07-10-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Kızıl Ölümler Ve Yeniden Doğmak
Kızıl Ölümler Ve Yeniden Doğmak Yazısı - Kızıl Ölümler Ve Yeniden Doğmak Sıla Paylar - Sıla Paylar Yazıları
'' KızıL ölümler! ve Yeniden Doğmak!''
Bu gece de kan kırmızı sohbetinde hayatın,bogula bogula nefes alıp gittik Her bir saniyede karaltıların arttıgını,her adımda nefretlerin çogaldıgını ve sürekli aktıgını gözyaşlarının  herkes biliyordu ama konusan yoktu!
yağan yağmur seni soruyordu bana, ıslık çalıyordu gökyüzünde rüzgar!  yokuşlar yukarıya yukarıya akıtıyordu yağmurun pis sularını  
gözlerimde canlanıyordun açmak istemiyordum!
ellerim titriyordu da kalem tutamıyordum,
yer ayagımın altından kayıyordu da sanki yere basamıyordum  belki yaşamıyordum!
yoktun ama yanımdaydın sanki Görünmüyordun ama duyuyordum ben! Sevmiyordun biliyordum ama kapılıyordum ben sana  
gidiyordun rüzgarın ugultusu hoşçakal diyordu sana,
yagmur ardından aglıyordu sanki!
sen çıkıyordun sanki her telefonu elime alışımda,kalbimden lambalara gülümseyen! 
gamzelerin vardı senin, çukurlarında acılar saklı!
yaşamı içip içip içip içine sakladıgın gamzeler!
dönüyordu dünya,uçuşuyordu herşey 
gittiğin gün!
ben öldüm!
kararan gökyüzü değildi, beyaza kesilmiş,buz tutan ellerimdi  
sormadın sen giderken, gideyim mi diye 
sormadın seviyor musun diye!
nerden aklıma geldin ki şimdi,
rüzgarlar mı getiriyor seni bana,
yoksa yagmur mu sana ağlamamı isteyen!
nasıl yaşanır,nasıl susulur bilmedim ben  
yaşam kızıl akşamların alkolünde,damara işleyen bir zehir;
ve geri geri çıkılan bir yokuştu!
bir de bir de bana sor!
şimdi yıllar geçmiş,
saçlarımda beyazlar,
gönlümde küllenmiş bir alev 
rüzgar bekleyen bir bayrak!
ve yagan her yagmurda değil miydi,
kaçılmayan , aşka tutunmak!  
sen kızıl güneşlerin sabah dogumlarına tanıklık ederken,
ben gittiğin gün batırmışım güneşi  
sen karanlıklarla gülerken,
ben bocalayıp durmuşum hayata  
ölmeyen aşk var mı ey sevgili;
sen dogan her güneşte,
öldürmedin mi aşkı,sevgiyi!
sensiz yarınım yoktu benim,
yagmayacaktı yagmur bedenime,
fısıldamayacaktı kulagıma , adını rüzgarlar  
pencerem açılmayacaktı merdivenlere  
bozulmayacaktı yeminler  
ve sen benim acıyla kıvrandıgım her gecenin bitiminde,
mutlu mu olacaktın!  
yaşamı yaşamaktı amacın,
anlamı anlamaktı belki kızılın,
yıldızlar şahidim olsun,
sevgiyi öldürdüğümü unutma sakın!  
ne yagmur hatırlatır oldu artık gözlerini,
ne rüzgar getiriyor hatırıma ismini 
unuttu say beni, cismini 
yıkmıştın ya hani;
ayaktayım artık!
unutma gözlerimi 
Sıla Paylar
|
|
|