07-27-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Mütevâzî Olanı Rahmet-İ Rahman Büyütür
Mütevâzî olanı rahmet-i Rahman büyütür
Mütevâzî olanı rahmet-i Rahman büyütür
Âyet-i kerîmede buyrulur:
“Rahmân’ın (has) kulları onlardır ki, yeryüzünde tevâzu ile yürürler…” (el-Furkân, 63)
İdrîs -aleyhisselâm- bir nasîhatinde der ki:
“Akıllı kimsenin mertebesi yükseldikçe tevâzû hâli artar ”
Ârif bir şâir de bu hakîkati şöyle nazma döker:
Mazhar-ı feyz olamaz düşmeyicek hâke nebât
Mütevâzî olanı rahmet-i Rahman büyütür
“Tohum toprağa düşmedikçe filizlenip büyüyemez Allâh’ın rahmeti de, kibirlileri değil, ancak mütevâzı olanları büyütüp yüceltir ”
Hazret-i Mevlânâ’nın şu beyânı da, böbürlenenlerin ve benlik iddiâsına kalkışanların, kazâ kılıcını kendi aleyhlerine tahrik ettiklerinin açık bir ifâdesidir: “Kılıç, boynu olan kişinin boynunu keser Gölge ise yerlere serilmiştir Boynu ve bedeni olmadığı için onun yaralanması ve kesilmesi de yoktur ”
Gurur, kibir ve ucub, ekseriyetle istîdatlı ve varlıklı insanlarda meydana gelir Hâlbuki insana lutfedilen bütün nîmetler, iki uçlu bir bıçak gibidir Yani hayra da, şerre de kullanılabilir Bu itibarla maddî-mânevî istîdat ve zenginliklerin asıl ihtişâmı, cimrilik ve israftan uzak durup tevâzû ve cömertlikle imkânlarını muhtaçlara sarf edebilmektir
Mü’min dâimâ; “Kendime ne kadar, başkalarına ne kadar ALLAH rızâsı için sarf hâlindeyim? ” tefekkürü içinde olmalıdır
alıntı
|
|
|