07-10-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Dosta Ve Dostluğa Dair
Dosta, dostluğa dair birkaç kelam edeyim diye; kalemi elime alıp, söze nereden başlayacağımı düşünürken, aklıma Yunus’un “Ben dost yüzün göremezsem / Bu gözlerim nemdir benim ”dizeleri geldi
Gerçekten de insan, dost bildiğini her dem görmekten, onun sonsuzluğun sahibini hatırlatan yüzünü seyretmekten ; tarifsiz bir heyecan duyar ve dahi tat alır
Onunla aynı mekanda bulunmak birlikte çayını yudumlamak, göz göze gelmek bir lütûftur Ve maddi izahı imkânsızdır O anı dünyanın en büyük servetleriyle dahi satın alamazsınız Dostla çayınızın buğusu daha bir ıtırlı, paylaştığınız ortam bir başka sıcaktır…
Ve dostun sarf ettiği her söz, yüreğinize ve ruhunuza merhem kabilindendir
Yerine göre dostun attığı gülün taş, taşın gül mesabesinde olması da dostluğun bir cilvesidir demek lazım gelir
Bir de “Hem i cana hem i dost “ vardır ki gönlün has bahçesinde gülüranadır, gönül sarayında yeri mutenadır Aşk gibi bir şey Tıpkı “Aşk gelicek cümle eksikler biter ”kelamında ifadesini bulan hoş manadaki gibi Onun geldiği yerde cümle eksikler biter, ülfet tamam olur
Onun, mah yüzünü seyrederken, gülde şebnem misali gözlerine bakarken, gözleriniz nem değil meserret pınarıdır Onun bakışlarındaki ışıltı içinizi aydınlatır Gözleriniz ışıldar
Dost yüzünden ve gözünden, fani cihanın en paha biçilmez iştiyak ve heyecanına kanatlanırsınız Âdeta kanatsız arşa yükselirsiniz
Nerdesin ey dost bildiğim! Ankara, sensiz bir “ölüler evi ”bir an önce dön de tenimize can damarlarımıza kan yürüsün Ruhumuzdaki kara kış bahara dönsün Gözlerimizin nemi gül yüzünde şebneme tebdil olsun
Gel ey “Gül ü Rana” ! bir anlık meserreti çok görme bana Sayende bu fakir meskenetten kurtulsun Dostluğunun ve dost dergâhının kenarına iliştirilen varak-ı mihr ü vefada yerini alsın
Ahir kelam Cümle dostlara ve dostluklara selâm olsun Ey “Gül ü Rana “ sana hasseten ve gönülden selâm olsun Ruhundan kaynayan pınar çorak ruhuma dolsun “ Ben dost yüzün göremezsem/ Bu gözlerim nemdir benim ”
İbrahim KİLİK
|
|
|