07-11-2012
|
#2
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Sekizinci Deva
SEKİZİNCİ DEVA: Ey âhiretini düşünen hasta! Hastalık, sabun gibi, günahların kirlerini yıkar, temizler Hastalıklar, keffaret-üz zünub olduğu Hadîs-i sahih ile sabittir Hem Hadîste vardır ki: "Ermiş ağacı silkmekle nasıl meyveleri düşer; îmanlı bir hastanın titremesi de, öyle günahları silker " Günahlar, hayat-ı ebediyede daimî hastalıklardır Bu hayat-ı dünyevîde dahi kalb, vicdan, ruh için mânevî hastalıklardır Sen eğer sabredip şekva etmezsen, şu muvakkat bir hastalık ile daimî pek çok hastalıklardan kurtuluyorsun Eğer günahları düşünmüyorsan, yahud âhireti bilmiyorsan veya Allah'ı tanımıyorsan, sende öyle dehşetli bir hastalık var ki; milyon defa sendeki bu küçük hastalıktan daha büyüktür Ondan feryad et Çünki bütün dünyanın mevcudatıyla kalbin, ruhun ve nefsin alâkadardır Mütemadiyen firak ve zeval ile o alâkalar kesilip, sende hadsiz yaralar açılır Bahusus âhireti bilmediğin için, ölümü idam-ı ebedî tahayyül ettiğinden -âdeta- güya yara bere içinde, dünya kadar hastalıklı bir vücudun var İşte en evvel hadsiz yaralı ve hastalıklı bu büyük mânevî vücudun hadsiz hastalıklarına kat'î ilâç ve kat'î şifa verici bir tiryak olan îman ilâcını aramak ve itikadını düzeltmek gerektir ki, o ilâcı bulmakta en kısa yol, bu maddî hastalığın yırttığı gaflet perdesinin altında sana gösterdiği aczin ve zaafın penceresiyle, bir Kadîr-i Zülcelâl'in kudretini ve Rahmetini tanımaktır Evet Allah'ı tanımayanın dünya dolusu belâ başında vardır Allah'ı tanıyanın dünyası nurla ve mânevî sürurla doludur Derecesine göre îman kuvvetiyle hisseder Bu îmandan gelen mânevî sürur ve şifa ve lezzet altında, cüz'î maddî hastalıkların elemi erir, ezilir
|
|
|