Yalnız Mesajı Göster

Eski 12-10-2010   #2
Şengül Şirin
Varsayılan




İstanbul Surları, İstanbul’un çevresinde bulunan, Bizans zamanında yapılmış şehir duvarlarıdır İstanbul’un etrafını çeviren surlar tarihte 7 yydan başlayarak inşa edilmiş, yıkılmalar ve yeniden yapmalarla dört defa elden geçmiştir
Son yapımı MS 408′den sonradır II Theodosius (408-450) zamanında İstanbul surları Sarayburnu’ndan Haliç kıyısı boyunca Ayvansaray’a bu taraftan, ve Marmara kıyısı boyunca Yedikule’ye, Yedikule’den Topkapı’ya, Topkapı’dan Ayvansaray’a uzanıyordu


Tarihçesi



Yapımına İmparator II Theodosius Praefaectus Anthemios tarafından 413 yılına doğru başlanmıştır İstanbul surlarını geçebilen tek kuvvet II Mehmet önderliğindeki ordudur Atilla’nın idaresindeki Hunların şehri tehdit ettiği bir sırada Praefactus Konstantinus Kyros suraların önüne ikinci bir duvar daha yaptırmıştır

Sayıları 96 olan kuleler değişik biçimde inşa edilmiştir Bunlardan 74′ü kare, biri beşgen ,5′i altıgen, 2′si yedigen ve 14′ü sekizgendir Kulelerin içinde en üst kısımları tonoz örtülü birer kat bulunur İznik surlarında da olduğu gibi, bu üst kat odaların duvarlarında evvelce fresko tekniğinde yapılmış Aziz resimleri yer alıyordu Kulelerin uzunluğu her yerde aynı değildir Marmara’dan Tekfur Sarayı’na kadar birkaç metrelik farklılıklar görülebilmektedir

Kara tarafı surlarının dışa açılan birçok kapıları vardır Bunların bir kısmı halkın girip çıktığı kapılar olup tehlike anlarında örülerek kapatılıyordu Aralarda ikinci derecede önemli bazı askeri kapılar da vardı Bu kapıların en önemlisi daha önce Zafer Yolu’nun başlangıcı olarak da kullanılan Altın veya Yaldızlı Kapıdır


Burç, duvar ve kapılardaki kitabelerde duvarın tarihçesi yazar
İstanbul’un uzun süre fethedilemeyen efsanevi bir şehir olmasının en büyük sebebi çevresini kuşatan surlardı Zamanında başka hiçbir yerde bu kadar sağlam savunma sistemi bulunmamaktaydı Uzunluk bakımından erişilmez olmasına rağmen Çin Seddi bile savunma açısından İstanbul surlarının yanına yaklaşamıyordu


Karada 6492 m Marmara ve Haliç kıyılarında 820m uzunluğundaki surlar birkaç kademeden oluşurdu En önde Bizans’ın mobil kuvvetleri savunur, arkasında 20 m genişlik ve 75 m derinliğindeki su dolu hendekler bulunurdu Bunların arkasında mızraklı askerlerin beklediği savunma mazgalları vardı Savunma mazgalları geçildiği takdirde 5-7 m yüksekliğindeki orat surlara gelinirdi Osmanlı Ordusu orta surlar önünde çok sayıda kayıp vermişti En arkada ise 12-13 m yüksekliğinde asıl surlar bulunurdu Asıl surlar üzerinde bekleyen askerler hiçbir canlının sur dibine yaklaşmasına izin vermezdi


Duvarlar ve burçlar



Surların uzunluğu 22 kmdir Haliç surları 55 km, kara surları 7,5 km Marmara Surları 9 kmdir


Kara surları üç bölümden oluşur Hendek, dış sur,iç sur Hendekler bugün tarım alanı olmuştur Sura bitişik ve 50 m aralıklarla kara surları tarafında, birçoğu yıkılmış, çatlamış durumda 96 burç bulunmaktadır Bu burçlar, boydan boya uzanan sur duvarlarından 10 mlik çıkıntıda, çoğunlukla kare planlı ve 25 m yüksekliğindedir
Pencereleri, tonozları, kapıları vardır İç surlarla dış surlar arasında kapı ve merdiven bulunur İç surlar ve burçlarda kefeki taşı ve tuğla kullanılmıştır Dış surlar ise sandık vaya kazamat duvardır Dış surlarda daha küçük ve büyük burçlar arasına gelmek üzere küçük burçlar vardır Bütün bu hendek, burç, dış ve iç surların toplam eni 70 mdir Surların içinde dehlizler ve küçük oyuklar vardır


Marmara ve Haliç surlarının önündeyse hendek ve dış sur yoktur Bu surların kalınlığı 5 m, yükseklik 15 mdir Burçlar 20 mdir, Marmara tarafında 103, Haliç tarafında 94 Burç vardır Marmara tarafı surları boyunca Banliyö Treni çalışmaktadır
Bu burçlardan bazıları tarihi ün taşır: Yedikule, Sulukule, Anemas, İsaakios, Mermerkule, Arapkule gibi Bunların çoğu zindan, hapishane, darphane olarak kullanılmıştır


Kapılar



İstanbul surları boyunca anakapı ve yankapılar vardır Kapılar, duvarda 5 m genişlikteki bir kemer altındadır Anacaddelerin geçtiği Topkapı ve Edirnekapı dışındaki kapılar yan yana iki arabanın geçemeyeceği kadar dardır
Bu kapıların mermer kaplı içleri, ahşap kapıları vardı Sur üstüne çıkmak için yapılmış merdivenler kapıların iç tarafında sağda ve soldadır Kapı duvarları içindeki boşluklarda, anakapının kapatılmasında kullanılan demirkapı yahut parmaklıklar bulunurdu Ayrıca anakapıların bazılarında bir dışkapı olurdu Bunların birçoğu tarihte kaybolmuştur Bazı kapılar üzerinde kitabeler durmaktadır, ama bunlar Osmanlı’dan kalmadır Dış kapıyla iç kapı arası 25 mdir


Topkapı Sarayı kapısından başlayarak Haliç’e, buradan Yedikule’ye ve tekrar Topkapı Sarayı’na dolanan duvarların kapıları şöyledir:


* Topkapısarayı kapısı
* Ahırkapı
* Fenerlikapı
* Küçükayasofyakapısı
* Bukalonkapı
* Balıkhanekapısı
* Odunkapısı
* Manganakapısı
* Gülhanekapısı
* Kadırgakapısı
* Çatladıkapı
* Kumkapı
* Yenikapı
* Samatyakapısı
* Narlıkapısı
* Yedikulekapı
* Belgradkapı
* Silivrikapı
* Mevlanakapı
* Topkapı
* Edirnekapı
* Eğrikapı
* Ayvansaraykapısı
* Atikmustafakapısı
* Balatkapısı
* Fenerkapısı
* Yeniayakapı
* Ayakapı
* Cibalikapısı
* Unkapanıkapısı
* Ayazmakapısı
* Odunkapısı
* Balık pazarıkapısı
* Yenicamikapısı
* Bahçekapısı
* Avcılarkapısı
* İmparatorkapısı
* Zindankapısı
* Sirkecikapı
* Yalıköşkü
İstanbul surlarında 50 kapı ve 300 burç vardır ve bir kısmı kaybolmuştur Dış kent Galata tarafındaki surların da kapıları vardı: Kurşunlumahzen, Karaköy, Balıkpazarı, Yağkapanı, Kürkçükapı, Azapkapı


İstanbul çevresini güçlendirme



Çeşitli dönemlerde pek çok güçlendirme çalışmaları İstanbul civarında yapıldıŞehrin ana duvarları boyunca savunma sistemini tamamlayıcı unsur oldukları söylenebilirBunların ilki ve en büyükleri 56 km uzunluğunda olan Anastasian Wall dur5 nci yüzyıl ortasında constantinople’un dış savunması için yapılmıştı


Şehrin 65 km batıya doğru olan kısmındaBu duvar 3,30 metre kalınlığında ve 5 metre yüksekliğinde idiFakat onun geçerliliği sınırlı idiBir zaman sonra 7 nci yüzyılda terk edildiOnun malzemeleri yerel bina yapımında kullanıldıFakat bazı parçaları hala mevcuttur


Galata surları



Galata Sykai nin dıs mahallesi olduğu zaman,Bizans dönemi çoğu zamanında güçlendirilmediAltın Boynuz’un ağzında boydan boya uzanan zinciri koruma görevi yapıyorduMamafih,1204 yılında şehrin zayıflaması sonrası Galata Venedik mahallesi haline geldiVe daha sonra Ceneviz Cumhuriyeti’nin kolonisi oldu


Bizans’lıların itirazlarına rağmen Bizans kontrolu dışında kalarakCeneviz’liler mahallelerini kale hendeği ile çevirmeyi başarıyorlardıKoloni etrafındaki kale tipi evlerini kendi yarattıkları ilk duvar ile birlrştirerekGalata kulesi daha sonra Christea Turris ( Tower of Christ ) olarak adlandırıldı


Ve diğer sur uzatmaları 1349 yılında kuzey kısımda yapıldıDaha sonraki sur genişletmeleri 1387,1397 ve 1404 yılarını takip ettiKabaca trapezoid bir şekilde yapılan bir genişleme onlara geniş bir kapalı alan sağlıyorduGenişleme Azapkapı’dan kuzeye Şişhane’ye oradan Tophane’ye ve daha sonra Karaköy’e doğru olduOsmanlı fethinden sonra duvarlar 1870 yılına kadar kaldıÇoğu şehrin genişlemesini sağlamak için yıkıldıBugün sadece Galata kulesi bozulmamış haliyle tarihsel Constantinople’den kalan görülebilir bir eserdir

Anadolu ve Rumeli Hisarları



Anadolu ve Rumeli ikiz hisarları, Boğaz’ın en dar noktasında olup İstanbul’un kuzeyinde uzanır Osmanlılar tarafından bu hayati su yolu olan Boğaz trafiğini kontrol etmek ve İstanbul’a son nihai saldırıyı hazırlamak için inşa edildiler Anadolu Hisarı ilk zamanlarda Akçehisar ve Güzelcehisar olarak adlandırılıyordu


1934 yılında Sultan Bayezid I tarafından inşa ettirildi Başlangıçta 25 metre yüksekliğinde idi Kabaca beşgen gözlem kulesi duvar ile kuşatıyordu Daha geniş ve komplike olan Rumeli Hisarı, 1452 yılında dört aylık bir sürede Sultan Mehmed II tarafından yaptırıldı Üç tane geniş ve bir tane küçük kule içerir


13 küçük gözlem kulesi ile güçlendirilmiş duvar ile bağlantılı olarak ana kulesinde toplar monte edilmiştir Hisar, Osmanlılara boğazı geçen gemileri kontrol etme imkanı veriyordu Bu rol açıkca onun orijinal ismini çağrıştırıyordu, boğaz kesen (cutter of the strait) Constantinople’un zapt edilmesinden sonra hisar gümrük kontrol noktası ve özellikle İmparatorluk ile savaşta olan elçilikler için hapis yeri olarak hizmet verdi 1509′daki geniş kapsamlı zarar veren depremden sonra tamir edildi ve 19yüzyıl sonuna kadar sürekli olarak kullanıldı


Yedikule hisarı



Altın kapının (Golden Gate )arkasındaki ilk hisarın Johm Tzimisker ‘in hükümdarlığı döneminde inşasına başlandı ve Manuel I Komnenos zamanında bitirildiHisarın beş kulesi vardıBu nedenle beşgen olarak isimlendirildi4Haçlı seferinde şehrin düşmesi üzerine tahrip edildiTekrar 1350 yılında John VI Kantakouzenos döneminde yapıldı
Yeni hisar beş adet sekiz kenarlı kule ihtiva ediyordu ve altın kapının iki mermer kulesi ile birlikte toplam yedi,bilinen yedi kule oluyorduMamafih,1391 yılında John V palaiologos,Sultan I Beyazid tarafından hisarı temelinden yıkmaya zorlandı,aksi halde Osmanlıların elinde esir olan oğlu Manuel in gözlerinin kör edileceği tedhit ediliyorduİmparator VII Paloologos hisarı tekrar inşa etmeyi denedi ,fakat bu sefer de Sultan II Murat tarafından engellendi


Constantinople’un Osmanlılarca son olarak zaptından sonra, Sultan Mehmed II 1457 yılında onu tekrar yedi kuleli olarak inşa etti,yedi kule hisarı olarakHisar Osmanlı çağı döneminde hazine dairesi ve devlet büyüklerinin esir yeri olarak kullanıldı Bunların içinde dikkati çeken en önemli esir Genç Osman (II Osman) idiBurada esir olarak tutuldu ve yeniçeriler tarafından 1622 yılında idam edildi












__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla