerdir
Zekâ gemisine binmisler, selâmet denizinde kurtulus rüzgâri ile yelken sisirerek «rahat» bahçelerine, yücelik ve soyluluk kaynagina ulasmislardir»
|
|
|