07-10-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Simit Parasına Cenneti Satın Almak
Simit Parasına Cenneti Satın Almak - Yaşam Hikayeleri
Günün son dersine gelinmişti öğrenciler çıkmak için
sabırsızlanıyordu Defter ve kitaplarını çantalarına
koydular Zil çalar çalmaz dışarı çıkmak için hazırdılar
Yalnız, Ali hazırlanmamıştı Gecikmek için elinden geleni
yapıyordu Nihayet zil çaldı Öğrenciler bir anda kapıya
yöneldi Ali, yerinden kalkmadı Ağır ağır eşyasını
topladı Bİr yandan göz ucuyla öğretmenine bakıyor,
bir yandan da arkadaşlarının gitmesini bekliyordu
Öğretmeni onun bu halini farketti:
-Hayırdır Ali, dedi Eve gitmeyecek misin?
Ali, son arkadaşının da çıktığını görünce cevap verdi:
-Sizinle Konuşmak istiyorum öğretmenim dedi
-Peki, dedi öğretmeni Ne söyleyeceksin bakalım?
-Ahmet arkadaşımız var ya  
-Evet, ne olmuş Ahmet'e?
-Durumları pek iyi değil galiba Annesi, beslenme
çantasına pek iyi şeyler koymuyor
-Eee?
-Ona yardım etmek istiyorum Ama benim yardım
ettiğimi bilirse çok üzülür Günde bir simit biriktirip
her hafta size versem, siz de ona verseniz?
Cebinden bir avuç bozuk para çıkarıp öğretmenin
masasının üzerine koydu Nurhan Öğretmen, paraya
dokunmadı Sandalyesine oturup düşündü Ali hakkındaki
bilgilerini yokladı Bildiği kadarıyla ailesinin durumu
pekiyi değildi Bu çalışkan ve sevimli öğrencisi, ne kadar
da iyi niyetli ve düşünceliydi Zengin bir ailenin çocuğu
değildi Buna rağmen yardım etmek istiyordu Üstelik
yardım ettiğinin bilinmesini istemiyordu
Nurhan Öğretmen:
-Dur baklaım Ali, dedi Bildiğim kadarıyla sizin de maddi
durumnuz pekiyi değil Yanlış mı bilyorum?
-Doğru biliyorsunuz öğretmenim Babam gündelikçi
Çoğu zaman iş bulamıyor Ama ben de çalışıyor,
para kazanıyorum
-Nerede çalışıyorsun?
-Simit satıyorum
Nurhan Öğretmen yine durup düşündü İyiliğin
bu kadarına ne demeliydi şimdi? Bunun gerçekleşmesi
zordu Onu, bundan vazgeçirmek için bir çare
bulmalıydı Bunu yaparken, sevimli öğrencisini de
kırmamalıydı Onunla biraz daha konuşursa
belki bir yolunu bulurdu
Nurhan Öğretmen Ali'ye döndü:
-Büyüyünce ne olmak istiyorsun diye sordu
-Çok zengin bir işadamı  
-Niçin?
-İnsanlara daha çok yardım etmek için  
-Güzel, dedi Nurhan Öğretmen Bak şimdi Ali,
Ahmet'in ailesinin durumu pekiyi değil, bu doğru
Ama sizinki de bundan pek farklı değil İstersen
acele etme Çok zengin olduğun zaman yardım
edersin Olmaz mı?
-Olmaz, dedi Ali Şimdi yapmalıyım
-Neden olmaz?
-Üç sebepten dolayı olmaz
Birincisi: Bu para zaten benim değil İyilik ettiğim için Allah,
beni insanlara sevimli gösteriyor İnsanlar da
bundan etkileniyor, daha çok simit alıyorlar Bu
sayede gün boyu çalışanlardan bile fazla simit
satıyorum hele mahallede Hasan Amca var,
her gün iki simit alıp güvercinlere veriyor
İkincisi: "Ağaç yaş iken eğilir " deniliyor Şimdiden
iyilik yapmayı öğrenmezsem büyüdüğümde
hiç yapamam Şimdiden iyilik yapmayıp
bunu zenginlik günlerime ertelersem,
zengin olduğum günlerde de daha zengin
olduğum günlere erteler kendimi kandırmış
olurum
Üçüncüsü ise daha önemli: Büyüdüğüm zaman
çok zengin bir işadamı olmak istiyorum
Zamanında yatırım yapmayanlar büyük
işadamı olamazlar
Nurhan Öğretmen, büyük biri varmış
gibi dinliyordu
-Bu sonuncusunu pekiyi anlayamadım, dedi
-Açıklayayım öğretmenim Şimdi çok zengin
olmadığım için, ancak günde bir simit parası
kadar yardım edebiliyoruım Bundan fazlasını
veremem Allah, Cennet'i gücü kadar iyilik
edene veriyor Şimdi gücüm bu olduğuna
göre, Cennet'in fiyatı bir kaç simit parası
kadardır Eğer zengin olmadan ölürsem
birkaç simit parasıyla Cennet'e girebilirim
Bundan daha kârli bir yatırım olur mu?
Nurhan Öğretmenin gözleri dolmuştu
Başını "Evet" anlamında sallarken Ali'yi
evine yolladı Sınıfa geri dönerken okulun
boşaldığını farketti Eşyalarını toparlamak
için masasına döndüğünde Ali'nin bıraktığı
paraların masa üstünde kaldığını fark etti
Sandalyasine oturdu ve paraları eline aldı
Hiçbir para ona bu kadar kıymetli gelmemişti
Sanki elinde dünyanın en kıymetli incilerini,
yakutlarını, elmaslarını tutuyordu Hatta
bu paralar, bu bozuk simit paraları, Cennet'i
satın alabilecek paralardı Sanki hiç bırakmak
istemeyen bir duygu ile sımsıkı kavradı bu
bozuk simit paralarını Oturduğu yerden kalkamadı
içinin dolduğunu, tarif edilemeyen duygulara
boğulduğunu hissetti Birden boşalan sağnak
yağmurlar gibi ağlamaya başladı
Ağladı  ağladı  ağladı  
Kendine geldiğinde akşam olmuştu Yavaş adımlarla
sınıftan çıkıp okuldan ayrılırken bekçi Sadık
"Bozuk simit paraları ile cenneti satın almak, bozuk
simit paraları ile cenneti satın almak" diye
Nurhan Öğretmenin sayıkladığını duydu Bekçinin
hayretler içinde, "Ne dediniz hocam?" demesini
bile duymadan, bekçinin şaşkın bakışları altında
akşamın alaca karanlığına karışıvermişti
Bu hikayeyi bugün okudum Çok hoşuma gitti
ve sizlerle de paylaşmak istedim Hikayeyi beğendiyseniz
maddi durumunuz iyi değilse bile, yardıma
muhtaçlara küçük şeylerle de olsa yardım edin
Çünkü:
"Ekmeği paylaşmak ekmekten daha lezzetlidir"
Alıntı
|
|
|