03-01-2010
|
#1
|
GöKKuŞaĞı
|
Bu Ülke İçin Hayallerimiz Bitti Mi?
Umut, umut, deniyor
Umut yetmez! Daha iyi, daha güzel bir ülkenin mimarisini çizen hayalcilerdir
1968'liler hayalciydi  
Belki düşünceleri resmi tarihin zincirlerinden kopamamıştı ama hayallerinin ufku çok genişti
1978'liler de hayalciydi  
Nobran ve kavgacıydılar ama sapına kadar inançla bağlıydılar hayallerine
İnanmayacaksınız ya, 1988'liler bile hayalciydi  
Onlar da zengin bir Türkiye'yi; hatta bireysel başarıların lokomotif gibi toplumu demokrasiye çekebileceğini hayal ediyorlardı
Sonra hayaller tavsadı!
1990'lar daha güzel ve daha adil bir Türkiye hayallerinin içimizdeki en küçük kırıntısını bile ezdi geçti
O dönemde siyasetin ütopyalardan, vizyondan, gelecek tasarımlarından kopuk bir rant yağmasına dönüşmesinin kötü etkilerini hâlâ üzerimizden silemiyoruz
O yüzden işte  
"Demokratik açılım" denince "hani içi" diye söylenilmesi  
Çünkü statükocular "açılım"ın içini dolduracak hayalciliğimizi kuruttular; asıl açılımı iktidarların değil halkların yapabileceği gerçeğini unutturdular
Artık bu cendereden çıkmamız gerek!
Bir ülkenin geleceğine dair hayaller kurmak siyasetin en güzel, en güçlü yanıdır
Ve bazı şeyler vardır ki, hayali, hatta yalanı bile cihan değer
Hani rivayet edilir
Mevlana, Tebriz sokaklarında üstadı Şems'i ararken berduşun teki adresini verivermiş
Mevlana bunun üzerine göz kamaştıran cüppesini çıkartıp berduşun sırtına koymuş
Aman, demişler, ne yapıyorsunuz, yalan söylediği her halinden belli; öyle bir mahalle, öyle bir sokak yok Tebriz'de!
Gülmüş Mevlana! "Ben cüppemi onun yalanıyla bana kurdurttuğu hayale verdim, gerçekten Şems'in yerini söyleseydi canımı verirdim!"
Şimdi
Aradığımız bir Türkiye geleceği var mı
Ki, hayaline cüppemizi, gerçeğine canımızı verelim!
Haşmet Babaoğlu
__________________
Bıçak soksan gölgeme, Sıcacık kanım damlar
Girde bak bir ülkeme: Başsız başsız adamlar
NFK
GaLiBa Bu GeCe YaĞMuRDa GöKKuŞaĞı MiSali GüLeRKeN aĞLaMaNıN ZaMaNı
|
|
|