Şengül Şirin
|
Ticari Kazancın Tespit şekilleri
TİCARİ KAZANCIN TESPİT ŞEKİLLERİ
Ticari kazanç elde eden mükellefler Gelir Vergisi Kanununa göre iki
gruba ayrılırlar,
• Esnaf muaflığından yararlanan ve gelir vergisine tabi olmayanlar,
• Esnaf muaflığından yararlanmayan ve gelir vergisine tabi olanlar
Gelir vergisine tabi olan ticaret ve sanat erbabı ise, kazancın tespit
usulü bakımından ikiye ayrılmaktadır
• Basit usulde gelir vergisine tabi olanlar, (Ayrıntılı bilgi için “Basit
Usule Tabi Mükellefler İçin Vergi Rehberi”ne bakınız)
• Gerçek usulde gelir vergisine tabi olanlar
2 1 Gerçek Usulde Vergilendirme
Basit usul koşullarını taşımayan gelir vergisi mükelleflerinin ticari
kazançları gerçek usule göre tespit edilir Gerçek usule tabi mükellefler
tutacakları defterler yönünden iki sınıfa ayrılırlar:• Birinci sınıf tacirler (Bilanço esasına göre defter tutanlar)
• İkinci sınıf tacirler (İşletme Hesabı esasına göre defter tutanlar)
2 1 1 Birinci Sınıf Tacirler (Bilanço esasına göre defter tutanlar)Aşağıda yazılı tüccarlar bilanço esasına göre defter tutarlar;
• Satın aldıkları malları olduğu gibi veya işledikten sonra satanlardan
yıllık alımları veya satımları tutarları Vergi Usul Kanunu 177
maddesinde belirtilen miktarlardan fazla olanlar (2009 yılı için
yıllık alımlarda 119 000 TL veya yıllık satımlarda 168 000 TL,
2010 yılı için yıllık alımlarda 120 000 TL veya yıllık satımlarda
170 000 TL)
• Diğer işlerle uğraşanlardan bir yıl içinde elde ettikleri gayri safi
iş hasılatı Vergi Usul Kanunu 177 maddesinde belirtilen miktarı
aşanlar (2009 yılı için 67 000 TL, 2010 yılı için 68 000 TL)
• Yukarıda yazılı işleri beraber yapanlardan iş hasılatının beş katı ile
yıllık satış tutarının toplamı Vergi Usul Kanunu 177 maddesinde
belirtilen miktarı aşanlar (2009 yılı için 119 000 TL, 2010 yılı için
120 000 TL)
• Her çeşit ticaret şirketleri
• Kurumlar vergisine tabi diğer tüzel kişiler
• Kendi istekleri ile bilanço esasına göre defter tutanlar
Bilanço esasına tabi olan mükellefler aşağıda yazılı olan defterleri
tutmak zorundadır:
• Yevmiye defteri
• Defteri kebir
• Envanter defteri
Bu defterlerin yanı sıra sürekli imalat işiyle uğraşanlar imalat defteri,
banka, banker ve sigorta şirketleri banka ve sigorta muameleleri
defteri, depo (ardiyeler) işletenler ambar defteri, yabancı nakliyat ve
ulaştırma kurumları veya Türkiye’deki temsilcileri hasılat defteri tutmak
mecburiyetindedirler
Ayrıca anonim şirketler, damga vergisi defteri tutmak zorundadır
Anonim şirket dışındaki diğer kurumlar vergisi mükellefleri ile kollektif ve
adi komandit şirketler ve bilanço esasına göre defter tutan gerçek kişiler
istemeleri halinde damga vergisi defteri tutabileceklerdir
2 1 1 1 Bilanço Esasına Göre Ticari Kazancın Tespiti
Birinci sınıf tacirler, hesaplarını bilanço esasında tutacakları defterlerde
takip ederler
Birinci sınıf tacirler, hesap dönemi sonunda bilanço çıkarırlar Bunun
için işletmeye dahil mevcutları, alacakları ve borçları saptarlar ve Vergi
Usul Kanunu hükümlerine göre değerlerler Ticari bilançonun vergi
kanunlarına uyumlaştırılmış haline mali bilanço denir
Bilanço esasına göre ticari kazanç, mali bilançolar üzerinden hesap
dönemi sonunda ve başındaki öz sermaye tutarları arasındaki farktır
Ayrıca, hesap dönemi içinde söz konusu işletmenin sahip veya
sahiplerince;
• İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir,
• İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur
Dönem sonundaki öz sermayenin dönem başındakine göre fazla
olan kısmı o dönemin ticari kazancı sayılır Tersi durumda ise fark, zararı
gösterir
(Ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul
Kanununun değerlemeye ait hükümleri ile Gelir Vergisi Kanununun 40
ve 41’inci madde hükümlerine uyulur )
2 1 2 İkinci Sınıf Tacirler (İşletme hesabı esasına göre defter tutanlar)
Birinci sınıf tacirlerle ilgili şartları taşımayanlar, ikinci sınıf tacir sayılırlar
ve ticari işletme hesabına göre defter tutarlar
2 1 2 1 İşletme Hesabı Esasında Ticari Kazancın Tespiti
İkinci sınıf tacirler, kazançlarını işletme hesabı esasında tespit ederler
Bu usulde kazanç, bir hesap dönemi içinde elde edilen hasılatlarla,
giderler arasındaki müspet farktan oluşur Giderlerin daha fazla olması
halinde zarar doğmuş olur
İşletme hesabı esasına tabi mükelleflerin genel olarak tutmak zorunda
oldukları tek defter, işletme hesabı defteridir Bunun yanında mükellefler
yaptıkları işin niteliğine göre aşağıdaki defterleri tutacaklardır
• Bitim işleri defteri
• Ambar defteri
2 1 3 Sınıf Değiştirme
2 1 3 1 Birinci Sınıftan İkinci Sınıfa Geçiş
İş hacmi bakımından I'inci sınıfa dahil olan tüccarların durumları
aşağıdaki şartlara uyduğu takdirde, bunlar, bu şartların tahakkukunu
takip eden hesap döneminden başlayarak, II'nci sınıfa geçebilirler
a) Bir hesap döneminin iş hacmi, birinci sınıf tacirler için 2 1 1
numaralı başlık altında belirtilmiş olan hadlerden % 20'yi aşan bir nispette
düşük olursa veya;
b) Arka arkaya üç dönemin iş hacmi, birinci sınıf tacirler için 2 1 1
numaralı başlık altında belirtilmiş olan hadlere nazaran % 20'ye kadar bir
düşüklük gösterirse
2 1 3 2 İkinci Sınıftan Birinci Sınıfa Geçiş
İş hacmi bakımından II'nci sınıfa dahil tüccarların durumları aşağıda
yazılı şartlara uyduğu takdirde bunlar bu şartların tahakkukunu takip eden
hesap döneminden başlayarak I'inci sınıfa geçerler
a) Bir hesap döneminin iş hacmi, birinci sınıf tacirler için 2 1 1
numaralı başlık altında belirtilmiş olan hadlerden % 20'yi aşan bir nispette
fazla olursa, veya;
b) Arka arkaya 2 dönemin iş hacmi, birinci sınıf tacirler için 2 1 1
numaralı başlık altında belirtilmiş olan hadlere nazaran % 20'ye kadar bir
fazlalık gösterirse
2 2 Ticari Kazancın Tespitinde İndirilecek Giderler
Gelir, safi tutarları üzerinden vergiye tabi tutulmaktadır Safi tutarı
tespit edebilmek için, gayri safi hasılattan indirilebilecek giderler aşağıda
açıklanmıştır
a) Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel
giderler,
b) Hizmetli ve işçilerin iş yerinde veya iş yerinin müştemilatında
iaşe ve ibate giderleri, tedavi ve ilaç giderleri, sigorta primleri ve emekli
aidatı ve demirbaş olarak verilen giyim eşyası (Resmi ve özel daire ve
müesseselerce hizmet erbabına işin icabı olarak verilen ve bunların işten
ayrılmaları halinde geri alınan giyim eşyası),
c) İşle ilgili olmak şartıyla, mukavelenameye veya ilama veya kanun
emrine istinaden ödenen zarar, ziyan ve tazminatlar,
d) İşle ilgili ve yapılan işin ehemmiyeti ve genişliği ile mütenasip
seyahat ve ikamet giderleri,
e) Kiralama yoluyla edinilen veya işletmeye dahil olan ve işte kullanılan
taşıtların giderleri,
f) İşletme ile ilgili olmak şartıyla; bina, arazi, gider, istihlak, damga,
belediye vergileri, harçlar ve kaydiyeler gibi ayni vergi, resim ve harçlar,
g) Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ayrılan amortismanlar,
h) İşverenlerce, Sendikalar Kanunu hükümlerine göre sendikalara
ödenen aidatlar,
i) İşverenler tarafından ücretliler adına bireysel emeklilik sistemine
ödenen katkı payları,
j) Fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan
dernek ve vakıflara Maliye Bakanlığınca belirlenen usul ve esaslar
çerçevesinde bağışlanan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddelerinin
maliyet bedeli
a) Ticari Kazancın Elde Edilmesi ve İdame Ettirilmesi İçin Yapılan
Genel Giderler
Ticari kazancın elde edilmesi ve sürdürülmesi için yapılan genel
giderlerin indirim konusu yapılabilmesi için taşıması gereken temel
özellikler şunlardır;
- Söz konusu giderler kazancın elde edilmesi ve sürdürülmesi amacı
ile yapılmış olmalıdır,
- Yapılan gider karşılığında sabit kıymet iktisap edilmiş olmamalıdır,
- Yapılan gider iktisadi işletmenin maliyet bedeline eklenmesi gereken
giderlerden olmamalıdır
Genel olarak; kırtasiye, temizlik, ısıtma, aydınlatma, su ve telefon
giderleri, işyeri, araç vb giderleri, yapılan işle orantılı temsil ve ağırlama
giderleri, gayrimenkul ve gayrimenkul gibi değerlenen sabit kıymetlerin
normal bakım ve onarım giderleri, sigorta giderleri, finansman giderleri,
pazarlama, satış ve dağıtım giderleri, reklam giderleri, yurt dışındaki
kişilere ödenen komisyonlar, ayıplı ürün iadesi ve komisyon giderleri bu
tür giderlerdendir
Götürü Gider
İhracat ve yurtdışında inşaat, onarım, montaj ve taşımacılık faaliyetinde
bulunan mükelleflere, bu dönem giderlerine ek olarak, bu faaliyetlerden
döviz olarak elde ettikleri hasılatın binde beşini aşmamak şartıyla, yurt
dışındaki bu işlerle ilgili giderlerine karşılık olmak üzere götürü olarak
hesapladıkları tutarı gider olarak indirebilme imkanı getirilmiştir
Götürü gider uygulamasında, mükelleflerin bu uygulamaya yönelik
olarak herhangi bir belge ibraz etme yükümlülükleri bulunmamaktadır
Sigorta primleri bu nedenle, dönemine ve ait olduğu yıla bakılmaksızın,
fiilen ödendiği tarihte gider yazılır Ancak, Aralık ayına ait olan sigorta
primlerinin ertesi yılın Ocak ayı içinde ödenmesi durumunda bu primler
Aralık ayının gideri olarak dikkate alınabilecektir
Söz konusu uygulamadan ihracat ve yurt dışında inşaat, onarım, montaj
ve taşımacılık ile uğraşanlar yararlanabilecektir
İhracat ve yurtdışında inşaat, onarım, montaj ve taşımacılık faaliyetinde
bulunan dar mükellefler de bu uygulamadan yararlanabilmektedir Ancak,
dar mükellefiyete tabi olanların, Türkiye ile yabancı ülkeler arasında
yaptıkları ulaştırma işlerinden elde ettikleri kazançları için götürü gider
uygulamasından yararlanmaları söz konusu değildir
Kanunen yasaklanmış fiiller nedeniyle katlanılan giderler ticari
kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili giderler niteliğinde
olmadığından, bu giderler indirilemeyecektir
b) Hizmetli ve İşçilerin İş Yerinde veya İş Yerinin Müştemilatında
İaşe ve İbate (Yiyecek ve Barınma) Giderleri, Tedavi ve İlaç Giderleri,
Sigorta Primleri ve Emekli Aidatı ile Giyim Giderleri
Hizmetli ve işçilerin işyerinde veya işyerinin eklentilerinde, yiyecek ve
barınma giderleri ile tedavi ve ilaç giderleri ticari kazancın tespitinde gider
olarak yazılabilir
Hizmet erbabına yapılan giyim giderleri, işin icabına uygun olarak
verilen ve bunların işten ayrılması halinde geri alınan eşyalardır Ancak,
hizmet erbabına özel yaşamında kullanılması için verilen giyim eşyası ayın
şeklindeki ücret olarak değerlendirilir
Sigorta primi ve emeklilik aidatları; kanunla kurulan sigorta şirketleri ve
emekli sandıklarına işveren payı olarak ödenen tutarlardır Özel sigortalar
için yapılan ödemeler bu kapsamda değildir Sosyal güvenlik primlerinin
gider yazılabilmesi için sosyal güvenlik kurumlarına fiilen ödenmiş olması
gerekir
c) İşle İlgili Olmak Şartıyla, Mukavelenameye, İlama veya Kanun
Emrine İstinaden Ödenen Zarar, Ziyan ve Tazminatlar
İşle ilgili olan ve Kanun hükmüne, sözleşmeye veya ilama bağlı zarar,
ziyan ve tazminatlar ticari kazancın tespitinde gider olarak yazılabilir
Ancak, teşebbüs sahibinin suçlarından doğan tazminatların kanunen
kabul edilmeyen gider olduğu hükme bağlandığından, zarar, ziyan ve
tazminatın gider olarak yazılabilmesi için teşebbüs sahibinin suçlarından
doğmamış olması gerekmektedir
d) İşle İlgili ve Yapılan İşin Ehemmiyeti ve Genişliği ile Mütenasip
Seyahat ve İkamet Giderleri
İşle ilgili, işin önemi ve genişliği ile orantılı, seyahat maksadının
gerektirdiği süre ile sınırlı olarak yapılan, belgelerle kanıtlanabilen
seyahat ve ikamet giderleri ticari kazancın tespitinde gider olarak dikkate
alınabilir
Ancak turistik mahiyetteki gezi harcamaları ile eşle çıkılan iş
seyahatlerinde yapılan harcamaların eşe isabet eden kısmı gider olarak
dikkate alınmaz
e) Kiralama Yoluyla Edinilen veya İşletmeye Dahil Olan ve İşte
Kullanılan Taşıtların Giderleri
İşletmeye dahil olan ve işte kullanılan taşıtların giderlerinin tamamı
ticari kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabilir
Taşıtın işletmeye dahil olması;
• Bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerde, taşıtın bilançonun
aktifinde yer alması,
• İşletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflerde ise taşıtın
işletme hesabı defterinin demirbaşlarının kaydedildiği sayfada yer
almasıdır
Taşıtlar için yapılan harcamanın gider olarak kaydedilebilmesi için
taşıtların kesinlikle işte kullanılması gerekmektedir
• Ayrıca, amortisman defteri tutuluyor ise taşıtın amortisman
kayıtlarında da yer alması gerekmektedir
Ayrıca, işletme aktifinde bulunmamakla beraber kiralama yolu ile
edinilen ve işte kullanılan taşıtların giderleri de indirilebilecektir
f) Ayni Vergi, Resim ve Harçlar
İşletme ile ilgili olmak şartı ile ödenen bina, arazi, gider, istihlak,
damga, belediye vergileri, harçlar ve kaydiyeler gibi ayni vergi, resim ve
harçlar ile aynı mahiyette olan vergiler (banka ve sigorta vergileri, emlak
vergileri, işletme ile ilgili olan taşıt vergileri) ticari kazancın tespitinde
indirim konusu yapılabilmektedir
g) Vergi Usul Kanunu Hükümlerine Göre Ayrılan Amortismanlar
İşletmede bir yıldan fazla kullanılacak olan ve yıpranmaya,
aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan kıymetler için ayrılan
amortismanlar ticari kazancın tespitinde gider olarak indirilebilecektir
Ayrıca değeri 2009 yılı için 670 TL’yi aşmayan peştemallıklar ile
işletmede kullanılan ve değeri 670 TL’yi aşmayan alet, edevat, mefruşat
ve demirbaşlar amortismana tabi tutulmayarak doğrudan gider olarak
yazılabilir İktisadi ve teknik bakımdan bütünlük arz edenlerde bu tutar
topluca dikkate alınır (Söz konusu tutar 2010 yılı için 680 TL olarak
belirlenmiştir )
h) İşverenlerce, Sendikalar Kanunu Hükümlerine göre Sendikalara
Ödenen Aidatlar
İşverenlerce, Sendikalar Kanunu hükümlerine göre sendikalara
ödenen aidatların ticari kazançtan gider olarak indirilmesi mümkündür
Ancak bu aidatların bir aylık tutarı, işyerinde işçilere ödenen çıplak
ücretin bir günlük toplamını aşamaz
Çıplak ücret; fazla mesai, prim, ikramiye, sosyal yardım gibi ek
ödemeleri ihtiva etmeyen ücrettir Çıplak ücretin aylık toplamının 30’a
bölünmesi suretiyle ilgili ay için gider yazılabilecek aidat tutarı bulunur
Ancak, aidatların işveren tarafından gider yazılabilmesi için aidatın ilgili
olduğu yılda sendikaya ödenmesi gerekir
Sendika aidatının gider yazılabilmesi için ilgili bulunduğu yılda
sendikaya fiilen ödenmiş olması gerekir İlgili yılda ödenmeyen aidatlar,
takip eden yıllardaki ticari kazacın hesaplanmasında gider olarak
yazılamayacaktır
Örnek: Bir işverenin Nisan 2009 döneminde çalışanı adına bireysel
emeklilik sistemine ödediği katkı payı tutarı 340 TL’dir
Aylık Brüt Ücret 2 200 TL
Bireysel Emeklilik Sistemine İşveren Tarafından Ödenen
Katkı
340 TL
Önceki Dönemlerde (Ocak-Mart 2009) İndirim Konusu
Yapılmış Tutar
260 TL
Asgari Ücretin Brüt Yıllık Tutarı
(6 x 666,00) + (6 x 693,00)
8 154 TL
Brüt Ücretin % 10’u (2 200 x %10) 220 TL
Ödenen katkı payı toplam tutarı 340 TL olmasına rağmen brüt ücretin
% 10’unun 220 TL olması nedeniyle, işveren tarafından ücretle
ilişkilendirilmeksizin ticari kazancın tespitinde gider olarak indirilebilecek
katkı payı tutarı 220 TL olacaktır
İşveren tarafından ödenen ancak indirilemeyen 120 TL ise ücret olarak
vergilendirilmek suretiyle ticari kazancın tespitinde dikkate alınacaktır
i) İşverenler Tarafından Ücretliler Adına Bireysel Emeklilik Sistemine
Ödenen Katkı Payları
İşverenler tarafından ücretliler adına bireysel emeklilik sistemine
ödenen katkı payları ticari kazancın tespitinde gider olarak indirilebilir
Bu kapsamda indirim konusu yapılabilecek tutar, ücretlinin elde ettiği
brüt ücretin % 10’unu ve yıllık bazda asgari ücretin brüt yıllık tutarını
aşamayacaktır
Hem işveren hem de ücretli tarafından katkı payı ödenmesi ve toplam
tutarın yukarıda belirtilen sınırı (brüt ücretin % 10’nu ve asgari ücretin brüt
yıllık tutarı) aşması halinde, indirimin öncelikli olarak ücret matrahının
tespitinde mi yoksa ticari kazancın tespitinde mi yapılacağı konusu
taraflarca serbestçe belirlenebilecektir
Gider olarak dikkate alınacak tutarın tespitinde yıllık asgari ücret ve
aylık ücret ifadelerinden brüt ücretin anlaşılması gerekmektedir
j) Gıda Bankacılığı Faaliyetinde Bulunan Dernek ve Vakıflara Yapılan
Yardımlar
Gıda bankacılığı kapsamında faaliyet gösteren dernek veya vakıflara
yapılan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddeleri yardımının maliyet
bedelleri ticari kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabilecektir
Ancak, ihtiyacı bulunanlara doğrudan veya başka organizasyonlar
aracılığıyla yapılacak yardımlar bağış olarak değerlendirilemeyeceğinden
ticari kazancın tespitinde gider olarak kabul edilememektedir
Ayrıca, yapılan söz konusu bağışları kabul edecek dernek veya vakfın
tüzüğünde veya senedinde ihtiyacı bulunanlara gıda yardımı yapabilmesine
ilişkin hükümlerin bulunması gerekmektedir Uygulama açısından, dernek
veya vakfın başka alanlarda da faaliyet gösteriyor olmasının ya da kamuya
yararlı dernek veya vergiden muaf vakıf olup olmamasının herhangi bir
önemi bulunmamaktadır
k) Bağ-Kur Primleri
Bağ-Kur primlerinin sosyal güvenlik mevzuatı uyarınca vergi
uygulamasında gider olarak gösterilebileceği hükme bağlandığından,
ilgili dönemlere ilişkin olup, ödenmiş olması şartıyla beyan edilen ticari
kazançla sınırlı olmak üzere söz konusu primler de gider olarak dikkate
alınabilecektir
l) İşyerinin Kira Olması Halinde Kira Ödemesinin Tevsiki
Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan 268 Seri No lu Gelir Vergisi
Genel Tebliği ile işyeri kira ödemelerinin (tutar sınırlaması olmaksızın)
01 11 2008 tarihinden itibaren banka veya Posta ve Telgraf Teşkilatı
Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen belgelerle tevsik edilmesi
zorunluluğu getirilmiştir
Banka veya Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü aracı kılınmak
suretiyle, para yatırma veya havale, çek veya kredi kartı gibi araçlar
kullanılmak suretiyle yapılan tahsilat ve ödemeler karşılığında dekont veya
hesap bildirim cetvelleri düzenlendiğinden bu belgeler tevsik edici belge
kabul edilecektir Bankaların internet şubeleri üzerinden yapılan ödeme
ve tahsilatlar da aynı kapsamdadır
İşyeri kirasının, müşteriden alınan çek ile ödemesinin yapılması
durumunda çekin elden kiralayan kişiye ciro edilmesi ve bu kişinin
bankadan çeki tahsil etmesi ile tevsik şartı yerine getirilmiş sayılır
01 11 2008 tarihinden itibaren getirilen zorunluluklara uymayanlara
kesilecek ceza, birinci ve ikinci sınıf tüccarlar hakkında o yıl için belirlenen
özel usulsüzlük cezası miktarından az olmamak üzere her bir işlem için
bu işleme konu tutarın %5'idir Bu ceza kiracı ve kiralayana ayrı ayrı
uygulanır
2 3 Ticari Kazancın Tespitinde İndirilemeyecek Giderler
a) Teşebbüs sahibi ile eşinin ve çocuklarının işletmeden çektikleri
paralar veya aynen aldıkları sair değerler,
b) Teşebbüs sahibinin kendisine, eşine, küçük çocuklarına işletmeden
ödenen aylıklar, ücretler, ikramiyeler, komisyonlar ve tazminatlar,
c) Teşebbüs sahibinin işletmeye koyduğu sermaye için yürütülecek
faizler,
d) Teşebbüs sahibinin, eşinin ve küçük çocuklarının işletmede cari
hesap veya diğer şekillerdeki alacakları üzerinden yürütülecek faizler,
e) a, b, c ve d bentlerinde yazılı olan işlemler hariç olmak üzere,
teşebbüs sahibinin, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı
olarak tespit edilen bedel veya fiyatlar üzerinden mal veya hizmet alım
ya da satımında bulunması halinde, emsallere uygun bedel veya fiyatlar
ile teşebbüs sahibince uygulanmış bedel veya fiyat arasındaki işletme
aleyhine oluşan farklar,
f) Her türlü para cezaları ve vergi cezaları ile teşebbüs sahibinin
suçlarından doğan tazminatlar,
g) Her türlü alkol ve alkollü içkiler ile tütün ve tütün mamullerine ait
ilan ve reklâm giderleri,
h) Kiralama yoluyla edinilen veya işletmede kayıtlı olan yat, kotra,
tekne, sürat teknesi gibi motorlu deniz, uçak ve helikopter gibi hava
taşıtlarından işletmenin esas faaliyet konusu ile ilgili olmayanların giderleri
ile amortismanları,
i) Basın yoluyla işlenen fiillerden veya radyo ve televizyon yayınlarından
doğacak maddî ve manevî zararlardan dolayı ödenen tazminat giderleri
(Yukarıdaki maddelerin uygulanmasında, kollektif şirketlerin ortakları
ile adi ve eshamlı komandit şirketlerin komandite ortakları teşebbüs sahibi
olarak kabul edilir)
2 4 Diğer Kanunlara Göre İndirilebilecek ve İndirilemeyecek Giderler
Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun (II) sayılı tarifesinde yer alan
taşıtlar ile bu Kanundaki tarifelerde yer alan taşıtlardan sadece ticari
maksatla kullanılan uçak ve helikopterler ile taşıt kiralama faaliyeti ile
uğraşan işletmelerin bu amaçla kiraya verdikleri taşıtların vergileri gider
yazılabilir
Özel İletişim ve Şans Oyunları Vergilerinin ticari kazancın tespitinde
gider olarak indirilmesi mümkün bulunmamaktadır
Katma Değer Vergisi mükellefleri kullanmak üzere satın aldıkları
ödeme kaydedici cihazların her biri için % 100’e kadar amortisman
oranı seçebilirler Amortisman ayırma imkanı bulunmayanlar ise alış
bedelinin tamamını vergiye tabi kazançlarının tespitinde indirim konusu
yapabilirler
2 5 Yıllara Sari İnşaat ve Onarım İşlerinin Vergilendirilmesi
2 5 1 Yıllara Sari İnşaat ve Onarım İşinin Özellikleri
Bir yıldan fazla süren (birden fazla takvim yılına taşan) inşaat ve onarım
işlerinden elde edilen kazançlar işin bitiminde tespit edilir, tamamı o yılın
geliri sayılarak takip eden yılın Mart ayının 25’inci günü akşamına kadar
(01-25 Mart) beyan edilir
Bir işin yıllara sari inşaat ve onarım işi kapsamında değerlendirilebilmesi
için aşağıdaki koşulları taşıması gerekmektedir
• Faaliyet konusu iş, inşaat ve onarım işi olmalıdır
• İnşaat ve onarım işi başkalarının hesabına ve taahhüde bağlı olarak
yapılmalıdır
• İnşaat ve onarım işi birden fazla takvim yılına sirayet etmelidir
Yıllara sari inşaat ve onarım işi kapsamına giren işlerde, inşaat ve
onarım işinin başlangıç ve bitim tarihi önem arz etmektedir
Bu çerçevede;
• Yapılan sözleşmede yapılacak işin yer teslimi öngörülmüş ise yerin
teslim edildiği tarih,
• Sözleşmede yer teslim tarihi belirtilmemiş ise sözleşmede belirtilen
işin başlangıç tarihi,
• Sözleşmede bunların hiçbiri belirtilmemiş ise sözleşme tarihi,
işin başlangıç tarihi olarak kabul edilir
Ayrıca,
• Geçici ve kesin kabule tabi olan işlerde geçici kabulün yapıldığını
gösteren tutanağın onaylandığı tarih,
• Geçici ve kesin kabul usulüne tabi olmayan işlerde işin fiilen
tamamlandığı veya fiilen bırakıldığı tarih,
işin bittiği tarih olarak kabul edilir
2 5 2 Yıllara Sari İnşaat ve Onarım İşlerinde Ortak Genel Giderlerin
Dağıtımı
Yıllara sari inşaat ve onarım işi yapan yükümlüler, bu işlerine ait
kayıtlarını ayrı bir defterde veya tutmakla yükümlü oldukları defterlerin
ayrı sayfalarında göstermek ve kar-zararlarını ayrı ayrı saptamak
zorundadırlar
Hangi işle ilgili olduğu saptanamayan veya bütün işler için yapılan
giderler ortak genel gider olarak kabul edilip yapılan işlere dağıtılırlar
Yıl içinde birden fazla inşaat ve onarım işinin birlikte yapılması halinde
her yıla ait müşterek genel giderler bu işlere ait harcamaların birbirine
olan nispetine göre dağıtılacaktır
Tek veya birden fazla inşaat ve onarım işi diğer işlerle birlikte yapılıyor
ise, her yıla ait müşterek genel giderler bu işlere ait harcamalar ile diğer
işlere ait satış veya hasılat tutarlarının birbirlerine olan nispeti dahilinde
dağıtılacaktır
Örnek:
Mükellef (A), yıllara sari inşaat ve onarım işi yapmakta olup,
harcamaları aşağıdaki gibidir
A işi için 120 000 TL
B işi için 72 000 TL
C işi için 48 000 TL
Üç ayrı iş için 20 000 TL ortak genel gider yapılmıştır Bu genel
giderlerin işlere dağılımı bu işlerle ilgili harcama tutarlarının toplam
harcamaya olan oranına göre yapılacaktır
İşler Yapılan Harcama
Tutarları (TL) Harcama Oranı (%) İşlere Düşen Ortak Genel
Giderler (TL)
A işi 120 000 50 10 000
B işi 72 000 30 6 000
C işi 48 000 20 4 000
Toplam 240 000 100 20 000
2 5 3 Yıllara Sari İnşaat ve Onarım İşlerinde Amortismanların Dağıtımı
Ortak olarak kullanılan makine, tesisat ve ulaştırma araçlarının
amortismanları bunların her bir işte kullanıldıkları gün sayısına göre
inşaatların maliyetlerine dağıtılır
Amortisman dağıtımında aşağıdaki konulara dikkat edilmelidir:
• Mobilya, hesap ve yazı makinesi gibi büro malzemelerinin
amortismanı; ortak genel giderlere eklenerek dağıtıma tabi
tutulur
• Yıl içinde alınan tesisat, makine ve ulaştırma araçlarının satın
alındığı tarihten önceki günlere isabet eden amortismanları, yine
ortak genel giderlere eklenerek dağıtıma tabi tutulur
• Tesisat, makine ve ulaştırma araçlarının kullanılmayıp boş kaldığı
günlere isabet eden amortismanları, ortak genel giderlere eklenerek
dağıtıma tabi tutulur Söz konusu araçların kullanılmadığı veya
kullanılmasının mümkün olmadığı işlere pay verilmez
Örnek:
Değeri 240 000 TL olan kamyon aşağıdaki sürelerde belirtilen
faaliyetlerde kullanılmıştır Amortisman oranı %20’dir
(240 000 x %20 = 48 000)
İşler Kullanıldığı Gün
Sayısı
Gün Sayısının Oranı
(Uygulanacak Amort
Payı)
Ayrılacak Amortisman
Tutarı (TL)
A İnşaat 120 4/12 16 000
B İnşaat 90 3/12 12 000
Nakliye 90 3/12 12 000
Nalburiye 60 2/12 8 000
Toplam 360 12/12 48 000
2 5 4 Yıllara Sari İnşaat ve Onarım İşlerinde Tevkifat Uygulaması
Yıllara sari inşaat ve onarım işi yapanlara zaman zaman söz
konusu işlere ilişkin olarak düzenlenen hakediş raporuna dayanarak
hakediş ödemesi yapılmaktadır Bu ödemeler geçici kabulün veya işin
fiilen bitiminden sonraki ana ödemeye mahsuben yapılan bir ödeme
olmaktadır
Vergilemedeki gecikmeyi telafi etmek ve müteahhidin ödemedeki
mali yükünü azaltmak amacıyla, yıllara yaygın inşaat ve onarım işlerinde
ödenen hakediş bedellerinden vergi kesintisi yapılmaktadır Vergi kesintisi
yapmak mecburiyetinde olanlar, yıllara yaygın inşaat ve onarım işini
yapanlara (kurumlar dahil) ödedikleri hakediş bedellerinden hakediş
sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben (avans olarak ödenenler dahil) %3
nispetinde vergi kesintisi yapmakla yükümlüdürler
Yıllara sari inşaat ve onarım işlerinde gelir vergisi tevkifatının matrahı,
bu işleri yapanlara ödenen hakediş bedelleridir Kesilen bu vergiler
verilecek yıllık gelir vergisi beyannamesinde bildirilen kazanç üzerinden
hesaplanacak gelir-kurumlar vergisinden mahsup edilir İşin devam
etmesi nedeniyle kazancı beyannameye dahil edilmemiş olan inşaatlara
ilişkin hakedişlerden kesilen gelir vergisi tevkifatları diğer kazanç
unsurları üzerinden hesaplanan gelir ya da kurumlar vergisinden mahsup
edilemez
Diğer taraftan, geçici kabulden sonra kesin kabulü sağlamak
üzere yapılan işler nedeniyle alınan hakedişler, biten inşaat işiyle
ilgilendirilmeksizin elde edildikleri yılın kar veya zararının tespitinde dikkate
alınırlar ve gelir vergisi tevkifatına tabi tutulmazlar
Birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat ve onarım işleri dolayısıyla
alınan hakediş bedellerinden tevkif edilmiş bulunan vergilerin, yıllık gelir
veya kurumlar vergisi beyannamesinde gösterilen gelire dahil kazançlar
üzerinden hesaplanan gelir veya kurumlar vergisinden mahsup edilir
Mahsup neticesinde, mükellefe iadesi gereken bir vergi tutarının olması
halinde bu tutar, mükellefin talebi doğrultusunda diğer vergi borçlarına
mahsup edilir; mükellefin vergi borcunun olmaması halinde ise nakden
iade yapılır
Sözleşme yapılırken işin yıl içinde bitmesinin öngörülmesine karşın
iş değişik nedenlerle yıl içinde bitmeyip sonraki yıla sarkabilir Yeni
sözleşmenin yapılması veya sözleşmede değişikliğin yapılmasıyla birlikte
ya da fiilen iş yıllara yaygın duruma gelebilir Bu durumda yeni sözleşmenin
veya sözleşmede değişikliğin yapıldığı ya da fiilen yıllara yaygın hale geldiği
tarihten sonra yapılan hakediş ödemelerinden vergi kesintisi yapılması
gerekir
Örnek: Konferans salonu inşaatı yapım işi 30 12 2008 tarihinde
sözleşmeye bağlanmış, sözleşmede belirtildiği şekilde 09 02 2009
tarihinde yer teslimi yapılmış, ayrıca işin 200 günde tamamlanacağı
sözleşmeye bağlanmıştır Söz konusu inşaat işi ile ilgili olarak müteahhide
zaman zaman hakediş ödemesi yapılmıştır
Örnek olayımızda konferans salonu inşaatı için yer teslimi 09 02 2009
tarihinde yapıldığından işin başlangıç tarihi 09 02 2009’dur Sözleşmede
işin 200 günde tamamlanacağı belirtilmesine rağmen iş aynı yıl içinde
tamamlanamayarak sonraki yıla sarkmıştır Bu durumda, işin sonraki
yılda da devam edecek olması nedeniyle iş yıllara sari inşaat ve onarım
işi kapsamında değerlendirilerek fiilen yıllara yaygın hale geldiği tarihten
sonra yapılan hakediş ödemelerinden gelir vergisi tevkifatı yapılması
gerekmektedir
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|